yıkılmak - Turco Inglés Diccionario
Historia

yıkılmak



Significados de "yıkılmak" en diccionario inglés turco : 63 resultado(s)

Turco Inglés
General
yıkılmak go to ruin v.
yıkılmak crack up v.
yıkılmak topple over v.
yıkılmak break down v.
yıkılmak come down v.
yıkılmak drop down v.
yıkılmak fall v.
yıkılmak founder v.
yıkılmak be destroyed v.
yıkılmak cave v.
yıkılmak drop v.
yıkılmak shipwreck v.
yıkılmak wrack v.
yıkılmak disembark v.
yıkılmak give way v.
yıkılmak go v.
yıkılmak crumble v.
yıkılmak fall to pieces v.
yıkılmak fall down v.
yıkılmak topple down v.
yıkılmak tumble v.
yıkılmak sink v.
yıkılmak clear out v.
yıkılmak be demolished v.
yıkılmak tumble down v.
yıkılmak be ruined v.
yıkılmak fall over v.
yıkılmak be wrecked v.
yıkılmak go to pieces v.
yıkılmak cave in v.
yıkılmak collapse v.
yıkılmak fail v.
yıkılmak come to grief v.
yıkılmak break v.
yıkılmak give v.
yıkılmak gnaw at v.
yıkılmak degringolade v.
yıkılmak degringoler v.
yıkılmak implode v.
yıkılmak downcome v.
yıkılmak downfall v.
yıkılmak shrivel v.
yıkılmak slip up v.
yıkılmak crush v.
Phrasals
yıkılmak go down v.
yıkılmak fall in v.
yıkılmak fall into v.
yıkılmak go out v.
yıkılmak crash down v.
yıkılmak fall to (something) v.
Colloquial
yıkılmak go for a burton v.
yıkılmak wink out v.
yıkılmak be (all) shot (to pieces) v.
Idioms
yıkılmak end in smoke v.
yıkılmak go under the wrecking ball v.
yıkılmak crumple up v.
yıkılmak turn in on (oneself) v.
yıkılmak be in tatters v.
yıkılmak come unstuck v.
yıkılmak become unstuck v.
yıkılmak fall to bits v.
Politics
yıkılmak collapse v.
Slang
yıkılmak be shot to pieces v.

Significados de "yıkılmak" con otros términos en diccionario inglés turco: 73 resultado(s)

Turco Inglés
General
ruhen yıkılmak break down v.
ruhen yıkılmak become mentally ill v.
dünya başına yıkılmak be very miserable v.
(bir şeyin) üstüne yıkılmak come crashing down onto v.
yıkılmak üzere tumbledown adj.
yıkılmak üzere olan impermanent adj.
yıkılmak üzere on one's last leg adv.
Phrasals
ağırlığına dayanamayarak yıkılmak/çökmek buckle under v.
içine yıkılmak collapse into v.
(yeniler karşısında) yıkılmak go down to v.
üzerine yıkılmak crash down around v.
üzerine yığılmak/yıkılmak/yağmak snow someone or something under with something v.
üzerine yıkılmak crash down about v.
üzerine yıkılmak crash in on v.
üzerine yığılmak/yıkılmak/yağmak snow someone or something under v.
(birinin ya da bir şeyin) üstüne yıkılmak crush (up) against (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üstüne yıkılmak fall upon (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üstüne yıkılmak fall on (someone or something) v.
bir şeyin altında yıkılmak buckle under something v.
altında yıkılmak buckle under v.
(bir şeye/bir şeyin içine) yıkılmak collapse into (something) v.
güm diye yıkılmak crash down v.
başına yıkılmak crash down v.
üstüne yıkılmak crash down v.
üstüne yıkılmak crush against v.
(bir şeyden/bir yerden) dışarı doğru yıkılmak/yuvarlanmak tumble out (of something or some place) v.
(bir şeye/bir yere) yıkılmak/yığılmak tumble to (something) v.
Colloquial
rüzgarla yıkılmak blow over v.
rüzgardan yıkılmak blow over v.
kurallar yıkılmak/çiğnenmek içindir rules are made to be broken expr.
Idioms
parmağının ucuyla dokunsan yıkılmak fold like a cheap suitcase v.
alkıştan yıkılmak bring the house down v.
dünyası başına yıkılmak lead a dog's life v.
dünyası başına yıkılmak the roof caves in v.
dünyası başına yıkılmak collapse around one's ears v.
dünya başına yıkılmak crash about one's ears v.
dünyası başına yıkılmak collapse about one’s ears v.
dünyası başına yıkılmak one's whole world came crashing down around someone v.
dünyası başına yıkılmak your whole world came crashing down around you v.
dünyası başına yıkılmak crash about one's ears v.
dünyası başına yıkılmak the roof falls in v.
gözünün önünden yıkılmak get someone out of one's sight v.
kurulmadan yıkılmak wither on the vine v.
tüm dünyası başına yıkılmak entire world to come crashing about somebody's ears v.
tüm dünyası başına yıkılmak entire world to come crashing around somebody's ears v.
yuvası yıkılmak (one's marriage) to fall apart v.
yuvası yıkılmak (one's marriage) to fail v.
yuvası yıkılmak (one's marriage) to break down v.
yuvası yıkılmak (one's marriage) to end v.
(plan vb) yıkılmak lie in ruins v.
yuvası yıkılmak (one's marriage) to break up v.
(birinin) karşısından yıkılmak get out of (one's) face v.
domino taşı gibi yıkılmak fall like dominoes v.
peş peşe yıkılmak fall like dominoes v.
küçük bir sıkıntıdan/aksilikten dolayı yıkılmak die for want of lobster sauce v.
incir çekirdeğini doldurmayacak bir nedenden ölmek/dünyası yıkılmak die for want of lobster sauce v.
suç/sorumluluk üstüne yıkılmak hold the bag v.
paylaşılması gereken bir sorumluluğun tamamı üstüne yıkılmak hold the bag v.
sorumluluk/yük üstüne yıkılmak hold the sack v.
dünyası başına yıkılmak the bottom falls out of (one's) world v.
dünya başına yıkılmak the bottom falls out of (one's) world v.
dünyası yıkılmak the bottom falls out of (one's) world v.
dünya başına yıkılmak the bottom falls out of your world v.
içten yıkılmak/çökmek turn in upon (oneself) v.
üstüne yıkılmak land in your lap v.
yere yıkılmak/serilmek be down for the count v.
karşısından yıkılmak get out of face v.
(bir şey) üstüne yıkılmak get pinned for (something) v.
(suç) üstüne yıkılmak get pinned for (something) v.
üzerine yığılmak/yıkılmak/yağmak snow under with v.
başına (yıkılmak) around (one's) ears adv.
yıkılmak üzere on one's last leg expr.
Slang
yıkılmak (muhteşem olmak anlamında) kick v.