|
- And not once did this regulation enable the Commission to understand the first thing about this falsification of butter.
- Ve bu yönetmelik bir kez bile Komisyon'un bu tereyağı tahrifatıyla ilgili ilk şeyi anlamasını sağlamadı.
- With regard to the specific case concerning butter, I cannot supply all the details on that.
- Tereyağı ile ilgili özel duruma gelince, bu konuda tüm ayrıntıları veremem.
- We have lots of bread, and as for butter, we have more than enough.
- Bir sürü ekmeğimiz var ve tereyağına gelince de, gereğinden fazlasına sahibiz.
- How much butter do you use?
- Ne kadar tereyağı kullanıyorsun?
- The butter spreads easily.
- Tereyağı kolayca yayılıyor.
- Tom used margarine instead of butter.
- Tom tereyağı yerine margarin kullanmış.
- We're out of butter.
- Tereyağımız bitmiş.
- How much butter should I buy?
- Ne kadar tereyağı almalıyım?
- The store sells foodstuffs, such as butter, cheese, and sugar.
- Bu mağaza tereyağı, peynir ve şeker gibi gıda maddeleri satıyor.
- She mixed the butter and sugar together.
- Tereyağı ve şekeri karıştırdı.
- Tom stole Mary's butter on a regular basis.
- Tom düzenli olarak Mary'nin tereyağını çalardı.
- I used margarine instead of butter.
- Tereyağı yerine margarin kullandım.
- Pass me the butter, please.
- Lütfen tereyağını bana uzat.
- To make a cake, you need egg, butter and sugar.
- Pasta yapmak için yumurta, tereyağı ve şekere ihtiyacınız vardır.
- How much butter did you buy?
- Ne kadar tereyağı aldın?
- Would you go to the supermarket and get some butter?
- Süpermarkete gidip biraz tereyağı alır mısın?
- She bought two pounds of butter.
- İki kilo tereyağı aldı.
- There is not enough butter.
- Yeterince tereyağı yok.
- Where's the butter?
- Tereyağı nerede?
- Milk is made into butter.
- Sütten tereyağı yapılır.
- Milk is made into butter and cheese.
- Sütten tereyağı ve peynir yapılır.
- You must buy milk, eggs, butter, and so on.
- Süt, yumurta, tereyağı falan almalısın.
- Pancakes are served with powdered sugar and butter, and sometimes with syrup.
- Krepler pudra şekeri ve tereyağı ve bazen şurup ile servis edilir.
- I can't believe you don't want butter on your popcorn.
- Patlamış mısırına tereyağı istemediğine inanamıyorum.
- Tom stole Mary's butter on a regular basis.
- Tom, Mary'nin tereyağını düzenli olarak çaldı.
- Many people prefer to cook with butter instead of oil.
- Birçok insan yağ yerine tereyağı ile yemek yapmayı tercih ediyor.
- When making a cake, you must use eggs, butter and sugar.
- Kek yaparken yumurta, tereyağı ve şeker kullanmalısınız.
- The butter on the bread is very good.
- Ekmeğin üzerindeki tereyağı çok güzel.
- I thought Tom would want butter on his toast.
- Tom'un tostuna tereyağı isteyeceğini düşündüm.
- Many people prefer to cook with butter instead of oil.
- Birçok insan yemeklik yağ yerine tereyağı ile yemek pişirmeyi tercih ediyor.
- Mary bought butter, bread, and cheese.
- Mary tereyağı, ekmek ve peynir satın aldı.
- To make a cake, you need egg, butter and sugar.
- Kek yapmak için size yumurta, tereyağı ve şeker gerekir.
- How much butter do you put on toast?
- Tosta ne kadar tereyağı koyarsın?
- I thought you'd want butter on your toast.
- Tostunda tereyağı istediğini düşündüm.
- She spread the butter on the bread.
- Tereyağını ekmeğin üzerine yaydı.
- Tom likes butter too much.
- Tom tereyağını çok seviyor.
- She substituted butter with margarine.
- Tereyağını margarinle değiştirdi.
- Cheese and butter are products made from milk.
- Peynir ve tereyağı sütten yapılan ürünlerdir.
- I thought you'd want butter on your toast.
- Tostuna tereyağı istersin sanmıştım.
- Bring me some bread, butter, ham and cheese.
- Bana biraz ekmek, tereyağı, jambon ve peynir getirin.
- The butter tasted sour.
- Tereyağının tadı ekşiydi.
- We're out of butter.
- Tereyağımız bitti.
- Tom passed the butter to Mary.
- Tom tereyağını Mary'ye uzattı.
- There's no more butter in the fridge.
- Buzdolabında hiç tereyağı kalmamış.
- Are you able to tell the difference between butter and margarine?
- Tereyağı ile margarin arasındaki farkı söyleyebilir misin?
- Butter and cheese are made from milk.
- Tereyağı ve peynir, sütten yapılır.
- You can use margarine as a substitute for butter.
- Tereyağı yerine margarin kullanabilirsiniz.
- To make a tart, you need eggs, butter and sugar.
- Turta yapmak için yumurta, tereyağı ve şeker gerekir.
- I bought vegetables, beef and butter.
- Sebze, sığır eti ve tereyağı aldım.
- She substituted margarine for butter.
- Tereyağının yerine margarin koydu.
- You sure do use a lot of butter.
- Çok fazla tereyağı kullandığın kesin.
- Tom took the butter out of the refrigerator.
- Tom tereyağını buzdolabından çıkardı.
- We are using a new process to make butter.
- Tereyağı yapmak için yeni bir yöntem kullanıyoruz.
- Butter is made from cream.
- Tereyağı, kremadan yapılır.
- The engine runs as smooth as butter.
- Motor tereyağı kadar yumuşak çalışıyor.
- She mixed the butter and sugar together.
- Tereyağı ve şekeri birlikte karıştırdı.
- The butter smells good.
- Tereyağı güzel kokuyor.
- Bring me some bread, butter, ham and cheese.
- Bana biraz ekmek, tereyağı, jambon ve peynir getir.
- I only have butter in the fridge.
- Buzdolabımda sadece tereyağı var.
- You can use margarine as a substitute for butter.
- Bir alternatif olarak tereyağı yerine margarin kullanabilirsiniz.
- Butter is made from milk.
- Tereyağı, sütten yapılır.
- Butter is sold by the pound in the USA.
- ABD'de tereyağı kiloyla satılıyor.
- I bought vegetables, beef and butter.
- Ben sebze, sığır eti ve tereyağı satın aldım.
- Can I have some butter?
- Biraz tereyağı alabilir miyim?
- Which would you like to have with your bread, butter or cheese?
- Ekmeğinizin yanında hangisini istersiniz, tereyağı mı peynir mi?
- Pass me the butter, will you please.
- Bana tereyağını uzatır mısın lütfen?
- You've run through all the butter?
- Bütün tereyağını bitirdin mi?
- Mary bought butter, bread, and cheese.
- Mary tereyağı, ekmek ve peynir aldı.
- They say you can't tell the difference between this and real butter.
- Bununla gerçek tereyağı arasındaki farkı anlayamayacağını söylüyorlar.
- Please pass me the butter.
- Lütfen tereyağını bana uzat.
- Butter is sold by the pound.
- Tereyağı kilo ile satılır.
- Did you mistake the margarine for butter?
- Margarini tereyağıyla mı karıştırdın?
- Tom used margarine instead of butter.
- Tom tereyağı yerine margarin kullandı.
- The store sells foodstuffs, such as butter, cheese, and sugar.
- Dükkân; tereyağı, peynir ve şeker gibi gıda malzemeleri satıyor.
- He ate bread with butter.
- Ekmeği tereyağıyla yedi.
- How much butter do you use?
- Ne kadar tereyağı kullanıyorsunuz?
- Can you tell butter from margarine?
- Tereyağını margarinden ayırt edebilir misin?
- Tom asked the butler for butter.
- Tom uşaktan tereyağı istedi.
- To make a cake, you need egg, butter and sugar.
- Kek yapmak için yumurta, tereyağı ve şekere ihtiyacınız vardır.
- Butter is sold by the pound in the USA.
- ABD'de tereyağı kilo ile satılır.
- Tom put the butter back into the refrigerator.
- Tom tereyağını buzdolabına geri koydu.
- They say you can't tell the difference between this and real butter.
- Onlar bununla gerçek tereyağı arasındaki farkı söyleyemeyeceğini söylüyor.
- Are you able to tell the difference between butter and margarine?
- Tereyağı ile margarini ayırt edebiliyor musun?
- The butter smells good.
- Tereyağı iyi kokuyor.
- Butter is made from milk.
- Tereyağı sütten yapılır.
- We eat butter on bread.
- Tereyağını ekmeğe sürüp yiyoruz.
- I can't believe you don't want butter on your popcorn.
- Ben sizin patlamış mısırınıza tereyağı istemediğinize inanamıyorum.
- She substituted butter with margarine.
- Tereyağını margarinle değiştirmiş.
- She used margarine instead of butter.
- Tereyağı yerine margarin kullanıyordu.
- Milk can be made into butter, cheese, and many other things.
- Sütten tereyağı, peynir ve daha pek çok şey yapılabilir.
- How much butter is left?
- Ne kadar tereyağı kaldı?
- The butter went bad.
- Tereyağı bozuldu.
- She substituted margarine for butter.
- Tereyağı yerine margarin kullandı.
- The butter on the bread is very good.
- Ekmeğin üzerindeki tereyağı çok iyi.
- Pancakes are served with powdered sugar and butter, and sometimes with syrup.
- Krepler pudra şekeri ve tereyağıyla, bazen de şurupla servis edilir.
- Cheese, butter, cream, yogurt and kefir are dairy products.
- Peynir, tereyağı, krema, yoğurt ve kefir süt ürünleridir.
- How much butter do you put on toast?
- Tostun üzerine ne kadar tereyağı koyuyorsun?
- We make butter from milk.
- Tereyağını sütten yaparız.
- How much butter did you use?
- Ne kadar tereyağı kullandın?
- We make milk into cheese and butter.
- Biz sütten peynir ve tereyağı yaparız.
- Tom passed the butter to Mary.
- Tom tereyağı Mary'ye verdi.
- How many calories are in 100 grams of butter?
- 100 gram tereyağında kaç kalori vardır?
- We are using a new process to make butter.
- Tereyağı yapmak için yeni bir işlem kullanıyoruz.
- Can you tell butter from margarine?
- Tereyağı ile margarini ayırt edebilir misin?
- I'd like some more butter.
- Biraz daha tereyağı istiyorum.
- Where is the butter?
- Tereyağı nerede?
- We make butter from milk.
- Sütten tereyağı yaparız.
- The butter is made from cows' milk.
- Tereyağı inek sütünden yapılır.
- When I was a kid, I was told that butter is bad for one's health.
- Çocukken bana tereyağının insan sağlığına zararlı olduğu söylenirdi.
- I only have butter in the refrigerator.
- Buzdolabımda sadece tereyağı var.
- Milk can be made into butter, cheese, and many other things.
- Süt, tereyağı, peynir, ve daha birçok şeye dönüştürülebilir.
- We make butter from milk.
- Biz, tereyağını sütten yaparız.
- I need more butter.
- Daha fazla tereyağına ihtiyacım var.
- What is butter made of?
- Tereyağı neyden yapılır?
- Melt the chocolate, add butter and mix well.
- Çikolatayı erit, tereyağı ekle ve iyice karıştır.
- She spread on margarine instead of butter.
- Tereyağı yerine margarin sürmüş.
- We should substitute margarine for butter for our health.
- Sağlığımız için margarin yerine tereyağı kullanmalıyız.
- Tom took the butter out of the refrigerator.
- Tom buzdolabından tereyağını çıkardı.
- People with money were able to buy butter.
- Parası olan insanlar tereyağı alabildi.
- I would never have guessed that you could buy butter for such a low price.
- Bu kadar ucuza tereyağı alabileceğinizi hiç tahmin etmezdim.
Show More (117)
|
