Historique

as (something) as (something)

Sens de "as (something) as (something)" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 1 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Colloquial
1	Colloquial	as (something) as (something) expr.	(bir şey) kadar (bir şey)

Sens de "as (something) as (something)" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	treat something as a joke v.	işi şakaya vurmak
2	General	serve as an offset to something v.	bir şeyin güzelliğini belirtmek
3	General	regard something as good riddance v.	bir şeyin yok edilmesini hoş karşılamak
4	General	masquerade as something v.	kılığına girmek
5	General	stand as a candidate in something v.	adaylığını koymak
6	General	fancy oneself as something v.	kendini bir şey sanmak
7	General	handle something as a whole v.	bütün olarak ele almak
8	General	regard (somebody/something) as completely unimportant v.	hiçe saymak
9	General	take something as starting v.	başlangıç almak
10	General	see something as necessary v.	gerekli görmek
11	General	pledge something as security v.	teminat olarak göstermek
12	General	take something as pledge v.	teminat almak
13	General	use something as starting v.	başlangıç olarak almak
14	General	regard something as necessary v.	gerekli görmek
15	General	see something as unnecessary v.	lüzumsuz görmek
16	General	regard something as necessary v.	lüzumlu görmek
17	General	see something as unnecessary v.	gereksiz görmek
18	General	use something as starting v.	başlangıç almak
19	General	regard something as unnecessary v.	gereksiz görmek
20	General	take something as security v.	teminat almak
21	General	use something as base v.	baz almak
22	General	pledge something as security v.	teminat olarak vermek
23	General	use something as base v.	temel olarak kullanmak
24	General	take something as starting v.	başlangıç olarak almak
25	General	regard something as unnecessary v.	lüzumsuz görmek
26	General	use something as base v.	temel almak
27	General	see something as necessary v.	lüzumlu görmek
28	General	use something as bait v.	yem olarak kullanmak
29	General	give something as an excuse v.	bahane göstermek
30	General	regard something as significant v.	önemli saymak
31	General	view something as significant v.	önemli saymak
32	General	regard something as necessary v.	gerek görmek
33	General	consider something as significant v.	önemli görmek
34	General	consider something as significant v.	önemli bulmak
35	General	regard something as necessary v.	gerek duymak
36	General	see something as necessary v.	gerek görmek
37	General	provide something as collateral for (a loan) v.	teminat olarak göstermek
38	General	consider something as significant v.	önemli saymak
39	General	take something as a collateral v.	teminat olarak almak
40	General	regard something as significant v.	önemli görmek
41	General	see something as necessary v.	gerek duymak
42	General	regard something as significant v.	önemli bulmak
43	General	view something as significant v.	önemli görmek
44	General	view something as significant v.	önemli bulmak
45	General	regard something as impossible v.	imkansız gözüyle bakmak
46	General	see something as impossible v.	imkansız gözüyle bakmak
47	General	regard something as strange v.	tuhaf karşılamak
48	General	regard something as strange v.	garip karşılamak
49	General	see something as necessary v.	zorunlu görmek
50	General	regard something as necessary v.	zorunlu görmek
51	General	see something as a threat v.	tehdit olarak görmek
52	General	view something as a threat v.	tehdit olarak görmek
53	General	perceive something as a threat v.	tehdit olarak görmek
54	General	regard something as a threat v.	tehdit olarak görmek
55	General	consider something as a threat v.	tehdit olarak görmek
56	General	portray something/someone as a target v.	hedefe koymak
57	General	take something on as a duty v.	görev edinmek
58	General	use something as base v.	dayanak almak
59	General	regard something as inadequate v.	yetersiz görmek
60	General	lay (something) down as a condition v.	şart koymak
61	General	lay (something) down as a condition v.	şart getirmek
62	General	lay (something) down as a condition v.	şart koşmak
63	General	take something as a primary issue v.	öncelikli tutmak
64	General	take something as a prime concern v.	öncelikli tutmak
65	General	regard something as considerable v.	makul karşılamak
66	General	take something as a mission v.	misyon edinmek
67	General	take/regard/consider something as an insult v.	hakaret saymak
68	General	take/regard/consider something as an insult v.	hakaret kabul etmek
69	General	be so bold as to do something v.	(bir şeyi yapmak için) cesaretini toplamak
70	General	make so bold as to do something v.	(bir şeyi yapmaya) cesareti olmak
71	General	be so bold as to do something v.	(bir şeyi yapmaya) cesareti olmak
72	General	make so bold as to do something v.	(bir şeyi yapmak için) cesaretini toplamak
73	General	ordain someone as something v.	papaz olarak atamak/görevlendirmek
74	General	ordain someone as something v.	birini papaz/din adamı/din görevlisi yapmak
75	General	employ someone as something v.	-e olarak işe almak/çalıştırmak
76	General	emerge from something as something v.	bir şeyden -e olarak çıkmak/vücut bulmak
77	General	engage someone as something v.	olarak işe almak
78	General	use something as a model v.	bir şeyi model olarak kullanmak
79	General	see something as irritating v.	bir şeyi rahatsız edici bulmak
80	General	be remembered as (something) v.	(bir şey) olarak hatırlanmak
81	General	be remembered as (something) v.	(bir şey) olarak anımsanmak
82	General	be remembered as/for something v.	(bir şey) olarak hatırlanmak
83	General	be remembered as/for something v.	(bir şey) olarak anımsanmak
84	General	be remembered as/for something v.	(bir şeyleriyle) anılmak
Phrasals
85	Phrasals	acknowledge (one) as (something) v.	herkese ilan etmek
86	Phrasals	acknowledge someone as something v.	herkese ilan etmek
87	Phrasals	acknowledge something as something v.	herkese ilan etmek
88	Phrasals	address (one) as (something) v.	unvanıyla hitap etmek
89	Phrasals	address (one) as (something) v.	unvanına uygun/belli bir şekilde davranmak
90	Phrasals	adopt (someone or something) as (something) v.	olarak seçmek/benimsemek/kabul etmek
91	Phrasals	adopt (someone or something) as (something) v.	kendine ait olduğunu iddia etmek
92	Phrasals	adopt someone as something v.	olarak seçmek/benimsemek/kabul etmek
93	Phrasals	adopt something as something v.	kendine ait olduğunu iddia etmek
94	Phrasals	cast (one) as (something) v.	rolünü vermek
95	Phrasals	cast (one) as (something) v.	olarak görmek
96	Phrasals	cast someone as something v.	rolünü vermek
97	Phrasals	cast someone as something v.	olarak görmek
98	Phrasals	charge (something) off as (something) v.	masraf/zarar olarak kaydetmek
99	Phrasals	charge something off as something v.	masraf/zarar olarak kaydetmek
100	Phrasals	choose (one) as (something) v.	olarak seçmek/görmek
101	Phrasals	choose someone as something v.	olarak seçmek/görmek
102	Phrasals	conceive of (someone or something) as (someone or something) v.	tasavvur/hayal etmek
103	Phrasals	conceive of someone or something as someone or something v.	tasavvur/hayal etmek
104	Phrasals	condemn (someone or something) as (something) v.	olmakla/yapmakla suçlamak
105	Phrasals	condemn someone as something v.	olmakla/yapmakla suçlamak
106	Phrasals	construe (something) as (something) v.	olarak görmek/yorumlamak/algılamak
107	Phrasals	construe something as something v.	olarak görmek/yorumlamak/algılamak
108	Phrasals	denounce (one) as (something) v.	açıkça/alenen olmakla suçlamak/itham etmek
109	Phrasals	denounce someone as something v.	açıkça/alenen olmakla suçlamak/itham etmek
110	Phrasals	depict (one) as (something) v.	olarak göstermek/tarif etmek/resmetmek
111	Phrasals	depict someone as something v.	olarak göstermek/tarif etmek/resmetmek
112	Phrasals	describe (someone or something) as (something) v.	olarak tanımlamak
113	Phrasals	describe someone or something as something v.	olarak tanımlamak
114	Phrasals	end up as (something) v.	sonunda (bir şey) olmak/yapmak
115	Phrasals	end up (as)( something ) to become something v.	sonunda (bir şey) olmak/yapmak
116	Phrasals	envisage (someone or something) as (something) v.	olarak görmek/düşünmek/hayal etmek
117	Phrasals	envisage someone or something as someone or something v.	olarak görmek/düşünmek/hayal etmek
118	Phrasals	evaluate (someone or something) as (something) v.	olarak görmek/düşünmek/değerlendirmek/algılamak
119	Phrasals	evaluate someone as something v.	olarak görmek/düşünmek/değerlendirmek/algılamak
120	Phrasals	extol (someone or something) as (something) v.	olarak ilan edip methetmek/yüceltmek/övmek/göklere çıkarmak
121	Phrasals	extol someone or something as something v.	olarak ilan edip methetmek/yüceltmek/övmek/göklere çıkarmak
122	Phrasals	feature (one) as (something) v.	başrolü vermek
123	Phrasals	feature someone as something v.	olarak hayal etmek/düşünmek/görmek
124	Phrasals	feature someone as something v.	başrolü vermek
125	Phrasals	figure (someone) as (something) v.	olarak görmek/düşünmek
126	Phrasals	figure someone as something v.	olarak görmek/düşünmek
127	Phrasals	flop as (something) v.	(bir şeyde) başarısız olmak/gümlemek
128	Phrasals	flop as something v.	(bir şeyde) başarısız olmak/gümlemek
129	Phrasals	have (someone or something) down as (something) v.	olarak görmek/düşünmek/algılamak
130	Phrasals	honor (someone) as (something) v.	olarak taltif etmek/ödüllendirmek
131	Phrasals	install as (something) v.	resmen (bir şey) olarak atamak/tayin etmek/göreve başlatmak
132	Phrasals	play (something) off as (something else) v.	bir şeyi başka bir şey gibi sunmaya çalışmak
133	Phrasals	read (someone or something) as (someone or something) v.	başka bir şey olarak düşünmek/görmek/algılamak
134	Phrasals	succeed as (something) v.	kendisinden bekleneni yapmak/başarmak/yerine getirmek
135	Phrasals	succeed as (something) v.	olarak yerine geçmek
136	Phrasals	value someone or something as something v.	olarak görmek/tutmak
137	Phrasals	visualize someone or something as someone or something v.	olarak görmek/düşünmek/hayal etmek
138	Phrasals	volunteer as something v.	bir işe gönüllü olmak
139	Phrasals	worship someone as something v.	gibi (birine) tapmak/saygı duymak
140	Phrasals	zone something as something v.	bir alanı bir şey yapmak için ayırmak
141	Phrasals	acknowledge (one) as (something) v.	herkese duyurmak
142	Phrasals	acknowledge someone as something v.	herkese duyurmak
143	Phrasals	acknowledge something as something v.	herkese duyurmak
144	Phrasals	address (one) as (something) v.	unvanını kullanmak
145	Phrasals	adopt (someone or something) as (something) v.	kendininmiş gibi benimsemek
146	Phrasals	adopt something as something v.	kendi fikriymiş gibi benimsemek
147	Phrasals	cast (one) as (something) v.	rolü için seçmek
148	Phrasals	cast (one) as (something) v.	rolünde/figürü olarak görmek
149	Phrasals	cast someone as something v.	rolü için seçmek
150	Phrasals	cast someone as something v.	rolünde/figürü olarak görmek
151	Phrasals	charge (something) off as (something) v.	vergiden düşmek
152	Phrasals	charge something off as something v.	vergiden düşmek
153	Phrasals	conceive of (someone or something) as (someone or something) v.	anlamak
154	Phrasals	conceive of someone or something as someone or something v.	anlamak
155	Phrasals	condemn (someone or something) as (something) v.	olmakla itham etmek
156	Phrasals	condemn someone as something v.	olmakla itham etmek
157	Phrasals	construe (something) as (something) v.	anlam çıkarmak
158	Phrasals	construe something as something v.	anlam çıkarmak
159	Phrasals	depict (one) as (something) v.	-mış gibi göstermek
160	Phrasals	depict someone as something v.	-mış gibi göstermek
161	Phrasals	describe (someone or something) as (something) v.	olduğunu söylemek/demek
162	Phrasals	describe someone or something as something v.	olduğunu söylemek/demek
163	Phrasals	envisage (someone or something) as (something) v.	gözünde/kafasında (bir şey) olarak canlandırmak
164	Phrasals	envisage someone or something as someone or something v.	gözünde/kafasında (bir şey) olarak canlandırmak
165	Phrasals	extol (someone or something) as (something) v.	yere göğe koyamamak
166	Phrasals	extol someone or something as something v.	yere göğe koyamamak
167	Phrasals	feature (one) as (something) v.	başrolde oynatmak
168	Phrasals	feature someone as something v.	gözünde/kafasında canlandırmak
169	Phrasals	feature someone as something v.	başrolde oynatmak
170	Phrasals	play (something) off as (something else) v.	rolü/numarası yapmak
171	Phrasals	read (someone or something) as (someone or something) v.	başka bir şey olduğunu sanmak
172	Phrasals	succeed as (something) v.	beklenildiği kadar başarılı olmak
173	Phrasals	succeed as (something) v.	olarak yerini almak
174	Phrasals	value someone or something as something v.	bir şeyle bir/eşit tutmak/görmek
175	Phrasals	visualize someone or something as someone or something v.	gözünde/kafasında (bir şey) olarak canlandırmak
176	Phrasals	volunteer as something v.	gönüllü olarak talip olmak
177	Phrasals	worship someone as something v.	-mış gibi (birine) tapmak/saygı duymak
178	Phrasals	zone something as something v.	bir alanı bir şeye tahsis etmek
179	Phrasals	acknowledge (one) as (something) v.	herkesin önünde tanımak/hakkını teslim etmek
180	Phrasals	acknowledge someone as something v.	herkesin önünde tanımak/hakkını teslim etmek
181	Phrasals	acknowledge something as something v.	herkesin önünde tanımak/hakkını teslim etmek
182	Phrasals	adopt (someone or something) as (something) v.	evlatlık almak
183	Phrasals	cast (one) as (something) v.	yerine koymak
184	Phrasals	cast someone as something v.	yerine koymak
185	Phrasals	charge (something) off as (something) v.	olarak hesaplamak
186	Phrasals	charge something off as something v.	olarak hesaplamak
187	Phrasals	conceive of (someone or something) as (someone or something) v.	olarak düşünmek
188	Phrasals	conceive of someone or something as someone or something v.	olarak düşünmek
189	Phrasals	construe (something) as (something) v.	anlamına çekmek
190	Phrasals	construe something as something v.	anlamına çekmek
191	Phrasals	envisage (someone or something) as (something) v.	gözünün önüne getirmek
192	Phrasals	envisage someone or something as someone or something v.	gözünün önüne getirmek
193	Phrasals	feature (one) as (something) v.	rolünü vermek
194	Phrasals	feature someone as something v.	rolünü vermek
195	Phrasals	play (something) off as (something else) v.	-mış gibi göstermek
196	Phrasals	succeed as (something) v.	olarak başarılı olmak
197	Phrasals	succeed as (something) v.	birinin görevini/makamını devralmak
198	Phrasals	volunteer as something v.	bir işi gönüllü yapmak
199	Phrasals	zone something as something v.	bir alanı bir şey olarak belirlemek
200	Phrasals	adopt (someone or something) as (something) v.	evlat edinmek
201	Phrasals	conceive of (someone or something) as (someone or something) v.	gözünde canlandırmak
202	Phrasals	conceive of someone or something as someone or something v.	gözünde canlandırmak
203	Phrasals	feature (one) as (something) v.	bir rol için seçmek
204	Phrasals	feature someone as something v.	bir rol için seçmek
205	Phrasals	play (something) off as (something else) v.	yutturmaya kalkışmak
206	Phrasals	succeed as (something) v.	görevini/işini başarıyla yapmak
207	Phrasals	serve as the driving force (behind someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) arkasındaki itici güç olmak
208	Phrasals	serve as the driving force (behind someone or something) v.	(bir şeyi) körükleyen/teşvik eden etken olmak
209	Phrasals	serve as the driving force (behind someone or something) v.	(bir şeyi) yapmaya sevk/teşvik etmek
210	Phrasals	serve as the driving force (behind someone or something) v.	(birini/bir şeyi) harekete geçiren/teşvik eden etken/güç olmak
211	Phrasals	choose (one) as (something) v.	(birini bir şey) olarak seçmek
212	Phrasals	choose someone as something v.	birini bir şey olarak seçmek
213	Phrasals	condemn (someone or something) as (something) v.	(birini ya da bir şeyi bir şeyle) suçlamak
214	Phrasals	condemn (someone or something) as (something) v.	(birini ya da bir şeyi bir şeyle) itham etmek
215	Phrasals	condemn (someone or something) as (something) v.	(birini ya da bir şeyi bir şey olmakla) suçlamak
216	Phrasals	condemn someone as something v.	birini bir şeyle suçlamak
217	Phrasals	condemn someone as something v.	birini bir şeyle itham etmek
218	Phrasals	condemn someone as something v.	birini bir şey olmakla suçlamak
219	Phrasals	consider someone (as) something v.	birini bir şey olarak addetmek
220	Phrasals	consider someone (as) something v.	birini bir şey olarak saymak
221	Phrasals	construe (something) as (something) v.	(bir şeyi) belli bir şekilde yorumlamak
222	Phrasals	construe (something) as (something) v.	(bir şey) belli bir şekilde değerlendirmek
223	Phrasals	construe (something) as (something) v.	(bir şeyi başka bir şey) olarak saymak
224	Phrasals	construe (something) as (something) v.	(bir şeyi bir şey) olarak anlamak
225	Phrasals	construe something as something v.	bir şeyi belli bir şekilde yorumlamak
226	Phrasals	construe something as something v.	bir şey belli bir şekilde değerlendirmek
227	Phrasals	construe something as something v.	bir şeyi başka bir şey olarak saymak
228	Phrasals	construe something as something v.	bir şeyi bir şey olarak anlamak
229	Phrasals	come across as someone or something (to someone) v.	gibi görünmek
230	Phrasals	come across as someone or something (to someone) v.	gibi gelmek
231	Phrasals	come across as someone or something (to someone) v.	gibi bir izlenim bırakmak
232	Phrasals	cast (one) as (something) v.	rolünü vermek
233	Phrasals	cast (one) as (something) v.	rolü için seçmek
234	Phrasals	cast (one) as (something) v.	rolüne (birini) seçmek
235	Phrasals	cast (one) as (something) v.	gibi görmek
236	Phrasals	cast (one) as (something) v.	gibi saymak
237	Phrasals	cast someone as something v.	rolünü vermek
238	Phrasals	cast someone as something v.	rolü için seçmek
239	Phrasals	cast someone as something v.	rolüne (birini) seçmek
240	Phrasals	cast someone as something v.	olacağını düşünmek
241	Phrasals	cast someone as something v.	olduğunu düşünmek
242	Phrasals	charge something off as something v.	vergiden düşmek
243	Phrasals	charge something off as something v.	masraf olarak kaydetmek
244	Phrasals	charge something off as something v.	zarar olarak kaydetmek
245	Phrasals	accept (something) as (something) v.	(bir şeyi bir şey olarak) kabul etmek
246	Phrasals	accept (something) as (something) v.	(bir şeyi bir şey olarak) razı gelmek
247	Phrasals	accept (something) as (something) v.	(bir şeyi bir şey karşılığında) kabul etmek
248	Phrasals	accept (something) as (something) v.	(bir şeyi bir şey karşılığında) razı gelmek
249	Phrasals	accept (something) as (something) v.	(bir şeyi bir şey olarak) kabullenmek
250	Phrasals	accept (something) as (something) v.	(bir şeyi bir şey olarak) tasdik etmek
251	Phrasals	accept (something) as (something) v.	(bir şeyi bir şey olarak) doğruluğunu kabul etmek
252	Phrasals	accept someone as something v.	birini belirli bir rolde kabullenmek
253	Phrasals	accept something as something v.	(bir şeyi bir şey karşılığında) kabul etmek
254	Phrasals	accept something as something v.	(bir şeyi bir şey karşılığında) razı gelmek
255	Phrasals	accept something as something v.	bir şeyi kabullenmek
256	Phrasals	accept something as something v.	bir şeyi tasdik etmek
257	Phrasals	accept something as something v.	doğruluğunu kabul etmek
258	Phrasals	acknowledge (one) as (something) v.	alenen hakkını teslim etmek
259	Phrasals	acknowledge (one) as (something) v.	herkese ilan etmek/duyurmak
260	Phrasals	acknowledge (one) as (something) v.	alenen kabul etmek
261	Phrasals	acknowledge someone as something v.	alenen ilan etmek/duyurmak
262	Phrasals	acknowledge someone as something v.	alenen kabul etmek
263	Phrasals	acknowledge someone as something v.	alenen hakkını teslim etmek
264	Phrasals	acknowledge something as something v.	(bir gerçeği) alenen kabul etmek/onaylamak
265	Phrasals	address (one) as (something) v.	(birine bir şey olarak) hitap etmek/seslenmek
266	Phrasals	address (one) as (something) v.	(birine belirli bir şekilde) davranmak
267	Phrasals	adopt (someone or something) as (something) v.	(birini bir şey olarak) seçmek
268	Phrasals	adopt (someone or something) as (something) v.	(bir şeyi) sahiplenmek
269	Phrasals	adopt (someone or something) as (something) v.	(bir şeye) sahip çıkmak
270	Phrasals	adopt (someone or something) as (something) v.	himayesine almak
271	Phrasals	adopt (someone or something) as (something) v.	velayetini almak
272	Phrasals	adopt (someone or something) as (something) v.	evlat edinmek
273	Phrasals	adopt someone as something v.	(birini bir şey olarak) seçmek
274	Phrasals	adopt something as something v.	(bir şeyi bir şey olarak) benimsemek/sahiplenmek
275	Phrasals	adopt something as something v.	(bir şeyi bir şey olarak) üstlenmek
276	Phrasals	pawn something off on someone as something v.	birine bir şeyi (olarak) kakalamak/yutturmak
277	Phrasals	look on someone as something v.	birini bir şey olarak görmek
278	Phrasals	palm something off on someone as something v.	birine bir şeyi (olarak) kakalamak/yutturmak
279	Phrasals	see someone as something v.	birini bir şey olarak görmek/düşünmek/kabul etmek
280	Phrasals	pass something off on someone as something v.	birine bir şeyi (olarak) kakalamak/yutturmak
281	Phrasals	cast someone as something v.	birine (bir filmde/tiyatro oyununda) rol vermek
282	Phrasals	read someone as something v.	birini ... olarak değerlendirmek
283	Phrasals	recommend someone as something v.	birini bir şey olarak önermek
284	Phrasals	cast someone as something v.	birini (şarkıcı/doktor vb) rolünde oynatmak
285	Phrasals	look upon someone as something v.	birini bir şey olarak görmek
286	Phrasals	show someone up as something v.	birinin maskesini düşürmek
287	Phrasals	star as someone or something v.	birisi ya da bir şey olarak başrolde oynamak
288	Phrasals	recommend someone as something v.	birini bir şey olarak tavsiye etmek
289	Phrasals	know someone as something v.	birini -e olarak bilmek
290	Phrasals	show someone up as something v.	birinin ne mal olduğunu göstermek
291	Phrasals	train (someone or an animal) as something v.	olarak eğitmek/yetiştirmek
292	Phrasals	posture as someone or something v.	kendine ..süsü vermek
293	Phrasals	qualify someone as something v.	olarak vasıflandırmak
294	Phrasals	define something as something v.	olarak tanımlamak/addetmek
295	Phrasals	show someone up as something v.	ortaya çıkarmak
296	Phrasals	play something as something v.	olarak ilgilenmek/ele almak
297	Phrasals	identify oneself as something v.	kendini bir şey olarak tanımlamak
298	Phrasals	mean something as something v.	manasında/anlamında olmak
299	Phrasals	issue as something v.	olarak yayınlamak/dağıtmak
300	Phrasals	picture someone as someone or something v.	zihninde ...olarak resmetmek
301	Phrasals	receive someone as something v.	...olarak kabul etmek
302	Phrasals	regard something as something v.	...olarak değerlendirmek
303	Phrasals	reinstate someone as something v.	...olarak yeniden göreve getirmek
304	Phrasals	look on something as something v.	-e olarak görmek
305	Phrasals	officiate (as something) (at something) v.	(yarışmada/duruşmada vb) (olarak) görev yapmak/almak
306	Phrasals	posture as someone or something v.	... rolü/numarası yapmak
307	Phrasals	sign on (with someone or something) (as something) v.	...olarak ekibe dahil etmek
308	Phrasals	look upon something as something v.	-e olarak görmek
309	Phrasals	register someone as something v.	...olarak kaydetmek
310	Phrasals	reappoint someone as something v.	...olarak yeniden atamak
311	Phrasals	deputize someone as something v.	-e olarak atamak/görevlendirmek
312	Phrasals	posture as someone or something v.	...mış gibi yapmak
313	Phrasals	remember someone as something v.	...olarak hatırlamak
314	Phrasals	set something down as something v.	...olarak değerlendirmek
315	Phrasals	denounce someone as something v.	birini bir şeyle suçlamak
316	Phrasals	denounce someone as something v.	birini bir şey olmakla itham etmek
317	Phrasals	depict (one) as (something) v.	(birini bir şey olarak) nitelemek
318	Phrasals	depict (one) as (something) v.	(birini bir şey) olarak betimlemek
319	Phrasals	depict (one) as (something) v.	(birini bir şey) olarak göstermek
320	Phrasals	depict (one) as (something) v.	(birini bir şey) olarak tasvir etmek
321	Phrasals	depict someone as something v.	birini bir şey olarak nitelemek
322	Phrasals	depict someone as something v.	birini bir şey olarak betimlemek
323	Phrasals	depict someone as something v.	birini bir şey olarak göstermek
324	Phrasals	depict someone as something v.	birini bir şey olarak tasvir etmek
325	Phrasals	describe someone or something as something v.	birini ya da bir şeyi bir şey olarak resmetmek
326	Phrasals	describe someone or something as something v.	birini ya da bir şeyi bir şey olarak betimlemek
327	Phrasals	describe someone or something as something v.	birine ya da bir şeye bir şey demek
328	Phrasals	describe someone or something as something v.	birini ya da bir şeyi bir şey olarak tanımlamak
329	Phrasals	peg (one) down as (something) v.	olarak düşünmek
330	Phrasals	peg (one) down as (something) v.	olduğunu düşünmek
331	Phrasals	peg (one) down as (something) v.	olduğuna inanmak
332	Phrasals	peg (one) down as (something) v.	olarak bilmek
333	Phrasals	set something down as something v.	olarak düşünmek/görmek
334	Phrasals	set something down as something v.	olarak farz etmek/kabul etmek
335	Phrasals	set something down as something v.	olarak bakmak/değerlendirmek
336	Phrasals	set something down as something v.	gözüyle bakmak
337	Phrasals	write (someone or something) down as (something) v.	birini veya bir şeyi belli bir kategoride kaydetmek/not etmek
338	Phrasals	write (someone or something) down as (something) v.	birini veya bir şeyi bir listeye kaydetmek/eklemek
339	Phrasals	write (someone or something) down as (something) v.	birini veya bir şeyi bir listeye olarak yazmak
340	Phrasals	write someone down as something v.	birinin adını bir listeye ..olarak yazmak/kaydetmek
341	Phrasals	write someone down as something v.	birinin adını bir listeye ...olarak eklemek
342	Phrasals	write someone down as something v.	birinin adını bir listeye olarak yazmak
343	Phrasals	write someone down as something v.	birinin adını bir listeye not etmek
344	Phrasals	dress (up) as (someone or something) v.	birisi/bir şey gibi giyinmek
345	Phrasals	dress (up) as (someone or something) v.	birinin/bir şeyin kılığına girmek
346	Phrasals	dress (up) as (someone or something) v.	birini/bir şeyi giydirmek
347	Phrasals	dress (up) as (someone or something) v.	birini/bir şeyi başka bir kılığa sokmak
348	Phrasals	dress (up) as (someone or something) v.	birini/bir şeyi başka birinin/bir şeyin kılığına sokmak
349	Phrasals	dress (up) as someone or something v.	birisi/bir şey gibi giyinmek
350	Phrasals	dress (up) as someone or something v.	birinin/bir şeyin kılığına girmek
351	Phrasals	envisage (someone or something) as (something) v.	birini/bir şeyi olduğundan faklı görmek
352	Phrasals	envisage (someone or something) as (something) v.	birini/bir şeyi olduğundan faklı düşünmek
353	Phrasals	envisage (someone or something) as (something) v.	birini/bir şeyi olduğundan faklı hayal etmek
354	Phrasals	envisage (someone or something) as (something) v.	birini/bir şeyi gözünde olduğundan farklı canlandırmak
355	Phrasals	envisage someone or something as someone or something v.	birini/bir şeyi başka biri veya bir şey olarak düşünmek
356	Phrasals	envisage someone or something as someone or something v.	birini/bir şeyi gözünde başka biri veya bir şey olarak canlandırmak
357	Phrasals	envisage someone or something as someone or something v.	birini/bir şeyi başka biri veya bir şey olarak hayal etmek
358	Phrasals	treat (someone or something) as (someone or something else) v.	(birini/bir şeyi, başka bir şey/biri) gibi değerlendirmek/düşünmek
359	Phrasals	treat (someone or something) as (someone or something else) v.	(birine/bir şeye, başka biri/bir şey) gözüyle bakmak
360	Phrasals	treat (someone or something) as (someone or something else) v.	(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) olarak düşünmek
361	Phrasals	treat (someone or something) as (someone or something else) v.	(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) gibi düşünmek
362	Phrasals	treat (someone or something) as (someone or something else) v.	(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) olarak görmek
363	Phrasals	treat (someone or something) as (someone or something else) v.	(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) saymak
364	Phrasals	treat (someone or something) as (someone or something else) v.	(birine/bir şeye, başka biri/bir şey) olarak davranmak
365	Phrasals	treat (someone or something) as (someone or something else) v.	(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) gibi/olarak kabul etmek
366	Phrasals	treat (someone or something) as (someone or something else) v.	(birine/bir şeye, başka biri/bir şey) gibi yaklaşmak
367	Phrasals	treat (someone or something) as (someone or something else) v.	(birini/bir şeyi başka biri/bir şey) olarak ele almak
368	Phrasals	treat someone or something as something v.	birini/bir şeyi, başka bir şey gibi değerlendirmek/düşünmek
369	Phrasals	treat someone or something as something v.	birine/bir şeye, başka bir şey olarak davranmak
370	Phrasals	treat someone or something as something v.	birine/bir şeye, başka bir şey gibi yaklaşmak
371	Phrasals	treat someone or something as something v.	birini/bir şeyi başka bir şey olarak ele almak
372	Phrasals	treat someone or something as something v.	birini/bir şeyi, başka bir şey saymak
373	Phrasals	extol someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak övmek
374	Phrasals	extol someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak methetmek
375	Phrasals	extol someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak yüceltmek
376	Phrasals	extol someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak göklere çıkarmak
377	Phrasals	extol someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak yere göğe sığdıramamak
378	Phrasals	feature (one) as (something) v.	(birine) bir yıldız rol vermek
379	Phrasals	feature (one) as (something) v.	(birini) bir yıldız rolde oynatmak
380	Phrasals	feature (one) as (something) v.	(birine) en önemli rollerden birini vermek
381	Phrasals	feature (one) as (something) v.	(birine bir şey olarak) önemli bir rol vermek
382	Phrasals	feature (one) as (something) v.	(birini bir şey olarak) önemli bir rolde oynatmak
383	Phrasals	feature (one) as (something) v.	(birini bir şey olarak) başrolde oynatmak
384	Phrasals	feature (one) as (something) v.	(birine bir şey olarak) başrolü vermek
385	Phrasals	feature (one) as (something) v.	(birine bir şey olarak) başrollerden birini vermek
386	Phrasals	feature (one) as (something) v.	(birini bir şey olarak) başrollerden birinde oynatmak
387	Phrasals	feature someone as something v.	birini bir şey olarak hayal etmek
388	Phrasals	feature someone as something v.	birini bir şey olarak düşünmek
389	Phrasals	feature someone as something v.	birini gözünde bir şey olarak canlandırmak
390	Phrasals	feature someone as something v.	birini kafasında bir şey olarak canlandırmak
391	Phrasals	feature someone as something v.	birine bir şey olarak önemli bir rol vermek
392	Phrasals	feature someone as something v.	birini bir şey olarak önemli bir rolde oynatmak
393	Phrasals	figure someone as something v.	birini bir şey olarak değerlendirmek
394	Phrasals	figure someone as something v.	birini bir şey olarak tanımlamak
395	Phrasals	go to (something) as (someone or something) v.	(bir partiye, gruba başka birinin/bir şeyin) kılığında gitmek
396	Phrasals	go to (something) as (someone or something) v.	(bir partiye, gruba başka biri/bir şey) olarak giyinip gitmek
397	Phrasals	go to (something) as (someone or something) v.	(bir partiye, gruba başka biri/bir şey) kostümüyle gitmek
398	Phrasals	list (someone or something) as one of (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) bir listedeki (kişiler/şeyler) arasına dahil etmek
399	Phrasals	list (someone or something) as one of (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) bir listedeki (kişiler/şeyler) arasında saymak
400	Phrasals	list (someone or something) as one of (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) bir listedeki (kişiler/şeyler) arasına katmak
401	Phrasals	list (someone or something) as one of (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) bir listedeki (kişiler/şeyler) arasına eklemek
402	Phrasals	list (someone or something) as one of (someone or something) v.	(birine/bir şeye) bir listedeki (kişiler/şeyler) arasında yer vermek
403	Phrasals	list someone as something v.	birini bir şey olarak sınıflandırmak
404	Phrasals	list someone as something v.	birini bir şey olarak kategorize etmek
405	Phrasals	list someone as something v.	birini bir listeye/kategoriye dahil etmek
406	Phrasals	list someone as something v.	birini bir listeye/kategoriye eklemek
407	Phrasals	list someone as something v.	birini bir liste/kategori içerisinde saymak
408	Phrasals	portray (someone or something) as (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak göstermek
409	Phrasals	portray (someone or something) as (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak resmetmek
410	Phrasals	portray (someone or something) as (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak tanımlamak
411	Phrasals	portray (someone or something) as (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak tasvir etmek
412	Phrasals	portray (someone or something) as (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak betimlemek
413	Phrasals	portray (someone or something) as (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak sergilemek
414	Phrasals	portray (someone or something) as (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak yansıtmak
415	Phrasals	portray (someone or something) as (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak tarif etmek
416	Phrasals	portray (someone or something) as (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak sunmak
417	Phrasals	portray someone or something as someone v.	birini/bir şeyi biri olarak şekillendirmek
418	Phrasals	portray someone or something as someone v.	birini/bir şeyi biri olarak resmetmek
419	Phrasals	portray someone or something as someone v.	birini/bir şeyi biri olarak tanımlamak
420	Phrasals	portray someone or something as someone v.	birini/bir şeyi biri olarak tasvir etmek
421	Phrasals	portray someone or something as someone v.	birini/bir şeyi biri olarak betimlemek
422	Phrasals	portray someone or something as someone v.	birini/bir şeyi biri olarak yansıtmak
423	Phrasals	portray someone or something as someone v.	birini/bir şeyi biri olarak sunmak
424	Phrasals	portray someone as someone or something v.	birini biri/bir şey olarak göstermek
425	Phrasals	portray someone as someone or something v.	birini biri/bir şey olarak resmetmek
426	Phrasals	portray someone as someone or something v.	birini biri/bir şey olarak tanımlamak
427	Phrasals	portray someone as someone or something v.	birini biri/bir şey olarak tasvir etmek
428	Phrasals	portray someone as someone or something v.	birini biri/bir şey olarak betimlemek
429	Phrasals	portray someone as someone or something v.	birini biri/bir şey olarak yansıtmak
430	Phrasals	portray someone as someone or something v.	birini biri/bir şey olarak sunmak
431	Phrasals	rate as (something) v.	(bir şey) olarak görülmek
432	Phrasals	rate as (something) v.	(bir şey) olarak değerlendirilmek
433	Phrasals	rate as (something) v.	(bir şey) olarak sınıflandırılmak
434	Phrasals	rate as (something) v.	(bir şey) sayılmak
435	Phrasals	rate as (something) v.	(bir şey) olarak görmek
436	Phrasals	rate as (something) v.	(bir şey) olarak değerlendirmek
437	Phrasals	rate as (something) v.	(bir şey) olarak sınıflandırmak
438	Phrasals	rate as (something) v.	(bir şey) saymak
439	Phrasals	rate someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak görmek
440	Phrasals	rate someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak değerlendirmek
441	Phrasals	rate someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey saymak
442	Phrasals	rate someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir sıralamada derecelendirmek
443	Phrasals	recognize (someone or something) as (someone or something) v.	(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak hatırlamak
444	Phrasals	recognize (someone or something) as (someone or something) v.	(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak kabul etmek
445	Phrasals	recognize (someone or something) as (someone or something) v.	(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak tanımak
446	Phrasals	recognize someone as someone or something v.	birini biri/bir şey olarak kabul etmek
447	Phrasals	recognize someone as someone or something v.	birini biri/bir şey olarak onaylamak
448	Phrasals	recognize someone as someone or something v.	birini biri/bir şey olarak beyan etmek
449	Phrasals	recognize someone as someone or something v.	birini biri/bir şey olarak tanımak
450	Phrasals	recognize something as something v.	bir şeyi bir şey olarak kabul etmek
451	Phrasals	recognize something as something v.	bir şeyi bir şey olarak onaylamak
452	Phrasals	recognize something as something v.	bir şeyi bir şey olarak beyan etmek
453	Phrasals	recognize something as something v.	bir şeyi bir şey olarak tanımak
454	Phrasals	sell (someone, something, or oneself) as (something) v.	(birini/bir şeyi/kendini bir şey) olarak satmak
455	Phrasals	sell (someone, something, or oneself) as (something) v.	(birini/bir şeyi/kendini bir şey) olarak göstermek
456	Phrasals	sell (someone, something, or oneself) as (something) v.	(birini/bir şeyi/kendini bir şey) olarak sunmak
457	Phrasals	sell (someone, something, or oneself) as (something) v.	(birini/bir şeyi/kendini bir şey) olarak yansıtmak
458	Phrasals	sell (someone, something, or oneself) as (something) v.	(birini/bir şeyi/kendini bir şey) olarak sergilemek
459	Phrasals	sell someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak satmak
460	Phrasals	sell someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak göstermek
461	Phrasals	sell someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak sunmak
462	Phrasals	sell someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak yansıtmak
463	Phrasals	spot (someone or something) as (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak tespit etmek
464	Phrasals	spot (someone or something) as (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) olarak belirlemek
465	Phrasals	spot (someone or something) as (something) v.	(biri/bir şey) gözüne (bir şey) olarak ilişmek
466	Phrasals	spot (someone or something) as (something) v.	(biri/bir şey) gözüne (bir şey) olarak çarpmak
467	Phrasals	spot someone as something v.	birini bir şey olarak tespit etmek
468	Phrasals	spot someone as something v.	birini bir şey olarak belirlemek
469	Phrasals	spot someone as something v.	biri gözüne bir şey olarak ilişmek
470	Phrasals	spot someone as something v.	biri gözüne bir şey olarak çarpmak
471	Phrasals	tout (someone or something) as v.	(birini/bir şeyi) iyi biri/bir şey olarak tanıtmak
472	Phrasals	tout (someone or something) as v.	(birini/bir şeyi) ideal, faydalı biri/bir şey olarak duyurmak
473	Phrasals	tout (someone or something) as v.	(birini/bir şeyi) ideal, faydalı biri/bir şey olarak pazarlamak
474	Phrasals	tout (someone or something) as v.	(birini/bir şeyi) ideal, faydalı biri/bir şey olarak göstermek
475	Phrasals	tout (someone or something) as v.	(birini/bir şeyi) ideal, faydalı biri/bir şey olarak tanıtmak
476	Phrasals	tout someone or something as something v.	(birini/bir şeyi) iyi biri/bir şey olarak tanıtmak
477	Phrasals	tout someone or something as something v.	(birini/bir şeyi) ideal, faydalı biri/bir şey olarak duyurmak
478	Phrasals	tout someone or something as something v.	(birini/bir şeyi) ideal, faydalı biri/bir şey olarak pazarlamak
479	Phrasals	tout someone or something as something v.	(birini/bir şeyi) ideal, faydalı biri/bir şey olarak göstermek
480	Phrasals	tout someone or something as something v.	(birini/bir şeyi) ideal, faydalı biri/bir şey olarak tanıtmak
481	Phrasals	set (someone, something, or oneself) up as (someone or something) v.	(birini/bir şeyi/kendini biri/bir şey) yapmak
482	Phrasals	set (someone, something, or oneself) up as (someone or something) v.	(birini/bir şeyi/kendini biri/bir şey) konumuna getirmek
483	Phrasals	set (someone, something, or oneself) up as (someone or something) v.	(birini/bir şeyi/kendini biri/bir şey) pozisyonuna getirmek
484	Phrasals	set (someone, something, or oneself) up as (someone or something) v.	(birini/bir şeyi/kendini biri/bir şey) yapmak için gerekli ayarlamaları yapmak
485	Phrasals	set (someone, something, or oneself) up as (someone or something) v.	(birini/bir şeyi/kendini biri/bir şey) konumuna getirmek için gereken düzenlemeleri yapmak
486	Phrasals	set someone or something up as something v.	birini/bir şeyi bir şey yapmak
487	Phrasals	set someone or something up as something v.	birini/bir şeyi bir şey konumuna getirmek
488	Phrasals	set someone or something up as something v.	birinin/bir şeyin bir şey olarak çalışmasını sağlamak
489	Phrasals	set someone or something up as something v.	birini/bir şeyi bir şey olmaya hazırlamak
490	Phrasals	set someone or something up as something v.	birini/bir şeyi bir şey yapmak için gerekli ayarlamaları yapmak
491	Phrasals	set someone or something up as something v.	birini/bir şeyi bir şey yapmak için gerekli düzenlemeleri yapmak
492	Phrasals	idolize someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak idolleştirmek
493	Phrasals	idolize someone or something as something v.	birine/bir şeye bir şey olarak tapınmak
494	Phrasals	idolize someone or something as something v.	birini/bir şeyi bir şey olarak ilahlaştırmak
495	Phrasals	idolize someone or something as something v.	birine/bir şeye bir şey olarak büyük saygı duymak
496	Phrasals	idolize someone or something as something v.	birine/bir şeye bir şey olarak büyük hayranlık duymak
497	Phrasals	inaugurate as (something) v.	(bir şey) olarak göreve başlatmak
498	Phrasals	intend something as something v.	bir şeyi bir şey niyetine düşünmek
499	Phrasals	intend something as something v.	bir şeyi bir şey olarak düşünmek
500	Phrasals	intend something as something v.	bir şeyi bir şey olarak planlamak