mound - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

mound

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "mound" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 31 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
mound n. höyük
mound n. tümsek
General
mound n. tepe
mound n. öbek
mound n. küme
mound n. toprak yığını
mound n. dağ
mound n. tepecik
mound n. yığın
mound n. toprak set
mound n. çok miktar
mound n. büyük miktar
mound v. tümsek yapmak
mound v. yığın haline gelmek
mound v. kümelenmek
mound v. set çekmek
mound v. toprak yığmak
mound v. yükseltilmiş toprakla sarmak
Politics
mound n. ingiliz krallığı'nın sembollerinden biri olan ve üzerinde haç yükselen küre
Marine
mound n. dolgu
Archaeology
mound n. savunma yapısı olarak kullanılan toprak set
mound n. kale duvarı
mound n. kuzey amerika yerlileri tarafından gömütlerin ve kurban verilen sunakların üzerine inşa edilen tarihöncesine ait höyük
Geography
mound n. minnesota eyaletinde şehir
mound n. louisiana eyaletinde yerleşim yeri
Baseball
mound n. atıcının durduğu tümsek yer
Archaic
mound v. bariyer ile çevirmek
mound v. çit ile çevirmek
mound v. korumak
mound v. toprak yükseltisi ile çevirmek
mound v. toprak yükseltisi ile tahkim etmek

Sens de "mound" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 77 résultat(s)

Anglais Turc
General
icing mound n. buz kitlesi
kültepe mound n. kültepe höyük
mound of dirt n. toprak yığını
burial mound n. mezarın üstündeki toprak yığını
burial mound n. höyük
mound [dialect] n. etrafı çeviren çit
mound [obsolete] n. sınır çizgisi
mound [obsolete] n. hudut
mound-builder n. mö. 5. yüzyıldan ms. 16. yüzyıla kadar ohio ve mississippi vadilerinde etkili olmuş kızılderili kabilelerine mensup kimse
mound over v. üzerine toprak yığmak
mound over v. (bir şeyin) üzerine höyük inşa etmek
Phrasals
mound something up v. yığın haline getirmek
mound up v. yığın haline getirmek
mound up v. yığmak
mound up v. üst üste yığmak
Technical
icing-mound n. buz kitlesi
earth mound n. donma kabarıntısı
ground ice-mound n. donma kabartısı
frost mound n. donma kabartısı
rubble mound n. moloz kütlesi
Marine
submerged mound n. batık taş dolgu
block mound breakwater n. bloklarla oluşturulmuş dalgakıran
mound  breakwater n. dolgu dalgakıran
wide crown submerged mound n. geniş tepeli batık dolgu
rubble mound breakwater n. taş dolgu dalgakıran
rubble mound jetty n. taş dolgu iskele
rubble mound sea wall n. taş dolgu deniz duvarı
rubble mound foot-protection works n. taş dolgu etek koruması çalışmaları
rubble mound foundation n. taş dolgu temel
rubble mound structure n. taş dolgu yapı
stone pitching-type rubble mound breakwater n. taş kaplama tipli dolgu dalgakıran
rubble mound n. taş dolgu
Medical
breast mound n. meme tümseği
Anatomy
pubic mound n. venüs tepesi
mound of venus n. venüs tepesi
Gastronomy
cannibal mound n. biftek tartar
cannibal mound n. biftek tartar
cannibal mound n. biftek tartar
cannibal mound n. tatar bifteği
Botanic
silver mound (artemisia schmidtiana) n. japonya'da yetişen ve gri-yeşil yaprakları ile höyük benzeri bir şekil oluşturan çok yıllık bir ot
Social Sciences
effigy mound n. kızılderililer tarafından yapılmış hayvan şeklinde büyük toprak höyük
mound-builder n. mö. 5. yüzyıldan ms. 16. yüzyıla kadar ohio ve mississippi vadilerinde etkili olmuş çeşitli kızılderili kültürlerine verilen ad
History
altar mound n. amerikan yerlilerinin inşa ettiği, üzerinde kurban kesilen bir sunağın bulunduğu höyük
Archaeology
mound builder n. m.ö. 5. yüzyıldan m.s. 16. yüzyıla kadar ohio ve mississippi vadilerinde etkili olmuş çeşitli kızılderili kültürlerine verilen ad
mound builder n. m.ö. 5. yüzyıldan m.s. 16. yüzyıla kadar ohio ve mississippi vadilerinde etkili olmuş kızılderili kabilelerine mensup kimse
mound builders n. tarih öncesinde ve tarihi dönemin erken evresinde mississippi drenaj havzasında ve güneydoğu abd'de höyük gibi toprak yapılar inşa eden kızılderili kabileler
grave mound n. höyük mezar
grave mound n. tümülüs
grave mound n. tarih öncesi dönemlere ait gömütlerin üzerinde bulunan toprak yığını
Environment
shell mound n. yerlilerin topladıkları deniz canlılarının artık kabuklarının yıllar içinde birikmesiyle oluşan höyük
Geography
pilot mound n. iowa eyaletinde şehir
mound city n. illinois eyaletinde şehir
flower mound n. teksas eyaletinde şehir
mound valley n. kansas eyaletinde şehir
mound city n. güney dakota eyaletinde yerleşim yeri
elk mound n. wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
grand mound n. iowa eyaletinde şehir
mound city n. kansas eyaletinde şehir
scales mound n. illinois eyaletinde yerleşim yeri
blue mound n. kansas eyaletinde şehir
mound city n. missouri eyaletinde şehir
mound bayou n. mississippi eyaletinde şehir
mound station n. illinois eyaletinde yerleşim yeri
blue mound n. illinois eyaletinde yerleşim yeri
wagon mound n. new mexico eyaletinde yerleşim yeri
crater mound n. abd'nin arizona eyaletinde görülen kase şekilli toprak çöküntüsü
Military
peat mound n. turba kümesi
Sport
pitcher's mound n. beysbol atıcının durduğu tümsek yer
Ornithology
mound bird n. iri ayaklıgiller familyasından olan kuşlara verilen ad
mound-bird n. avustralasya'da yaşayan ve kuluçkaya yatmak için çalı çırpıdan tepeler yapan, iri ayaklıgiller familyasına mensup kısa kanatlı kuşlara verilen ad
mound builder n. avustralasya'da yaşayan ve kuluçkaya yatmak için çalı çırpıdan tepeler yapan, iri ayaklıgiller familyasına mensup kısa kanatlı kuşlara verilen ad
mound maker n. iri ayaklıgiller familyasından olan kuşlara verilen ad
mound-builder n. iri ayaklıgiller familyasından olan kuşlara verilen ad
Slang
mound [us] n. vulva
Star Wars
merchant mound one n. tüccar höyüğü bir
merchant mound three n. tüccar höyüğü üç
mound mite n. dağ maytı