nuclear weapons - Turc Anglais Dictionnaire

nuclear weapons

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "nuclear weapons" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 3 résultat(s)

Anglais Turc
General
nuclear weapons n. nükleer silahlar
And both countries have nuclear weapons.
Ve her iki ülkenin de nükleer silahları var.

More Sentences
Politics
nuclear weapons n. nükleer silahlar
The second is the non-proliferation of nuclear weapons and, of course, of fissile materials.
İkinci konu ise nükleer silahların ve elbette bölünebilir maddelerin yayılmasının önlenmesidir.

More Sentences
Military
nuclear weapons n. nükleer silahlar
We are told that Israel will use nuclear weapons in certain circumstances.
Bize İsrail'in belirli durumlarda nükleer silah kullanacağı söyleniyor.

More Sentences

Sens de "nuclear weapons" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 23 résultat(s)

Anglais Turc
General
tactical nuclear weapons n. taktik nükleer silahlar
An aircraft carrier can only be destroyed with a tactical nuclear weapon.
Bir uçak gemisi ancak bir taktik nükleer silahla yok edilebilir.

More Sentences
Politics
tactical nuclear weapons n. taktik nükleer silahlar
An aircraft carrier can only be destroyed with a tactical nuclear weapon.
Bir uçak gemisi sadece taktik nükleer silahla yok edilebilir.

More Sentences
General
test nuclear weapons v. nükleer silah denemek
test nuclear weapons v. nükleer silah denemesi yapmak
Politics
treaty on the non-proliferation of nuclear weapons n. nükleer silahların yayılmasının önlenmesi antlaşması
international campaign to abolish nuclear weapons n. nükleer silahların tamamen ortadan kaldırılması için uluslararası kampanya
bid for nuclear weapons n. nükleer silah geliştirme girişimi
non-proliferation of nuclear weapons n. nükleer silahların yayılmasının önlenmesi
treaty on the non-proliferation of nuclear weapons n. nükleer silahların yayılmasının önlenmesi antlaşması
strategic nuclear weapons n. stratejik nükleer silahlar
Environment
nuclear weapons stockpile n. nükleer silah stoku
Military
nuclear weapons surety n. nükleer silahların güvenliği sürecinde personel, prosedür ve performans bakımından hiçbir nükleer silah kazası, yetkisiz silah patlaması ya da bozulması olmayacağının teminatı
releasing commander (nuclear weapons) n. nükleer silahların kullanımına izin vermeye yetkili komutan
dispersed nuclear weapons n. dağıtılmış nükleer silahlar
controlled effects nuclear weapons n. etkileri kontrollü nükleer silahlar
nuclear weapons state n. nükleer silahlara sahip devlet
proliferation of nuclear weapons n. nükleer silahların yayılması
emergency destruction of nuclear weapons n. nükleer silahları acilen imha etme
nuclear weapons personnel reliability programme n. nükleer silah görevleri almış personeli sürekli izlemek ve değerlendirmek amacıyla dizayn edilmiş bir program
emergency destruction of nuclear weapons n. nükleer silahların acil imhası
nuclear biological and chemical weapons n. nükleer biyolojik ve kimyasal silahlar
deployed nuclear weapons n. sevk edilen nükleer silahlar
deployed nuclear weapons n. savunma bakanlığı gözetiminde sevk edilen silahlar