sabun - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

sabun



Sens de "sabun" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 7 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
sabun soap n.
General
sabun cleanser n.
sabun face soap n.
sabun soap n.
sabun detergent n.
Technical
sabun soap n.
Archaic
sabun sope n.

Sens de "sabun" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 175 résultat(s)

Turc Anglais
General
sabun kutusu soapbox n.
sabun tozu yapma built soap powder n.
sabun bezi washrag n.
sabun tası soap dish n.
sabun bezi washcloth n.
tuvalet malzemeleri (sabun/diş macunu/kolonya gibi) toiletries n.
gliserinli sabun glycerin soap n.
toz sabun soap powder n.
sabun kalıbı bar of soap n.
yağlı sabun oil soap n.
sabun bezi flannel n.
sabun sandığı soapbox n.
sabun taşı soapstone n.
sabun tozu soap powder n.
sıvı sabun liquid soap n.
sabun köpüğü lather n.
sabun ya da köpük yayma lathering n.
sabun ticareti soap trade n.
akabilir sıvı sabun liquid soap n.
katranlı sabun coal-tar soap n.
sert sabun hard soap n.
sabun köpüğü suds n.
sabun balonları soap bubbles n.
sabun baloncukları soap bubbles n.
sabun baloncuğu soap bubble n.
sabun balonu soap bubble n.
köpüklü sabun lathery soap n.
güçlü sabun strong soap n.
sabun bazı soap base n.
doğal sabun natural soap n.
bir kalıp sabun a bar of soap n.
sabun kalıbı soap bar n.
kalıp sabun soap bar n.
kalıp sabun bar of soap n.
antibakteriyel sabun antibacterial soap n.
krem sabun cream soap n.
katı sabun solid soap n.
sabun şirketi soap company n.
kokulu sabun scented soap n.
kokulu sabun fragrant soap n.
ufak kalıp sabun tablet n.
(sabun ve diş macunu gibi eşyaların konduğu) seyahat çantası toilet bag n.
(sabun ve diş macunu gibi eşyaların konduğu) seyahat çantası sponge bag n.
sabun topu wash ball n.
zeytinyağından yapılan bir sabun çeşidi venetian soap n.
üstün kalitesiyle bilinen kokulu sabun windsor soap n.
sıvı sabun handwash n.
sıvı sabun hand-wash n.
yumuşak sabun mild soap n.
sabun kalıplarının kesildiği katı sabun kütlesi loaf n.
granül sabun chip n.
sabun talaşı chip n.
blok sabun loaf n.
sabun bloğu loaf n.
kumla karıştırılıp top haline getirilmiş sabun sand ball n.
pütürlü sabun sandsoap n.
sabun baloncukları sapple n.
soda silikatı içeren sert sabun silicated soap n.
sodyum silikatlı ucuz sabun silicated soap n.
sabun üreticisi soap boiler n.
sabun köpüğü gibi geçici durum soap bubble n.
ince tabakalar halinde satılan sabun soap flakes n.
çamaşır yıkarken kullanılan küçük katı sabun veya deterjan parçaları soapflakes n.
sabun köpüğü sud n.
sabun ile yıkayıp temizlemek rinse off v.
(sabun üretiminde) tuzla çöktürmek open v.
sabun gibi soapy adj.
(sabun) granüllü open adj.
(sabun) sert open adj.
sabun bezi ile kaplı flanneled adj.
sabun yapısında olan smegmatic adj.
sabun gibi smegmatic adj.
sabun kutusu veya sandık biçimli soapbox adj.
sabun yok there is no soap expr.
sabun kalmamış there is no soap expr.
sabun yok there's no soap expr.
sabun kalmamış there's no soap expr.
Colloquial
sabun otu, sabun ağacı meyvesi gibi köpüren ve temizlikte kullanılan bitki soap plant n.
sabun otu soap plant n.
sabun bitkisi soap plant n.
Idioms
sabun köpüğü gibi sönmek burst like a bubble v.
(sabun) tuz ile çöktürmek cut the pan v.
Speaking
sabun bizi mikroplardan korur soap protects us from germs expr.
Trade/Economic
sabun fabrikası soap plant n.
sabun fabrikası soap factory n.
Industry
yarpuzdan elde edilen ve sabun yapımında kullanılan nane kokulu bir yağ hedeoma oil n.
öğütülmüş sabun parçalarını kalıp haline getiren makine plodder n.
ticari ürün haline getirilmiş sabun soap n.
tuvalet sabunu veya toz sabun üretiminde sabun parçalarını valsli değirmenden geçirmek mill v.
(öğütülmüş sabunu) sabun kesme makinesinden geçirmek plod v.
Technical
evrik sabun invert soap n.
sabun kesme makinası soap plodder n.
sabun ile kalınlaştırılmış yağlama greslerinin damlama noktası dropping point of soap-thickened lubricating greases n.
sabun kesme makinası soap cutting machine n.
sabun bazlı temizlik maddesi soap-based cleansing material n.
sabun çözeltisi soap solution n.
sabun dağıtıcısı soap dispenser n.
sabun kili fuller's earth n.
sabun çözeltisi soapy lye n.
sabun çözeltisi soapy liquor n.
sabun taşı steatite n.
sabun köpüğü soap bubble n.
sabun köpüğü soapsuds n.
sabun kesme makinası soap cutter n.
sabun banyosu soap bath n.
sabun köpüğü suds n.
sabunsuz sabun soapless soap n.
sert sabun hard soap n.
sert sabun soda soap n.
yapay sabun soapless soap n.
yeşil sabun green soap n.
(eskiden sabun yapımında kullanılan) karıştırma çubuğu crutch n.
sabun ile ovmak soap v.
yumuşak sabun tatbik etmek soft-soap v.
sabun çözeltisinde kaynatarak serisinini çıkarmak degum v.
sabun haline getirilmiş saponified adj.
Computer
sabun balonları soap bubbles n.
Textile
kumaşı dinklemede kullanılan sabun seak n.
Automotive
sabun köpüğü bubble n.
sabun taşı soapstone n.
Medical
bakteri öldürücü sabun invert soap n.
kurşun ile yağın sabunlaştırılmasıyla elde edilen çözünmez, esnek ve beyaz renkli sabun lead soap n.
tıbbi yumuşak sabun medicinal soft soap n.
cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılan, bitkisel yağlardan elde edilen bir sabun medicinal soft soap n.
yumuşak sabun soft soap n.
cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılan, bitkisel yağlardan elde edilen bir sabun soft soap n.
sabun, alkol ve eteri yağların karışımından elde edilen bir merhem opodeldoc n.
Pharmaceutics
ilaç ve gazete, şeker, sabun gibi ürünlerin satıldığı dükkan chemist's [brit] n.
ilaç ve gazete, şeker, sabun gibi ürünlerin satıldığı dükkan chemist's shop [brit] n.
sabun ve afyon içeren tabletler pills of soap n.
Food Engineering
besi hayvanlarının ete, et ürünlerine ve sabun gibi hayvan türevli ürünlere dönüştürüldüğü bir tesis packing plant n.
kohun palmiyesinin cevizlerinden elde edilip yemek ve sabun yapımında kullanılan yarı katı bir yağ cohune-nut oil n.
Gastronomy
sabun makarnası soap noodle n.
ezilmiş sabun ağacı meyvelerinden yapılan bir içecek soapolallie [canada] n.
Chemistry
fenol içeren dezenfektan sabun carbolic soap n.
fenol içeren dezenfektan sabun carbolic n.
karbolik sabun carbolic soap n.
karbolik sabun carbolic n.
bazı bombalarda ve lav silahında kullanılan, benzinle karıştırıldığında sert bir jöleye dönüşen, muhtelif yağ asitlerinden oluşan bir tür alüminyum içerikli sabun napalm n.
sabun ve deterjanlarda kullanılan tersiyer sodyum fosfat trisodium orthophosphate n.
sabun ve deterjanlarda kullanılan tersiyer sodyum fosfat trisodium phosphate n.
sabun ve deterjanlarda kullanılan tersiyer sodyum fosfat trisodium orthophosphate n.
palmitikin asidin sabun üretiminde kullanılan trigliseriti tripalmitin n.
palmitikin asidin sabun üretiminde kullanılan trigliseriti glycerol tripalmitate n.
sabun katmanı deneyi soap-film method n.
siyah sabun black soap n.
sabun tozu built-soap powder n.
temizleme güçlerini artırmak için sabun ve deterjanlara eklenen madde detergent builder n.
temizleme güçlerini artırmak için sabun ve deterjanlara eklenen madde builder n.
hayvansal ve bitkisel yağlarda bulunup sabun yapımında kullanılan sıvı bir tekli doymamış yağ asidi oleic acid n.
kostikten ayrılan granüllü sabun kitlesi curd n.
(sabun) yoğun miktarda yağ içeren superfatted adj.
Biochemistry
suda köpürmeleri ile karakterize edilen bitki glikoziti sabun otundan elde edilen ve toz halindeyken hapşırmaya sebep olan sarımsı beyaz bir madde saponin n.
Botanic
nijer bitkisinin kuş yemi olarak, yemeklerde ve sabun yapmada kullanılan tohumu niger seed n.
sabun otu bouncing bet n.
sabun otu bouncing bess n.
sabun otu saponaria officinalis n.
sabun otu hedge pink n.
sabun ağacı meyvesi soapberry n.
sabun otu soapwort n.
kuzey amerika'da yetişen bazı bitkilerin sabun yerine kullanılan kökleri amole n.
kuzey amerika'da yetişen sabun yerine kullanılan bazı bitkiler amole n.
sabun ağacı chinaberry (sapindus saponaria) n.
yeni zelanda'nın north island kısmına özgü, ovulduğunda çiçeklerinden sabun benzeri bir köpük gelen bir çalı kumarahou (pomaderris kumeraho) n.
sabun ağacı kabuğu quillai n.
sabun ağacı kabuğu quillaia bark n.
sabun ağacı kabuğu soap bark n.
sabun ağacı quillaja saponaria n.
sabun ağacı soap bark tree n.
sabun ağacı soapbark n.
sabun otu london pride n.
sabun otu ağacı cullay n.
sabun otu ağacı kabuğu cullay n.
sabun otu saponary n.
sabun cevizi snake nut n.