Geçmiş

touched

"touched" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 11 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	touched s.	keçileri kaçırmış
2	Genel	touched s.	etkilenmiş
3	Genel	touched s.	bozuk
4	Genel	touched s.	dokunulmuş
5	Genel	touched s.	mütehassis
6	Genel	touched s.	çatlak
7	Genel	touched s.	müteessir
8	Genel	touched s.	deli
9	Genel	touched s.	hüzünlenmiş
10	Genel	touched s.	heyecanlanmış
11	Genel	touched s.	kafası allak bullak olmuş

"touched" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 51 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	be touched f.	hislenmek
2	Genel	be touched f.	etkilenmek
3	Genel	be touched by evil eye f.	göze gelmek
4	Genel	be touched by evil eye f.	nazar değmek
5	Genel	be touched on f.	değinilmek
6	Genel	be touched with blue f.	maviye çalmak
7	Genel	be slightly touched f.	teğet geçmek
8	Genel	blue-touched s.	maviye çalan
Phrasals
9	Öbek Fiiller	touched by someone or something f.	duygulandırılmak
Colloquial
10	Konuşma Dili	touched in the head s.	birkaç tahtası eksik
11	Konuşma Dili	touched in the head s.	kafadan çatlak
Idioms
12	Deyim	be touched with (something) f.	dokunuşuna sahip olmak
13	Deyim	be touched with (something) f.	dokunuşu içermek
14	Deyim	be touched with (something) f.	bir miktar (bir şeye) sahip olmak
15	Deyim	be touched with (something) f.	bir miktar/hafif/biraz (bir şey) içermek
16	Deyim	be touched with (something) f.	'-leşmek
17	Deyim	be touched with (something) f.	'-msi olmak
18	Deyim	be touched with (something) f.	bir renge dönmek/çalmak
19	Deyim	be touched with (something) f.	(bir şey nedeniyle) duygulanmak
20	Deyim	be touched with (something) f.	(bir şeyden) etkilenmek
21	Deyim	be touched with (something) f.	(bir duygu birine) geçmek
22	Deyim	be touched with (something) f.	(bir duygu) içine işlemek
23	Deyim	be touched with something f.	dokunuşuna sahip olmak
24	Deyim	be touched with something f.	dokunuşu içermek
25	Deyim	be touched with something f.	bir miktar (bir şeye) sahip olmak
26	Deyim	be touched with something f.	bir miktar/hafif/biraz (bir şey) içermek
27	Deyim	be touched with something f.	(zeki
28	Deyim	be touched with something f.	hoş vs.) bir yanı olmak
29	Deyim	be touched with something f.	-leşmek
30	Deyim	be touched with something f.	-msi olmak
31	Deyim	be touched with something f.	bir renge dönmek/çalmak
32	Deyim	be touched with (something) f.	(zeki, hoş) bir yanı olmak
33	Deyim	be touched by (something) f.	(bir şeyden) etkilenmek
34	Deyim	be touched by (something) f.	(bir şeyden) duygulanmak
35	Deyim	be touched by (something) f.	(bir şeyin) etkisinde kalmak
36	Deyim	be touched by (something) f.	(bir şey) içine işlemek/yüreğine dokunmak
37	Deyim	touched in the head (rur.) s.	kafayı sıyırmış
38	Deyim	touched by (something) s.	(bir şeyden) etkilenmiş
39	Deyim	touched by (something) s.	(bir şeyden) duygulanmış
40	Deyim	touched by (something) s.	(bir şeyin) etkisinde kalmış
41	Deyim	touched by (something) s.	(bir şey) içine işlemiş/yüreğine dokunmuş
42	Deyim	touched with (something) s.	(bir şeyden) etkilenmiş
43	Deyim	touched with (something) s.	(bir şeyden) duygulanmış
44	Deyim	touched with (something) s.	(bir şeyin) etkisinde kalmış
45	Deyim	touched with (something) s.	(bir şey) içine işlemiş/yüreğine dokunmuş
46	Deyim	touched in the head (rur.) expr.	aklını kaçırmış
47	Deyim	touched in the head (rur.) expr.	deli
Speaking
48	Konuşma	it touched me expr.	beni derinden etkiledi
49	Konuşma	I am deeply touched expr.	çok duygulandım
Law
50	Hukuk	touched bill of health i.	şüpheli sağlık raporu
Marine
51	Denizcilik	touched bill i.	gemi veya limanda bulaşıcı hastalıktan şüphelenildiğini belirten sağlık raporu