şimdiki - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

şimdiki



"şimdiki" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 10 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
şimdiki current s.
General
şimdiki instant s.
şimdiki present s.
şimdiki immediate s.
şimdiki current s.
şimdiki actual s.
şimdiki present-day s.
şimdiki present day s.
şimdiki now s.
Trade/Economic
şimdiki actual s.

"şimdiki" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 92 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
şimdiki zaman present i.
General
şimdiki zaman nowadays i.
şimdiki zaman present time i.
şimdiki zaman nonce i.
şimdiki durum current situation i.
şimdiki zaman present tense i.
şimdiki koşullar present conditions i.
şimdiki zaman present i.
şimdiki fiyat going price i.
şimdiki zaman present continuous tense i.
şimdiki konum current location i.
şimdiki nokta present position i.
şimdiki değer present value i.
şimdiki durum present state i.
tüm türk halklarında şimdiki inanç sistemlerine katılmadan önceki inanç tengrism i.
şimdiki zaman now i.
şimdiki zamanda vuku bulma nowness i.
bilincin şimdiki zamandaki belli belirsiz hissedilen geçici kısmı margin i.
şimdiki zaman veya gelecekten ziyade geçmişle ilgili backward-looking s.
şimdiki zaman veya gelecekten ziyade geçmişle ilgili backward looking s.
şimdiki zamana ait presential s.
şimdiki zaman ile ilişkili presential s.
şimdiki zamanı oluşturan presential s.
şimdiki halde as affairs stand zf.
şimdiki zaman now zf.
şimdiki halde as matters stand zf.
şimdiki durumda at present zf.
şimdiki duruma göre under existing circumstances zf.
şimdiki halde at present zf.
şimdiki şartlara göre for the time being zf.
şimdiki haliyle as are zf.
şimdiki zamanlarda at present times zf.
şimdiki durumda on zf.
Irregular Verb
(şimdiki zamanın hikayesinde) twitch twighte [obsolete] f.
(şimdiki zamanın hikayesinde) twist twiste [obsolete] f.
Phrases
o zamanlar da şimdiki gibi then as now expr.
şimdiki durumuyla as is expr.
şimdiki gibi as (it is) now expr.
şimdiki aklım olsaydı if i knew then what i know now expr.
Colloquial
şimdiki zaman the period i.
şimdiki zaman the here and now zf.
ya ödeyin ya da şimdiki durakta inin pay up or get off at the next stop expr.
Idioms
şimdiki aklım olsaydı staircase wit i.
şimdiki nesil now generation i.
şimdiki zamanın bir özelliği/götürüsü a sign of the times i.
mevcut/şimdiki fiyatından off-the-rack rates expr.
şimdiki zaman day and age expr.
Speaking
keşke sen de olsaydın (şimdiki zaman) I wish you were here/there too expr.
keşke sen de olsaydın (şimdiki zaman) I wish you were here/there as well expr.
Trade/Economic
avrupa konseyi'nin bir önceki, şimdiki ve gelecek olan başkanlarının oluşturduğu üçlü grup troika i.
düzeltilmiş şimdiki değer adjusted present value i.
gelecekteki hizmetin şimdiki değeri capitalized value i.
net şimdiki değer yöntemi net present value method i.
net şimdiki değer net present value i.
sabit değerlerin tahmin edilen şimdiki değeri sound value i.
şimdiki kıymet capitalized value i.
teşebbüsün şimdiki maliyeti enterprise cost i.
gelecekte elde edilecek gelirin şimdiki değerini hesaplamak capitalise f.
gelecekte elde edilecek gelirin şimdiki değerini hesaplamak capitalize f.
gelecekte elde edilecek gelirin şimdiki değerini teminatın üzerinde hesaplamak overcapitalize f.
gelecekte elde edilecek gelirin şimdiki değerini teminatın üzerinde hesaplamak overcapitalise f.
şimdiki zamana kadar uzanan up-to-date s.
şimdiki haliyle as is expr.
Law
geçmişin şimdiki zamanı kontrol eden veya kısıtlayan etkisi mortmain i.
Computer
simgelerin şimdiki listesi current list of icons i.
şimdiki kullanıcı present user i.
şimdiki kullanıcı current user i.
Literature
şimdiki zaman anlatımı narrative present i.
Linguistics
geniş şimdiki zaman gnomic present tense i.
şimdiki zaman the present i.
şimdiki zaman the present continuous tense i.
şimdiki zaman present i.
şimdiki zaman present tense i.
şimdiki zamanın hikayesi imperfect i.
şimdiki zaman continuous tense i.
tarihsel şimdiki zaman historic present i.
(ingilizce'de) şimdiki zaman formunda yardımcı fiilin atıldığı kullanım zero auxiliary i.
şimdiki zamanın hikayesi imperfect i.
şimdiki zamanın hikayesi imperfect tense i.
şimdiki zaman kipi present progressive i.
şimdiki zaman kipi present progressive tense i.
şimdiki zamanı gösteren present s.
History
şimdiki adı tunus olan kartaca'da yaşayan insanlar carthaginians i.
Religious
milattan sonra 4. yüzyılda ortaya çıkan, tanrı'nın her şeyi bilme yeteneğinin yalnızca şimdiki zamanla kısıtlı olduğunu düşünen aryan tarikatı themistian i.
milattan sonra 4. yüzyılda ortaya çıkan, tanrı'nın her şeyi bilme yeteneğinin yalnızca şimdiki zamanla kısıtlı olduğunu düşünen aryan tarikatı agnoete i.
milattan sonra 4. yüzyılda ortaya çıkan, tanrı'nın her şeyi bilme yeteneğinin yalnızca şimdiki zamanla kısıtlı olduğunu düşünen aryan tarikatı agnoite i.
milattan sonra 4. yüzyılda ortaya çıkan, tanrı'nın her şeyi bilme yeteneğinin yalnızca şimdiki zamanla kısıtlı olduğunu düşünen aryan tarikatı agnoetae i.
Geology
dünya'nın jeolojik süreçlerinin geçmişte de aynı şimdiki gibi geliştiğini öne süren, jeoloji biliminin temelini oluşturan doktrin uniformism i.
Archaic
şimdiki zaman to-day i.
şimdiki zamanın hikayesi preterimperfect i.
to be fiilinin ikinci tekil şahısta şimdiki zaman çekimi art f.
Slang
şimdiki şartlara göre so long [south africa] zf.