arz eden - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

arz eden



"arz eden" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 6 sonuç

Türkçe İngilizce
General
arz eden exhibitant i.
arz eden exposer i.
arz eden offeror i.
arz eden exhibiter i.
arz eden presentational s.
Politics
arz eden supplier i.

"arz eden" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 22 sonuç

Türkçe İngilizce
General
önem arz eden konu importance [obsolete] i.
hayati tehlike arz eden life-critical s.
hayati tehlike arz eden safety-critical s.
önem arz eden nontrivial s.
çeşitli ürünü veya hizmeti tek bir yerde arz eden one-stop s.
muhalefet arz eden opposing s.
aciliyet arz eden immediate s.
Idioms
tehlike arz eden durum/anlaşma dicey deal i.
Trade/Economic
tehlike arz eden mallar dangerous chattels i.
Law
normal şartlarda kendiliğinden tehlikeli olmayıp özel durumlarda tehlike arz eden fiiller nuisance per accidens i.
normal şartlarda kendiliğinden tehlikeli olmayıp özel durumlarda tehlike arz eden fiiller a nuisance in fact i.
normal şartlarda kendiliğinden tehlike arz eden fiiller nuisance per se i.
yeni özellik arz eden dava case of first impression i.
senedi kabul eden kişiye ödemesi için arz etme presentment of a bill of exchange i.
Industry
yeni bir ürün geliştirip bu ürünü piyasaya küçük miktarlarda arz eden (üretim tesisi) semiworks s.
yeni bir ürün geliştirip bu ürünü piyasaya küçük miktarlarda arz eden bir üretim tesisinde çalışan semiworks s.
yeni bir ürün geliştirip bu ürünü piyasaya küçük miktarlarda arz eden bir üretim tesisinde kullanılan veya üretilen semiworks s.
Technical
arz sıkıntısının bakım işlerini durdurması nedeniyle sistem ve ekipmanın atanmış görevlerini yerine getiremediğini ifade eden terim not mission capable, supply i.
yüksek önem arz eden maddeler substances of very high concern i.
Marine Biology
yüzücüler için tehlike arz eden, kıymetli bir sofra ve av balığı great barracuda i.
Social Sciences
toplum için tehlike arz eden kimse menace to society i.
Environment
doğal kaynakların korunması için önem arz eden bilgilerin sahada uygulayan çalışma alanı conservation i.