Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
ayrı olan
"ayrı olan"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
ayrı olan
unconform [obsolete]
s.
2
Genel
ayrı olan
dissite [obsolete]
s.
"ayrı olan"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 47 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
ayrı görüşte olan kimse
dissenter
i.
2
Genel
idari olarak ayrı olan bölge veya alan
district
i.
3
Genel
ailelere kiralanacak ayrı dairelere ayrılmış olan apartman
tenement house
i.
4
Genel
ayrı olan şey
untogether
i.
5
Genel
ayrı ve kişisel bir bireyselliğe sahip olan veya bu bireyselliğin farkında olan kimse
me
i.
6
Genel
diğerlerinden ayrı olan kimse
odd-man
i.
7
Genel
birleşme suretiyle bir araya gelmiş olan şirketler grubunu ayrı şirketlere ayırmak
delist
f.
8
Genel
ayrı görüşte olan
dissident
s.
Trade/Economic
9
Ticaret/Ekonomi
mahallinde ödenen kambiyo senedi keşide ve ödeme yeri ayrı olan
domestic bill of exchange
i.
Politics
10
Siyasal
beyaz insanların diğer ırklardan olan insanlardan ayrı yaşadığı bir sosyal sistem
white separatism
i.
11
Siyasal
beyaz insanların diğer ırklardan olan insanlardan ayrı yaşamasını destekleyen kimse
white separatist
i.
Computer
12
Bilgisayar
kullanıcı girişlerinin farklı etkilere sahip olduğu ayrı modları olan
modal
s.
13
Bilgisayar
kullanıcı girişlerinin farklı etkilere sahip olduğu ayrı modlara sahip olan
modal
s.
Textile
14
Tekstil
sandalet ile giyilen ayak başparmağı için ayrı bir bölümü olan kalın tabanlı bir japon çorabı
tabi
i.
15
Tekstil
sandalet ile giyilen ayak başparmağı için ayrı bir bölümü olan kalın tabanlı bir japon çorabı
tabis
i.
Railway
16
Demiryolu
vagonlarının yük ve varış yerleri ayrı olan bir tür yük treni
wagonload
i.
17
Demiryolu
vagonlarının yük ve varış yerleri ayrı olan bir tür yük treni
waggonload
i.
Zoology
18
Zooloji
kulakları ve kuyruğu kesik olan üç ayrı köpek ırkına verilen ad
pinscher
i.
19
Zooloji
vücudun dış duvarından ayrı bağırsağı olan
enterate
s.
20
Zooloji
üreme organları ayrı canlılara ait olan
dioecian
s.
21
Zooloji
ön omurları birbirinden ayrı ve normal olan
isospondylous
s.
Botanic
22
Botanik
ayrı ayrı gösterişli erkek ve dişi çiçekleri olan tropik amerikan orkidesi cinsi
catasetum
i.
23
Botanik
yemiş yapraklan ayrı olan dişilik organı
apocarp
i.
24
Botanik
ayrı yapraklı çiçekleri olan bitkileri içeren iki çenekli bir bitki takımı
rosales
i.
25
Botanik
ayrı bitkiler üzerinde hem erdişi hem de erkek çiçekleri olan
androdioecious
s.
26
Botanik
taç yaprakları ayrı olan
eleuthero-petalous
s.
27
Botanik
dişi üreme organlarının altındaki çiçek tablası veya saptan çıkıp ondan ayrı olan (çanak yaprak, taç yaprak ve erkek üreme organları)
hypogynous
s.
28
Botanik
ayrı bir başı olan (çiçek)
monocephalous
s.
29
Botanik
ayrı taç ve çanak yaprakları olan
dicyclic
s.
30
Botanik
(iki veya daha fazla) ayrı ovaryumlu dişi organı olan
polycarpic
s.
31
Botanik
(iki veya daha fazla) ayrı ovaryumlu dişi organı olan
polycarpous
s.
Agriculture
32
Tarım
ayrı cinsten olan çiçekleri çiftleştirme
cross pollination
i.
33
Tarım
ayrı cinsten olan çiçekleri çiftleştirmek
cross pollinate
f.
34
Tarım
(bitkiyi) ayrı ayrı büyümekte olan gövdesi ve filizini birleştirerek aşılamak
inarch
f.
Linguistics
35
Dilbilim
kelimenin konuşma veya yazmadaki kullanımlarından ayrı olan genel formu
type
i.
36
Dilbilim
kelimenin konuşma veya yazmadaki kullanımlarından ayrı olan genel formu
type-word
i.
37
Dilbilim
aynı gibi görünen ancak farklı anlamları olan ayrı dillerdeki iki kelime
false friend
i.
Religious
38
Dini
ayrı görüşte olan kimseler grubu
separation
i.
Philosophy
39
Felsefe
(platon felsefesinde) olaylardan ayrı var olan mutlak gerçeklik
time
i.
40
Felsefe
gerçek veya ayrı varlığı olan şey
entity
i.
Military
41
Askeri
mançu ordusunun kendi ayrı flaması olan temel bir bölümü
banner
i.
Cinema
42
Sinema
bilinen evren ile birlikte var olan ayrı evren
alternative universe
i.
43
Sinema
bilinen evren ile birlikte var olan ayrı evren
alternate universe
i.
Printery
44
Matbaa
cıvatalar açıldıktan sonra her yaprağı birbirinden ayrı olan
open
s.
Engineering
45
Engineering
ayrı ve bağımsız ses kanalları olan
discrete
s.
Ornithology
46
Kuşbilim
çevresinde zarımsı yapı olan ayrı parmaklı kuş ayağı
lobate foot
i.
47
Kuşbilim
ağ benzeri lobla çevrili ayrı ayak parmakları olan (kuş)
pinnatiped
s.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of ayrı olan
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy