barred - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

barred

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"barred" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 16 sonuç

İngilizce Türkçe
General
barred s. demirlenmiş
barred s. çizgili
barred s. demirli
barred s. parmaklıkla kapalı
barred s. demir parmaklıklı
barred s. yasaklanmış
barred s. parmaklıklı
barred s. men edilmiş
barred s. (kuş tüyü) belirgin renkte enine şeritleri olan
Law
barred s. hukuken engelli
barred s. engel olunmuş
barred s. men edilmiş
barred s. menedilmiş
barred s. yasaklanmış
barred s. yasal engele uğramış
barred s. yasal bir engel nedeniyle başvuru veya kanun yolları kapanmış

"barred" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 54 sonuç

İngilizce Türkçe
General
barred warbler i. çizgili ötleğen
barred door i. demir parmaklı kapı
barred window i. parmaklıklı pencere
statute barred s. zamanaşımına uğramış
statute barred s. hükümsüz
statute barred s. geçersiz
time-barred s. zaman aşımına uğramış
time-barred s. süre aşımına uğramış
-barred s. demirli
-barred s. parmaklıklı
black-barred s. siyah şeritli
close-barred s. sıkıca kapatılmış
close-barred s. kesin bir şekilde yasaklanmış
close-barred s. tamamen engellenmiş
Phrases
no-hold-barred s. kuralsız
no-hold-barred expr. kayıtsız şartsız
Idioms
(with) no holds barred expr. her yola başvurarak
(with) no holds barred expr. elinden geleni ardına koymadan
no holds barred expr. hiçbir kısıtlama olmadan
(with) no holds barred expr. kendini hiçbir şekilde frenlemeden
(with) no holds barred expr. son derece açık bir biçimde
no-holds-barred expr. hiçbir kısıtlama olmadan
no-holds-barred expr. sınır tanımaz
no-holds-barred expr. kuralsız
no-holds-barred expr. her yol mubah
Law
barred deposit i. bloke edilmiş mevduat hesabı
be time barred f. (dava) zaman aşımına uğramak
barred by law s. hukuken engelli
statute-barred s. hak düşürücü süreye uğramış
barred from public service s. kamu hizmetlerinden yasaklı
barred by by the statute of limitation s. tahdit kanunu ile yasaklanmış
barred by the statute of limitation s. tahdit kanunu ile kısıtlanmış
barred by prescription s. zamanaşımına uğramış
barred by limitation s. zaman aşımına uğramış
barred by prescription s. zaman aşımına uğramış
Technical
outgoing calls barred expr. giden aramalara kapalı
Computer
access barred s. erişim engelli
incoming calls barred expr. gelen çağrılara kapalı
outgoing calls barred expr. giden aramalara kapalı
Telecom
barred dialing number i. aranması engellenmiş numara
access barred i. engellenmiş erişim
incoming calls barred expr. gelen çağrılara kapalı
Marine Biology
barred pickerel i. amerika turna balığı
barred pickerel i. atlantik kıyı bölgelerinde yaşayan küçük bir turnabalığı
narrow-barred spanish mackerel i. ceylan balığı
narrow-barred spanish mackerel i. tombak balığı
barred pickerel (esox americanus) i. kuzey amerika'nın doğusunda yaşayan küçük bir turna balığı
Astronomy
barred spiral galaxy i. çubuklu sarmal gök ada
barred spiral galaxy i. çubuklu sarmal galaksi
Zoology
barred warbler i. çizgili ötleğen
barred owl i. çizgili baykuş
Ornithology
northern barred owl (strix varia) i. çizgili baykuş
barred rock (gallus gallus domesticus) i. plymouth rock tavuğunun çizgili varyetelerine verilen ad
Star Wars
yellow-barred heliconian i. sarı-çizgili heliconian