biçimsiz - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

biçimsiz



"biçimsiz" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 60 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
biçimsiz amorphous s.
biçimsiz shapeless s.
biçimsiz ill-shaped s.
General
biçimsiz formless s.
biçimsiz off form s.
biçimsiz rambling s.
biçimsiz bizarre s.
biçimsiz unshapen s.
biçimsiz unformed s.
biçimsiz asyntactic s.
biçimsiz seamy s.
biçimsiz distorted s.
biçimsiz ugly s.
biçimsiz misshapen s.
biçimsiz cumbersome s.
biçimsiz unsuitable s.
biçimsiz unshapely s.
biçimsiz indigested s.
biçimsiz unshaped s.
biçimsiz incorrect s.
biçimsiz improper s.
biçimsiz awkward s.
biçimsiz clumsy s.
biçimsiz ungainly s.
biçimsiz thrawn s.
biçimsiz klutzy s.
biçimsiz inappropriate s.
biçimsiz deformed s.
biçimsiz inconvenient s.
biçimsiz ill-proportioned s.
biçimsiz bad s.
biçimsiz thraward s.
biçimsiz thrawart [scottish] s.
biçimsiz toady s.
biçimsiz unbecoming s.
biçimsiz amorphose s.
biçimsiz aukward s.
biçimsiz unconvenient s.
biçimsiz unshapen s.
biçimsiz shabby s.
biçimsiz misbegotten s.
biçimsiz hyaline s.
biçimsiz lumpy s.
biçimsiz grimaced s.
biçimsiz roughhewn s.
biçimsiz inform [obsolete] s.
biçimsiz informed [obsolete] s.
biçimsiz informous s.
biçimsiz distort s.
biçimsiz schlumpy s.
Colloquial
biçimsiz out-of-trim s.
biçimsiz flat-footed s.
Technical
biçimsiz formless s.
biçimsiz amorphic s.
Textile
biçimsiz formless s.
Chemistry
biçimsiz amorphous s.
Archaic
biçimsiz polt s.
biçimsiz fashionless s.
Slang
biçimsiz skeevy [us] s.
British Slang
biçimsiz pear-shaped s.

"biçimsiz" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 44 sonuç

Türkçe İngilizce
General
evrenden önce var olduğuna inanılan düzensiz ve biçimsiz madde matter [obsolete] i.
biçimsiz büyüme misgrowth i.
koyu ve biçimsiz nesne inkblot i.
biçimsiz parçalar halinde bir araya getirmek lump f.
büyümek (diğerlerinden ayrı ve biçimsiz bir şekilde) straggle f.
biçimsiz hale getirmek unform f.
biçimsiz ve hantal gawky s.
son derece biçimsiz hideous s.
ağır ve biçimsiz doughy s.
biçimsiz olarak ramblingly zf.
biçimsiz olarak amorphously zf.
biçimsiz ve hantal bir şekilde gawkily zf.
biçimsiz bir şekilde bizarrely zf.
biçimsiz bir şekilde ungracefully zf.
Colloquial
biçimsiz/alışılmışın dışında bir vücudu olan kimse odd-bod i.
Idioms
biçimsiz bir zaman/an inopportune moment i.
biçimsiz olmak be flat-footed f.
Technical
biçimsiz gereçler amorphous materials i.
biçimsiz katılar amorphous solids i.
biçimsiz metal amorphous metal i.
biçimsiz karbür amorphous carbide i.
biçimsiz buz vitreous ice i.
biçimsiz katı noncrystalline solid i.
biçimsiz durum amorphous state i.
biçimsiz ısılplastik zar amorphous thermoplastic film i.
biçimsiz yapı amorphous structure i.
biçimsiz karbon amorphous carbon i.
biçimsiz grafit amorphous graphite i.
biçimsiz evre amorphous phase i.
biçimsiz yarıiletken amorphous semiconductor i.
biçimsiz yapı noncrystalline structure i.
Pathology
konjenital etkenler nedeniyle uzuvların eksik, fazla veya biçimsiz olduğu bir hastalık dysmelia i.
Chemistry
biçimsiz, beyaz renkli, çözünmez bir toz bileşik terbium oxide i.
beyaz renkli kokusuz ve biçimsiz bir bileşik ammoniated mercury i.
beyaz renkli kokusuz ve biçimsiz bir bileşik white precipitate i.
beyaz çöpleme bitkisinin anaçlarından elde edilen sarımsı renkte biçimsiz bir alkaloid veratralbine i.
beyaz çöpleme bitkisinin anaçlarından elde edilen sarımsı renkte biçimsiz bir alkaloid verine i.
Biochemistry
ardıç yemişinden elde edilen sarı renkli biçimsiz bir madde juniperin i.
Botanic
ak köknar ağacında bazı mantarların neden olduğu kısa ve biçimsiz dallar witches' besoms i.
polypodiaceae familyasına ait biçimsiz eğreltiotlarının bulunduğu bir cins lecanopteris i.
Geology
biçimsiz sarkıt helictite i.
biçimsiz damlataş helictite i.
Mythology
evrenden önce var olduğuna inanılan düzensiz ve biçimsiz madde chaos i.
Slang
yataktan kalkınca olan dağınık ve biçimsiz saç bedhead i.