Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | birbirine tutturmak | engage f. |
Genel | birbirine tutturmak | brace f. |
Genel | birbirine tutturmak | balter f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | iki parçayı birbirine tutturmak için kullanılan kıskaç alet | hold-down i. |
Genel | iki parçayı birbirine tutturmak için kullanılan kıskaç alet | holddown i. |
Genel | yeniden birbirine tutturmak | rebrace f. |
Genel | yeniden birbirine tutturmak | re-brace f. |
Genel | aşılarmış gibi birbirine tutturmak | graft f. |
Genel | birbirine yakın şekilde tutturmak | fay f. |
Genel | ince telle birbirine tutturmak | seize f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | birbirine bağlamak/tutturmak | splice something together f. |
Railway | ||
Demiryolu | ray ve bağlantı plakasını birbirine tutturmak için vidalanan cihaz | track spike i. |
Bookbindery | ||
Ciltçilik | yaprakları dikiş kullanarak birbirine tutturmak | whipstitch f. |
Ciltçilik | (yaprakları) ciltlenen kenara atılan dikişle birbirine tutturmak | overcast f. |
Archaic | ||
Eski Kullanım | aşılar gibi birbirine tutturmak | graff f. |