birlikte hareket - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

birlikte hareket



"birlikte hareket" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

Türkçe İngilizce
Trade/Economic
birlikte hareket comovement i.
birlikte hareket co-movement i.

"birlikte hareket" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 48 sonuç

Türkçe İngilizce
General
birlikte hareket etme durumu concertedness i.
birlikte hareket etme önerisi eirenicon i.
birlikte hareket etme çağrısı eirenicon i.
birlikte hareket etme liaising i.
(ortak bir amaç için) birlikte hareket eden kimselerin oluşturduğu yapı machine i.
hisse senedi fiyatlarını yükseltmek için iki piyasa yapıcının birlikte hareket etmesi ghosting i.
birlikte hareket etme concertion i.
bir uğurda birisiyle birlikte hareket etmek make common cause with f.
birlikte hareket etmek concert f.
birlikte hareket etmek act in unison f.
birlikte hareket etmek liaise f.
biriyle birlikte hareket etmek (kaçmak) move off with f.
başkalarıyla birlikte hareket etmek join f.
birlikte hareket etmek act in concert f.
birlikte hareket etmek take joint action f.
...ile birlikte hareket etmek move in concert with f.
birlikte hareket etmek walk f.
birlikte hareket etmek unify f.
birlikte hareket etmek unite f.
birlikte hareket ettirmek herd f.
birlikte hareket etmeye teşvik etmek herd f.
birlikte uyumlu bir şekilde hareket etmek coordinate f.
birlikte hareket etmek shoulder f.
birlikte hareket eden coactive s.
(dişli) iç içe geçerek birlikte hareket eden intermeshed s.
birlikte hareket eden participate [obsolete] s.
birlikte hareket ederek coactively zf.
Phrasals
atletik müsabakada birlikte hareket etmek pick up f.
(biriyle/bir şeyle) birlikte hareket etmek/çalışmak confederate with (someone or something) f.
grup olarak birlikte hareket etmek gang up f.
Idioms
birlikte hareket eden insanların çok sayıda olmasından doğan güç force of numbers i.
büyük sayılar halinde birlikte hareket etmenin gücü/etkisi weight of numbers i.
büyük sayılar halinde birlikte hareket etmenin avantajı weight of numbers i.
birlikte hareket etmenin gücü weight of numbers i.
birlikte hareket etmek keep company with f.
birisiyle birlikte hareket etmek make common cause with someone f.
birlikte hareket etmek act shoulder to shoulder f.
birlikte hareket etmek come in a body f.
bir uğurda (biriyle/bir şeyle) birlikte hareket etmek make common cause with (someone or something) f.
Politics
birlikte hareket eden kişiler persons acting in concert i.
Technical
birlikte hareket etmek ve işlemek synchronize f.
birlikte hareket etmek ve işlemek synchronise f.
Mechanic
büyük ağırlıkları kaldırmakta kullanılan birlikte hareket eden üç kasnaklı makine trispast i.
Marine
yükle birlikte gelen kolileri çekip hareket ettirme rummage i.
Physiology
(kaslar, sinirler) birlikte hareket etme synergy i.
Pathology
hastalığa neden olan başka bir etkenle birlikte hareket eden faktör cofactor i.
Religious
viktorya dönemi'nde ortaya çıkıp güçlü bir erkeklik idealiyle birlikte enerjik hristiyan aktivizmine ihtiyacı vurgulayan bir hareket muscular christianity i.
Slang
çeteyle/çetelerle birlikte hareket etme/suç işleme gangbanging i.