| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | emotionally zf. | heyecanla |
| Genel | emotionally zf. | heyecanlı bir şekilde |
| Genel | emotionally zf. | duygu bakımından |
| Genel | emotionally zf. | duygusal yönden |
| Genel | emotionally zf. | duygusal bir şekilde |
| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | getting emotionally close i. | duygusal olarak yakınlaşma |
| Genel | emotionally charged words i. | duygu yüklü sözler |
| Genel | be physically and emotionally spent f. | fiziksel ve duygusal olarak tükenmek |
| Genel | emotionally contained s. | duygularına hakim |
| Genel | emotionally involved s. | -ile duygusal bağ kurmuş |
| Genel | emotionally involved s. | -ile duygusal bağı olan |
| Genel | emotionally charged s. | duygu yüklü |
| Idioms | ||
| Deyim | shut down emotionally f. | duygusal olarak kendini kapatmak |
| Deyim | shut down emotionally f. | duygularını görmezden gelmek/göz ardı etmek |
| Medical | ||
| Medikal | emotionally valenced declarative memory i. | duygusal yüklü öyküsel bellek |
| Psychology | ||
| Psikoloji | emotionally unstable personality disorder (eupd) i. | duygusal olarak dengesiz kişilik bozukluğu (ddkb) |
| Pathology | ||
| Patoloji | organic emotionally labile disorder i. | organik duygusal labilite bozukluk |
