Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
en uç
"en uç"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
en uç
extreme
i.
2
Genel
en uç
farthest
s.
3
Genel
en uç
farthermost
s.
"en uç"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 34 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
en uç nokta
extreme
i.
2
Genel
en güney uç
southernmost corner
i.
3
Genel
tüm dünyadaki en uç ortam sıcaklıkları
extreme world-wide ambient temperatures
i.
4
Genel
eski çağlarda kuzeyin en uç noktası olduğuna inanılan yer
ultima thule
i.
5
Genel
hindistan'ın en uç doğu kısmında, myanmar sınırında yer alan eyalet
nagaland
i.
6
Genel
en uç kuzeybatı rusya halkı
nenets
i.
7
Genel
en önemli uç
head
i.
8
Genel
en uç üye
outlimb
i.
9
Genel
en uç derece
outrance [obsolete]
i.
10
Genel
en uç nokta
outrance [obsolete]
i.
11
Genel
en uç evre
paroxysm
i.
12
Genel
en uç nokta
solstice
i.
13
Genel
doğunun en uç noktasındaki
eastmost
s.
14
Genel
en uç kuzey bölgesi ile ilgili
hyperborean
s.
Phrases
15
İfadeler
en uç sınırı teşkil eden
drop-dead
s.
16
İfadeler
en uç olasılık olan
drop-dead
s.
Idioms
17
Deyim
(bir şeyin) en uç noktası
the mother and father of all (something)
i.
18
Deyim
bir konuda en uç/en üstün örnek olmak
be the living end
f.
19
Deyim
en uç nokta
not your father's
s.
20
Deyim
en iyi, en kötü, en uç türden
of a high order
s.
21
Deyim
bilimsel/teknolojik gelişme ve ilerlemenin en önünde/en uç noktasında
at the cutting edge of something
expr.
22
Deyim
bilimsel/teknolojik gelişme ve ilerlemenin en önünde/en uç noktasında
on the cutting edge of something
expr.
Trade/Economic
23
Ticaret/Ekonomi
dar/kısıtlı bütçeli tüketici (müşteri zincirinin en uç halkası)
low end consumer
i.
Informatics
24
Bilişim
en uç nokta
extremum point
i.
Telecom
25
Telekom
en uzaktaki uç
far end
i.
Construction
26
İnşaat
matkap deliğinin en uç kısmı
toe
i.
Marine
27
Denizcilik
ana güvertenin en uç noktası
eye
i.
Optics
28
Optik
iki ışık demetinin veya görülen bir nesnenin en uç noktalarından gözün konumuna doğru çizilen düz çizgiler arasındaki açı
optic angle
i.
Math
29
Matematik
en-uç değeri
extremum
i.
30
Matematik
en-uç nokta
extreme point
i.
Botanic
31
Botanik
en uç kuzey ve akdeniz bölgesi hariç avrupa genelindeki akarsu ve nehirlerde yetişen çok yıllık bitki
great yellowcress (nasturtium amphibium)
i.
32
Botanik
en uç kuzey ve akdeniz bölgesi hariç avrupa genelindeki akarsu ve nehirlerde yetişen çok yıllık bitki
rorippa amphibia
i.
Fishery
33
Balıkçılık
oltanın en uç kısmı
tip
i.
Linguistics
34
Dilbilim
en uç kuzeybatı rusya halkının konuştuğu samoyed dili
nenets
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of en uç
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy