hang on to - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

hang on to

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"hang on to" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 6 sonuç

İngilizce Türkçe
General
hang on to f. yapışmak
hang on to f. sıkı tutunmak
Phrasals
hang on to f. sıkıca tutmak
hang on to f. sımsıkı tutmak
Idioms
hang on to f. tutunmak
hang on to f. yapışmak

"hang on to" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 47 sonuç

İngilizce Türkçe
Phrasals
hang on to (someone or something) f. (birine/bir şeye) yapışmak
hang on to (someone or something) f. (birine/bir şeye) sıkı tutunmak
hang on to (someone or something) f. (birine/bir şeye) sıkıca tutmak
hang on to (someone or something) f. (birine/bir şeye) sımsıkı tutmak
hang on to (someone or something) f. (birine/bir şeye) tutunmak
Colloquial
hang on (to) like grim death f. asılmak
hang on (to) like grim death f. sıkıca elinden tutmak
hang on to your hat expr. dikkat edin
hang on to your hat expr. kemerlerinizi bağlayın
hang on to your hat expr. sıkı durun
hang on to your hat! expr. sıkı dur! (bak ne anlatacağım)
Idioms
a peg on which to hang (something) i. bir görüşü yansıtmak için araç olarak kullanılan şey
a peg on which to hang something i. bir görüşü yansıtmak için araç olarak kullanılan şey
a peg to hang (something) on i. bir görüşü yansıtmak için araç olarak kullanılan şey
a peg to hang a matter on i. asıl meseleye girmek için kullanılan bahane/vesile/fırsat
a peg on which to hang (something) i. asıl derdini anlatmak için bir şeyi bahane olarak kullanmak
a peg on which to hang something i. asıl derdini anlatmak için bir şeyi bahane olarak kullanmak
a peg to hang (something) on i. asıl derdini anlatmak için bir şeyi bahane olarak kullanmak
a peg on which to hang (something) i. fikir belirtmek için fırsat olarak değerlendirilen şey
a peg on which to hang something i. fikir belirtmek için fırsat olarak değerlendirilen şey
a peg to hang (something) on i. fikir belirtmek için fırsat olarak değerlendirilen şey
a peg on which to hang something i. görüşlerini/fikirlerini dayandıracak bir şey
a peg on which to hang something i. görüşlerini/fikirlerini yansıtacak bir şey
a peg on which to hang something i. görüşlerine/fikirlerine dikkati çekecek bir şey
a peg on which to hang something i. üzerinden bir konudaki görüşünü belirtebileceği bir şey
a peg to hang (something) on i. görüşlerini/fikirlerini dayandıracak bir şey
a peg to hang (something) on i. görüşlerini/fikirlerini yansıtacak bir şey
a peg to hang (something) on i. görüşlerine/fikirlerine dikkati çekecek bir şey
a peg to hang (something) on i. üzerinden bir konudaki görüşünü belirtebileceği bir şey
a peg to hang something on i. görüşlerini/fikirlerini dayandıracak bir şey
a peg to hang something on i. görüşlerini/fikirlerini yansıtacak bir şey
a peg to hang something on i. görüşlerine/fikirlerine dikkati çekecek bir şey
a peg to hang something on i. üzerinden bir konudaki görüşünü belirtebileceği bir şey
a peg on which to hang something i. görüşlerini/fikirlerini dayandıracak bir şey
a peg on which to hang something i. görüşlerini/fikirlerini yansıtacak bir şey
a peg on which to hang something i. görüşlerine/fikirlerine dikkati çekecek bir şey
a peg on which to hang something i. üzerinden bir konudaki görüşünü belirtebileceği bir şey
hang on to (someone or something) like grim death f. (birine/bir şeye) asılmak
hang on to (someone or something) like grim death f. (birinin/bir şeyin) sıkıca elinden tutmak
hang on to (someone or something) like grim death f. (birine/bir şeye) sımsıkı tutunmak
hang on to (someone or something) like grim death f. (birine/bir şeye) sıkıca tutunmak
hang on to (someone or something) like grim death f. (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak
hang on to your seats expr. koltuklarınıza sıkı sıkı tutunun/yapışın
hang on to your hat! expr. sıkı dur!
hang on to your hat! expr. sıkı dur!
Speaking
hang on to something expr. bir şeylere tutunun
hang on to something expr. bir şeylere tutun