hayır - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

hayır



"hayır" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 34 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
hayır charity i.
hayır no ünl.
General
hayır fortune i.
hayır beneficence i.
hayır prosperity i.
hayır use i.
hayır usefulness i.
hayır benefaction i.
hayır goodness i.
hayır good i.
hayır well-being i.
hayır benevolence i.
hayır auspiciousness i.
hayır caritas i.
hayır eleemosynary s.
hayır nyet [russian] zf.
hayır nay ünl.
hayır no ünl.
Phrases
hayır no' [scottish] zf.
Colloquial
hayır nah, bro ünl.
hayır not so expr.
hayır no deal expr.
Speaking
hayır naw (no) expr.
hayır nope expr.
Trade/Economic
hayır philanthropy i.
Law
hayır charity i.
Politics
hayır charity i.
Slang
hayır nit zf.
hayır not ünl.
hayır yesn't ünl.
hayır nah ünl.
hayır nuts ünl.
hayır nutz ünl.
Modern Slang
hayır ain't done it exclam.

"hayır" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 379 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
hayır derneği charitable society i.
General
hayır işine bağışlanan para beneficence i.
hayır kurumları charities i.
hayır kuruluşu charity i.
hayır işine bağışlanan para benefaction i.
kilisenin hayır işleriyle görevlendirdiği kadın deaconess i.
hayır kurumu guild i.
hayır işi charity i.
hayır işine para bağışlama benefaction i.
hayır sahibi donor i.
evet hayır sorusu yes no question i.
hayır dua blessing i.
hayır işleri charities i.
bir hayır kurumu vb için gelir sağlayan endower i.
hayır duası benediction i.
hayır kurumları voluntary association i.
hayır işleri good works i.
hayır kurumu charity i.
hayır cemiyeti charity i.
hayır sahibi benefactor i.
hayır işine para bağışlayan benefactor i.
evet veya hayır yes or no i.
hayır diyen naysayer i.
hayır kurumları non-profit organisations i.
hayır sahibi beneficent i.
savaşa hayır gösterisi anti-war demonstration i.
hayır kuruluşları philanthropic foundations i.
hayır kuruluşları philanthropic institutions i.
bir hayır kurumu vb yararına ikinci el eşya satışı rummage sale i.
bir hayır kurumu vb yararına ikinci el eşya satışı jumble sale i.
hayır için para toplanılan hafta rag week i.
her şeye hayır diyenler naysayers i.
hayır dua benison i.
hayır kurumu confraternity i.
evet/hayır karşılığı bulan soru kalıpları rising intonation i.
hayır etkinliği charity event i.
hayır kurumunda yetişmiş çocuk charity-boy i.
hayır kurumu balosu charity ball i.
hayır işi konser benefit concert i.
hayır amacıyla düzenlenen konser benefit concert i.
hayır işi konser charity concert i.
hayır amacıyla düzenlenen konser charity concert i.
hayır işi good cause i.
hayır kurumu charitable institution i.
hayır kurumu yardımı charitable contribution i.
hayır amacıyla yapılan tiyatro veya müzik gösterisi benefit performance i.
hayır işleri charity work i.
hayır işleri charitable work i.
hayır işi charity work i.
hayır işi charitable work i.
her bir katılımcıya etiket vererek, koleksiyonerlerin hayır fonuna katkıda bulunmalarının sağlandığı gün tag day i.
hayır kuruluşu caritas i.
hayır işlenen kimse charity i.
katolik bir hayır kurumu k of c (knights of columbus) i.
bir hayır kurumu k of p (knights of pythias) i.
1864'te kurulmuş gizli bir hayır kurumuna mensup kimse knight of pythias i.
kanada'da bir hayır ve çocuk kurumu block parent program of canada i.
hayır işi için kitap satılan veya müzayede edilen fuar bookfair i.
hayır olarak verilen şey bread i.
hayır kurumuna ait yerel şube lodge i.
hayır kurumu şubesinin toplantı salonu lodge i.
hayır kurumu şubesinin üyeleri lodge i.
(britanya'da) hayır kurumlarının vergi ödeyenlerin yaptıkları bağışlar için ödedikleri vergileri talep etmelerine imkan tanıyan bir sistem gift aid [uk] i.
(britanya'da) hayır kurumlarının vergi ödeyenlerin yaptıkları bağışlar için ödedikleri vergileri talep etmelerine imkan tanıyan bir sistem gift-aid [uk] i.
hayır işi office i.
hayır yemeği charity dinner i.
hayır işleme do-gooding i.
hayır işleri do-goodism i.
hayır işleri do-gooderism i.
hayır işi philanthropy i.
hayır kurumu üyesi penitent i.
hayır kurumu üyesi penitential i.
devletin hayır kurumunda yaşaması gerekmeyen birine verdiği emekli maaşı outpension i.
halk destekli hayır kurumu public charity i.
hayır diye kestirip atma summary treatment i.
hayır yemeği organizasyonu supper i.
hayır kurumları charity i.
ettiği hayır ürküttüğü kurbağaya değmemek do more harm than good f.
fakir semtleri hayır için dolaşmak slum f.
hayır beklememek not to expect any favor from f.
hayır işlemek do good f.
fakir semtleri hayır için dolaşmak go slumming f.
hayır kalmamak be of no more use f.
hayır demek say no f.
ne evet ne de hayır demek equivocate f.
hayır işi yapmak do charity work f.
hayır cevabı almak receive a no answer f.
hayır kurumlarına bağışlamak give it to charity f.
(kolay kolay) hayır diyememek have trouble saying no f.
hayır işine gitmek go to a good cause f.
hayır işlerine gitmek go to a good cause f.
hayır demek naysay f.
hayır duası etmemek unbless f.
hayır işi yapmak volunteer f.
hayır için bir şey yapmak do something for charity f.
(davete) evet veya hayır ile cevap vermek rsvp f.
(hayır kurumuna) uygun birini atamak provide [obsolete] f.
hayır demez equal s.
hayır işleri ile ilgili eleemosynary s.
hayır gelmez naughty [scottish] s.
hayır duadan mahrum unblessed s.
hayır duadan mahrum unblest s.
hayır duasından mahrum unblestful s.
hayır işleriyle ilgili beneficential s.
hayır işlerine bağışlanan beneficential s.
işe yaramaz hayır işi yapan do-gooding s.
yasal olarak hayır işlerinde kullanılan pious s.
aslında hayır not necessarily zf.
iskoçca'dan ingilizce'ye geçmiş hayır anlamındaki kelime nae zf.
hayır! nay ünl.
kesinlikle hayır aikona ünl.
Phrasals
hayır amaçlı para toplamak collect for (someone or something) f.
eliyle hayır işareti yapmak wave off f.
(bir şeye) hayır dememek go for (something) f.
Phrases
tabii ki hayır no way ünl.
bildiğim kadarıyla hayır not that i know of expr.
diktatörlüğe hayır no to dictatorship expr.
ırkçılığa hayır de say no to racism expr.
savaşa hayır no to war expr.
savaşa hayır no war expr.
hayır demem (one) could stand (something) expr.
hayır demezdim (one) could stand (something) expr.
yeni arkadaşa hayır no new friends expr.
hayır oyları çoğunlukta the noes have it expr.
nükleere hayır no nukes expr.
nükleer silahlara/nükleer enerjiye hayır no nukes expr.
nükleere hayır! no nukes! expr.
nükleer silahlara/nükleer enerjiye hayır! no nukes! expr.
Proverb
her şeyde bir hayır vardır every cloud has a silver lining
her işte bir hayır vardır it's an ill wind that blows nobody good
her işte bir hayır vardır every cloud has a silver lining
sabır eyle işine hayır gelsin başına everything comes to him who waits
her işte bir hayır vardır it is an ill wind that blows no good
her şerde bir hayır vardır every cloud has a silver lining
her hayırda bir şer her şerde bir hayır vardır every cloud has a silver lining
her hayırda bir şer, her şerde bir hayır vardır! fair is foul, foul is fair!
her kafadan bir ses çıkan kalabalık bir grubun yaptığı işten hayır gelmez a camel is a horse designed by a committee
çok kişinin yaptığı işten hayır gelmez a camel is a horse designed by a committee
her şerde bir hayır vardır a stumble may prevent a fall
her şeyde bir hayır vardır every dark cloud has a silver lining
her işte bir hayır vardır every dark cloud has a silver lining
her şerde bir hayır vardır every dark cloud has a silver lining
her felakette bir hayır vardır every dark cloud has a silver lining
her işte bir hayır vardır it's an ill wind
her şerde bir hayır vardır it's an ill wind
her işte bir hayır vardır it's an ill wind that blows no good
her şerde bir hayır vardır it's an ill wind that blows no good
her işte bir hayır vardır it's an ill wind that blows no one any good
her şerde bir hayır vardır it's an ill wind that blows no one any good
Colloquial
hayır işi charidee i.
yardım amacıyla genellikle bir hayır kurumunun yönetiminde satış yapan mağaza op-shop [australia/new zealand] i.
başını hayır anlamında sallamak shake one's head f.
her işte bir hayır vardır be for the best f.
her işte bir hayır vardır be (all) for the best f.
hayır/yok birader nah, bro ünl.
kesinlikle hayır! absolutely not! ünl.
yok hayır! sike! ünl.
her şerde bir hayır vardır every con has a pro expr.
hatırladığım kadarıyla hayır not that I recall expr.
korkarım hayır (I'm) afraid not expr.
korkarım hayır fraid not expr.
kesinlikle hayır! definitely not! expr.
korkarım hayır 'fraid not expr.
kesinlikle hayır! absolutely no! expr.
sabah ola hayır ola sleep on it expr.
tabii ki hayır of course not expr.
hayır dediysem hayır what part of no don't you understand? expr.
hayır demezdim (one) could use (something) expr.
bir içkiye hayır demezdim I could use a drink expr.
kesinlikle hayır! no fear! [uk] expr.
tabii ki hayır! no fear! [uk] expr.
(birine veya bir şeye) hayır down with expr.
hayır demem (I) don't care if I do expr.
hayır demem (I) don't mind if I do expr.
(bir şeye) hayır demem I wouldn't say no (to something) expr.
hayır diyorsa hayır no means no expr.
hayır, hayır demektir no means no expr.
hayır diyorsa istemiyor demektir no means no expr.
hayır demek rızası yok demektir no means no expr.
hayır dediği sürece rızası yok demektir no means no expr.
hem evet hem hayır yes and no expr.
ne evet ne hayır yes and no expr.
bir yandan evet bir yandan hayır yes and no expr.
bazı yönlerden evet bazı yönlerden hayır yes and no expr.
hayır, yapabilirim (I) can too expr.
birine/bir şeye hayır demezdim could do with someone or something expr.
(bir şeye) hayır demezdim could do with (something) expr.
hayır demem don't care if I do expr.
hayır demem don't mind if I do expr.
(bir şeye) hayır demem/demezdim I wouldn't mind (something) expr.
-e hayır demem/demezdim I wouldn't mind... expr.
hayır demem I wouldn't say no expr.
evet veya hayır yea or nay expr.
evet mi hayır mı? yea or nay expr.
tabii ki hayır no sir exclam.
kesinlikle hayır no sir exclam.
tabii ki hayır no sirree exclam.
kesinlikle hayır no sirree exclam.
kesinlikle hayır! no sir! exclam.
kesinlikle hayır! no sirree! exclam.
tabii ki hayır no way, josé exclam.
kesinlikle hayır no way, josé exclam.
hayır! no way, josé! exclam.
kesinlikle hayır! no siree! exclam.
kesinlikle hayır! not likely! exclam.
Idioms
şerrin içindeki hayır a silver lining i.
şerrin içindeki hayır silver lining i.
tebdili mekanda hayır vardır a change is as good as a rest i.
kişinin hayır diyemeyeceği parasal teşvikler golden handcuffs i.
hayır işi bread upon the waters i.
hayır kalmamak go to pot f.
hayır kurumuna vb bağışta bulunmak put your hand in your pocket f.
hazır paraya hayır demek leave money on the table f.
(birinden) hayır/fayda görmemek get no change out of somebody f.
(birine) hayır işlemek have (someone) under (one's) wing f.
kafasını hayır anlamında sallamak shake (one's) head no f.
(birinden) hayır gelmez get no joy (from somebody) f.
(birinden) hayır gelmez have no joy (from somebody) f.
-den hayır/fayda görmemek get no change out of f.
(birinden) hayır/fayda görmemek get no change out of (someone) f.
birinden pek/hiç hayır/fayda görmemek not get much/any change out of somebody f.
birinden hiç hayır/fayda görmemek not get any change out of someone [uk] f.
başını hayır anlamında sallamak shake your head f.
hayır kesinlikle olmaz no hard pass expr.
hayır katiyen olmaz no hard pass expr.
her işte bir hayır vardır all for the best expr.
hayır olmaz no hard pass expr.
hayır/mümkünü yok no sale expr.
her felakette bir hayır vardır every cloud has a silver lining expr.
her işte bir hayır vardır a blessing in disguise expr.
kesinlikle hayır! no siree, bob! expr.
ondan sana hayır gelmez get no change out of somebody expr.
ondan sana hayır yok get no change out of somebody expr.
tebdili mekanda hayır vardır change is as good as a rest expr.
tebdili mekanda hayır vardır change is as good as rest expr.
şerdeki hayır blessing in disguise expr.
şerdeki hayır a blessing in disguise expr.
buna hayır diyemem can't argue with that expr.
buna hayır denmez can't argue with that expr.
bilgisayar hayır diyor computer says no [cliché] expr.
her şerde bir hayır vardır a blessing in disguise expr.
Speaking
hayır, değil anlamına gelen yanıt negative zf.
buna hayır diyemem I can't argue with that expr.
bu hayır mı demek? is that a no? expr.
benden sana hayır yok I am no good to you expr.
hayır ne alaka no that's not the case expr.
hayır, hayır, binlerce kez hayır! no, no, a thousand times no! expr.
hayır/istemiyorum, teşekkürler nothing for me, thanks expr.
hayır inanamıyorum! that's incredible! expr.
her işte bir hayır vardır things have a way of turning out for the best expr.
hayır öyle değil no it's not that expr.
her işte bir hayır vardır everything happens for a reason expr.
hayır dudaklarımı yaptırmış değilim no I did not get my lips done expr.
hayır konu o değil no that's not the case expr.
hayır dudaklarımı yaptırmadım no I did not get my lips done expr.
korkarım hayır I'm afraid not expr.
kesinlikle hayır! certainly not! expr.
nasıl hayır diyebilirdim ki? how could I say no? expr.
muhtemelen hayır probably not expr.
yarın ola hayır ola tomorrow will take care of itself expr.
ya hayır dersem? what if i say no? expr.
hayır, pek sayılmaz no, not really expr.
tabi ki hayır by no means expr.
Trade/Economic
evet hayır ölçeği yes and no scale i.
evlere hizmet götüren hayır kurumları non-profit institutions serving households i.
firmanın toplumsal ve hayır amaçlı sosyal sorumluluk projeleri düzenleyerek ilgili organizyona destek verme esasına dayanan pazarlama cause marketing i.
firmanın toplumsal ve hayır amaçlı sosyal sorumluluk projeleri düzenleyerek ilgili organizyona destek verme esasına dayanan pazarlama cause-related marketing i.
hayır kurumu mağazası resale shop i.
hayır kurumu mağazası second-hand store i.
hayır derneği mutual benefit association i.
hayır kurumu mağazası hospice shop i.
hayır kurumu mağazası op shop i.
hayır kuruluşları charitable foundations i.
hayır kurumu mağazası thrift shop i.
hayır kurumu mutual benefit association i.
hayır cemiyeti mutual benefit association i.
hayır dernekleri benevolent associations i.
hayır kurumu mağazası thrift store i.
hayır kurumu mağazası charity shop i.
yardım amacıyla genellikle bir hayır kurumunun yönetiminde satış yapan mağaza hospice shop i.
yardım amacıyla genellikle bir hayır kurumunun yönetiminde satış yapan mağaza second-hand store i.
yardım amacıyla genellikle bir hayır kurumunun yönetiminde satış yapan mağaza resale shop i.
yardım amacıyla genellikle bir hayır kurumunun yönetiminde satış yapan mağaza op shop i.
yardım amacıyla genellikle bir hayır kurumunun yönetiminde satış yapan mağaza thrift store i.
yardım amacıyla genellikle bir hayır kurumunun yönetiminde satış yapan mağaza charity shop i.
yardım amacıyla genellikle bir hayır kurumunun yönetiminde satış yapan mağaza thrift shop i.
faydalanan kişilere her yıl varlıkların sabit bir yüzdesini veren hayır vakfı unitrust i.
hayır kurumu benevolent fund i.
(hayır işleri, sosyal faaliyetler için toplanan genç iş insanlarından oluşan) organizasyon kulübü round table i.
hayır kurumu provident society i.
Law
hayır amaçlı katkılar charitable contributions i.
hayır müessesesi charitable foundation i.
arazinin daimi mülkiyeti (şirket veya hayır kurumu tarafından) mortmain i.
hayır amaçlı pro bono s.
Politics
dünya tütüne hayır günü world no tobacco day i.
evet ve hayır oyları ayes and noes i.
hayır cemiyeti fraternal organization i.
hayır kurumu friendly society i.
hayır kurumu charity organization i.
hayır maksadı eleemosynary purpose i.
hayır kurumu benevolent corporation i.
hayır kurumu benefit society i.
hayır derneği benevolent corporation i.
hayır derneği beneficial association i.
hayır kurumu benevolent society i.
hayır derneği mutual society i.
hayır derneği fraternal organization i.
hayır kurumu charitable institution i.
hayır derneği friendly society i.
hayır cemiyeti benevolent society i.
hayır cemiyeti charitable corporation i.
hayır cemiyeti mutual society i.
hayır cemiyeti friendly society i.
hayır derneği mutual aid society i.
hayır derneği eleemosynary corporation i.
hayır derneği benefit society i.
hayır derneği benevolent society i.
hayır kurumu mutual society i.
hayır sahibi benefactor i.
hayır kurumu beneficial association i.
hayır vakfı charitable trust i.
hayır kurumu fraternal organization i.
hayır kurumu charitable organization i.
hayır kurumu public trust i.
Institutes
ilk yardım müdahalelerini teşvik eden bir ingiliz hayır kurumu rhs (royal humane society) kısalt.
1888'de abd'de kurulan bir hayır kurumu loom (loyal order of moose) kısalt.
birleşik krallık, irlanda ve manş adaları çevresindeki denizlerde cankurtaranlık yapan bir hayır kurumu rnli (royal national lifeboat institution) kısalt.
Tourism
hayır kurumu charity institution i.
Technical
genellikle para toplamak amacıyla hayır işleri için hazırlanan uzun süreli radyo programı radiothon i.
Computer
evet veya hayır güvenliği yes or no trust i.
doğa hayır nature no expr.
hayır, arama no, do not dial expr.
hayır, teşekkür ederim no, thank you expr.
hayır teşekkür ederim no thanks expr.
evet/hayır yes/no expr.
hayır, teşekkürler no, thanks expr.
hayır, atla no, skip it expr.
tümüne hayır no to all expr.
Medical
hayır kampanyası charity campaign i.
Social Sciences
hayır işi yapan gönüllü grubu working bee [new zealand] i.
kadına şiddete hayır de no to violence against women expr.
Linguistics
ingilizce'de evet veya hayır şeklinde cevaplanamayan soru wh question i.
ingilizce'de evet veya hayır şeklinde cevaplanamayan soru information question i.
cevabı evet veya hayır olan soru yes/no question i.
(soru) hem evet hem hayır şeklinde yanıtlanabilir polar s.
History
katolik bir hayır kurumuna mensup kimse knight of columbus i.
katolik bir uluslararası hayır kurumu knights of columbus i.
1864'te washington, d.c.'de kurulmuş bir hayır kurumu knights of pythias i.
katolik bir uluslararası hayır kurumu knights of st columba i.
katolik bir uluslararası hayır kurumu knights of st. columba i.
(erken hristiyan kilisesinde) hayır işlerinde ve bazı dini törenlerde diyakoz olarak görev yapan kadınlardan oluşan özel gruplardan biri widow i.
Religious
hayır işleyen başlıca derneklerden herhangi birine üye olan kimse red man i.
(musevilikte) hayır işi tsedakah i.
(musevilikte) hayır işi tzedakah i.
(musevilikte) hayır işi zedakah i.
alman teolog georg major'un hristiyan inancının önemli bir unsuru olan hayır işlerinin kurtuluş için elzem olduğunu ifade ettiği öğretileri majorism i.
hayır kurumu üyesi sodalist i.
hayır kurumu sodality i.
(roma katolik kilisesi) farz olanın ötesinde yapılan hayır işi veya ibadet supererogation i.
farz olanın ötesinde yapılan (hayır işi, dua) supererogant s.
farz olanın ötesinde yapılan (hayır işi, dua) supererogative s.
farz olanın ötesinde yapılan (hayır işi, dua) supererogatory s.
Military
askeri haberleşmede hayır anlamına gelen bir kod sözcüğü negative i.
mak hayır/evet mach no/yes i.
Music
hayır kadın, ağlama no woman, no cry expr.
Latin
hayır amacıyla yapılan ücretsiz hizmet pro bono i.
Archaic
hayır işi almsdeed i.
hayır kurumu alms i.
Slang
ucuz elbiseler satan hayır kurumu mantığıyla çalışan dükkan oxfam i.
hayır kuruluşu pogey [canada] i.
hayır gelmez olmak be shot to hell f.
hayır kuruluşuna ait veya ilgili pogey [canada] s.
hayır kuruluşundan elde edilen pogey [canada] s.
hayır/olamaz! no shit! expr.
hayır, olamaz oh noes exclam.
British Slang
hayır kurumu adına sokakta para toplayan tip chugger i.
hayır! like fuck! expr.
Modern Slang
hayır, olamaz ah hail naw exclam.
hayır, olamaz ah hell no exclam.