Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
heads
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"heads"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 6 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
heads
i.
tura
2
Genel
heads
i.
kulaklık
3
Genel
heads
i.
kafalar
4
Genel
heads
expr.
başınıza dikkat edin!
Marine
5
Denizcilik
heads
i.
gemi tuvaleti
Slang
6
Argo
heads
i.
kaliteli esrar
"heads"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 217 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
heads of state
i.
devlet başkanları
2
Genel
heads or tails game
i.
yazı tura oyunu
3
Genel
heads or tails
i.
yazı tura oyunu
4
Genel
heads or tails
i.
yazı tura
5
Genel
a dragon with seven heads
i.
yedi başlı ejderha
6
Genel
heads-up
i.
tebligat
7
Genel
heads-up
i.
ihbarname
8
Genel
heads up [us/canada]
i.
tüyo
9
Genel
heads up [us/canada]
i.
ipucu
10
Genel
put a sack over soldiers' heads
f.
askerin başına çuval geçirmek
11
Genel
put a sack over soldiers' heads
f.
askerin kafasına çuval geçirmek
12
Genel
come up heads
f.
tura gelmek
13
Genel
bang heads
f.
kafa kafaya tokuşmak
14
Genel
bang heads together
f.
kafalarını birbirine vurmak
15
Genel
heads up
s.
başı dik
16
Genel
heads-up
s.
başı dik
17
Genel
heads-up
ünl.
başına dikkat et
Proverb
18
Atasözü
two heads are better than one
akıl akıldan üstündür
19
Atasözü
two heads are better than one
el elden üstündür
20
Atasözü
two heads are better than one
bir elin nesi var iki elin sesi var
21
Atasözü
two heads are better than one
birlikten kuvvet doğar
22
Atasözü
cooler heads will prevail
soğukkanlı olanlar kazanır
23
Atasözü
cooler heads will prevail
aklıselim olan kazanır
Colloquial
24
Konuşma Dili
heads-up [us]
i.
ihtar
25
Konuşma Dili
heads-up [us]
i.
ikaz
26
Konuşma Dili
heads up
i.
uyarı
27
Konuşma Dili
heads up [us]
s.
açıkgözlü
28
Konuşma Dili
heads up [us]
s.
uyanık
29
Konuşma Dili
heads up [us]
s.
becerikli
30
Konuşma Dili
heads-up
s.
uyanık
31
Konuşma Dili
heads-up
s.
tetikte
32
Konuşma Dili
heads-up
s.
açıkgöz
33
Konuşma Dili
heads I win, tails you lose
expr.
her durumda/halükarda ben kazanırım
34
Konuşma Dili
heads I win, tails you lose
expr.
ne olursa olsun ben kazanırım/benim çıkarıma olur
35
Konuşma Dili
heads I win, tails you lose
expr.
sonuç ne olursa olsun benim yararıma
36
Konuşma Dili
heads I win, tails you lose
expr.
tura gelirse ben kazanırım
37
Konuşma Dili
heads I win, tails you lose
expr.
yazı gelirse sen kaybedersin
38
Konuşma Dili
heads I win, tails you lose
expr.
her türlü ben kazanırım
39
Konuşma Dili
heads I win, tails you lose
expr.
ne olursa olsun durum benim lehime
40
Konuşma Dili
let me give you a heads-up
expr.
önden söyleyeyim
41
Konuşma Dili
let me give you a heads-up
expr.
baştan seni uyarayım
Idioms
42
Deyim
heads up
i.
uyarı
43
Deyim
heads up
i.
uyarı
44
Deyim
lay heads together
f.
birlikte planlamak
45
Deyim
lay heads together
f.
istişarede bulunmak
46
Deyim
lay heads together
f.
müzakere etmek
47
Deyim
bump heads with
f.
biriyle çatışmak
48
Deyim
bump heads with
f.
biriyle aynı kafada/fikirde olmamak
49
Deyim
not be able to make heads or tails of
f.
akıl sır erdirememek
50
Deyim
turn heads
f.
arkasından baktırmak
51
Deyim
cast heads together
f.
baş başa vermek
52
Deyim
lay heads together
f.
baş başa vermek
53
Deyim
knock some heads together
f.
birilerini hizaya getirmek
54
Deyim
turn heads
f.
bakışları üzerinde toplamak
55
Deyim
can't make heads or tails out of something
f.
bir şeyden hiçbir şey anlamamak
56
Deyim
knock some heads together
f.
birilerini haşlamak
57
Deyim
can't make heads or tails of something
f.
bir şeyden hiçbir şey anlamamak
58
Deyim
knock one's heads together
f.
cezalandırmak
59
Deyim
turn heads
f.
insanların dönüp bakmalarını sağlamak
60
Deyim
turn heads
f.
insanların dikkatlerini çekmek
61
Deyim
knock one's heads together
f.
kulaklarını çekmek
62
Deyim
knock one's heads together
f.
kafalarını birbirine tokuşturmak
63
Deyim
give somebody a heads up
f.
önceden bilgilendirmek/haber vermek/uyarmak
64
Deyim
knock one's heads together
f.
kafalarını birbirine vurmak
65
Deyim
put their heads together
f.
kafa kafaya vermek
66
Deyim
put one's heads together
f.
kafa kafaya vermek
67
Deyim
put their heads together
f.
kafa kafaya verip düşünmek
68
Deyim
put heads together
f.
kafa kafaya vermek
69
Deyim
count heads
f.
sayım yapmak
70
Deyim
knock some heads together
f.
(birilerinin) canına okumak
71
Deyim
bang people's heads together
f.
(birilerinin) aklını başına getirmek
72
Deyim
bang people's heads together
f.
(birilerine) aklını başına toplamasını söylemek
73
Deyim
bang people's heads together
f.
(birilerinin) kafasına vura vura gerekeni yaptırmak
74
Deyim
knock people's heads together
f.
(birilerinin) aklını başına getirmek
75
Deyim
knock people's heads together
f.
(birilerine) aklını başına toplamasını söylemek
76
Deyim
knock people's heads together
f.
(birilerinin) kafasına vura vura gerekeni yaptırmak
77
Deyim
make heads roll
f.
birkaç çalışanı kovmak
78
Deyim
make heads roll
f.
birkaç çalışanı işten atmak
79
Deyim
make heads roll
f.
bazı çalışanları göndermek
80
Deyim
make heads roll
f.
cezalandırmak
81
Deyim
make heads roll
f.
sözlü olarak saldırmak
82
Deyim
make heads roll
f.
eleştirmek
83
Deyim
make heads roll
f.
sert çıkmak
84
Deyim
make heads roll
f.
azarlamak
85
Deyim
bang heads
f.
zor kullanmak
86
Deyim
bang your/their/our heads together
f.
birilerini haşlamak
87
Deyim
bang your/their/our heads together
f.
birilerinin kafalarını birbirine vurmak
88
Deyim
bang your/their/our heads together
f.
birilerinin aklını başına getirmek
89
Deyim
bang your/their/our heads together
f.
birilerinin kafasına vura vura gerekeni yaptırmak
90
Deyim
bang your/their/our heads together
f.
birilerine ders vermek
91
Deyim
bang your/their/our heads together
f.
birilerini paylamak
92
Deyim
bang your/their/our heads together
f.
birilerine gününü göstermek
93
Deyim
bang your/their/our heads together
f.
birilerini hizaya getirmek
94
Deyim
bang your/their/our heads together
f.
birilerinin kulağını çekmek
95
Deyim
bang your/their/our heads together
f.
birilerinin canına okumak
96
Deyim
bang people's heads together
f.
birilerini haşlamak
97
Deyim
bang people's heads together
f.
birilerinin kafalarını birbirine vurmak
98
Deyim
bang people's heads together
f.
birilerinin aklını başına getirmek
99
Deyim
bang people's heads together
f.
birilerinin kafasına vura vura gerekeni yaptırmak
100
Deyim
bang people's heads together
f.
birilerine ders vermek
101
Deyim
bang people's heads together
f.
birilerini paylamak
102
Deyim
bang people's heads together
f.
birilerine gününü göstermek
103
Deyim
bang people's heads together
f.
birilerini hizaya getirmek
104
Deyim
bang people's heads together
f.
birilerinin kulağını çekmek
105
Deyim
bang people's heads together
f.
birilerinin canına okumak
106
Deyim
knock people's heads together
f.
birilerini haşlamak
107
Deyim
knock people's heads together
f.
birilerinin kafalarını birbirine vurmak
108
Deyim
knock people's heads together
f.
birilerinin aklını başına getirmek
109
Deyim
knock people's heads together
f.
birilerinin kafasına vura vura gerekeni yaptırmak
110
Deyim
knock people's heads together
f.
birilerine ders vermek
111
Deyim
knock people's heads together
f.
birilerini paylamak
112
Deyim
knock people's heads together
f.
birilerine gününü göstermek
113
Deyim
knock people's heads together
f.
birilerini hizaya getirmek
114
Deyim
knock people's heads together
f.
birilerinin kulağını çekmek
115
Deyim
knock people's heads together
f.
birilerinin canına okumak
116
Deyim
bang/knock your/their heads together
f.
birilerini haşlamak
117
Deyim
bang/knock your/their heads together
f.
birilerinin kafalarını birbirine vurmak
118
Deyim
bang/knock your/their heads together
f.
birilerinin aklını başına getirmek
119
Deyim
bang/knock your/their heads together
f.
birilerinin kafasına vura vura gerekeni yaptırmak
120
Deyim
bang/knock your/their heads together
f.
birilerine ders vermek
121
Deyim
bang/knock your/their heads together
f.
birilerini paylamak
122
Deyim
bang/knock your/their heads together
f.
birilerine gününü göstermek
123
Deyim
bang/knock your/their heads together
f.
birilerini hizaya getirmek
124
Deyim
bang/knock your/their heads together
f.
birilerinin kulağını çekmek
125
Deyim
bang/knock your/their heads together
f.
birilerinin canına okumak
126
Deyim
bump heads with
f.
ile fikir çatışmasına girmek
127
Deyim
bump heads with
f.
ile fikir çatışması yaşamak
128
Deyim
bump heads with
f.
ile mücadeleye girmek
129
Deyim
can't make heads nor tails of (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç anlamamak
130
Deyim
can't make heads nor tails of (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) hiçbir şey anlamamak
131
Deyim
can't make heads nor tails of (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç çözememek
132
Deyim
can't make heads nor tails of (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç aklı almamak
133
Deyim
can't make heads or tails (out) of (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç anlamamak
134
Deyim
can't make heads or tails (out) of (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) hiçbir şey anlamamak
135
Deyim
can't make heads or tails (out) of (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç çözememek
136
Deyim
can't make heads or tails (out) of (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç aklı almamak
137
Deyim
can't make heads or tails of
f.
-i hiç anlamamak
138
Deyim
can't make heads or tails of
f.
-den hiçbir şey anlamamak
139
Deyim
can't make heads or tails of
f.
-i hiç çözememek
140
Deyim
can't make heads or tails of
f.
-i hiç aklı almamak
141
Deyim
give (one) a heads up
f.
(birini) önceden bilgilendirmek/uyarmak
142
Deyim
give (one) a heads up
f.
(birine) önceden haber vermek
143
Deyim
lay (our/your/their) heads together
f.
kafa kafaya verip düşünmek
144
Deyim
lay (our/your/their) heads together
f.
kafa kafaya vermek
145
Deyim
make heads or tails (out) of (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) anlamak
146
Deyim
make heads or tails (out) of (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) çözmek
147
Deyim
not able to make heads nor tails (out) of (something)
f.
(bir şeyden) hiçbir anlam çıkaramamak
148
Deyim
not able to make heads nor tails (out) of (something)
f.
(bir şeyden) hiçbir şey anlamamak
149
Deyim
not able to make heads nor tails (out) of (something)
f.
(bir şeye) akıl erdirememek
150
Deyim
not able to make heads or tails (out) of (something)
f.
(bir şeyden) hiçbir anlam çıkaramamak
151
Deyim
not able to make heads or tails (out) of (something)
f.
(bir şeyden) hiçbir şey anlamamak
152
Deyim
not able to make heads or tails (out) of (something)
f.
(bir şeye) akıl erdirememek
153
Deyim
put our heads together
f.
kafa kafaya vermek
154
Deyim
put their heads together
f.
kafa kafaya vermek
155
Deyim
put people's heads together
f.
kafa kafaya vermek
156
Deyim
put your heads together
f.
kafa kafaya verip düşünmek
157
Deyim
put your heads together
f.
kafa kafaya vermek
158
Deyim
I've seen better heads on nickel beers
expr.
aptal
159
Deyim
heads will roll
expr.
çok can yanacak
160
Deyim
heads will roll
expr.
çok kelle gidecek
161
Deyim
cooler heads prevail
expr.
soğukkanlı olanlar kazanır
162
Deyim
I've seen better heads on nickel beers
expr.
salak
Speaking
163
Konuşma
heads-up
i.
uyarı
164
Konuşma
I can’t make heads or tails of it all
expr.
bütün bunlardan bir anlam çıkaramıyorum
165
Konuşma
heads up
expr.
dikkat et
166
Konuşma
heads will roll
expr.
çok kelle gidecek
167
Konuşma
heads will roll
expr.
çok can yanacak
168
Konuşma
everybody bow your heads
expr.
herkes başını eğsin
169
Konuşma
heads up!
expr.
önüne bak!
170
Konuşma
heads up!
expr.
kafanı kaldır!
171
Konuşma
I can't make heads or tails of it
expr.
ondan hiçbir şey anlayamıyorum
172
Konuşma
heads or tails?
expr.
yazı mı tura mı?
Trade/Economic
173
Ticaret/Ekonomi
heads of agreement
i.
anlaşmanın başlıca konuları
174
Ticaret/Ekonomi
heads of agreement
i.
anlaşmanın ana konuları
175
Ticaret/Ekonomi
heads of agreement
i.
anlaşmanın ana başlıkları
176
Ticaret/Ekonomi
heads of agreement
i.
anlaşmanın ana hatları
177
Ticaret/Ekonomi
heads of agreement
i.
bir anlaşmanın başlıkları
178
Ticaret/Ekonomi
heads of terms
i.
ön protokol
Law
179
Hukuk
felonies against the heads or ambassadors of foreign states
i.
ecnebi devletlerin reis ve elçileri aleyhinde cürümler
180
Hukuk
heads [ireland]
i.
kanun tasarısı taslağı
Politics
181
Siyasal
heads and senior management
i.
bölüm başkanları ve üst düzey yöneticiler
182
Siyasal
conference of heads of state
i.
devlet başkanları konferansı
Technical
183
Teknik
six separate cylinder heads
i.
altı ayrı silindir kapağı
184
Teknik
boring heads
i.
delme kafaları
185
Teknik
exothermic feeder heads
i.
ısıveren besleyici başlığı
186
Teknik
rivet heads
i.
perçin uçları
187
Teknik
heads up display (hud)
i.
baş yukarı göstergesi
Computer
188
Bilgisayar
column heads
i.
sütun başları
189
Bilgisayar
heads-up display
i.
baş üstü göstergesi
Informatics
190
Bilişim
heads per track
i.
iz başına (oku/yaz) kafa
Telecom
191
Telekom
digital audio stationary heads system
i.
sayısal ses sabit kafa sistemi
Textile
192
Tekstil
flat steel heads with closed end loop
i.
kapalı ilmik uçlu yassı çelik gücü telleri
193
Tekstil
flat steel heads with closed end loop
i.
kapalı uçlu ilmikli yassı çelik gücü telleri
Automotive
194
Otomotiv
heads up display
i.
baş üzeri göstergesi
195
Otomotiv
hud-heads up display
i.
baş üzeri göstergesi
196
Otomotiv
heads up display
i.
baş üstü göstergesi
197
Otomotiv
hud-heads up display
i.
baş üstü göstergesi
198
Otomotiv
heads up display
i.
baş yukarı göstergesi
199
Otomotiv
camel hump heads
i.
deve hörgücü kapak
200
Otomotiv
heads-up racing
i.
handikapsız drag yarışı
201
Otomotiv
heads-up racer
i.
sıkı yarışçı
202
Otomotiv
cylinder heads
i.
silindir kapağı
203
Otomotiv
high compression heads
i.
yüksek sıkıştırmalı silindir kapağı
Botanic
204
Botanik
silky heads
i.
limon otu
205
Botanik
curly-heads (clematis ochreleuca)
i.
doğu abd'ye özgü çalımsı bir klematis
206
Botanik
curly-heads
i.
doğu abd'ye özgü kıvırcık yapraklı bir klematis
Slang
207
Argo
butt heads
f.
kafa kafaya vuruşmak
208
Argo
butt heads
f.
kafa atmak
209
Argo
butt heads
f.
kafa tokuşturmak
210
Argo
butt heads
f.
kafa kafaya toslamak
211
Argo
butt heads
f.
taban tabana ters düşmek
212
Argo
butt heads
f.
taban tabana zıt olmak
213
Argo
butt heads
f.
kafaları uyuşmamak
214
Argo
butt heads
f.
birbirine zıt gitmek
215
Argo
butt heads
f.
karşılıklı meydan okumak
216
Argo
butt heads
f.
birbiriyle çatışmak
217
Argo
(just) heads up!
expr.
uyarayım!
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of heads
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy