|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
her iki kategoriye de girebilecek bir durum |
borderline case i.
|
|
2 |
Genel |
ingiltere'de milli eğitim programının dört basamağından her biri |
key stage i.
|
|
3 |
Genel |
her iki elini de kullanamayan |
ambisinister i.
|
|
4 |
Genel |
her iki elini de kullanma |
cross-dominance i.
|
|
5 |
Genel |
her iki elini de kullanma |
mixed-handedness i.
|
|
6 |
Genel |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
car-sharing i.
|
|
7 |
Genel |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
rideshare i.
|
|
8 |
Genel |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
covoiturage i.
|
|
9 |
Genel |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
ride-sharing i.
|
|
10 |
Genel |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
carpooling i.
|
|
11 |
Genel |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
carpool i.
|
|
12 |
Genel |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
lift-sharing i.
|
|
13 |
Genel |
antik roma takviminde, her ayın ortasından önceki (kendisi de dahil olmak üzere) dokuzuncu gün (mart, mayıs, temmuz veya ekim ayının yedinci, diğer ayların ise beşinci gününe tekabül eder) |
nones i.
|
|
14 |
Genel |
abd'de her sene 19 haziran'da kutlanan kölelikten kurtuluş günü |
juneteenth i.
|
|
15 |
Genel |
abd'de her sene 19 haziran'da kutlanan kölelikten kurtuluş günü |
freedom day i.
|
|
16 |
Genel |
abd'de her sene 19 haziran'da kutlanan kölelikten kurtuluş günü |
jubilee day i.
|
|
17 |
Genel |
abd'de her sene 19 haziran'da kutlanan kölelikten kurtuluş günü |
liberation day i.
|
|
18 |
Genel |
abd'de her sene 19 haziran'da kutlanan kölelikten kurtuluş günü |
emancipation day i.
|
|
19 |
Genel |
her bir parçasının hem bir araç hem de amaç olduğu bir varlık |
organism i.
|
|
|
20 |
Genel |
her ikisi de |
both s.
|
|
21 |
Genel |
her iki taraf için de öldürücü olan |
internecine s.
|
|
22 |
Genel |
her ikisi de |
both of s.
|
|
23 |
Genel |
her ikisi (de) |
both s.
|
|
24 |
Genel |
her iki elini de kullanabilen |
two-handed s.
|
|
25 |
Genel |
her iki cinse de uyan |
ambisexual s.
|
|
26 |
Genel |
her iki cinse de uyan |
ambosexual s.
|
|
27 |
Genel |
farklı iki kültürün alışkanlıklarının ve değerlerinin kaynaşması ve her ikisinin de tamamen asimile olmaması ile karakterize edilen |
marginal s.
|
|
28 |
Genel |
ve de her şeyi |
and all zf.
|
|
29 |
Genel |
her ne zaman de |
anytime zf.
|
|
30 |
Genel |
her iki taraf için de |
all zf.
|
|
31 |
Genel |
her ikisi de değil |
neither zm.
|
|
32 |
Genel |
her ikisi de değil |
neither of them zm.
|
|
33 |
Genel |
her ikisi de |
both and bağ.
|
|
34 |
Genel |
her ne kadar ... ise de |
much as bağ.
|
|
35 |
Genel |
her üç …de bir |
tri- ök.
|
|
36 |
Genel |
her ikisi de anlamı veren ön ek |
amphi- ök.
|
|
Phrases |
|
37 |
İfadeler |
her ikisinin de en iyi özellikleri/tarafları |
best of both possible worlds i.
|
|
38 |
İfadeler |
hem de her açıdan |
only in every way expr.
|
|
39 |
İfadeler |
her ne kadar ise de |
although nevertheless expr.
|
|
|
Proverb |
|
40 |
Atasözü |
her şey bitti desen de bir umut vardır |
it's always darkest just before the dawn
|
|
41 |
Atasözü |
her şey bitti desen de bir umut vardır |
darkest hour is just before the dawn
|
|
42 |
Atasözü |
her öykünün bir de diğer yüzü vardır |
there are two sides to every question
|
|
43 |
Atasözü |
her öykünün bir de diğer yüzü vardır |
there are two sides to every story
|
|
Colloquial |
|
44 |
Konuşma Dili |
beysbolda her üç kalede de oyuncu varken erişilen sayı turu |
grand slam i.
|
|
45 |
Konuşma Dili |
her ikisinden de biraz |
a bit of both expr.
|
|
Idioms |
|
46 |
Deyim |
her ikisinin de sonu aynı derecede hoş olmayan iki seçeneğin olduğu bir durum |
morton's fork i.
|
|
47 |
Deyim |
her ikisinden de yararlanmak |
have the best of both worlds f.
|
|
48 |
Deyim |
her ikisinden de yararlanmak |
live in the best of both worlds f.
|
|
49 |
Deyim |
her ikisinden de yararlanmak |
enjoy the best of both worlds f.
|
|
50 |
Deyim |
her ikisinden de yararlanmak |
the best of both worlds f.
|
|
51 |
Deyim |
her ikisinden de yararlanmak |
butter both sides of one's bread f.
|
|
52 |
Deyim |
küçük de olsa sahip olduğu/elindeki her şey için şükretmek |
thank god for small mercies f.
|
|
53 |
Deyim |
her ne kadar kabul etmek istemesem de |
to (one's) cost expr.
|
|
54 |
Deyim |
her ikisinin de en iyi tarafları |
best of both worlds expr.
|
|
55 |
Deyim |
her ikisinin de en iyi tarafları |
the best of both worlds expr.
|
|
Speaking |
|
56 |
Konuşma |
ben de her zaman öyle düşünmüşümdür |
I've always thought so expr.
|
|
57 |
Konuşma |
her şey iyi güzel de |
it's all very well but expr.
|
|
58 |
Konuşma |
her ne kadar istesem de |
as much as i would like to expr.
|
|
59 |
Konuşma |
her ikisi de olabilir |
it could go either way expr.
|
|
60 |
Konuşma |
her ikinizin de hayatı tartışılıyor |
both your lives are in the scales expr.
|
|
Trade/Economic |
|
61 |
Ticaret/Ekonomi |
çocuksuz yaşayan ve her ikisi de çalışan çiftler |
double income no kids (dinks/dinkies) i.
|
|
62 |
Ticaret/Ekonomi |
özellikle ingiltere'de yeni mezunlara şirketlerinin reklamını yapmak amacıyla her yıl şirket mensuplarının üniversitelere yapmış olduğu ziyaret |
milk round i.
|
|
63 |
Ticaret/Ekonomi |
taraflardan birine veya her ikisine de müspet bir taahhüt yükleyen akit |
positive covenant i.
|
|
64 |
Ticaret/Ekonomi |
taraflardan birine veya her ikisine de müspet bir taahhüt yükleyen akit |
affirmative covenant i.
|
|
Law |
|
65 |
Hukuk |
bir eylemin her iki ülkede de suç sayılması |
dual criminality i.
|
|
66 |
Hukuk |
her ikisi de evli olan kadınla yapılan zina |
double adultery i.
|
|
67 |
Hukuk |
tarafların her ikisine de bir şey alma ve bir şey verme sorumluluğu yükleyen sözleşme |
commutative contract i.
|
|
Politics |
|
68 |
Siyasal |
abd'de bir eyaletinin sahip olduğu ve her birinden eyalet meclisine birer üye seçilen bölgeleri |
senatorial district i.
|
|
Insurance |
|
69 |
Sigortacılık |
her ikisi de kusurlu çatma klozu |
both to blame collision clause i.
|
|
Technical |
|
70 |
Teknik |
her ikisi de anlamı veren ön ek |
ampho- ök.
|
|
Electric |
|
71 |
Elektrik |
başlangıç noktasına dönerek her iki yönde de besleme yapan besleme devresi |
loop i.
|
|
72 |
Elektrik |
her iki girdi uçbirimi de yalnız belirli bir aralıkta uyarıldığında çıktı üreten (devre) |
coincidence s.
|
|
Traffic |
|
73 |
Trafik |
her iki yöne de kullanılabilen trafik şeridi |
contraflow lane i.
|
|
74 |
Trafik |
her iki yöne de kullanılabilen trafik şeridi |
counterflow lane i.
|
|
75 |
Trafik |
her iki yöne de kullanılabilen trafik şeridi |
reversible lane i.
|
|
Railway |
|
76 |
Demiryolu |
ingiltere'de demiryolu seferi düzenleyen şirketlerin her biri |
train operating company i.
|
|
Marine |
|
77 |
Denizcilik |
genelde havayolculukları için kullanılsa da her türlü ulaşım için de geçerli bir terim |
higher rate intermediate points i.
|
|
Pathology |
|
78 |
Patoloji |
her iki gözün de normal işlevde olup anormal derecede küçük olması durumu |
nanophthalmos i.
|
|
Optics |
|
79 |
Optik |
her iki yüzeyi de yakınsak olan optik cam |
omphalopter i.
|
|
|
Logic |
|
80 |
Mantık |
yalnızca her iki terimin de doğru olması durumunda doğru değeri veren mantık işleci |
and i.
|
|
81 |
Mantık |
veya kapısı ile değil kapısı içeren, sadece her iki işlenen de yanlışsa pozitif değer döndüren mantıksal işleç |
nor i.
|
|
82 |
Mantık |
bileşenlerinin her ikisinin de doğru olması halinde doğruluğu kabul edilen beyan |
conjunct i.
|
|
83 |
Mantık |
bileşenlerinin her ikisinin de doğru olması halinde doğruluğu kabul edilen beyan |
conjunction i.
|
|
84 |
Mantık |
bileşenlerinin her ikisinin de doğru olması halinde doğruluğu kabul edilen beyan |
joint assertion i.
|
|
85 |
Mantık |
bileşenlerinin her ikisinin de doğru olması halinde doğruluğu kabul edilen beyan |
conjunctive i.
|
|
86 |
Mantık |
aynı anda her ikisi de doğru olamayan iki önermeden her biri |
contrary i.
|
|
87 |
Mantık |
aynı anda her ikisi de doğru olamayan ifadeler |
contraries i.
|
|
Chemistry |
|
88 |
Kimya |
halkada hem kükürt hem de azot içeren üç temel heterosiklik bileşikten her biri |
thiazoline i.
|
|
Biology |
|
89 |
Biyoloji |
her iki cinsiyetin de üreme organına sahip olma |
ambisexuality i.
|
|
90 |
Biyoloji |
her iki ebeveynden de tamamen farklı olan bir yavru oluşumu |
xenogeny i.
|
|
91 |
Biyoloji |
her iki cinsiyete de özgü özelliklerin gelişimine olanak veren |
amphisexual s.
|
|
Marine Biology |
|
92 |
Deniz Biyolojisi |
bothidae familyasına ait, her iki gözü de başının sol tarafında yer alan yassı balıklara verilen ad |
lefteye flounder i.
|
|
93 |
Deniz Biyolojisi |
bothidae familyasına ait, her iki gözü de başının sol tarafında yer alan yassı balıklara verilen ad |
lefteyed flounder i.
|
|
Zoology |
|
94 |
Zooloji |
her iki cinsiyetin de üreme organlarına sahip hayvan |
ambisexual i.
|
|
Botanic |
|
95 |
Botanik |
her iki cinsiyetin de üreme organlarına sahip bitki |
ambisexual i.
|
|
96 |
Botanik |
her iki yüzeyi de gözenekli (yaprak) |
amphistomatal s.
|
|
97 |
Botanik |
her iki yüzeyi de gözenekli (yaprak) |
amphistomatic s.
|
|
Social Sciences |
|
98 |
Sosyal Bilimler |
her iki cinsiyetin de ruhunu taşıdığına inanılan, üçüncü cinsiyete mensup amerikan yerlisi |
two-spirit i.
|
|
99 |
Sosyal Bilimler |
1954'ten beri her yıl melbourne'de düzenlenen bir festival |
moomba i.
|
|
Education |
|
100 |
Eğitim |
ingiltere'de milli eğitim programının dört basamağından her biri |
key stage i.
|
|
Literature |
|
101 |
Edebiyat |
eski fransız şiirinde her biri on bir dizelik beş bent ve bir de kıta içeren şiir |
ambrosian chant i.
|
|
102 |
Edebiyat |
dublin'de her yıl james joyce'un anıldığı bir kutlama |
bloomsday i.
|
|
History |
|
103 |
Tarih |
(geçmişte ingiltere'de) halkın milis kuvvetlerine koşum takımı, davul, boya ve benzeri ürünleri her yıl vergi olarak vermesi |
trophy money i.
|
|
104 |
Tarih |
geçmişte her yıl ingiltere'de halkın milis kuvvetlerine koşum takımı, davul, boya ve benzeri ürünleri vergi olarak vermesi |
trophy tax i.
|
|
Religious |
|
105 |
Dini |
(budizm'de) her şeyin sürekli değiştiği ve hiçbir şeyin kalıcı olamayacağı inancı |
anata i.
|
|
106 |
Dini |
(budizm'de) her şeyin sürekli değiştiği ve hiçbir şeyin kalıcı olamayacağı inancı |
anatman i.
|
|
107 |
Dini |
(budizmde) benlik de dahil olmak üzere her şeyin sürekli değiştiği inancı |
anicca i.
|
|
108 |
Dini |
(hinduizm'de) her on iki yılda bir, dört kutsal yerden birinde düzenlenen, banyo yaparak günahtan arınmanın önemsendiği bir bayram |
kumbh mela i.
|
|
109 |
Dini |
isa'nın çarmıhının yüceltilmesi amacıyla her sene 3 mayıs ve 14 eylül'de kutlanan bayramların her biri |
rudmasday i.
|
|
Geography |
|
110 |
Coğrafya |
abd'de arazi etüdü yapılırken belirli bir boylam çizgisinden itibaren doğu ve batı olmak üzere numaralandırılan, her biri altı mil kareden oluşan arazi parçası |
range i.
|
|
111 |
Coğrafya |
fransa'nın güneydoğusunda her yıl düzenlenen film festivaline de ev sahipliği yapan şehir |
cannes i.
|
|
Military |
|
112 |
Askeri |
tanker ve yakıt alan uçağın her ikisinin de normal sinyal sistemini kullandıkları usul |
air refuelling system normal operation i.
|
|
Hunting |
|
113 |
Silah/Atıcılık |
britanya ve abd'de bir avcı derneği tarafından her yıl düzenlenen bir organizasyon |
hunt ball i.
|
|
Sport |
|
114 |
Spor |
bir dizi atak ve karşı atak yapan her iki eskrimcinin de puan alamaması durumu |
tac-au-tac i.
|
|
115 |
Spor |
her yıl kentucky'de düzenlenen bir at yarışı |
kentucky derby i.
|
|
116 |
Spor |
1861'den beri her yıl melbourne'de düzenlenen at yarışı koşusu |
melbourne cup i.
|
|
117 |
Spor |
(at yarışı) ingiltere'de her yıl düzenlenen bir engelli koşu |
grand national i.
|
|
Wagering |
|
118 |
Bahisçilik |
her ikisine de altı nokta gelen iki zar atışı |
boxcars i.
|
|
Latin |
|
119 |
Latince |
davanın her iki tarafının hem davacı hem de davalı olduğu dava |
actiones duplices i.
|
|