hostile - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

hostile

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"hostile" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 40 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
hostile i. hasım
hostile s. düşmanca
General
hostile s. düşmanca
hostile s. muhalif
hostile s. hasmane
hostile s. saldırgan
hostile s. düşman
hostile s. dövüşken
hostile s. düşmana ait
hostile s. sağlığa zararlı
hostile s. tehlikeli
hostile s. olumsuz
hostile s. uzlaşılması imkansız
hostile s. kavgaya hazır
hostile s. kavgaya istekli
hostile s. saldırmaya istekli
hostile s. yaralamaya istekli
hostile s. değişime kapalı
hostile s. dirençli
hostile s. yeni olana uzak
hostile s. at gözlüğü ile bakan
hostile s. kötü koşullar sunan
hostile s. elverişsiz
hostile s. karşı
Colloquial
hostile i. beyaz düşmanı amerika yerlisi
Trade/Economic
hostile s. (devralma veya satın alma teşebbüsü) hileli
hostile s. hasmane
Law
hostile i. düşman
hostile i. hasmane
hostile s. düşmanca
hostile s. muhasım
hostile s. muhasım
hostile s. (hukuki ihtilafta) karşı tarafa ait veya ilişkili
hostile s. mülk sahibinin çıkarlarına ters olan
hostile s. (şahit) çapraz sorguya tabi olan
Military
hostile i. düşman
hostile i. düşman kuvvetlere ait askeri birlik
hostile s. düşman kuvvetlere ait
hostile s. ittifaka ait olmayan
hostile s. ait olunan ülkenin kuvvetlerine ait olmayan

"hostile" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 54 sonuç

İngilizce Türkçe
General
hostile media i. düşman medya
hostile aggressiveness i. düşmanca saldırganlık
hostile expedition i. düşman seferi
hostile act i. hasmane hareket
hostile act i. düşmanca davranış
hostile environment i. düşman çevre
hostile environment i. düşman ortam
hostile attitude i. düşmanca tavır
hostile attitude i. hasmane tavır
be hostile f. husumet göstermek
act in a hostile manner f. kavgacı davranmak
become hostile towards f. birine düşman olmak
user-hostile s. kullanıcıya dost olmayan
user-hostile s. kullanıcıya düşman
Trade/Economic
hostile takeover i. bir şirketin kendi iradesi dışında dışarıdan yönetilmesi
hostile working environment i. düşmanca çalışma ortamı
hostile working environment i. hasmane çalışma ortamı
hostile working environment i. kavgacı çalışma ortamı
hostile takeover i. karşı firma yönetimince diretilerek gerçekleştirilen devralma teşebbüsü
hostile takeover i. düşmanca devralma
hostile takeover i. hasmane devralma
hostile takeover i. karşı firmanın onayı veya anlaşması olmadan yapılan devralma
Law
hostile possession i. başkaları tarafından ileri sürülen suçlamaları reddeden gayrimenkul zilyedi
hostile witness i. bir davada karşı tarafa yardımcı olan kanıt sunan tanık
hostile action i. hasmane hareket
hostile witness i. mügayir tanık
hostile witness i. muhasım tanık
hostile witness i. zıt şahit
hostile casualty i. düşman zayiatı
hostile casualty i. terörist faaliyet kurbanı kimse
hostile witness i. karşı tarafın tanığı
Politics
hostile forces i. hasım güçler
hostile relations i. hasmane ilişkiler
Insurance
hostile fire i. dost olmayan ateş
hostile fire i. zararlı ateş
hostile fire i. yarattığı hasar sigorta kapsamına girebilen kazara yangın
Computer
hostile activex control i. saldırgan activex denetimi
Architecture
hostile architecture i. düşman mimari
Aeronautic
hostile track i. hava savunmasında hasım izi
Psychology
hostile aggression i. düşmanca saldırganlık
hostile media phenomenon i. düşman medya olgusu
Military
hostile fire i. düşman ateşi
hostile embargo i. düşman gemilerine uygulanan kısıtlamalar
hostile acts i. düşmanca hareketler
hostile fire i. düşmanca ateş
mobile hostile weapon locating radar i. düşman silahlarının yerini tespit eden seyyar radar
hostile act i. birleşik devletler'e karşı gerçekleştirilen saldırı veya güç kullanımı
hostile act i. abd kuvvetlerinin görevine veya misyonuna ket vurmak için uygulanan doğrudan güç
hostile force i. hasmane kuvvet
hostile force i. hasmane hareket sergileyen herhangi bir sivil, paramiliter, askeri kuvvet veya terörist yapılanma
hostile intent i. düşman tehdidi
hostile intent i. hasmane niyet
hostile intent i. yabancı kuvvet tarafından yakın gelecekte gerçekleşecek güç kullanım tehdidi
turn a hostile army f. düşman ordusunun etrafından dolaşıp arkasında ya da yanında pozisyon almak