Geçmiş

huzursuz

"huzursuz" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 74 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	huzursuz	uneasy s.
2	Yaygın Kullanım	huzursuz	anxious s.
General
3	Genel	huzursuz	restive s.
4	Genel	huzursuz	out of sorts s.
5	Genel	huzursuz	unsettled s.
6	Genel	huzursuz	unquiet s.
7	Genel	huzursuz	restless s.
8	Genel	huzursuz	peaceless s.
9	Genel	huzursuz	ill at ease s.
10	Genel	huzursuz	worrisome s.
11	Genel	huzursuz	edgy s.
12	Genel	huzursuz	unrestful s.
13	Genel	huzursuz	sleepless s.
14	Genel	huzursuz	tremulous s.
15	Genel	huzursuz	anxious s.
16	Genel	huzursuz	fidgety s.
17	Genel	huzursuz	disturbed s.
18	Genel	huzursuz	discontent s.
19	Genel	huzursuz	unpeaceful s.
20	Genel	huzursuz	fretful s.
21	Genel	huzursuz	agitated s.
22	Genel	huzursuz	agitated s.
23	Genel	huzursuz	twittery s.
24	Genel	huzursuz	uncomfortable s.
25	Genel	huzursuz	earnful [dialect] s.
26	Genel	huzursuz	easeless s.
27	Genel	huzursuz	unsound s.
28	Genel	huzursuz	unease s.
29	Genel	huzursuz	ungratified s.
30	Genel	huzursuz	unhappy s.
31	Genel	huzursuz	unpeaceable s.
32	Genel	huzursuz	unsubdued s.
33	Genel	huzursuz	untranquil s.
34	Genel	huzursuz	qualming s.
35	Genel	huzursuz	miseased [obsolete] s.
36	Genel	huzursuz	clammy s.
37	Genel	huzursuz	ruffled s.
38	Genel	huzursuz	confus s.
39	Genel	huzursuz	disquieted s.
40	Genel	huzursuz	disquietful s.
41	Genel	huzursuz	fazed s.
42	Genel	huzursuz	discontentful s.
43	Genel	huzursuz	discordant s.
44	Genel	huzursuz	figent s.
45	Genel	huzursuz	fikish s.
46	Genel	huzursuz	seething s.
47	Genel	huzursuz	self-conscious s.
48	Genel	huzursuz	skivie [obsolete] s.
49	Genel	huzursuz	soyned s.
50	Genel	huzursuz	streaked [dated] [dialect] [us] s.
51	Genel	huzursuz	queasy s.
Colloquial
52	Konuşma Dili	huzursuz	ill-at-ease s.
53	Konuşma Dili	huzursuz	frosted s.
54	Konuşma Dili	huzursuz	racked with insecurity/insecurities s.
55	Konuşma Dili	huzursuz	like a bear with a sore head expr.
Idioms
56	Deyim	huzursuz	exercised about (something) s.
57	Deyim	huzursuz	(all) het up s.
58	Deyim	huzursuz	like a cat on a hot tin roof s.
59	Deyim	huzursuz	like a cat on a hot tin roof (or on hot bricks) s.
60	Deyim	huzursuz	fraught with anxiety s.
61	Deyim	huzursuz	fraught with worry s.
62	Deyim	huzursuz	ants in one's pants expr.
63	Deyim	huzursuz	on pins and needles expr.
64	Deyim	huzursuz	ants in pants expr.
65	Deyim	huzursuz	ants in thepants expr.
66	Deyim	huzursuz	like a cat on hot bricks expr.
67	Deyim	huzursuz	like a monkey on a stick expr.
68	Deyim	huzursuz	on thorns expr.
Psychology
69	Psikoloji	huzursuz	irritable s.
Archaic
70	Eski Kullanım	huzursuz	disquiet s.
71	Eski Kullanım	huzursuz	insomnious s.
Slang
72	Argo	huzursuz	hincty s.
73	Argo	huzursuz	cacking s.
74	Argo	huzursuz	stir-crazy s.

"huzursuz" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 122 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	huzursuz hasta	restless patient i.
2	Genel	uykusuz/huzursuz gece	restless night i.
3	Genel	huzursuz etme	noyance [obsolete] i.
4	Genel	huzursuz sallanma	jactitating i.
5	Genel	huzursuz eden şey	unsettlement i.
6	Genel	huzursuz ve tedirgin olan şey	kicksy-wicksy i.
7	Genel	huzursuz olma	disquietal i.
8	Genel	huzursuz eden şey	disquieter i.
9	Genel	huzursuz hareket	fidgeting i.
10	Genel	içi huzursuz olan kimse	seether i.
11	Genel	huzursuz etmek	hassle f.
12	Genel	huzursuz etmek	disquieten f.
13	Genel	huzursuz etmek	hump f.
14	Genel	huzursuz etmek	disturb f.
15	Genel	huzursuz etmek	fidget f.
16	Genel	huzursuz etmek	annoy f.
17	Genel	huzursuz etmek	perturb f.
18	Genel	huzursuz etmek	give somebody the hump f.
19	Genel	içi huzursuz olmak	feel anxious f.
20	Genel	içi huzursuz olmak	feel restless f.
21	Genel	içi huzursuz olmak	feel uneasy f.
22	Genel	zihnini kurcalayıp huzursuz etmek	nag f.
23	Genel	huzursuz etmek	niggle at f.
24	Genel	huzursuz etmek	thorn f.
25	Genel	huzursuz etmek	thraw [scottish] f.
26	Genel	huzursuz etmek	tiddle f.
27	Genel	huzursuz etmek	horrify f.
28	Genel	huzursuz olmak	muggle [obsolete] f.
29	Genel	huzursuz etmek	disoblige f.
30	Genel	huzursuz etmek	dither f.
31	Genel	huzursuz olmak	disaffect f.
32	Genel	huzursuz bir şekilde dolanıp durmak	fig [uk] f.
33	Genel	önceden huzursuz etmek	preindispose f.
34	Genel	huzursuz edici	comfortless s.
35	Genel	huzursuz edici	embarrassing s.
36	Genel	huzursuz eden	nasty s.
37	Genel	sürekli huzursuz eden	niggling s.
38	Genel	huzursuz edici	unsettling s.
39	Genel	huzursuz edici	chill s.
40	Genel	huzursuz edici	chilly s.
41	Genel	huzursuz eden	disquietive [obsolete] s.
42	Genel	huzursuz eden	disquietous s.
43	Genel	mütemadiyen huzursuz eden	sneaking s.
44	Genel	huzursuz edici bir şekilde	comfortlessly zf.
45	Genel	huzursuz edici bir şekilde	unsettlingly zf.
46	Genel	huzursuz bir şekilde	unpeacefully zf.
47	Genel	huzursuz bir şekilde	unquietly zf.
48	Genel	aşırı huzursuz şekilde	demoniacally zf.
Phrasals
49	Öbek Fiiller	huzursuz olmak	tense up f.
50	Öbek Fiiller	huzursuz etmek	throw out of kilter f.
51	Öbek Fiiller	(birini/kendini biriyle/bir şeyle) huzursuz etmek	trouble (someone or oneself) with (someone or something) f.
52	Öbek Fiiller	ile rahatsız/huzursuz etmek	hassle about f.
53	Öbek Fiiller	(birini) huzursuz etmek	pick at (one) f.
54	Öbek Fiiller	(birini) huzursuz etmek	pick away at (one) f.
55	Öbek Fiiller	ile huzursuz etmek	plague with f.
56	Öbek Fiiller	ile huzursuz etmek	trouble with f.
57	Öbek Fiiller	'-e huzursuz olmak	wince at f.
Colloquial
58	Konuşma Dili	huzursuz kimse	hog in armour i.
59	Konuşma Dili	(birini) huzursuz etmek	mess with (one's) head f.
60	Konuşma Dili	birini huzursuz etmek	mess with someone's head f.
61	Konuşma Dili	(biraz) huzursuz görünmek	look (a little/bit) off f.
62	Konuşma Dili	huzursuz olmak	be het up f.
63	Konuşma Dili	(bir şeyden) huzursuz olmuş	exercised about (something) s.
64	Konuşma Dili	seni huzursuz eden bir şey mi var?	(are) things getting you down? expr.
65	Konuşma Dili	seni huzursuz eden bir şey mi var?	things got you down? expr.
Idioms
66	Deyim	huzursuz kimse	a cat on a hot tin roof i.
67	Deyim	huzursuz kimse	cat on a hot tin roof i.
68	Deyim	huzursuz olmak	be on the tenters f.
69	Deyim	huzursuz etmek	cause (one) qualms f.
70	Deyim	huzursuz etmek	cause qualms f.
71	Deyim	(biri veya bir şey hakkında) tedirgin/huzursuz/kaygılı olmak	have (some/any) qualms about (something or someone) f.
72	Deyim	birini bir şey ile rahatsız/huzursuz etmek	hassle someone with something f.
73	Deyim	birini bir şey ile rahatsız/huzursuz etmek	hassle someone about something f.
74	Deyim	huzursuz veya sabırsız olmak	have ants in one's pants f.
75	Deyim	huzursuz halde olmak	have ants in one's pants f.
76	Deyim	huzursuz olmak	be ill at ease (with) f.
77	Deyim	huzursuz halde olmak	get ants in one's pants f.
78	Deyim	huzursuz olmak	champ at the bit f.
79	Deyim	huzursuz/rahatsız/sıkıntılı olmak	have a burr under one's saddle f.
80	Deyim	(biriyle/bir şeyle) kendini huzursuz etmek	trouble (one's) head with (someone or something) f.
81	Deyim	bir şeyle kendini huzursuz etmek	trouble one's head with f.
82	Deyim	(birini/bir şeyi) huzursuz etmek	hang/lie heavy (on somebody/something) f.
83	Deyim	(birini) huzursuz etmek	make (one's) hair curl f.
84	Deyim	(birini) huzursuz etmek	make (one's) teeth itch f.
85	Deyim	huzursuz olmak	be in a sweat f.
86	Deyim	huzursuz olmak	(one's) heart is in (one's) boots f.
87	Deyim	huzursuz halde olmak	have ants in one's pants f.
88	Deyim	huzursuz veya sabırsız olmak	have ants in one's pants f.
89	Deyim	huzursuz olmak	be ill at ease f.
90	Deyim	huzursuz hissetmek	feel strange f.
91	Deyim	huzursuz halde olmak	get ants in the pants f.
92	Deyim	huzursuz halde olmak	get ants in one's pants f.
93	Deyim	huzursuz olmak	get into a stew f.
94	Deyim	huzursuz olmak	get in a stew f.
95	Deyim	birini huzursuz etmek	give somebody the hump [uk] f.
96	Deyim	huzursuz olmak	get the hump [uk] f.
97	Deyim	huzursuz etmek	hang heavy f.
98	Deyim	huzursuz etmek	lie heavy f.
99	Deyim	huzursuz/rahatsız/sıkıntılı olmak	have a burr under saddle f.
100	Deyim	huzursuz veya sabırsız olmak	have ants in your pants f.
101	Deyim	-den huzursuz olmuş	exercised about s.
102	Deyim	huzursuz durumda	all of a dither expr.
103	Deyim	huzursuz hisseden	on the anxious seat expr.
104	Deyim	yerli nüfus huzursuz	the natives are restless expr.
Law
105	Hukuk	huzursuz etmek	incommode f.
Medical
106	Medikal	huzursuz uyku	restless sleep i.
107	Medikal	huzursuz bacak sendromu	wittmaack-ekbom's syndrome i.
108	Medikal	huzursuz bağırsak sendromu	irritable bowel syndrome i.
109	Medikal	huzursuz bacak sendromu	restless legs i.
110	Medikal	huzursuz bacak sendromu	restless legs syndrome i.
111	Medikal	huzursuz bacak sendromu	restless leg syndrome i.
112	Medikal	huzursuz bacak sendromu	ekbom syndrome i.
113	Medikal	kabus görme ve uyurgezerlik ile karakterize edilen huzursuz ve düzensiz uyku	oneirodynia i.
Pathology
114	Patoloji	huzursuz bacak sendromu	willis-ekbom disease i.
Pharmaceutics
115	Eczacılık	parkinson hastalığı ve huzursuz bacak sendromu tedavisinde kullanılan bir dopamin agonisti	ropinirole i.
Archaic
116	Eski Kullanım	huzursuz edici	recomfortless s.
Slang
117	Argo	huzursuz olmak	bug out f.
118	Argo	birisini huzursuz etmek	creep out f.
119	Argo	huzursuz etmek	sketch out f.
120	Argo	çok huzursuz olmak	be cacking it f.
121	Argo	huzursuz olmuş	all shook up s.
122	Argo	huzursuz olmuş	all shook up s.