Geçmiş

için harcamak

"için harcamak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	için harcamak	expend for f.
2	Öbek Fiiller	için harcamak	spend for f.

"için harcamak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 59 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	harcamak (bir proje için para/emek/zaman)	invest in f.
2	Genel	harcamak (bir iş için zaman)	put in f.
3	Genel	bir şey için emek harcamak	work at f.
4	Genel	bir iş için belirli bir zaman harcamak	put in time on f.
5	Genel	bir iş için istediği kadar zaman harcamak	take one's time on f.
6	Genel	bir şey için zaman harcamak	spend time on something f.
7	Genel	unutmak için çaba harcamak	try hard to forget f.
8	Genel	unutmak için çaba harcamak	strive to forget f.
Phrasals
9	Öbek Fiiller	bir şey için çok harcamak	spend something for something f.
10	Öbek Fiiller	(bir şey için) (belli bir miktar) para harcamak	lay something out f.
11	Öbek Fiiller	(bir şey için bir şey) harcamak	expend (something) for (something) f.
12	Öbek Fiiller	(bir şey için) bir miktar para harcamak	expend (something) for (something) f.
13	Öbek Fiiller	(birisi/bir şey için bir şey) harcamak	expend (something) on (someone or something) f.
14	Öbek Fiiller	biri/bir şey için boşa harcamak	waste something on someone or something f.
15	Öbek Fiiller	bir şeyi biri/bir şey için boşa harcamak	squander something on someone or something f.
16	Öbek Fiiller	(bir şey) için (bir şey) harcamak	put (something) toward (something) f.
17	Öbek Fiiller	(bir şeyi) elde etmek için (bir şey) yapmak/harcamak	put (something) toward (something) f.
18	Öbek Fiiller	(bir şey) için (belli bir miktar daha az para) harcamak	save (an amount of) (money) on (something) f.
19	Öbek Fiiller	bir şey için (belli bir miktar daha az para) harcamak	save (money) on something f.
20	Öbek Fiiller	için bir miktar para harcamak	expend for f.
21	Öbek Fiiller	(biri/bir şey) için aptalca para harcamak/dökmek	fritter something away (on someone or something) f.
22	Öbek Fiiller	(biri/bir şey için) (belli bir miktar) para harcamak	lay out (an amount of money) on (someone or something) f.
23	Öbek Fiiller	(biri/bir şey için) büyük miktarda para harcamak	lay out for (someone or something) f.
24	Öbek Fiiller	için para harcamak	lay out on f.
25	Öbek Fiiller	(biri için belli bir miktar para) harcamak	spend (something) on (someone) f.
26	Öbek Fiiller	için boşa harcamak	squander on f.
Idioms
27	Deyim	kötü bir alışkanlığı devam ettirebilmek için çok para/emek/çaba harcamak	feed the beast f.
28	Deyim	bütün parasını bir şey için harcamak	shoot the works f.
29	Deyim	başkalarını rahat ettirmek için fazladan çaba harcamak	go out of your way to do something f.
30	Deyim	bir şeyi yapmak için çok çaba harcamak	be at pains to do something f.
31	Deyim	(bir şey için) (belli bir miktar) para harcamak	lay something out for something f.
32	Deyim	(bir şey için) (belli bir miktar) para harcamak	lay something out on something f.
33	Deyim	kötü bir durumdan kurtulmak için başkasını kullanmak/harcamak	feed (someone) to the wolves f.
34	Deyim	gereksiz/zararlı bir şeyi devam ettirebilmek için büyük para, zaman, enerji harcamak	feed the beast f.
35	Deyim	bir faydası olmayan bir şeyi devam ettirebilmek için büyük para, zaman, enerji harcamak	feed the beast f.
36	Deyim	her şeyi yiyip yutan bir şeyi devam ettirebilmek için büyük para, zaman, enerji harcamak	feed the beast f.
37	Deyim	bir şey için bir sürü para harcamak	dig deep f.
38	Deyim	bir şeyi yapmak için çok çaba harcamak	dig deep f.
39	Deyim	kaynak bulmak için çaba harcamak	dig deep f.
40	Deyim	bir sorunu çözmek için belli bir miktar parayı harcamaktan kaçınırken uzun vadede problem büyüdüğünde daha fazla para harcamak zorunda kalmak	be penny-wise and dollar-foolish f.
41	Deyim	olmayacak bir şey için vaktini harcamak/çabalamak	plow water f.
42	Deyim	olmayacak bir şey için vaktini harcamak/çabalamak	pour water on a duck's back f.
43	Deyim	(bir şeyi yapmak için) çok emek harcamak	go to great lengths (to do something) f.
44	Deyim	bir şeyi yapmak için (büyük) çaba harcamak	be at (great) pains to do something f.
45	Deyim	harcamak için yanıp tutuşmak	be burning a hole in (one's) pocket f.
46	Deyim	harcamak için yanıp tutuşmak	be burning a hole in your pocket f.
47	Deyim	(bir şey yapmak için) çok çalışmak/çaba harcamak	beat one's brains out (to do something) f.
48	Deyim	(başkalarını rahat ettirmek) için fazladan çaba harcamak	go out of the way to (do something) f.
49	Deyim	(bir şey yapmak için) çok emek harcamak	go to any lengths to (do something) f.
50	Deyim	(bir şey yapmak için) çok emek harcamak	go to any length to (do something) f.
51	Deyim	(bir şey yapmak için) çok emek harcamak	go to any greats to (do something) f.
52	Deyim	(bir şey yapmak için) çok emek harcamak	go to any great to (do something) f.
53	Deyim	(bir şey için) çok para harcamak	go to the expense (of doing something) f.
54	Deyim	bir şey/bir şey yapmak için çok para harcamak	go to the expense of something/of doing something f.
55	Deyim	bir şey/bir şey yapmak için çok para harcamak	go to a lot of expense of something/of doing something f.
56	Deyim	basit/ kolay bir şey için haddinden fazla/aşırı derecede çaba harcamak	kill a fly with an elephant gun f.
57	Deyim	(bir şey yapmak için) gereken parayı/zamanı/emeği harcamak	spare no expense/pains/trouble (to do something) f.
58	Deyim	(bir şey yapmak için) gereken parayı/zamanı/emeği harcamak	spare no expense/pains/trouble (in doing something) f.
Computer
59	Bilgisayar	internetteki dolandırıcıların zamanını harcamak için tuzağa düşmüş süsü verme	scambaiting i.