Geçmiş

in a spot

"in a spot" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 6 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Colloquial
1	Konuşma Dili	in a spot expr.	zor durumda
2	Konuşma Dili	in a spot expr.	sıkıntılı bir durumda
3	Konuşma Dili	in a spot expr.	güç bir durumda
4	Konuşma Dili	in a spot expr.	kötü durumda/vaziyette
5	Konuşma Dili	in a spot expr.	çıkmazda
6	Konuşma Dili	in a spot expr.	açmazda

"in a spot" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 37 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	put someone in a tight spot f.	zor durumda bırakmak
2	Genel	leave someone in a tight spot f.	zor durumda bırakmak
3	Genel	get stopped in a spot check f.	çevirmeye denk gelmek
Colloquial
4	Konuşma Dili	got stopped in a spot check f.	çevirmeye takılmak
Idioms
5	Deyim	be in a spot of bother f.	başı belada olmak
6	Deyim	be in a spot of bother f.	… ile başı dertte olmak
7	Deyim	be in a spot of bother f.	-i halledememek
8	Deyim	be in a spot of bother f.	tatsızlık yaşamak
9	Deyim	be in a spot of bother f.	-ile sorun/sıkıntı yaşamak
10	Deyim	be in a spot of bother f.	küçük bir sorun yaşamak
11	Deyim	be in a spot of bother f.	… ile başı derde girmek
12	Deyim	have a soft spot in one's heart for (someone) f.	düşkün olmak
13	Deyim	be in a tough spot f.	zor durumda olmak
14	Deyim	be in a tight spot f.	zor durumda olmak
15	Deyim	be in a spot of bother f.	sıkıntılı bir durumda olmak
16	Deyim	be in a spot of bother f.	zorlanmak
17	Deyim	be in a spot of bother f.	zorlu bir işle uğraşmak
18	Deyim	be in a spot of bother f.	can sıkıcı bir durumda olmak
19	Deyim	have a soft spot (in one's heart) for someone or an animal f.	birine/bir hayvana karşı zaafı olmak
20	Deyim	have a soft spot (in one's heart) for someone or an animal f.	birini/bir hayvanı sevmek
21	Deyim	have a soft spot (in one's heart) for someone or an animal f.	birine/bir hayvana düşkün olmak
22	Deyim	have a soft spot (in one's heart) for someone or an animal f.	birine/bir hayvana karşı sevgi dolu/şefkatli olmak
23	Deyim	in a tight spot expr.	darda
24	Deyim	in a tough spot expr.	darda
25	Deyim	in a complicated spot expr.	karışık durumda
26	Deyim	in a tight spot expr.	zor durumda
27	Deyim	in a tough spot expr.	zor durumda
28	Deyim	in a bad spot expr.	kötü durumda
29	Deyim	in a bad spot expr.	sıkıntılı durumda
30	Deyim	in a bad spot expr.	zor durumda
31	Deyim	in a bad spot expr.	sıkışık durumda
32	Deyim	in a bad spot expr.	problemli durumda
33	Deyim	in a bad spot expr.	dar zamanda
34	Deyim	in a bad spot expr.	dar vakitte
35	Deyim	in a tight spot expr.	zor durumda
36	Deyim	in a tight spot expr.	köşeye sıkışmış
37	Deyim	in a tight spot expr.	darda