kenetlenmiş - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kenetlenmiş



"kenetlenmiş" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kenetlenmiş locked s.
kenetlenmiş mated s.
Biology
kenetlenmiş connate s.

"kenetlenmiş" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 17 sonuç

Türkçe İngilizce
General
yakın/birbirine kenetlenmiş aile close-knit family i.
elleri birbirine sıkıca kenetlenmiş bir şekilde balkona doğru yürümek walk to the balcony with hands clasped tightly together f.
(kenetlenmiş şeyi) açmak unclinch f.
birbirine kenetlenmiş jugate s.
sıkı sıkıya kenetlenmiş close-knit s.
Idioms
gözlerini bir şeye kenetlenmiş şekilde your eyes glued to something expr.
gözlerini bir şeye kenetlenmiş şekilde your eyes glued on something expr.
Technical
kenetlenmiş kontak çifti durumundaki bağlayıcılar mated contact pairs of connectors i.
Astronomy
kütleçekimsel olarak kenetlenmiş uydu tidally locked moon i.
kütleçekimsel olarak kenetlenmiş ay tidally locked moon i.
kütleçekimsel olarak kenetlenmiş gezegen tidally locked planet i.
kütleçekimsel olarak kenetlenmiş tidally locked s.
Botanic
kuzey amerika'ya özgü, kenetlenmiş yaprakları ve çok küçük tohumları olan bir bitki lady's looking-glass (triodanis perfoliata) i.
kuzey amerika'ya özgü, kenetlenmiş yaprakları ve çok küçük tohumları olan bir bitki venus's looking-glass i.
doronicum cinsine ait, kenetlenmiş yaprakları ve sarı çiçekleri olan bitkilere verilen ad leopard's bane i.
doronicum cinsine ait, kenetlenmiş yaprakları ve sarı çiçekleri olan bitkilere verilen ad leopard's-bane i.
Football
(ragbide ortaya atılan topu kapmak için) takım arkadaşlarına kenetlenmiş bir biçimde birbirini itecek pozisyonu oluşturmak pack (down) f.