Geçmiş

leading-edge

"leading-edge" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	leading-edge s.	çığır açan
2	Genel	leading-edge s.	modern
Aeronautic
3	Havacılık	leading-edge i.	uçağın hareket ettiği yöne bakan kanadı

"leading-edge" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 64 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	leading edge i.	önde gelen kenar
2	Genel	leading edge spar i.	uçurtmanın rüzgara bakan ön kısmıdaki çıta
3	Genel	leading edge technologies i.	son teknolojiler
4	Genel	leading edge i.	ön tarafa gelen kenar
5	Genel	leading-edge spar i.	uçurtmanın rüzgara bakan ön kısmıdaki çıtası
6	Genel	leading-edge technology i.	gelişmiş teknoloji
7	Genel	leading-edge technology i.	ileri teknoloji
Idioms
8	Deyim	on the leading edge i.	en ileri
9	Deyim	leading edge i.	alanında başı çeken teknoloji
10	Deyim	leading edge i.	alanında başı çeken uygulama/faaliyet
11	Deyim	leading edge i.	alanında başı çeken çalışma
12	Deyim	leading edge i.	alanında lider teknoloji
13	Deyim	leading edge i.	alanında lider uygulama/faaliyet
14	Deyim	leading edge i.	alanında lider çalışma
15	Deyim	leading edge i.	alanında önde gelen teknoloji
16	Deyim	leading edge i.	alanında önde gelen uygulama/faaliyet
17	Deyim	leading edge i.	alanında önde gelen çalışma
18	Deyim	leading edge i.	alanındaki en ileri/gelişmiş teknoloji
19	Deyim	leading edge i.	alanındaki en ileri/gelişmiş uygulama
20	Deyim	leading edge i.	alanındaki en ileri/gelişmiş faaliyet
21	Deyim	leading edge i.	alanındaki en ileri/gelişmiş çalışma
22	Deyim	leading edge i.	alanındaki en yüksek konum
23	Deyim	leading edge i.	alanındaki en yüksek teknoloji
24	Deyim	leading edge i.	alanındaki en yüksek uygulama/faaliyet
25	Deyim	leading edge i.	alanındaki en yüksek çalışma
26	Deyim	leading edge s.	alanında başı çeken
27	Deyim	leading edge s.	alanında lider olan (konum, teknoloji, uygulama)
28	Deyim	leading edge s.	alanında önde gelen (konum, teknoloji, uygulama)
29	Deyim	leading edge s.	alanındaki en ileri/gelişmiş (konum, teknoloji, uygulama)
30	Deyim	leading edge s.	alanındaki en yüksek (konum, teknoloji, uygulama)
31	Deyim	on the leading edge expr.	en modern
32	Deyim	on the leading edge expr.	en son teknolojiyle hazırlanmış
33	Deyim	on the leading edge expr.	ileri teknoloji
34	Deyim	on the leading edge expr.	(teknolojinin) en ileri noktasında
Technical
35	Teknik	leading edge of the apron cradle i.	apron kafesinin dönüş kenarı
36	Teknik	leading edge of a pulse i.	darbenin ön kenarı
37	Teknik	leading edge i.	hücum kenarı
38	Teknik	leading edge i.	hücüm kenarı
39	Teknik	card leading edge i.	kart giriş kenarı
40	Teknik	card leading edge i.	kart girişi kenarı
41	Teknik	blade leading edge i.	kanat giriş kenarı
42	Teknik	card leading edge i.	kart ön kenarı
43	Teknik	leading edge radiator i.	ön kenar soğutucusu
44	Teknik	leading edge flap i.	ön kenar flapı
45	Teknik	leading edge i.	ön kenar
46	Teknik	leading edge tank i.	ön kıyı yakıt tankı
Computer
47	Bilgisayar	card leading edge i.	kart girişi kenarı
48	Bilgisayar	card leading edge i.	kart ön kenarı
Automotive
49	Otomotiv	double leading edge i.	çift öncü kenarlı fren pabucu
50	Otomotiv	leading edge i.	hücum kenarı
51	Otomotiv	vane leading edge i.	kanatçık basınç kenarı
52	Otomotiv	leading edge i.	ön kenar
53	Otomotiv	single leading edge brake shoe i.	tek öncü kenarlı fren pabucu
Aeronautic
54	Havacılık	leading edge i.	en ön kısım
55	Havacılık	leading edge flap i.	hücum kenar flabı
56	Havacılık	leading edge i.	hücum kenarı
57	Havacılık	leading edge tank i.	hücum kenar yakıt deposu
58	Havacılık	aileron leading edge i.	kanatçık hücum kenarı
59	Havacılık	leading edge i.	ön cephe
60	Havacılık	leading edge flap i.	ön kıyı flabı
61	Havacılık	leading edge tank i.	ön kıyı yakıt deposu
62	Havacılık	leading edge radiator i.	ön kenar soğutucusu
63	Havacılık	leading edge i.	(yamaç paraşütünde) hücum kenarı
Military
64	Askeri	leading edge sweep i.	kanat hücum açısı