melt - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

melt

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"melt" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 56 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
melt f. eritmek
melt f. erimek
General
melt i. eri
melt i. eritme
melt i. erime
melt i. eriyik
melt i. çözünme
melt i. sıvılaşma
melt f. yok olmak
melt f. ergitmek
melt f. halletmek
melt f. yumuşamak
melt f. kaybolmak
melt f. yumuşatmak
melt f. erimek
melt f. ergimek
melt f. yok etmek
melt f. çözünmek
melt f. sıvılaşmak
melt f. mülayimleştirmek
melt f. mülayimleşmek
melt f. aşırı sıcaklamak
melt f. terle akmak
melt f. dağılmak
melt f. parçalanmak
melt f. emilmek
melt f. soğurulmak
melt f. çözünmesine veya dağılmasına sebep olmak
melt f. görünmesini engellemek
melt f. dağıtmak
melt f. ılımlı etkilere duyarlı hale getirmek
melt f. hassas ve nazik hale getirmek
melt f. bir şeyin sağlamlığını azaltmak
melt f. zayıflatmak
melt f. gevşetmek
melt f. cesaretini kırmak
melt f. (renklerin, seslerin veya siluetlerin) belli belirsiz karışmasına sebep olmak
melt f. kaynaştırmak
melt f. harmanlamak
Technical
melt i. bir kerede eritilen cam
melt i. erimiş özdek
melt i. eriyik
melt i. metal eriyiği
melt f. eritmek
melt f. ergimek
melt f. erimek
Construction
melt s. ergiyik
Automotive
melt f. erimek
Gastronomy
melt i. eritme peynirli sandviç
melt i. dalak
melt i. kesilen hayvanların dalağı
melt f. katıdan sıvıya geçmek
Marine Biology
melt i. balıkların çiftleşme döneminde salgı ile dolu olan erkek üreme bezleri
melt i. erkek balıkların çiftleşme döneminde ürettiği salgı
Apiculture
melt f. balmumu eritmek
Geography
melt i. dağlık bölgelerde bahar zamanı karın erimesiyle meydana gelen yüzey akışı

"melt" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 150 sonuç

İngilizce Türkçe
General
melt water i. erime suyu
melt water i. özellikle buzulların erimesinden oluşan su
melt away f. kaybetmek
melt away f. yok etmek
melt into f. içine karışmak
melt in the same pot f. aynı pota içinde eritmek
melt into tears f. gözyaşlarına boğulmak
melt into tears f. iki gözü iki çeşme ağlamak
melt away f. eriyip kaybolmak
melt away f. yok olmak
melt away f. uçup gitmek
snow melt f. kar erimek
melt [obsolete] f. bastırılmak
melt [obsolete] f. güçsüz düşmek
melt [obsolete] f. kırılmak
melt (into) f. ana hatlarını kaybetmek
melt (into) f. belli belirsiz derecede bir şeyin içine karışmak veya bulanıklaşmak
melt off f. yükünü almak
melt off f. endişeyi gidermek
Phrasals
melt something into something f. eriyerek bir şeye dönüşmek
melt away f. eritmek
melt into something f. eriyerek bir şeye dönüşmek
melt in something f. içinde erimek
melt in something f. -e erimek (belli bir sıcaklıkta vb)
melt down f. eriyip gitmek (duygusal baskı altında)
melt down f. duygusal yıkıma uğramak
melt down f. duygusal olarak çökmek
melt down f. duygusal baskı altında ezilmek
melt in f. sıcaktan çok terlemek
melt in f. sıcaktan rahatsız olmak
melt in f. sıcaktan eriyor gibi hissetmek
melt in f. sıcaktan neredeyse erimek
melt in f. sıcaktan ter içinde kalmak
melt in f. tere batmak
melt down f. erime geçirmek
melt down f. başarısız olmak
melt down f. çöküş yaşamak
melt down f. metali başka bir şeye dönüştürmek için eritmek
Colloquial
melt-up i. (finansal piyasadaki) ani ve çarpıcı artış/yükseliş
melt-up i. hisse senetlerine beklenmedik şekilde hızla ve çok miktarda yapılan yatırım
melt-up i. hisse senetlerinde/finans piyasasında patlama
melt in the mouth f. ağızda dağılmak
melt in the mouth f. ağızda erimek
melt in the air f. buhar olup uçmak
melt in the air f. iz bırakmadan kaybolmak
melt up f. (finansal piyasa) aniden ve çarpıcı şekilde artmak/yükselmek
Idioms
melt in one's mouth f. ağzında erimek
melt the mouth f. ağzında erimek
melt into background f. arka plana düşmek
look as if butter wouldn't melt in one's mouth f. hissiz görünmek
melt into background f. geri plana düşmek
look as if butter wouldn't melt in one's mouth f. soğuk görünmek
look as if butter wouldn't melt in one's mouth f. suçlu olduğu halde masum görünmek
butter wouldn't melt in somebody's mouth f. sütten çıkma ak kaşık gibi görünmek
look as if butter wouldn't melt in mouth f. suçlu olduğu halde masum görünmek
look as if butter wouldn't melt in mouth f. hissiz görünmek
look as if butter wouldn't melt in mouth f. soğuk görünmek
look as if butter wouldn't melt in mouth f. görünürde masum/kibar olmak
look as if butter wouldn't melt in mouth f. masummuş/kibarmış gibi görünmek
look as if butter wouldn't melt in your mouth f. suçlu olduğu halde masum görünmek
look as if butter wouldn't melt in your mouth f. görünürde masum/kibar olmak
look as if butter wouldn't melt in your mouth f. masummuş/kibarmış gibi görünmek
melt in mouth f. ağızda dağılmak
melt in mouth f. ağızda erimek
melt in your mouth f. ağzında dağılmak
melt in your mouth f. ağzında erimek
butter won't melt (in one's mouth) expr. sütten çıkma ak kaşık gibi
butter won't melt (in one's mouth) expr. görünüşte masum/mütevazı/mesafeli
butter won't melt (in one's mouth) expr. hissiz/soğuk görünen
butter wouldn't melt expr. sütten çıkma ak kaşık gibi
butter wouldn't melt expr. görünüşte masum/mütevazı/mesafeli
butter wouldn't melt expr. hissiz/soğuk görünen
butter wouldn't melt (in someone's mouth) expr. sütten çıkma ak kaşık gibi
butter wouldn't melt (in someone's mouth) expr. görünüşte masum
butter wouldn't melt (in someone's mouth) expr. sözde masum
looks as if butter wouldn't melt (in his/her mouth) expr. sütten çıkma ak kaşık gibi görünmek
looks as if butter wouldn't melt (in his/her mouth) expr. görünüşte masum/mütevazı/mesafeli olmak
looks as if butter wouldn't melt (in his/her mouth) expr. hissiz/soğuk görünmek
butter wouldn't melt in one's mouth expr. sütten çıkma ak kaşık gibi olan
butter wouldn't melt in one's mouth expr. görünüşte masum/mütevazı/mesafeli olan
butter wouldn't melt in one's mouth expr. hissiz/soğuk görünen
Technical
overcooled melt i. aşırı soğumuş eriyik
supercooled melt i. aşırı soğumuş eriyik
supercooled melt i. aşırı soğutuk eriyik
supercooled melt i. aşırı soğutulmuş eriyik
overcooled melt i. aşırı soğutulmuş eriyik
core melt accident i. çekirdekteki yakıtın erimesine yol açan kaza
melt shop i. çelikhane eritme atölyesi
direct melt process i. doğrudan eritme süreci
melt flow index i. erimiş durumda akma endeksi
melt fracture i. erime kırılması
melt end i. eritme bölgesi
melt index i. erime indeksi
melt-down slag i. eritme curufu
melt strength i. eriyik dayancı
melt temperature i. erime sıcaklığı
melt-calendered extruded sheet i. eritilip kalenderlenmiş ekstrüzyon levha
melt-down slag i. eritme dışığı
melt glass i. eriyik cam
melt flow index i. erime akış indeksi
melt index i. eriyik imleci
melt down period i. erime süresi
melt index i. erime imleci
melt flow index i. erime akışı indeksi
melt extrusion i. eriyik çekme
melt flow index i. erime akış indisi
melt spinning i. eriyik savurma
melt volume-flow rate i. hacimsel erime akış hızı
binary melt i. ikili eriyik
hot melt adhesive i. ısıyla eriyen yapışkan
hot-melt adhesive i. ısı eritmeli yapıştırıcı
stirred melt i. karıştırmalı eriyik
snow melt rate i. kar erime hızı
melt mass flow rate i. kütlesel erime akış hızı
wash metal melt i. metal yıkama eriyiği
wax based hot melt coating i. mum esaslı sıcak eritme kaplama
hot melt glue i. sıcak eriyen tutkal
hot-melt process i. sıcak eriyik süreci
hot melt system i. sıcak eritme sistemi
hot melt i. sıcak eriyik
hot-melt coating machine i. sıcak eriyik kaplama makinesi
dead-melt process i. sürekli indirgen dışıklı süreç
dead-melt process i. tam eriyik süreci
nonreactive melt infiltration i. tepkimesiz eriyik sızması
melt blowing i. eriyik üfleme
melt down f. ergitmek
melt down f. ergimesini sağlamak
melt down f. (ısıtarak) eritmek
Textile
melt spinning i. eriyikten çekim
melt spun fiber i. eriyikten çekilmiş elyaf
Automotive
hot melt adhesive i. sıcak eriyen yapıştırıcı
melt down f. erimek
Gastronomy
patty melt i. hamburger köftesi, eritilmiş peynir ve iki dilim ekmek arasında karamelize soğan ile servis edilen bir burger
Chemistry
polymer melt i. çoğuz eriyik
germanium melt i. germanyum eriyiği
Tobacco
hot-melt i. ısıtılarak yapıştırmada kullanılan reçine
Environment
core melt accident i. kalpteki yakıtın erimesine yol açan kaza
Meteorology
snow melt i. kar erimesi
Geology
dry melt i. kuru eriyik
Slang
melt [uk] i. salak
melt [uk] i. geri zekalı kimse
melt [uk] f. harcamak
melt [uk] f. tüketmek
melt [uk] f. paraya çevirmek
melt [uk] f. bozdurmak
melt (one's) butter f. (birinin) içinin yağlarını eritmek
melt (one's) butter f. (birinin) içini eritmek
melt (one's) butter f. (birini) çekmek
melt (one's) butter f. (birine) cazip gelmek
melt (one's) butter f. (birinin) hoşuna gitmek