İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | pile-up i. | zincirleme kaza |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | pile-up i. | birikinti |
Konuşma Dili | pile-up i. | yığın |
Technical | ||
Teknik | pile-up i. | tınaz |
Teknik | pile-up i. | yığı |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | pile up f. | yığmak | ||
Yaygın Kullanım | pile up f. | birikmek | ||
General | ||||
Genel | pile up i. | zincirleme kaza | ||
Genel | pile up f. | karaya oturtmak | ||
Genel | pile up f. | haşat etmek | ||
Genel | pile up f. | bindirmek | ||
Genel | pile up f. | karaya oturmak | ||
Genel | pile up f. | biriktirmek | ||
Genel | pile up f. | yığılmak | ||
Genel | pile up something f. | arttırmak | ||
Genel | pile up food f. | yiyecek stoklamak | ||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | pile up f. | (birden fazla araç) hızla çarpışmak | ||
Idioms | ||||
Deyim | die in a pile-up f. | zincirleme trafik kazasında yaşamını yitirmek | ||
Technical | ||||
Teknik | dislocation pile-up i. | dislokasyon yığılımı | ||
Teknik | pellet pile-up i. | topak yığını | ||
Teknik | pile-up theory i. | yığılma kuramı | ||
Teknik | pile up f. | birikmek | ||
Teknik | pile up f. | biriktirmek | ||
Teknik | pile up f. | istiflemek | ||
Teknik | pile up f. | istif etmek | ||
Teknik | pile up f. | katlamak | ||
Teknik | pile up f. | yığılmak | ||
Traffic | ||||
Trafik | vehicle pile-up i. | zincirleme araç kazası |