remainders - Türkçe İngilizce Sözlük

remainders

"remainders" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 38 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
remainder i. kalan
I hope it was not a signed copy, as well as remaindered.
Umarım imzalı bir kopya değildir, ayrıca kalanlar da vardır.

More Sentences
General
remainder i. kalıntı
This remainder must not in any event contain any highly persistent or hormone disrupting substances.
Bu kalıntılar hiçbir şekilde çok kalıcı ya da hormon bozucu maddeler içermemelidir.

More Sentences
Trade/Economic
remainder i. kalan
I hope it was not a signed copy, as well as remaindered!
Umarım imzalı bir kopya değildir, ayrıca kalanlar da vardır!

More Sentences
Common Usage
remainder i. geri kalan
remainder i. bakiye
remainder i. artan
General
remainder i. geri
remainder i. tortu
remainder i. satılmayıp elde kalan kitap
remainder i. üst
remainder i. miras kalan şey
remainder i. küsur
remainder i. geri kalan kısım
remainder i. döküntü
remainder i. para üstü
remainder i. artık
remainder i. geri kalan
remainder i. arta kalan
remainder f. elde kalan kitapları ucuza elden çıkarmak
remainder f. elden çıkarmak
Trade/Economic
remainder i. satılamayıp tedavülden kalktığı için ucuzlayan pul
remainder i. artan
remainder i. artık
remainder i. bakiye
remainder i. fazla bakiye
remainder i. geriye kalan
remainder i. geri kalan
remainder i. küsurat
remainder f. tedavülden kalkmış pulları ucuza satmak
Law
remainder i. miras hakkı
remainder i. ölen kişinin unvan veya makamına halef olma hakkı
Technical
remainder i. arta kalan
remainder i. kalan
Textile
remainder i. geri kalanı kullanıldıktan veya satıldıktan sonra elde kalan kumaş parçaları
Math
remainder i. bir sayının diğerine bölünmesiyle geriye kalan sayı
remainder i. kalan
Printery
remainder s. satılmayıp elde kalan kitaplarla ilgili
remainder s. satılmayıp elde kalan kitaplara ait

"remainders" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 29 sonuç

İngilizce Türkçe
General
remainder of money i. para üstü
the remainder i. kalan
remainder of money i. para üzeri
remainder of the year i. yılın geri kalanı
remainder [obsolete] i. (belli bir sayı üzerinden) geriye kalan kişiler
for the remainder of one's life zf. ömrünün geri kalanında
rmdr (remainder) kısalt. bakiye
rmdr (remainder) kısalt. kalan
Colloquial
remainder of his life expr. hayatının geri kalanın
remainder of her life expr. hayatının geri kalanın
Trade/Economic
remainder of a debt i. borç bakiyesi
Law
remainder-man i. varis
remainder-man i. mirasçı
remainder-man i. aday
remainder-man i. namzet
remainder heir i. namzet mirasçı
vested remainder i. mülk sahibi tarafından mirasçılarına verilen bir tür miras hakkı
Politics
national remainder system i. milli bakiye sistemi
national remainder i. milli bakiye
national remainder system i. ulusal artık sistemi
Technical
cauchy's remainder i. cauchy kalanı
lagranges remainder i. lagrange kalanı
Math
chinese remainder theorem i. çinli kalan teoremi
cauchy's remainder i. cauchy kalanı
divisible without remainder i. ile kalansız bölünebilen sayı
remainder theorem i. kalan teoremi
remainder theorem i. kalan savı
lagrange's remainder i. lagrange kalanı
divisible without remainder s. kalansız bölünen