salgı - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

salgı



"salgı" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 23 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
salgı secretion i.
General
salgı liquor i.
salgı excretion i.
salgı juice i.
salgı discharge i.
salgı slime i.
salgı humour i.
salgı excreta i.
salgı humor i.
salgı secretum i.
salgı deflection i.
salgı flexure i.
salgı deflexion i.
salgı ooze i.
salgı secretory s.
Technical
salgı runout i.
salgı flexure i.
salgı spring i.
Mechanic
salgı backlash i.
Automotive
salgı run-out i.
salgı runout i.
salgı shimmy i.
Biology
salgı secretion i.

"salgı" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 203 sonuç

Türkçe İngilizce
General
dış salgı bezleri tarafından salgılanan salgıları konu alan bilim dalı exocrinology i.
salgı bezesi secreter i.
aşırı salgı oversecretion i.
salgı bezi olmayan glandless s.
salgı çıkaran excretive s.
salgı çıkaran excretory s.
kabuğa benzer salgı üreten corticiferous s.
salgı ile ilgili secretional s.
salgı bezleriyle ilgili glandular s.
iç salgı bezlerini içeren endocrine s.
salgı anlamı veren ön ek secret- ök.
salgı anlamı veren ön ek secreto- ök.
Technical
salgı arabası loop car i.
salgı denetimi distortion control i.
salgı payı distortion allowence i.
şaft salgı eğrisi shaft deflection curve i.
şaft salgı dedektörü shaft eccentricity detector i.
makinede boşluk veya salgı backlash i.
toplam radyal salgı total radial runout i.
radyal salgı radial runout i.
Automotive
salgı komparatörü out of roundness gauge i.
toplam endike salgı total indicated runout i.
yanal salgı lateral runout i.
Medical
salgı bezinin cerrahi olarak çıkarılması adenectomy i.
aşırı salgı hypersecretion i.
dış salgı exocrine i.
hayvanlardan çıkarılan organların tedavi amacıyla özellikle iç salgı bezi hastalıklarında kullanılması organotherapy i.
iç salgı bezi endocrine gland i.
iç salgı incretion i.
iç salgı bezleri endocrine glands i.
iç salgı internal secretion i.
iç salgı hormone i.
iç salgı bilimi endocrinology i.
iç salgı endocrine i.
iç salgı yapan organlar endocrine organs i.
iç salgı bezleri endocrine i.
iç salgı increment i.
kortikosteroid salgı regülasyonu regulation of corticosteroid i.
mide salgı bezleri gastric i.
salgı bezesi uru adenoma i.
salgı azlığı hyposecretion i.
salgı organı emunctory i.
salgı bezi gland i.
salgı bezi adeno i.
salgı uyaran madde secretagogue i.
salgı uyarıcısı secretagogue i.
salgı vezikülleri secretory vesicles i.
sinir sistemi ile iç salgı bezleri arasındaki ilişkileri konu alan bilim dalı neuroendocrinology i.
vajinal salgı vaginal secretion i.
yağlı salgı smegma i.
uyarıları kaslara ve salgı bezlerine ileten sinir hücresi efferent nerve i.
aşırı salgı yapan tübül uveoscleral pathway i.
aşırı salgı hyperexcretion i.
vücutta aşırı adrenokortikal salgı bulunması hyperadrenocorticism i.
mukoza zarlarının salgıladığı koruyucu salgı mucous secretion i.
salgı bezlerinde meydana gelen bozulmadan kaynaklı bir hastalık dyscrinism i.
adrenal korteksin salgıladığı sulu ve hormon içeren bir salgı cortin i.
sertleşmiş salgı bezi schirrhus [obsolete] i.
sertleşmiş salgı bezi scirrhus [obsolete] i.
salgı vezikülü secernent i.
(dışkı veya salgı yoluyla) enfeksiyöz maddeleri vücuttan atan kimse shedder i.
iç salgı ile ilgili incretory s.
salgı bezleriyle ilişkili adeno-associated s.
salgı bezi bağlantılı adeno-associated s.
Anatomy
göz kapağı dokusundaki sebasöz salgı bezi tarsal gland i.
göz kapağı dokusundaki sebasöz salgı bezi meibomian gland i.
rahim boynunda yer alan mukus salgı bezleri cervical glands i.
rahim boynunda yer alan mukus salgı bezleri cervical glands of the uterus i.
dudakta labial mukoza ve ağzın orbiküler kası arasında bulunan salgı bezleri labial glands i.
salgı vb. maddeleri taşıyan epitel hücre ile kaplı vücut kanalı channel i.
rahim ağzı kanalının mukus salgılayan küçük salgı bezlerinden her biri nabothian gland i.
salgı bezi secretory gland i.
uyarıları kaslara ve salgı bezlerine taşıyan sinir lifi efferent fiber i.
doğrudan kan akışına hormon salgılayan iç salgı bezleri endocrine gland i.
hormon üreten iç salgı bezleri endocrine glands i.
birçok geyikte ve geyiğe akraba hayvanlarda bulunan, alt göz kapağının altında korucu bir salgı üreten kese veya çukur larmier i.
vajinal boşluğa açılan salgı bezi vestibular gland i.
dallanmış kanal sistemlerinin birleşerek salgı kanalına açıldığı bez compound gland i.
sindirim sistemine salgı yapan bez digestive gland i.
(organ/salgı bezinde) kan damarlarının, sinirlerin veya kanalların giriş çıkış yaptığı bölüm porta i.
(organ/salgı bezinde) kan damarlarının, sinirlerin veya kanalların giriş çıkış yaptığı bölüm porta hepatis i.
basit salgı bezi crypt i.
belirli bir salgı bezinin çalışmasını etkileyen (hormon) tropic s.
gözkapaklarındaki ince ve yağlı salgı bezlerine ait meibomian s.
gözkapaklarındaki ince ve yağlı salgı bezleri ile ilişkili meibomian s.
Psychology
uyarıcı salgı excito-secretory i.
Physiology
boşaltım, deri değiştirme, salgı vb. yoluyla dışarı atılan şey cast i.
boşaltım, deri değiştirme, salgı vb. yoluyla dışarı atılan şey casting i.
fizyolojik bir süreci veya işlevi engelleyen iç salgı chalone i.
salgı sinirleri secretory nerves i.
anabolik süreçler sonucu salgı hücrelerinde üretilen bir dizi maddeden biri anastate i.
kas veya salgı bezinde biten ve kasılma veya salgılamaya yol açan sinir uyarımı yaratan sinir ucu effector i.
salgı bezi hastalıklarında uzmanlaşmış doktor endocrinologist i.
göz kapağı dokusundaki sebasöz salgı bezi salgısı lema [rare] i.
solunum borusundaki bir salgı sebebiyle oluşan horlamaya benzer hırıltı rhonchal i.
iç salgı incretion i.
(salgı) bir noktadan yayılma irradiation i.
salgı bezinde tüm sinirlerin kesilmesi sonucu meydana gelen salgı artışı paralytic discharge i.
salgı bezinin sinirlerin paralizi sonrası salgıladığı sıvı paralytic secretion i.
motor veya salgı faaliyetlerini baskılayan sinirler inhibitory nerves i.
salgı uyarıcısı secretagog i.
salgı uyaran madde secretagog i.
salgı bezi içeriği secretions i.
salgı üreten anatomik yapı secretor i.
salgı yayan organ, damar secretories i.
fizyolojik bir süreci veya işlevi engelleyen iç salgı ile ilgili chalonic s.
iç salgı bezlerine ait endocrine s.
hücresel bileşeni bulunmayan ve salgılandığı hücreye ciddi bir hasar vermeksizin dışarı atılan bir salgı üreten merocrine s.
salgıyı serbest bırakan bez tarafından salgılanan (salgı) holocrine s.
Pathology
uygunsuz antidiüretik hormon salgı sendromu siadh i.
uygunsuz antidiüretik hormon salgı sendromu syndrome of inappropriate antidiuretic hormone i.
göz kapağı dokusundaki sebasöz salgı bezlerinin kronik iltihabı sonucu gözkapağında oluşan küçük bir kist meibomian cyst i.
solunum borusundaki bir salgı sebebiyle oluşan horlamaya benzer titreşimli solunum sesi rhoncus i.
salgı bezlerinde meydana gelen bozukluk glandular disorder i.
kistik yapıdaki salgı bezi uru cystadenoma i.
Pharmaceutics
sülüklerin ağız salgı bezinden elde edilen kan sulandırıcı bir madde hirudin i.
Dermatology
ciltte yer alıp kıl ve deriyi kayganlaştırmak için sebum salgılayan salgı bezi glandulae sebaceae i.
Parasitology
bazı koşnillerin salgıladığı topaksı ve mumlu salgı wool i.
Veterinary
deride kalınlaşma ve sertleşme, anormal salgı ve ishal ile karakterize bir sığır hastalığı hyperkeratosis i.
sığır hipofiz bezinden çıkan sıvı bir salgı pituitrin i.
hayvanlarda yaşanan anal salgı bezlerindeki tıkanma ya da enfeksiyon flop-bott i.
Food Engineering
elektronik salgı electronic noise i.
Chemistry
yılanların salgıladığı zehirli salgı echidnine i.
salgı çıkarmak dephlegm [obsolete] f.
Biology
karşı cinsi uyaran salgı pheromone i.
tekli hücrelerin yoğun salgı içinde bulunduğu bir büyüme şekli zoogloea i.
salgılama sırasında hücrelerinden bazı parçalar kopararak salgı üreten bez apocrine gland i.
salgılama sırasında hücrelerinden bazı parçalar kopararak salgı üreten bezler apocrine glands i.
dış salgı ectocrine i.
yassı kurt gibi omurgasızlarda yumurta sarısı salgılayan bir grup salgı bezi vitellarium i.
bal salgı bezi honey gland i.
bazı bitkilerin tüyleri veya salgı bezleri ile karıncaları savması myrmecophobia i.
(lenf düğümü) hayvanlarda salgı üretmeyip salgı bezlerini andıran yapı gland i.
bitkilerde bulunan çeşitli salgı organları gland i.
salgı bezi topluluğu glandulosity i.
(birçok geyik ve antilopta) ağdamsı bir madde salgılayan salgı bezi crumen i.
koku üreten salgı bezi pod i.
erkek misk geyiğinin koku üreten salgı bezi pod i.
(bazı balık ve amfibilerde) zehir salgı bezi poison gland i.
iç salgı ile ilgili endocrinal s.
tekli hücrelerin yoğun salgı içinde bulunduğu büyüme şekliyle ilgili zoogloeic s.
salgılama sırasında hücrelerinden bazı parçalar kopararak salgı üreten apocrine s.
salgı bezleri olmayan eglandular s.
salgı bezsiz eglandular s.
salgı bezleri olmayan eglandulose s.
salgı bezsiz eglandulose s.
salgı bezleri olan glanduliferous s.
salgı bezleri içeren glandulose s.
salgı bezlerinden oluşan glandulose s.
salgı bezlerine ilişkin glandulose s.
salgı bezlerine benzer glandulose s.
salgı bezleri içeren glandulous s.
salgı bezlerinden oluşan glandulous s.
salgı bezlerine ilişkin glandulous s.
salgı bezlerine benzer glandulous s.
(belirli) bir salgı bezinin veya dokuyla ilişkili anlamındaki son ek -trophic snk.
(belirli) bir salgı bezinin veya dokuyla ilişkili anlamındaki son ek -trophous snk.
Biochemistry
reseptörün faydasına ve emitörün zararına olan salgı maddesi kairomone i.
Marine Biology
salgı yoluyla etrafına kabuk benzeri bir tüp oluşturan çift kabuklu yumuşakça tube-shell i.
dişinin üreme için salgı yapan bezesi ovary i.
dişinin üreme için salgı yapan organı ovary i.
balıkların çiftleşme döneminde salgı ile dolu olan erkek üreme bezleri melt i.
erkek balıkların çiftleşme döneminde ürettiği salgı melt i.
Zoology
anal salgı bezi anal gland i.
kokarcanın salgı bezleri anal gland i.
anal salgı bezi anal sac i.
kokarcanın kötü kokulu salgı üreten salgı bezleri anal sac i.
koku üreten salgı bezi musk bag i.
koku üreten salgı bezi musk gland i.
gövdesindeki bir boru ile salgı yapan cerianthus cinsi deniz şakayığı vestlet i.
trematodlar, turbellaryalar ve bazı diğer helmintlerde yumurtaların sarısını salgılayan bir salgı bezi vitellogene i.
eklembacaklılar, halkalı solucan gibi salgı yapan kütikülle kaplı epidermis hypoderm i.
(bazı protozoalarda) belirli bir evre başlangıcı için yaydıkları salgı cyst i.
parazit canlıyı koruyan salgı kaynaklı dış katman cyst i.
Botanic
salgı organları secretory organs i.
salgı hücresi secretory cell i.
salgı kesesi secreting vesicle i.
salgı kanalları secretory canals i.
salgı organları secreting organs i.
okaliptüs yapraklarından sızan tatlı mumsu salgı lerp i.
avustralya ve tazmanya'daki okaliptüs ağaçlarının yapraklarında bazı bit türleri tarafından üretilip aborjinler tarafından tüketilen mumsu tatlı bir salgı manna gum i.
avustralya ve tazmanya'daki okaliptüs ağaçlarının yapraklarında bazı bit türleri tarafından üretilip aborjinler tarafından tüketilen mumsu tatlı bir salgı lerp i.
avustralya ve tazmanya'daki okaliptüs ağaçlarının yapraklarında bazı bit türleri tarafından üretilip aborjinler tarafından tüketilen mumsu tatlı bir salgı laap i.
tükürük salgılayan böceklerin larvalarının bitkilerin üzerine salgıladığı bir tür köpüklü salgı wood-sere i.
bitkilerdeki salgı damarlarının durum ve yapısı glandulation i.
rubus cinsi bitkilere ait saplı bir salgı bezi türü seta i.
bazı böcek yavrularının çıkardığı, bitkiler üzerinde görülen köpüğümsü salgı cuckoo-spit i.
(bitki) çift salgı bezli biglandular s.
Apiculture
salgı balı honeydew honey i.
Geology
fosil dışkı veya salgı coprolite i.
Ornithology
kuşlarda kloaka açılan kör bir salgı kesesi bursa of fabricius i.
kuşların kuyruklarının altında bulunan salgı bezleri coccuscoccygeal glands i.
(bazı kuşlarda) yapışkan dokulu salgı cubilose i.
Entomology
yetişkin solucan gövdesinde kalınlaşmış salgı bölümü clitellus i.
(kelebek ve güve kozası gibi) sert kabuk oluşturan salgı ile çevrili kanatları ve ikincil organları olan obtect s.
(kelebek ve güve kozası gibi) sert kabuk oluşturan salgı ile çevrili kanatları ve ikincil organları olan obtected s.
Slang
genital bölgede biriken yağlı salgı crotch cheese i.
genital bölgede biriken yağlı salgı crotch-cheese i.
genital bölgede biriken yağlı salgı cock-cheese i.
British Slang
sünnet olmamış cinsel organın derisi içerisinde biriken beyaz salgı smegma i.
cinsel organların kıvrımları içerisinde biriken beyaz salgı smeg i.
cinsel organın kıvrımında biriken beyaz salgı knob cheese i.
sünnet olmamış cinsel organın derisi içerisinde biriken beyaz salgı cheese i.