Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
stick-in
"stick-in"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Industry
1
Sanayi
stick-in
i.
çelik çubukları diğer merdanelere götüren çelik işçisi
"stick-in"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 171 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
stick in the mud
i.
uyuşuk
2
Genel
stick in one's gizzard
f.
gücüne gitmek
3
Genel
stick in one's throat
f.
boğazında kalmak
4
Genel
stick in (one's) mind
f.
akla takılmak
5
Genel
stick in
f.
batırmak
6
Genel
stick in one's gizzard
f.
kursağında kalmak
7
Genel
stick in
f.
sokuvermek
8
Genel
stick in
f.
sokmak
9
Genel
stick in
f.
saplamak
10
Genel
stick in one's gizzard
f.
ağırına gitmek
11
Genel
stick in
f.
saplanmak
12
Genel
stick in (one's) mind and bother
f.
akla takılmak
13
Genel
stick in the mind
f.
akılda kalmak
14
Genel
stick in one's mind
f.
aklında yer etmek
15
Genel
stick in one's mind
f.
zihninde yer etmek
16
Genel
stick in one's mind
f.
belleğine almak
17
Genel
stick in one's mind
f.
belleğine kazımak
18
Genel
stick in
f.
-e dikmek
19
Genel
stick in through
f.
-den içeri sokmak
20
Genel
stick in through
f.
-den içeri uzanmak
21
Genel
stick in through
f.
-den içeri uzatmak
22
Genel
stick in
f.
-e dikine saplamak
23
Genel
stick in through
f.
-den içeri girmek
24
Genel
stick in the ground
f.
yere saplanmak
25
Genel
stick in the ground
f.
zemine saplanmak
Phrasals
26
Öbek Fiiller
stick in
f.
sıkışmak
27
Öbek Fiiller
stick in
f.
sıkışıp kalmak
28
Öbek Fiiller
stick in
f.
boğazında düğümlenmek/kalmak
29
Öbek Fiiller
stick in
f.
aklına takılmak
30
Öbek Fiiller
stick in
f.
içine atmak
31
Öbek Fiiller
stick in
f.
içine itmek
32
Öbek Fiiller
stick in
f.
içine sokmak
33
Öbek Fiiller
stick in
f.
takmak
34
Öbek Fiiller
stick in
f.
yuvasına sokmak
35
Öbek Fiiller
stick in
f.
yerleştirmek
36
Öbek Fiiller
stick in
f.
arasına/içine sıkıştırmak
37
Öbek Fiiller
stick in
f.
gelişigüzel koymak
38
Öbek Fiiller
stick in
f.
içine tıkmak
39
Öbek Fiiller
stick in
f.
batmak
40
Öbek Fiiller
stick in
f.
delmek
41
Öbek Fiiller
stick in
f.
iğnelemek
42
Öbek Fiiller
stick in
f.
not etmek
43
Öbek Fiiller
stick in
f.
kaydetmek
44
Öbek Fiiller
stick in
f.
sıkıştırmak
45
Öbek Fiiller
stick in
f.
eklemek
46
Öbek Fiiller
stick in
f.
hesaba para yatırmak
47
Öbek Fiiller
stick in
f.
hesaba para göndermek
48
Öbek Fiiller
stick in
f.
bir yerde tutmak
49
Öbek Fiiller
stick in
f.
bir yere hapsetmek
50
Öbek Fiiller
stick in
f.
bir yere kapatmak
51
Öbek Fiiller
stick in
f.
bir yere almak/sokmak
52
Öbek Fiiller
stick in something
f.
bir şeyin içine oturmak
53
Öbek Fiiller
stick in something
f.
bir şeyin içinde sabit kalmak
54
Öbek Fiiller
stick in something
f.
bir şeyin içinde durmak
55
Öbek Fiiller
stick in something
f.
bir şeye yerleşip kalmak
56
Öbek Fiiller
stick in something
f.
bir şeye takılmak
57
Öbek Fiiller
stick in something
f.
bir şeyde takılı kalmak
Idioms
58
Deyim
stick-in-the-mud
i.
ağırkanlı kişi
59
Deyim
stick-in-the-mud
i.
gerici
60
Deyim
stick-in-the-mud
i.
mıymıntı
61
Deyim
stick-in-the-mud
i.
örümcek kafalı
62
Deyim
stick-in-the-mud
i.
uyuşuk tip
63
Deyim
a stick-in-the-mud
i.
sıkıcı kimse
64
Deyim
a stick-in-the-mud
i.
örümcek kafalı kimse
65
Deyim
a stick-in-the-mud
i.
geri/eski kafalı kimse
66
Deyim
a stick-in-the-mud
i.
uyuz/uyuşuk tip
67
Deyim
a stick-in-the-mud
i.
eğlenceden/yeni şeylerden anlamayan kimse
68
Deyim
a stick-in-the-mud
i.
eğlenceden/yeniliklerden hoşlanmayan kimse
69
Deyim
an old stick in the mud
i.
uyuz/uyuşuk tip
70
Deyim
an old stick in the mud
i.
mıymıntı
71
Deyim
an old stick in the mud
i.
sıkıcı tip
72
Deyim
an old stick in the mud
i.
örümcek kafalı kimse
73
Deyim
an old stick in the mud
i.
eski/geri kafalı kimse
74
Deyim
an old stick in the mud
i.
uyuz/uyuşuk tip
75
Deyim
an old stick in the mud
i.
mıymıntı
76
Deyim
an old stick in the mud
i.
sıkıcı tip
77
Deyim
an old stick in the mud
i.
örümcek kafalı kimse
78
Deyim
an old stick in the mud
i.
eski/geri kafalı kimse
79
Deyim
have one's words stick in one's throat
f.
boğazı düğümlenmek
80
Deyim
stick in one's oar
f.
burnunu sokmak
81
Deyim
have one's words stick in one's throat
f.
boğazında düğümlenmek
82
Deyim
not have a stick in this world
f.
dikili ağacı olmamak
83
Deyim
stick in one's craw
f.
çileden çıkarmak
84
Deyim
stick in one's oar
f.
hariçten gazel okumak
85
Deyim
stick in one's oar
f.
her işe maydanoz olmak
86
Deyim
stick in one's craw
f.
içi elvermemek
87
Deyim
stick in one's gizzard
f.
içi elvermemek
88
Deyim
stick in one's gullet/throat
f.
içine sinmemek
89
Deyim
stick in someone's throat
f.
içine sinmemek
90
Deyim
stick in your two penn'orth
f.
konuşmaya dalmak
91
Deyim
have one's words stick in one's throat
f.
kelimeler boğazında düğümlenmek
92
Deyim
put in/stick in your two penn'orth
f.
konuşmaya dalmak
93
Deyim
have one's words stick in one's throat
f.
nutku tutulmak
94
Deyim
stick in your two penn'orth
f.
(sorulmadan) görüşünü açıklamak
95
Deyim
put in/stick in your two penn'orth
f.
(sorulmadan) görüşünü açıklamak
96
Deyim
put in/stick in your two penn'orth
f.
(konuşmaya/konuya) maydanoz olmak
97
Deyim
have someone's words stick in one's craw
f.
(sözleri) rahatsız etmek/keyfini kaçırmak
98
Deyim
stick in your two penn'orth
f.
(konuşmaya/konuya) maydanoz olmak
99
Deyim
hold the stick in the middle
f.
zarar görmeden iki taraflı oynamak
100
Deyim
have (something) stick in one's craw
f.
(bir şey) birinin canını sıkmak
101
Deyim
have (something) stick in one's craw
f.
(bir şey) birinin sinirini bozmak
102
Deyim
have stick in craw
f.
rahatsız etmek
103
Deyim
have stick in craw
f.
keyfini kaçırmak
104
Deyim
have stick in craw
f.
sinir etmek
105
Deyim
have stick in craw
f.
canını sıkmak
106
Deyim
have stick in craw
f.
kızdırmak
107
Deyim
have stick in craw
f.
gıcık etmek
108
Deyim
have (something) stick in one's craw
f.
(bir şey) birini rahatsız etmek
109
Deyim
have (something) stick in one's craw
f.
(bir şey) birinin keyfini kaçırmak
110
Deyim
have (something) stick in one's craw
f.
(bir şey) birini sinir etmek
111
Deyim
have (something) stick in one's craw
f.
(bir şey) birini kızdırmak
112
Deyim
have (something) stick in one's craw
f.
(bir şey) birini gıcık etmek
113
Deyim
have words stick in throat
f.
boğazı düğümlenmek
114
Deyim
have words stick in throat
f.
nutku tutulmak
115
Deyim
have words stick in throat
f.
boğazında düğümlenmek
116
Deyim
stick in (one's) two penn'orth
f.
(konuşmaya/konuya) maydanoz olmak
117
Deyim
stick in (one's) two penn'orth
f.
(sorulmadan) görüşünü açıklamak
118
Deyim
stick in (one's) two penn'orth
f.
konuşmaya dalmak
119
Deyim
stick in (one's) two penn'orth
f.
üstüne vazife olmayan işlere karışmak
120
Deyim
stick in craw
f.
çileden çıkarmak
121
Deyim
stick in craw
f.
içi elvermemek
122
Deyim
stick in mind
f.
akla takılmak
123
Deyim
stick in mind
f.
akılda kalmak
124
Deyim
stick in mind
f.
akılda yer etmek
125
Deyim
stick in mind
f.
zihninde yer etmek
126
Deyim
stick in mind
f.
belleğine almak
127
Deyim
stick in mind
f.
belleğine kazımak
128
Deyim
stick in your craw
f.
çileden çıkarmak
129
Deyim
stick in your craw
f.
rahatsız etmek
130
Deyim
stick in your craw
f.
keyfini kaçırmak
131
Deyim
stick in your craw
f.
sinirini bozmak
132
Deyim
stick in your craw
f.
kızdırmak
133
Deyim
stick in your craw
f.
gıcık etmek
134
Deyim
stick in your craw
f.
kanına dokunmak
135
Deyim
stick in your craw
f.
kursağında kalmak
136
Deyim
stick in the craw
f.
çileden çıkarmak
137
Deyim
stick in the craw
f.
rahatsız etmek
138
Deyim
stick in the craw
f.
keyfini kaçırmak
139
Deyim
stick in the craw
f.
sinirini bozmak
140
Deyim
stick in the craw
f.
kızdırmak
141
Deyim
stick in the craw
f.
gıcık etmek
142
Deyim
stick in the craw
f.
kanına dokunmak
143
Deyim
stick in the craw
f.
kursağında kalmak
144
Deyim
stick in your gizzard
f.
ağırına gitmek
145
Deyim
stick in your gizzard
f.
gücüne gitmek
146
Deyim
stick in your gizzard
f.
kursağında kalmak
147
Deyim
stick in your mind
f.
aklında yer etmek
148
Deyim
stick in your mind
f.
zihninde yer etmek
149
Deyim
stick in your mind
f.
belleğinde kalmak
150
Deyim
stick in your mind
f.
belleğine kazınmak
151
Deyim
stick in your mind
f.
aklına takılmak
152
Deyim
stick in your throat
f.
içine sinmemek
153
Deyim
stick in your throat
f.
canını sıkmak
154
Deyim
stick in your throat
f.
kabullenememek
155
Deyim
stick in your throat
f.
sindirememek
156
Deyim
stick in your throat
f.
boğazında düğümlenmek
157
Deyim
stick in your throat/craw/gullet
f.
içine sinmemek
158
Deyim
stick in your throat/craw/gullet
f.
canını sıkmak
159
Deyim
stick in your throat/craw/gullet
f.
kabullenememek
160
Deyim
stick in your throat/craw/gullet
f.
sindirememek
161
Deyim
to stick in the craw
f.
(biri için) kabul edilemez olmak
162
Deyim
to stick in the craw
f.
nahoş olmak
163
Deyim
stick in one's crop
f.
sindirilmemek
164
Deyim
stick in one's crop
f.
kabulü zor olmak
165
Deyim
stick in one's crop
f.
saldırmak
166
Deyim
stick in one's crop
f.
can sıkmak
167
Deyim
stick in one's crop
f.
zor kabul edilmek
168
Deyim
stick-in-the-mud
s.
uyuşuk
169
Deyim
stick-in-the-mud
expr.
ağırkanlı
170
Deyim
words stick in (one's) throat
expr.
kelimeler boğazında düğümlenmiş
171
Deyim
words stick in (one's) throat
expr.
nutku tutulmuş
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of stick-in
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy