tehditkar - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

tehditkar



"tehditkar" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 21 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
tehditkar menacing s.
tehditkar threatening s.
General
tehditkar comminatory s.
tehditkar minatory s.
tehditkar minacious s.
tehditkar threatful s.
tehditkar forbidding s.
tehditkar blustery s.
tehditkar besetting s.
tehditkar rebarbative s.
tehditkar thundery s.
tehditkar sable s.
tehditkar glum [dialect] [uk] s.
tehditkar darkling s.
tehditkar denunciative s.
tehditkar impendent s.
tehditkar intimidating s.
tehditkar orgulous s.
tehditkar sullen [obsolete] s.
tehditkar surly s.
Idioms
tehditkar as baleful as death expr.

"tehditkar" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 38 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tehditkar olmayan biçim non-threatening form i.
tehditkar şey thundercloud i.
sert veya tehditkar yürüyüş angry walk i.
sert veya tehditkar yürüyüş stalk i.
tehditkar ve kötü olma malevolency i.
tehditkar konuşma bug words [obsolete] i.
tehditkar konuşma bug's words [obsolete] i.
birini durdurup tehditkar şekilde konuşmak bail [australia] f.
(bir şeyi) tehditkar bir şekilde çıkarmak unsheathe f.
tehditkar bir jest yapmak meance f.
tehditkar bir açıklamada bulunmak meance f.
tehditkar şekilde hareket etmek meance f.
tehditkar davranmak lower f.
tehditkar bir biçimde görünmek overwhelm f.
tehditkar olmayan unthreatening s.
tehditkar bir biçimde threateningly zf.
tehditkar bir şekilde menacingly zf.
tehditkar bir şekilde rebarbatively zf.
tehditkar bir şekilde minatorially zf.
tehditkar bir şekilde loweringly zf.
tehditkar bir şekilde darklings [obsolete] zf.
tehditkar bakışlar ile darkly zf.
tehditkar tavır ile darkly zf.
Colloquial
tehditkar görünmeyen polis memuru officer friendly i.
tehditkar bir hal almak get/turn nasty f.
tehditkar olmak bite f.
Idioms
tehditkar tavır/tutum poison pen i.
imzasız şekilde karalayıcı/tehditkar mektup yazan kimse poison pen i.
tehditkar şekilde bağırmak shout the odds f.
ciddi ve tehditkar bir durumda on the chopping block s.
tehditkar (davranış) sabre-rattling (brit) s.
tehditkar (davranış) saber-rattling (us) s.
çok tehditkar baleful as death s.
tehditkar (mektup) poison-pen s.
karalayıcı/tehditkar mektup yazan poison-pen s.
Social Sciences
tehditkar tavir (tutum) finger wagging approach i.
Archaic
tehditkar ses çıkarmak hurtle f.
(uyarıcı veya tehditkar şekilde) olacakları söylemek denounce f.