time-limit

"time-limit" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 23 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	time limit i.	zaman sınırı
We have also abandoned the idea of a time limit and have therefore almost totally accepted the Council's position. Ayrıca zaman sınırı fikrinden de vazgeçtik ve bu nedenle Konsey'in tutumunu neredeyse tamamen kabul ettik. More Sentences
2	Genel	time limit i.	süre sınırı
I will ask, though, that the time limit should not be shortened whatever happens. Yine de, ne olursa olsun süre sınırının kısaltılmamasını rica edeceğim. More Sentences
Trade/Economic
3	Ticaret/Ekonomi	time limit i.	zaman sınırı
How long are time limits to be, and to what should they apply? Zaman sınırları ne kadar uzun olmalı ve neye uygulanmalıdır? More Sentences
General
4	Genel	expiration of time limit i.	zamanaşımının dolması
5	Genel	time limit i.	belirli süre
6	Genel	peremptory time limit i.	kati süre sınırlaması
7	Genel	exceed the time limit f.	süreyi aşmak
Trade/Economic
8	Ticaret/Ekonomi	time limit i.	süre
9	Ticaret/Ekonomi	time limit for delivery i.	teslim etme süresi
10	Ticaret/Ekonomi	time limit i.	zaman limiti
Law
11	Hukuk	contractual time limit i.	akdi ecel
12	Hukuk	contractual time limit i.	akitle kabul olunmuş süre
13	Hukuk	expiration of time limit i.	mehlin hitamı
14	Hukuk	extension of time limit i.	sürenin uzatılması
15	Hukuk	extension of time limit i.	vadenin temdidi
16	Hukuk	fix time limit f.	müddet tayin etmek
Politics
17	Siyasal	end of time limit i.	sürenin sona ermesi
18	Siyasal	set a time limit f.	bir mühlet vermek
19	Siyasal	alter the time limit f.	süre sınırını değiştirmek
Technical
20	Teknik	time limit i.	işi tamamlama günü
21	Teknik	time limit relay i.	zaman rölesi
Computer
22	Bilgisayar	time limit i.	süre sınırlaması
Construction
23	İnşaat	setting time limit i.	priz süresi sınırı