Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
uygulayarak
"uygulayarak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
uygulayarak
applicatorily
zf.
2
Genel
uygulayarak
appliedly
zf.
3
Genel
uygulayarak
with
ed.
"uygulayarak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 67 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
temelde tahıl ve bakliyat tüketimine dayalı bir diyet uygulayarak uzun ve sağlıklı bir hayat yaşamayı öngören bir öğreti
macrobiotics
i.
2
Genel
ayurveda tıbbına göre vücutta 107 adet bulunan marma noktalarına baskı uygulayarak yapılan bir masaj türü
marma massage
i.
3
Genel
ilaç vererek, işkence yaparak veya psikolojik baskı uygulayarak bir kimsenin inanç ve tutumlarını sistematik olarak değiştirme
menticide
i.
4
Genel
parmaklarla hafif baskı uygulayarak yapılan bir aküpresür türü
shen tao
i.
5
Genel
kuvvet uygulayarak oluşturmak
impel
f.
6
Genel
baskı uygulayarak yaratmak
impel
f.
7
Genel
anket uygulayarak araştırma yapmak
circularize
f.
8
Genel
karşı baskı olmadan baskı uygulayarak eğeleme yapmak
cross-file
f.
9
Genel
(bir tasarımı) toz uygulayarak aktarmak
pounce
f.
10
Genel
güç uygulayarak sürmek
power
f.
11
Genel
(seramik yüzeyi) sünger ile pigment uygulayarak süslemek
spunge
f.
12
Genel
güç uygulayarak yapılabilen
powerable
s.
Phrasals
13
Öbek Fiiller
şiddet uygulayarak çıkarmak
tear off
f.
14
Öbek Fiiller
şiddet uygulayarak baskı yapmak
screw up
f.
15
Öbek Fiiller
bir şeyden basarak/baskı uygulayarak bir şey çıkarmak
press something out
f.
16
Öbek Fiiller
bir şeyden basarak/baskı uygulayarak bir şey çıkarmak
press something out of something
f.
17
Öbek Fiiller
bir şey uygulayarak acıyı dindirmek
deaden something with something
f.
18
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi) şiddet uygulayarak (birinin) elinden almak
wrestle (someone or something) (away) from (someone or something)
f.
19
Öbek Fiiller
kuvvet uygulayarak veya basınçlı su, sıvı ile temizlemek
blast off
f.
20
Öbek Fiiller
(bir şeyi) kuvvet uygulayarak veya basınçlı su, sıvı ile temizlemek
blast off
f.
21
Öbek Fiiller
bir şeyi ağırlık uygulayarak yerinde/sabit tutmak
keep something down
f.
22
Öbek Fiiller
bir şeyi baskı uygulayarak bir araya getirmek
press something together
f.
23
Öbek Fiiller
zorla/şiddet uygulayarak (birini) bir şeyden vazgeçirmek
thrash out of (someone)
f.
24
Öbek Fiiller
zorla/şiddet uygulayarak (birine) bir şeyden el çektirmek
thrash out of (someone)
f.
25
Öbek Fiiller
şiddet uygulayarak birinin ağından laf almak
sweat something out of someone
f.
26
Öbek Fiiller
birine bir şeyi şiddet uygulayarak söyletmek
sweat something out of someone
f.
27
Öbek Fiiller
şiddet uygulayarak birinin ağından laf almak
sweat something out
f.
28
Öbek Fiiller
birine bir şeyi şiddet uygulayarak söyletmek
sweat something out
f.
29
Öbek Fiiller
karartma uygulayarak gizlemek
dim out
f.
30
Öbek Fiiller
dolgu malzemesi uygulayarak zemini/yüzeyi eşit seviyeye getirmek
fur out
f.
31
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şeyden) bastırarak/baskı uygulayarak/sıkarak çıkarmak
press (something) out of (something else)
f.
32
Öbek Fiiller
-den basarak/baskı uygulayarak çıkarmak
press out of
f.
33
Öbek Fiiller
şiddet uygulayarak elinden almak
wrestle from
f.
Colloquial
34
Konuşma Dili
şiddet uygulayarak parasını almak
fry the fat out of
f.
35
Konuşma Dili
güç uygulayarak sökmek
prize out
f.
Idioms
36
Deyim
(birinin) ağzından zorla/fiziksel güç uygulayarak (bir şey) almak
knock (someone) out of (something)
f.
37
Deyim
(birinden) zorla/fiziksel güç uygulayarak bir bilgi almak
knock (someone) out of (something)
f.
38
Deyim
(birine) zorla/fiziksel güç uygulayarak (bir şeyi) söyletmek
knock (someone) out of (something)
f.
39
Deyim
şiddet uygulayarak (birinin) ağından laf almak
sweat (something) out of (one)
f.
40
Deyim
(birine bir şeyi) şiddet uygulayarak söyletmek
sweat (something) out of (one)
f.
Law
41
Hukuk
olaylara geçerli yasal hükümleri uygulayarak sonuç bulma
conclusion of law
i.
42
Hukuk
olaylara geçerli yasal hükümleri uygulayarak sonuç bulma
finding of law
i.
43
Hukuk
sözleşmede tarafların kararlaştırmış oldukları önceki benzer şartları uygulayarak anlaşılmayan veya yorumlanması gereken hususları açıklığa kavuşturmaları
course of dealing
i.
44
Hukuk
girdiği davalarda birtakım manüpilatif teknikler uygulayarak zafer kazanmaya çalışan avukat
philadelphia lawyer
i.
45
Hukuk
baskı uygulayarak sindirmek
oppress
f.
Technical
46
Teknik
eskiden maddeleri ısı uygulayarak çözmek veya damıtmak için kullanılan uzun boyunlu yuvarlak cam şişe
bolt head
i.
47
Teknik
eskiden maddeleri ısı uygulayarak çözmek veya damıtmak için kullanılan uzun boyunlu yuvarlak cam şişe
matras
i.
48
Teknik
(metali) basınç uygulayarak kalıpla şekillendirmek
size
f.
Architecture
49
Mimarlık
yüzeye kaba bir sıva uygulayarak daha iyi yapışma sağlama
key
i.
Dyeing
50
Boyacılık
boyayı çok miktarda uygulayarak elde edilen yüzey
flooding
i.
51
Boyacılık
krom mordanı ve boyayı aynı anda uygulayarak yapılan tek banyolu boyama yöntemiyle ilgili
monochrome
s.
Medical
52
Medikal
vücuda parmak basıncı uygulayarak gerginliği gideren masajın uzmanı olan kimse
reflexologist
i.
53
Medikal
aşındırıcı kimyasal uygulayarak ciltteki kırışıklıkların ve lekelerin giderilmesi
chemical peel
i.
54
Medikal
göğse baskı uygulayarak veya hayat öpücüğü vererek duran solunumun tekrar başlatıldığı yöntemler
artificial respiration
i.
55
Medikal
büzücü madde uygulayarak kanamayı durdurma
astriction
i.
56
Medikal
canlı hücreye elektrik uygulayarak hücre zarında dna'nın geçebileceği küçük gözenekler yaratıp gen aktarma işlemi
electroporation
i.
57
Medikal
heparin uygulayarak tedavi etmek
heparinize
f.
58
Medikal
heparin uygulayarak tedavi etmek
heparinise
f.
Printing
59
Baskı Teknikleri
ısıya duyarlı özel kağıda ısı uygulayarak baskı yapan yazıcı
thermal printer
i.
60
Baskı Teknikleri
ısıya duyarlı özel kağıda ısı uygulayarak baskı yapan yazıcı
electrothermal printer
i.
Food Engineering
61
Gıda
ısıl işlem uygulayarak stresin giderilmesi
annealing
i.
Logic
62
Mantık
yapıyı kural veya işlem uygulayarak tanımlamak
generate
f.
Archaeology
63
Arkeoloji
alet olarak kullanmak üzere taşa darbe veya baskı uygulayarak çıkarılan parça
flake
i.
Sport
64
Spor
(eskrim) baskı uygulayarak rakibin kılıcını bir çizgiden diğerine hareket ettirmek
bind
f.
Basketball
65
Basketbol
savunmacının defans yaptığı rakibe eliyle şarj uygulayarak pozisyonunu bozması
hand-checking
i.
Abbreviation
66
Kısaltma
hastanın alt bedenine baskı uygulayarak kan kaybını yavaşlatan ve turnike gibi ilk şoku önleyen şişme bir pantolon
mast (military antishock trousers)
kısalt.
Slang
67
Argo
kendinden güçsüz mahkuma şiddet uygulayarak istediğini elde eden mahkum
bull dog
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of uygulayarak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy