|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
yahudi din kurallarına göre hazırlanmış yiyecek ve içecek |
kosher i.
|
|
2 |
Genel |
yiyecek içecek firması |
catering firm i.
|
|
3 |
Genel |
yiyecek içecek hizmetleri |
food and beverage services i.
|
|
4 |
Genel |
yiyecek içecek sağlama |
purveyance i.
|
|
5 |
Genel |
parayla çalışan yiyecek içecek dağıtma makinesi |
automat i.
|
|
6 |
Genel |
yiyecek ve içecek |
food and beverage i.
|
|
7 |
Genel |
yiyecek ve içecek |
refreshments i.
|
|
8 |
Genel |
yiyecek ve içecek |
food and drink i.
|
|
9 |
Genel |
yiyecek içecek sağlayan kimse |
caterer i.
|
|
10 |
Genel |
yiyecek içecek sağlama |
catering i.
|
|
11 |
Genel |
yiyecek/içecek tatma etkinliği |
tasting i.
|
|
12 |
Genel |
yiyecek/içecek tatma etkinliği |
tasting i.
|
|
|
13 |
Genel |
yiyecek/içecek tatma etkinliği |
tasting i.
|
|
14 |
Genel |
yiyecek içecek sağlama |
opsonation i.
|
|
15 |
Genel |
yiyecek veya içecek servis alanı |
pit stop i.
|
|
16 |
Genel |
yiyecek ve içecek |
gear [dialect] i.
|
|
17 |
Genel |
mide bulandıran yiyecek/içecek |
puke i.
|
|
18 |
Genel |
bir porsiyonluk yiyecek veya içecek |
service i.
|
|
19 |
Genel |
bir porsiyonluk yiyecek veya içecek |
serving i.
|
|
20 |
Genel |
soğutmak (yiyecek/içecek) |
chill f.
|
|
21 |
Genel |
yiyecek ve içecek sağlamak |
cater f.
|
|
22 |
Genel |
bozulmuş olmak (yiyecek/içecek) |
be off f.
|
|
23 |
Genel |
yiyecek içecek sağlamak |
cater f.
|
|
24 |
Genel |
yiyecek veya içecek temin etmek |
give f.
|
|
25 |
Genel |
(yiyecek, içecek) bir parça almak |
partake f.
|
|
26 |
Genel |
(yiyecek, içecek) getirtmek |
send f.
|
|
27 |
Genel |
(yiyecek, içecek) servis ettirmek |
send f.
|
|
28 |
Genel |
bozuk (yiyecek/içecek) |
spoiled s.
|
|
29 |
Genel |
su katılarak hemen hazırlanan (yiyecek/içecek) |
instant s.
|
|
30 |
Genel |
hafif (yiyecek/içecek) |
mild s.
|
|
31 |
Genel |
(yiyecek veya içecek) ambalaja sarılı |
pouched s.
|
|
32 |
Genel |
hazır (yiyecek, içecek) |
instant s.
|
|
|
Phrasals |
|
33 |
Öbek Fiiller |
süresi dolmak (yiyecek, içecek) |
go off f.
|
|
34 |
Öbek Fiiller |
(bir yerde bir yiyecek/içecek) servisi yapmak |
serve (something) in (some place) f.
|
|
35 |
Öbek Fiiller |
(birine bir şeye bir yiyecek/içecek) sunmak/ikram etmek |
serve (something) to (someone or something) f.
|
|
Phrases |
|
36 |
İfadeler |
yiyecek ve içecek ile girilmez |
no food or drink permitted expr.
|
|
37 |
İfadeler |
yiyecek ve içecek ile girmek yasaktır |
no food or drink allowed expr.
|
|
38 |
İfadeler |
yiyecek ve içecek ile girilmez |
food and drink are not permitted expr.
|
|
39 |
İfadeler |
yiyecek ve içecek ile girilmez |
food and drink are not allowed expr.
|
|
40 |
İfadeler |
yiyecek ve içecek ile girmek yasaktır |
no food or drink permitted expr.
|
|
41 |
İfadeler |
yiyecek ve içecek ile girilmez |
no food or drink allowed expr.
|
|
42 |
İfadeler |
yiyecek ve içecek ile girmek yasaktır |
food and drink are not permitted expr.
|
|
43 |
İfadeler |
yiyecek ve içecek ile girmek yasaktır |
food and drink are not allowed expr.
|
|
Colloquial |
|
44 |
Konuşma Dili |
iştah kaçırıcı yiyecek/içecek |
hogwash i.
|
|
45 |
Konuşma Dili |
(yiyecek, içecek) seyreltmek |
cut f.
|
|
46 |
Konuşma Dili |
silip süpürmek (yiyecek, içecek) |
hoover up [uk] f.
|
|
47 |
Konuşma Dili |
bu (yiyecek, içecek, sefer) birinden |
this one is on (one) expr.
|
|
48 |
Konuşma Dili |
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek |
this one is on (one) expr.
|
|
49 |
Konuşma Dili |
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak |
this one is on (one) expr.
|
|
50 |
Konuşma Dili |
bu (yiyecek, içecek, sefer) birinden |
This one is on someone expr.
|
|
51 |
Konuşma Dili |
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek |
This one is on someone expr.
|
|
52 |
Konuşma Dili |
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak |
This one is on someone expr.
|
|
53 |
Konuşma Dili |
(yiyecek, içecek, sefer) birinden |
be on (one) expr.
|
|
54 |
Konuşma Dili |
(yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek |
be on (one) expr.
|
|
55 |
Konuşma Dili |
(yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak |
be on (one) expr.
|
|
56 |
Konuşma Dili |
bu (yiyecek, içecek, sefer) birinden |
this one is on expr.
|
|
57 |
Konuşma Dili |
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek |
this one is on expr.
|
|
58 |
Konuşma Dili |
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak |
this one is on expr.
|
|
59 |
Konuşma Dili |
bu (yiyecek, içecek, sefer) benden |
this one's on me expr.
|
|
Idioms |
|
60 |
Deyim |
evinden uzak birine gönderilen yiyecek, içecek, kıyafet içeren paket |
care package i.
|
|
61 |
Deyim |
(yiyecek, içecek) yumulmak |
walk into f.
|
|
62 |
Deyim |
(bir yiyecek/içecek) birine iyi gelmemek |
not agree with someone f.
|
|
63 |
Deyim |
(bir yiyecek/içecek) birine dokunmak |
not agree with someone f.
|
|
64 |
Deyim |
(bir yiyecek/içecek) birine yaramamak |
not agree with someone f.
|
|
65 |
Deyim |
(bir yiyecek/içecek) birine iyi gelmemek |
not agree with someone f.
|
|
66 |
Deyim |
(bir yiyecek/içecek) birine dokunmak |
not agree with someone f.
|
|
67 |
Deyim |
(bir yiyecek/içecek) birine yaramamak |
not agree with someone f.
|
|
Trade/Economic |
|
68 |
Ticaret/Ekonomi |
tüccar denizciye verilen yasal olan günlük minimum yiyecek ve içecek miktarı |
whack [uk] i.
|
|
69 |
Ticaret/Ekonomi |
sıcak yiyecek ve içecek satan seyyar minibüs |
pie cart [new zealand] i.
|
|
70 |
Ticaret/Ekonomi |
taze yiyecek ve içecek tedarik etmek |
reprovision f.
|
|
71 |
Ticaret/Ekonomi |
taze yiyecek ve içecek stoklamak |
reprovision f.
|
|
Law |
|
72 |
Hukuk |
(eski ingiliz hukukunda) ormancıların orman sınırları dahilinde yiyecek, içecek ve barınma talep hakkına elverişli arazi |
terra putura i.
|
|
|
73 |
Hukuk |
ormancıların, orman sınırları dahilinde yiyecek, içecek ve barınma talebi hakkı |
puture i.
|
|
Tourism |
|
74 |
Turizm |
otel odasında içecek yiyecek sunulması |
room service i.
|
|
75 |
Turizm |
yiyecek ve içecek sunan bar ya da küçük restoran |
wine bar i.
|
|
76 |
Turizm |
yiyecek-içecek tesisi |
refreshments facility i.
|
|
77 |
Turizm |
yiyecek-içecek sektörü |
food and beverage sector i.
|
|
Food Engineering |
|
78 |
Gıda |
(yiyecek veya içecek) istenmeyen fermantasyon sonucu ekşimiş |
fermented s.
|
|
Gastronomy |
|
79 |
Mutfak |
uçuş sırasında yiyecek-içecek servisi |
inflight catering i.
|
|
80 |
Mutfak |
yiyecek içecek müdürü |
food and beverages manager i.
|
|
81 |
Mutfak |
yiyecek-içecek hizmeti |
catering i.
|
|
82 |
Mutfak |
yiyecek içecek servisi |
catering i.
|
|
83 |
Mutfak |
yiyecek içecek servisi |
food service i.
|
|
84 |
Mutfak |
yiyecek ya da içecek olarak hazırlanan, meşe palamudu ve kakaodan yapılan çikolataya benzer bir madde |
racahout i.
|
|
85 |
Mutfak |
yiyecek-içecek hizmeti sağlanmamış |
uncatered s.
|
|
86 |
Mutfak |
yiyecek-içecek hizmeti almamış |
uncatered s.
|
|
87 |
Mutfak |
bulamaç gibi (yiyecek/içecek) |
sloppy s.
|
|
88 |
Mutfak |
(yiyecek veya içecek) önemli |
solid s.
|
|
Religious |
|
89 |
Dini |
yahudi din kurallarına göre hazırlanmamış (yiyecek ve içecek) |
unkosher s.
|
|
Environment |
|
90 |
Çevre |
ortamdaki kimyasal ya da radyoaktif maddelerden etkilenmiş ve tüketim için uygun olmayan içecek ya da yiyecek |
chemical contamination i.
|
|
Archaic |
|
91 |
Eski Kullanım |
(yiyecek, içecek) özel tat |
gust i.
|
|
92 |
Eski Kullanım |
(birini) yiyecek-içecek vererek canlandırmak |
refect f.
|
|
Slang |
|
93 |
Argo |
yiyecek içecek kabı |
esky i.
|
|
94 |
Argo |
(yiyecek, içecek) yuvarlamak |
snork down f.
|
|
95 |
Argo |
(yiyecek, içecek) gömmek |
snork down f.
|
|
96 |
Argo |
(yiyecek, içecek) yuvarlamak |
snork f.
|
|
97 |
Argo |
(yiyecek, içecek) gömmek |
snork f.
|
|