Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | yıllarca | for years zf. | ||
Silicon implants were used for years before there was regulation or surveillance of their use. Silikon implantlar, kullanımlarına ilişkin bir düzenleme ya da gözetim olmadan önce yıllarca kullanılmıştır. More Sentences |
||||
Genel | yıllarca | for ages zf. | ||
She has lived alone for ages. O yıllarca yalnız yaşadı. More Sentences |
||||
Genel | yıllarca | for many years zf. | ||
The condemned sometimes await their execution for many years in American prisons. Mahkumlar bazen yıllarca Amerikan hapishanelerinde idamlarını beklemektedir. More Sentences |
||||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | yıllarca | in years expr. | ||
Tom hasn't done that in years. Tom yıllarca bunu yapmadı. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | yıllarca | year-on-year zf. | ||
Genel | yıllarca | year in and year out zf. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | çin'de yıllarca yaşamış batılı gazeteciler ya da diplomatlar | old china hands i. |
Genel | yıllarca süren | perennial s. |
Genel | gelecek uzun yıllarca | for years to come zf. |
Phrases | ||
İfadeler | bundan sonra yıllarca | for years after expr. |
İfadeler | yıllarca süren ihmalin sonunda | after years of neglect expr. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | yıllarca...olarak övülmüş | long hailed as expr. |
Idioms | ||
Deyim | uzun süre/yıllarca popülerliğini korumak | survive the test of time f. |
Deyim | asırlarca/yıllarca hatırlanan | for the ages expr. |
Mythology | ||
Mitoloji | (yunan mitolojisinde) içinde binlerce büyükbaş hayvan bulunan ahırını yıllarca temizletmemiş kral | augeas i. |