zıt yönde - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

zıt yönde



"zıt yönde" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 7 sonuç

Türkçe İngilizce
General
zıt yönde back s.
zıt yönde right about s.
zıt yönde negatively zf.
zıt yönde about zf.
zıt yönde right about zf.
zıt yönde rightabout zf.
zıt yönde rightabout zf.

"zıt yönde" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 32 sonuç

Türkçe İngilizce
General
(apsede) akıntıyı kolaylaştırmak için zıt yönde açılan cerrahi delik counteropening i.
zıt yönde vurulan darbe counterbuff i.
zıt yönde salınım countersway i.
zıt yönde dönme controversion i.
zıt yönde dönüş controversion i.
yangının yönüne zıt yönde bir yangın başlatmak backfire f.
(sarılmış bir şeyi) zıt yönde döndürerek açmak unwreathe f.
zıt yönde desteklemek counterbrace f.
(hanedan armalarındaki hayvanlar) kafaları zıt yönde duracak şekilde uzanan counter-couchant s.
(hanedan armalarında) kafaları zıt yönde uzanan countercouchant s.
(hanedan armalarında) zıt yönde koşan countercourant s.
(hanedan armalarındaki hayvanlar) zıt yönde koşan counter-courant s.
-e zıt yönde against ed.
Phrases
aksi/ters/zıt/karşıt yönde by contraries [obsolete] zf.
Technical
zıt yönde yeniden çekme reverse redrawing i.
zıt yönde çekme reverse drawing i.
malzemelerin zıt yönde dönen iki dişli metal disk arasında öğütüldüğü makine attrition mill i.
çözmek için zıt yönde döndürmek untwist f.
zıt yönde akmak counterflow f.
zıt yönde baskı uygulamak counterpressure f.
zıt yönde akan countercurrent s.
Biology
belirli bir uyarana zıt yönde gerçekleşen (hareket, büyüme) negative s.
Botanic
zıt yönde çıkan küçük yaprakları ve mavi çiçek salkımları olan çok yıllık bodur bir ot thyme-leaved speedwell (veronica serpyllifolia) i.
tropik bölgelerde yetişen, yaprakları birbirine zıt yönde çıkan ve düzensiz gösterişli çiçekleri olan bir ağaç familyası trumpet-creeper family i.
tropik bölgelerde yetişen, yaprakları birbirine zıt yönde çıkan ve düzensiz gösterişli çiçekleri olan bir ağaç familyası bignoniaceae i.
normal olana zıt yönde sıkıştırılmış obcompressed s.
normal olana zıt yönde ezilmiş obcompressed s.
Geography
arazi eğimine zıt yönde akan (nehir) obsequent s.
Geology
tabakaların zıt yönde yukarı kıvrılarak meydana getirdiği ara kesit synclinal axis i.
Military
zıt yönde döndürmek counterwheel f.
Music
sabit aralıkta zıt yönde hareket eden contrary s.
Entomology
(böcek anteni) birbirine zıt yönde uzun ve düz çıkıntılı kısa eklemleri olan biflabellate s.