Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
zor şey
"zor şey"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
zor şey
stinker
i.
2
Genel
zor şey
hoor
i.
Slang
3
Argo
zor şey
bugger
i.
"zor şey"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 107 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
zor satan şey
hard sell
i.
2
Genel
izlemesi zor şey
horror show
i.
3
Genel
anlaşılması zor şey
riddle
i.
4
Genel
dayanması zor şey
rigourousness
i.
5
Genel
katlanması zor şey
rigourousness
i.
6
Genel
çok zor şey
chinese puzzle
i.
7
Genel
katlanılması zor şey
grimness
i.
8
Genel
başa çıkılması zor şey
ogre
i.
9
Genel
çok zor şey
devil
i.
10
Genel
kontrolü zor şey
devil
i.
11
Genel
anlaması zor şey
devil
i.
12
Genel
anlaşılması zor şey
insolubility
i.
13
Genel
zor durumda bırakan şey
disadvantage
i.
14
Genel
kontrolü zor şey
beast
i.
15
Genel
başa çıkılması zor şey
beast
i.
16
Genel
algılanması zor şey
subtlety
i.
17
Genel
dikkat edilmesi zor şey
subtlety
i.
18
Genel
çözülmek (zor bir şey)
unravel
f.
19
Genel
birisine zorla/zor kullanarak bir şey yaptırmak
torment someone into doing something
f.
Phrasals
20
Öbek Fiiller
zor kullanarak birinden bir şey çalmak
extort something from someone or something
f.
21
Öbek Fiiller
zar zor bir şey/anlam çıkarmak
wrest out
f.
22
Öbek Fiiller
zar zor bir şey söylemek
gasp something out
f.
23
Öbek Fiiller
(birinden) zor kullanarak (bir şey) almak
squeeze (something) from (someone)
f.
24
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) zar zor (bir şey) almak/çıkarmak
wrench (something) out of (someone or something)
f.
25
Öbek Fiiller
-den zor kullanarak bir şey almak
extort from
f.
26
Öbek Fiiller
(bir şeye/bir şey boyunca) zor dayanmak
flounder through (something)
f.
27
Öbek Fiiller
zar zor bir şey mırıldanmak
groan out
f.
28
Öbek Fiiller
(birinin) kötü/zor/travmatik bir şey yaşamasına neden olmak
put (someone) through (something)
f.
29
Öbek Fiiller
-den zor kullanarak bir şey almak
squeeze from
f.
30
Öbek Fiiller
(birine) zorla/zor kullanarak (bir şey yaptırmak)
torment (one) into (doing something)
f.
31
Öbek Fiiller
(birine) zorla/zor kullanarak (bir şey yaptırmak)
torture (one) into (doing something)
f.
32
Öbek Fiiller
zorla/zor kullanarak (bir şey yaptırmak)
torture into
f.
Proverb
33
Atasözü
trajik, zor, rahatsız edici her şey üzerinden yeterince zaman geçtikten sonra mizahın konusu olabilir
comedy equals tragedy plus time [cliché]
34
Atasözü
trajik, zor, rahatsız edici her şey üzerinden yeterince zaman geçtikten sonra mizahın konusu olabilir/komediye dönüşebilir
humor equals tragedy plus time [cliché]
35
Atasözü
başta zor olan her şey alıştıkça/zamanla kolay gelmeye başlar
all things are difficult before they are easy
36
Atasözü
başta zor olan her şey alıştıkça/zamanla kolay gelmeye başlar
all things are difficult before they are easy
Colloquial
37
Konuşma Dili
zar zor kazanılan şey
a close-run thing
i.
38
Konuşma Dili
başa çıkılması zor problem/durum/kimse/şey
a tough nut
i.
39
Konuşma Dili
çözülmesi zor problem/durum/kimse/şey
a tough nut
i.
40
Konuşma Dili
zar zor (bir şey yapmak)
struggle to (do something)
f.
41
Konuşma Dili
çok zor (şey)
one heck of a (something or someone)
expr.
42
Konuşma Dili
zor bir şey değil
no prob
expr.
43
Konuşma Dili
kesin bir şey söylemek zor
anyone's call
expr.
44
Konuşma Dili
kesin bir şey söylemek zor
anybody's call
expr.
Idioms
45
Deyim
arayıp bulması çok zor olan şey
needle in a haystack
i.
46
Deyim
yapması veya uğraşması zor veya garip şey
the devil
i.
47
Deyim
başarılması zor şey
a bridge too far
i.
48
Deyim
zor zamanda sığınılacak şey
security blanket
i.
49
Deyim
zor zamanda sığınılacak şey
a security blanket
i.
50
Deyim
kabullenmesi zor olan şey
a tough pill to swallow
i.
51
Deyim
çözümü zor şey
a wheel within a wheel
i.
52
Deyim
çok istenen ama elde edilmesi/ulaşılması zor şey
the end of the rainbow
i.
53
Deyim
çok zor (bir şey)
a deuce of a (something)
i.
54
Deyim
zor bir şey
a devil of a nuisance
i.
55
Deyim
zor bir şey
the devil of a nuisance
i.
56
Deyim
anlaşılması/kestirilmesi zor veya imkansız gizemli şey
a riddle, wrapped in a mystery, inside an enigma
i.
57
Deyim
(biri için) anlaşılması olanaksız/zor şey
a closed book (to somebody)
i.
58
Deyim
değişimi/ilerlemeyi çok zor kılan şey
a dead weight
i.
59
Deyim
yeri doldurulamaz/doldurulması zor kimse/şey
a hard act to follow
i.
60
Deyim
başarısına/seviyesine ulaşılması zor kimse/şey
a hard act to follow
i.
61
Deyim
standardına ulaşılması zor kimse/şey
a hard act to follow
i.
62
Deyim
anlaşılması zor kimse/şey
a hard nut (to crack)
i.
63
Deyim
yeri doldurulamaz/doldurulması zor kimse/şey
a tough act to follow
i.
64
Deyim
başarısına/seviyesine ulaşılması zor kimse/şey
a tough act to follow
i.
65
Deyim
standardına ulaşılması zor kimse/şey
a tough act to follow
i.
66
Deyim
zor kimse/şey
a nasty piece of work
i.
67
Deyim
arayıp bulması çok zor olan şey
a needle in a haystack
i.
68
Deyim
zor zamanlarında tutunacak/sırtını yaslayacak biri/bir şey
a port in a storm
i.
69
Deyim
yeri doldurulması zor kimse/şey
a tough act to follow
i.
70
Deyim
işleri/durumu katlanılması daha da zor hale getiren şey
a final turn of the screw
i.
71
Deyim
işleri/durumu katlanılması daha da zor hale getiren şey
a last turn of the screw
i.
72
Deyim
tahmin edilmesi zor kimse/şey
an unknown quantity
i.
73
Deyim
öngörmesi zor kimse/şey
an unknown quantity
i.
74
Deyim
(biri için kabullenmesi) zor bir şey
a bitter pill (for somebody) (to swallow)
i.
75
Deyim
çözülmesi zor şey
brain-teaser
i.
76
Deyim
yenmesi zor biri/bir şey
force to be reckoned with
i.
77
Deyim
yeri doldurulamaz/doldurulması zor kimse/şey
hard act to follow
i.
78
Deyim
başarısına/seviyesine ulaşılması zor kimse/şey
hard act to follow
i.
79
Deyim
standardına ulaşılması zor kimse/şey
hard act to follow
i.
80
Deyim
yeri doldurulamaz/doldurulması zor kimse/şey
tough act to follow
i.
81
Deyim
başarısına/seviyesine ulaşılması zor kimse/şey
tough act to follow
i.
82
Deyim
standardına ulaşılması zor kimse/şey
tough act to follow
i.
83
Deyim
aşması zor şey
high bar
i.
84
Deyim
elde edilmesi zor bir şey istemek
cry for the moon
f.
85
Deyim
elde edilmesi zor bir şey istemek
ask for the moon
f.
86
Deyim
(bir şey yapmamak) için kendini zor tutmak
as much as (one) could do (not) (to do something)
f.
87
Deyim
zor biri/bir şey olmak
be a nasty piece of work
f.
88
Deyim
bir şey yapmamak için kendini zor tutmak
be bursting to do something
f.
89
Deyim
epeyce zor (bir şey) olmak
be no mean (something)
f.
90
Deyim
elde edilmesi zor bir şey istemek
cry/ask for the moon [uk]
f.
91
Deyim
elde edilmesi zor bir şey istemek
want the moon [uk]
f.
92
Deyim
(bir şey yapmak konusunda) işi zor olmak
have your work cut out (to do something/doing something)
f.
93
Deyim
bir şey/bir şey yapmak zor gelmemek
think nothing of something/of doing something
f.
94
Deyim
bir şey/bir şey yapmak zor gelmemek
not think anything of something/of doing something
f.
95
Deyim
(biri/bir şey) için kaldırması zor
too hot for (someone or something)
s.
96
Deyim
tarifi zor bir şey
there's something about (someone or something)
expr.
97
Deyim
yapılması imkansız/çok zor bir şey
it is easier for a camel to go through the eye of a needle
expr.
98
Deyim
yenmesi zor (biri/bir şey)
(someone or something) to be reckoned with
expr.
99
Deyim
yenmesi zor (biri/bir şey)
a ... to be reckoned with
expr.
100
Deyim
yenmesi zor (biri/bir şey)
a ... to reckon with
expr.
101
Deyim
gerçekleşmesi çok zor bir şey
blood out of a stone
expr.
Slang
102
Argo
çok zor şey
skull-buster
i.
103
Argo
adlandırması zor veya imkansız şey
blivit
i.
104
Argo
zor kimse/şey
bitch
i.
105
Argo
ilk kez tehlikeli/zor/yasa dışı bir şey yapmak
burst (one's) cherry
f.
106
Argo
zor bir şey değil
nbd (no big deal)
expr.
107
Argo
çok zor (biri/bir şey)
one hell of a (something or someone)
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of zor şey
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy