-al - Türkisch Englisch Wörterbuch

-al

Bedeutungen, die der Begriff "-al" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 217 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
eid al-adha n. kurban bayramı
Happy Eid al-Adha.
Kurban Bayramı'nız mübarek olsun.

More Sentences
General
al-aqsa mosque n. mescid-i aksa
Palestinians have the right to visit the al-Aqsa Mosque.
Filistinlilerin Mescid-i Aksa'yı ziyaret etme hakkı vardır.

More Sentences
eid al-adha n. kurban bayramı
Happy Eid al-Adha.
Kurban Bayramın kutlu olsun.

More Sentences
Politics
al-qa'ida n. el kaide
US Secretary of Defense, Donald Rumsfeld, is proclaiming that Iraq is giving refuge to al-Qa'ida terrorists.
ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, Irak'ın El Kaide teröristlerine sığınak olduğunu ilan ediyor.

More Sentences
al qaeda n. el kaide
Today, it is extremist organisations such as Al Qaeda that represent the destruction of modernity.
Bugün modernitenin yıkımını temsil edenler El Kaide gibi aşırılık yanlısı örgütlerdir.

More Sentences
al-qaida n. el kaide
Did Bush have ties to al-Qaida?
Bush'un El Kaide ile bağlantısı var mıydı?

More Sentences
General
smart al·eck n. kendini bir şey sanan
smart al·eck n. çok bilmiş
al-fatehah n. el fatiha
shatt al-arab n. şatt' ül-arab
shaykh al-islam n. şeyhülislam
laylat al-baraa n. beraat kandili
lailat al bara n. berat kandili
laylat al-qadr n. kadir gecesi
lailet al berat n. berat kandili
al-wuḍū n. abdest
al-aqsa n. mescidi aksa
al-masjid al-aqsa n. mescidi aksa
al-masjid al-aqsa n. mescid-i aksa
al-aqsa n. mescid-i aksa
al-aqsa mosque n. mescidi aksa
as-sirat al-mustaqeem (arabic) n. sırat köprüsü
as-sirat al-mustaqim (the straight path) n. doğru yol
eid al-fitr n. ramazan bayramı
id-al-fitr n. ramazan bayramı
eid al-fitr n. şeker bayramı
id-al-fitr n. şeker bayramı
salat al eid n. bayram namazı
salat al eidain n. bayram namazı
al-quds n. kudüs
al-anon n. alkolik yakınlarının destek grubu
martyrs of al-aqsa n. el-aksa şehitleri tugayları
martyrs of al-aqsa n. batı şeria'da faal olan, el fetih'in militan bir yan örgütü
al fresco adj. açık havada yapılan
al fresco adj. açık hava
al desko adv. başkasının masasında
al desko adv. başkasının iş yerinde
al fresco adv. açık havada
Phrases
al-fatiha for the soul expr. ruhuna fatiha
Colloquial
al desko [brit] expr. (kendi) masasında
Politics
al nathir n. filistinli terörist bir örgüt
al qanoon n. lashkar-e-omar
al qanoon n. pakistan'da terörist bir örgüt
al sunna wal jamma n. nijerya'da bulunan bir islam örgütü
al tawhid n. almanya'da faaliyet gösteren terörist bir islam örgütü
al-aksa martyrs brigades n. el aksa şehitleri tugayı
al-asifa n. yaser arafat'ın filistin'de kurduğu örgüt
al-asifa n. el fetih
al-gama'a al-islamiyya n. islam cemaati
al-gama'a al-islamiyya n. mısır'da faaliyet gösteren islamcı bir terör örgütü
al-jama'a al-islamiyya n. islam cemaati
al-jama'a al-islamiyya n. mısır'da faaliyet gösteren islamcı bir terör örgütü
al-iraq n. ırak
al-itihaad al-islamiya (aiai) n. somali'de kurulmuş, el kaide'ye finansal destek veren radikal islamcı bir örgüt
al-jama'a al-islamiyyah al-muqatilah bi-libya n. 1995 yılında libya'da kurulan ve el kaide ile bağlantılı bir terör örgütü
al-jihad n. 1970'lerin sonundan beri aktif olan mısır hükümetini devirip şeriat devleti kurmaya çalışan radikal islamcı grup
al-magrib n. fas
al-ma'unah n. malezya'da hükümeti devirip ve islam devleti kurmak isteyen radikal direnişçi islamcı grup
al-muhajiroun n. büyük britanya'da bin ladin ve diğer terörist grupları destekleyen radikal islamcı bir örgüt
al-ummah n. hindistan'da kurulmuş bir terör örgütü
al-anfal campaign n. el-enfal harekatı/operasyonu
al fatah n. el fetih
al-nusra front n. el-nüsra cephesi
abu hafs al-masri brigades n. ebu hafsa el-mısri tugayları
al aqsa martyrs' brigade n. el aksa şehitleri tugayı
al-shabaab n. el-şebab
oic al quds committee n. iit kudüs komitesi
al-ikhwan al-muslimūn n. ihvan
al-ikhwan al-muslimūn n. müslüman kardeşler örgütü
al-ikhwan al-muslimūn n. müslüman kardeşler
al fatah n. yaser arafat'ın filistin'de kurduğu örgüt
ansar al islam n. ırak kürdistan bölgesinde kurulmuş radikal islamcı bir terör örgütü
umar al-mukhtar forces n. ömer muhtar güçleri
umar al-mukhtar forces n. israil'i mağlup etmeye ve lübnan, filistin ve golan tepelerini birleştirmeye çalışan filistinli bir örgüt
forces of umar al-mukhtar n. ömer muhtar güçleri
forces of umar al-mukhtar n. israil'i mağlup etmeye ve lübnan, filistin ve golan tepelerini birleştirmeye çalışan filistinli bir örgüt
maktab al-khidmat n. mektebu'l hidemat
maktab al-khidmat n. usame bin ladin tarafından kurulmuş, rusya'ya karşı savaşmaları için afganistan'a asker göndermiş bir terör örgütü
iz al-din al-qassam battalions n. izzeddin el-kassam tugayları
salah al-din battalions n. izzeddin el-kassam tugayları
al-jama'a al-islamiyya (the islamic group) n. mısır'da faaliyet gösteren islamcı bir terör örgütü
harakat al-jihad al-islami al-filastini n. 1979'da kurulmuş filistinli bir terör örgütü
al- fatah n. el-fetih
al- fatah n. yaser arafat'ın filistin'de kurduğu örgüt
jabat al-tahrir al-filistiniyyah n. filistin kurtuluş cephesi
al-ki expr. gelecek için umut (washington eyaletinin sloganı)
Technical
al-fin process n. al-fin süreci
modified al-si alloy n. inceltik al-si alaşımı
Computer
Al abrev. yapay zeka
Automotive
al fresco driving n. al fresko tarzı sürüş
Gastronomy
al dente adj. dişe gelecek şekilde haşlanmış
History
al alamayn n. el-alameyn muharebesi
al-andalus n. endülüs
kut al amara n. kut'ül amare
Religious
al hijrah n. hicri takvimin başlangıcını simgeleyen dini bir bayram
al sirat n. sırat köprüsü
al sirat n. islam dininde doğru yol
al-qur'an n. kuran
al-rashid trust n. afganistan'da bir islami terör örgütü
ahl al-bayt n. ehlibeyt
bayt al-muqaddas n. el-aksa camii
al-aqsa mosque n. el-aksa camii
al-aqsa n. el-aksa camii
haram al-sharif n. el-aksa camii
surah al-fatihah n. el fatiha suresi
al-hajar al-aswad n. hacerül esved
laylat al-qadr (the koran's first appearance to prophet mohammad) n. kadir gecesi
eid-al-adha n. kurban bayramı
mawlid al-nabi (prophet's birthday) n. mevlid kandili
lailat al miraj (prophet mohammad's rising to sky) n. miraç kandili
laylat al-raghaib n. regaip kandili
id al-adha n. kurban bayramı
dar al-harb n. müslümanların azınlık olduğu ve zulme uğradığı bölge
dar al-harb n. savaş yuvası
dar al-islam n. müslümanların çoğunluk olduğu bölge
dar al-islam n. islam yuvası
id al-adha n. ramazandan yetmiş gün sonra kutlanan dini bayram
id al-fitr n. ramazan bayramı
id al-fitr n. şeker bayramı
surah al-kawthar n. kevser suresi
surah al-masad n. tebbet suresi
surah al-falaq n. felak suresi
surah al-ikhlas n. ihlas suresi
surah al-maun n. maun suresi
surah al-qiyamah n. kıyamet suresi
surah al-jinn n. cin suresi
surah al-mulk n. mülk suresi
surah al-hujuraat n. hucurat suresi
surah al-fath n. fetih suresi
surah al-ahzaab n. ahzab suresi
surah al-ankabut n. ankebut suresi
surah al-furqan n. furkan suresi
surah al-hajj n. hac suresi
surah al-anbiya n. enbiya suresi
surah al-kahf n. kehf suresi
surah al-isra n. isra suresi
surah al-baqarah n. bakara suresi
al-qur'an n. kuran-ı kerim
Geography
al-hudaydah n. yemen'in kızıldeniz'deki önemli bir limanı
jisr al-shughur n. cisr eş şuğur
rub' al khali n. suudi arabistan'da bir çöl
rub al-khali n. suudi arabistan'da bir çöl
al ʽamārah n. ırak'ta bir şehir
al-hasa n. suudi arabistan'ın kuzeydoğusunda bir bölge
al khums n. libya'da bir kasaba ve liman
al kut n. ırak'ta bir şehir
al falluja n. ırak'ta bir şehir
al-jezair n. cezayir (ülkenin de adı olan başkent)
al falluja n. felluce
al fallūjah n. felluce
al hufuf n. suudi arabistan'da bir şehir
al fallūjah n. ırak'ta bir şehir
al hudaydah n. yemen'de bir şehir
al mansûrah n. mısır'da bir şehir
al fayyum n. feyyum
al fujayrah n. füceyre
al fujayrah n. arap emirliklerinden biri
al-mukalla n. yemen'de bir liman şehri
al hamad n. suriye çölü'nün özellikle ürdün ve suudi arabistan topraklarında bulunan güneybatı kısmı
al manamah n. bahreyn'in başkenti
al hufuf n. suudi arabistan'da bir şehir
al anbar n. el anbar
al khalil n. el halil
al aqabah n. akabe
al manamah n. manama
al anbar n. batı ırak'ta bir bölge
al mansûrah n. mansure
al marj n. marj
al madinah n. medine
al qahira n. kahire
al marj n. libya'da bir yerleşim yeri
al alamayn n. el-alameyn
al alamayn n. mısır'da bir kent
al ladhiqiyah n. latakya
tarabulus al-gharb n. libya'nın başkenti
al-ubayyid n. sudan'ın merkezinde bir şehir
al faiyûm n. el fayyum
al faiyûm n. fayyum
al-ubayyid n. el-ubeyd
al faiyûm n. orta kuzey mısır'da bir kent
al faiyûm n. el feyyum
al faiyûm n. feyyum
rub' al khali n. rubülhali çölü
al biqa n. bekaa vadisi
al biqa n. lübnan'da bir vadi
al jizah n. gize
al jizah n. nil nehri'nin batı yakasında bulunan bir kuzey mısır kenti
al jazirah n. el cezire
al jazirah n. sudan'da bir bölge
rub al khali n. arap yarımadası'nın güneydoğu iç kısmında bir çöl bölgesi
shatt al arab n. şatt' ül-arab
shatt al arab n. şattülarap nehri
shatt-al-arab n. şatt' ül-arab
shatt-al-arab n. şattülarap nehri
Music
al segno n. müzisyene geri dönüp işaret ile tekrar başlaması için verilen komut
al-rababa n. gövdesi hindistan cevizi kabuğundan yapılan küçük yaylı bir çalgı
al fine adv. sonuna kadar
al rovescio adv. aksi yönde
al segno adv. nakaratın başına dönen
Painting
al secco adj. kuru sıva üzerine yapılan boyama sanatındaki gibi boyanmış
al secco adv. kuru sıva üzerine yapılan boyama sanatındaki gibi
Abbreviation
asbat al-ansar n. 1990'lardan beri lübnan'da faaliyet gösteren filistinli aşırı dinci sünni bir örgüt
et. al expr. ve diğerleri
et al. expr. ve arkadaşları
et al. expr. ve ark.
et al expr. ve diğerleri
et al. expr. ve diğerleri
et al expr. ve arkadaşları
et al expr. ve ark.
Slang
herb and al n. ot ve dem
herb and al n. ot ve piiz
herb and al n. esrar ve içki
herb and al n. esrar ve alkol
talk to herb and al v. esrar ve içki kullanmak
talk to herb and al v. ot ve dem kullanmak
talk to herb and al v. ot ve piiz kullanmak
Modern Slang
al roker syndrome n. vücudun her yerinin büyük ölçüde zayıflayıp kafanın büyük kalması

Bedeutungen, die der Begriff "-al" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
al sana here! interj.
Here's a little secret.
Al sana küçük bir sır.

More Sentences
Colloquial
al senin olsun take it interj.
Take it.
Al senin olsun.

More Sentences
kendin al get it yourself expr.
If you want something to eat, you'll need to get it yourself.
Yiyecek bir şey istiyorsan, kendin almalısın.

More Sentences
şimdi (satın) al buy now expr.
You can buy now and pay later with credit.
Kredi ile şimdi alıp sonra ödeyebilirsiniz.

More Sentences
Speaking
bir ısırık al take a bite expr.
I'll just take a bite, if you don't object.
İtiraz etmezsen bir ısırık alacağım.

More Sentences
Computer
e-posta al get e-mail expr.
I'm always happy when I get email from you.
Senden e-posta aldığımda hep mutlu oluyorum.

More Sentences
Common Usage
al red adj.
General
al sancak turkish flag n.
al trick n.
al bayrak the turkish flag n.
al renk vermilion n.
al al crimson n.
al rubicund n.
al yanaklı maymun rhesus n.
al yanaklar ruddy cheeks n.
al chestnut n.
al vermilion n.
al scarlet n.
al rouge n.
al yanaklar rosy cheeks n.
al sancak the turkish flag n.
al basması incubus n.
sözde-alıcı pseudo receptor n.
radyo vericileri-alıcıları radio transmitter-receivers n.
canlı al carmine n.
bul karayı al parayı oyunu three-card monte n.
bul karayı al parayı oyunu three-card marney n.
bul karayı al parayı oyunu find the lady n.
bul karayı al parayı oyunu three-card shuffle n.
bul karayı al parayı oyunu follow the lady n.
bul karayı al parayı oyunu follow the bee n.
bul karayı al parayı oyunu three-card trick n.
kitabın al köşesi tail n.
al ve götür grab and go n.
içkini al gel partisi bottle party n.
(yanaklarda) al rengi rosiness n.
canlı al ruby n.
al basmak get puerperal fever v.
yanakları al al olmak look in the pink v.
(cilt) al al olmak inflame v.
al rosy adj.
al yanaklı rubicund adj.
al yanaklı ruddy adj.
al ruddy adj.
alı al moru mor flushed adj.
al bay adj.
alı al moru mor purple in the face adj.
al yanaklı ruddy-cheeked adj.
eve al take-home adj.
al al olmuş reddened adj.
(sağlıklı anlamında) al yanaklı rosier adj.
al yanaklı rosy adj.
al yanaklı rosy-cheeked adj.
al-sat in-and-out adj.
al-sat in-and-out adj.
yanakları al al olmuş rose-cheeked adj.
yanakları al al olmuş rosy-cheeked adj.
benden de al o kadar same here interj.
ayağını denk al! take care! interj.
al sana take it! interj.
al benden de o kadar same here interj.
ayağını denk al! watch your step! interj.
yol al! imshi interj.
al da başına çal! dich [obsolete] interj.
al işte there interj.
gardını al! en garde expr.
içkini al gel bring a bottle [uk] expr.
Phrases
al aşağı vur yukarı with a lot of bargaining n.
al sana … there's (or that's) for you expr.
al birini vur ötekine one is no better than the other expr.
dikkate al don't ignore expr.
dikkate al do not ignore expr.
doğru kelimeyi seç ve daire içine al choose the correct word and circle it expr.
tavsiyemi dikkate al take my advice to heart expr.
tuhaf olanı daire içine al circle the odd one out expr.
Proverb
bir çocuktan bir deliden al haberi children and fools speak the truth
işini sağlama al mouse that has but one hole is quickly taken
ev alma komşu al (rus atasözü) get right neighbours rather than the right house
çocuktan al haberi children and fools tell the truth
başkalarının hatalarından ders al learn wisdom by the follies of others
çocuktan al haberi out of the mouths of babes (oft times come gems)
işini sağlama al foresight is better than hindsight
işini yaparken kendini de sağlama al one hand for (oneself) and one (hand) for the ship
işini yaparken kendini de sağlama al one hand for oneself and one for the ship
iti an çomağı eline al speak of the devil, and he appears
bulmuşken al/yap sonra bir daha bulamayabilirsin he that will not when he may, when he will he may have nay
Colloquial
bul karayı al parayı shell game n.
al şunları take these n.
al bakayım here you go n.
al götür grab and go n.
(birine) al bir tarafına sok demek tell somebody what they can do with something v.
al başına çal shove it expr.
al başına çal stick it expr.
al da başına çal stick it expr.
al da başına çal shove it expr.
ağırdan al take it down a notch expr.
al bakalım here you go expr.
al işte here you are expr.
al işte yine here we go again expr.
bir gün izin al take a day expr.
derin bir nefes al take a big whiff expr.
ceketini al lütfen get your coat please expr.
hazır nişan al ateş ready-aim-fire expr.
gardını al be on your guard expr.
gelip beni al come get me expr.
hayatının kontrolünü eline al take your life in your hands expr.
erkeksen al/yap gibi meydan okuma ifade eden bir söz want to make something of it expr.
erkeksen al/yap gibi meydan okuma ifade eden bir söz wanna make sumpin' of it? expr.
eğil ve siper al (kendini koru/kolla) duck and cover expr.
hepsini al have it all expr.
ister al ister alma take it or leave it expr.
intikamımı al avenge me expr.
kendine bir içki al have yourself a drink expr.
ne istersen al take whatever you want expr.
kendine yiyecek bir şeyler satın al buy yourself some food expr.
nefes al breathe expr.
lafını geri al take it back expr.
sözünü geri al take it back expr.
tüm ilaçlarını al take all your medicine expr.
al işte biri daha another county heard from expr.
al bir bu eksikti another county heard from expr.
al kendin uğraş you deal with it expr.
ağırdan al easy/gently/slowly does it expr.
al bakalım there we go expr.
al işte there you go (again) expr.
al işte yine aynı şey there you go (again) expr.
yerini al get your spot expr.
tam emin değilim ama beni not al pencil me in expr.
ayağını denk al mind your step expr.
ayağını denk al watch your step expr.
sıkı takibe al, suçüstü yap, hapse at tail 'em, nail 'em, and jail 'em expr.
erkeksen al, yap, gel (you) wanna make something of it? expr.
kelepçe pozisyonu al assume the position expr.
internetten öde, mağazadan al bopus (buy online, pick up in-store) expr.
internetten satın al, mağazadan teslim al bopus (buy online, pick up in-store) expr.
gardını al! circle the wagons! expr.
al, geliştir, en iyisi ol eee (embrace, extend, and extinguish) expr.
al, büyüt, rakipsiz ol eee (embrace, extend, and extinguish) expr.
al, geliştir, en iyisi ol embrace, extend, and extinguish expr.
al, büyüt, rakipsiz ol embrace, extend, and extinguish expr.
ya al ya da sat fill or kill expr.
ağzına vur lokmasını al he/she wouldn't say boo to a goose expr.
ensesine vur lokmasını al he/she wouldn't say boo to a goose expr.
vur ensesine al lokmasını he/she wouldn't say boo to a goose expr.
vur ensesine al ekmeğini he/she wouldn't say boo to a goose expr.
al benden de o kadar I feel that expr.
al benden de o kadar mte (my thoughts exactly) expr.
erkeksen al/yap gibi meydan okuma ifade eden bir söz want to make of it expr.
al benden de o kadar you said a mouthful expr.
al benden de o kadar you've said a mouthful expr.
al birini vur ötekine a horse a piece expr.
hafta sonu izin al take the weekend off expr.
iki al bir öde buy one get one free expr.
iki al bir öde two for the price of one expr.
iki al bir öde buy two pay one expr.
al işte and there it is expr.
ağızlarındaki lokmayı al take food out their mouths exclam.
buyur al here you go exclam.
[buyur/hadi/al] buradan yak go figure exclam.
Idioms
al gülüm ver gülüm give-and-take n.
al gülüm ver gülüm you scratch my back and i'll scratch yours n.
al takke ver külah cheek by jowl n.
al ayaklar peaches and cream n.
vur kafasına al ekmeğini a soft/an easy touch n.
al kanlara boyanmak be soaked in blood v.
ensesine vur lokmasını al (biri olmak) not say boo to a fly [australia] v.
vur ensesine al lokmasını (biri olmak) not say boo to a fly [australia] v.
vur ensesine al ekmeğini (biri olmak) not say boo to a fly [australia] v.
ensesine vur lokmasını al (biri olmak) not say boo to a goose [uk] v.
vur ensesine al lokmasını (biri olmak) not say boo to a goose [uk] v.
vur ensesine al ekmeğini (biri olmak) not say boo to a goose [uk] v.
-i al bir tarafına sok demek tell what to do with v.
ağzına vur lokmasını al he wouldn't say boo to a goose expr.
anasına bak kızını al like mother like daughter expr.
al benden de o kadar my thoughts exactly expr.
ağzına vur lokmasını al he can't say boo to a goose expr.
al birini vur ötekine tarred with the same brush expr.
al birini vur ötekine it's six of one and half a dozen of the other expr.
al birini vur ötekine six of one and half a dozen of the other expr.
al kullan off the hook expr.
al kullan off the peg expr.
deliden al uslu haberi little pitchers have long ears expr.
çocuktan al haberi little pitchers have long ears expr.
ensesine vur lokmasını al he wouldn't say boo to a goose expr.
ensesine vur lokmasını al he can't say boo to a goose expr.
ensesine vur lokmasını al wouldn't say boo to a fly expr.
ensesine vur lokmasını al wouldn't say boo expr.
ensesine vur lokmasını al wouldn't say boo to a goose expr.
vur ensesine al lokmasını he wouldn't say boo to a goose expr.
vur ensesine al ekmeğini he wouldn't say boo to a goose expr.
vur ensesine al lokmasını he can't say boo to a goose expr.
vur ensesine al ekmeğini he can't say boo to a goose expr.
vur ensesine al lokmasını wouldn't say boo to a fly expr.
vur ensesine al ekmeğini wouldn't say boo to a fly expr.
vur ensesine al lokmasını wouldn't say boo expr.
vur ensesine al ekmeğini wouldn't say boo expr.
vur ensesine al lokmasını wouldn't say boo to a goose expr.
vur ensesine al ekmeğini wouldn't say boo to a goose expr.
al birini vur ötekine six in one, (and) half a dozen in the other expr.
çocuktan al haberi out of the mouths of babes (and sucklings) expr.
al bakalım bob's your uncle and fanny's your aunt expr.
aklını başına al buck up your ideas expr.
aklını başına al buck your ideas up expr.
al bakalım fanny's your aunt expr.
(borsada) ya al ya da sat emri fok (fill or kill) expr.
çocuktan al haberi out of the mouths of babes expr.
al birini vur ötekine six to one, half dozen to the other expr.
Speaking
al gülüm ver gülüm they are fluttering and fussing over each other n.
geri vitese al! put it in reverse! interj.
al bir tane here take one expr.
ağzına vur lokmasını al wouldn't say boo to a goose expr.
al benden de o kadar tell me about it expr.
ayağını denk al tread lightly expr.
al here you are expr.
al da başına çal! may it do you no good! expr.
ağzına vur lokmasını al wouldn't say boo expr.
al benden de o kadar same here expr.
al benden de o kadar right back at you expr.
al benden de o kadar that makes two of us expr.
al şunlardan bir tane here take one expr.
ağzına vur lokmasını al he can't say boo to a goose expr.
ağzına vur lokmasını al wouldn't say boo to a fly expr.
akıllı ol (ayağını denk al)! watch your step! expr.
al biletin here's your ticket expr.
al çantan here's your bag expr.
al davetiyen lütfen yarın partime katıl here is your invitation card please join my party tomorrow expr.
al işte there you are expr.
al işte there you go expr.
al işte çantan here's your bag expr.
al işte! you got it! expr.
al senin olsun it's all yours expr.
al senin olsun you can have it expr.
al tepe tepe kullan it's all yours expr.
bir ağrı kesici al take a painkiller expr.
benim sıramı al take my turn expr.
beğendiğini al take your pick expr.
derin bir nefes al take a deep breath expr.
ekmek al buy a bread expr.
erkeksen al/yap gibi meydan okuma ifade eden bir söz do you want to make something of it? expr.
eldivenlerini yanına al take your gloves with you expr.
eve gelmeden ekmek al get bread on the way home expr.
eve gelirken ekmek al get bread on the way home expr.
farklı olanı daire içine al circle the odd one out expr.
git kendine yeni bir elbise al get yourself a new dress expr.
hazır oldugunda gel ve onu al when you ready come and get it expr.
İhtiyaçlarını satın al buy your needs expr.
iki tane al take two expr.
nefes al nefes ver breathe in breathe out expr.
lafını geri al take it back expr.
sözünü geri al take it back expr.
siper al attach to cover expr.
şimdi al sonra öde buy now pay later expr.
para yerine bunu al take this instead of cash expr.
öksürük şurubu al take a cough syrup expr.
al/alın şunu gözümün önünden! get that out of my sight! exclam.
Chat Usage
kendin satın al byo (buy your own) abrev.
Trade/Economic
(borsada) al-sat turn n.
al sinyali buy signal n.
al/tut’ların yüzde kar/zararı buy/hold percentage of gain/loss n.
al/tut karı buy/hold profit n.
al/tut indeksi buy/hold index n.
al-sat farkı dealing spread n.
borsada derhal al-sat emri immediate order n.
gün içi al sat day trading n.
parasını ver al götür cash-and-carry n.
planla-uygula-kontrol et-önlem al (puko döngüsü) plan-do-check-act (pdca) n.
tele-alışveriş teleshopping n.
tele-alışveriş pencereleri teleshopping windows n.
tele-alışveriş spotları teleshopping spots n.
yıllık al/tut’ların kar/zarar yüzdesi annual buy hold gain/loss percentage n.
(borsada) ya al ya da sat emri fill or kill order n.
al sat yaparak idare etmek turn v.
sürekli al sat yaparak komisyon kazancı sağlamak churn v.
al/tut buy/hold expr.
al-ya-da-öde take-or-pay expr.
planla-uygula-kontrol et-önlem al plan-do-check-act (pdca) expr.
malı ver parayı al pitch and pay expr.
Tourism
gel-al take-away n.
Technical
al-fin süreci al-fin process n.
alüminyum (simgesi al) aluminium n.
alüminyum (simgesi al) aluminum n.
al baskısı printing from plates n.
al-ver testi extension and retraction test n.
inceltik al-si alaşımı modified al-si alloy n.
na-al-ca silikat labradorite n.
tele-alışveriş teleshopping n.
radyo verici-alıcısını ayarlamak syntonize v.
Computer
al özet tablo get pivot table n.
al pencere get window n.
al ad get name n.
al çalışmakitabı get workbook n.
al araç get tool n.
al araç çubuğu get toolbar n.
al bağlantı bilgisi get link info n.
al belge get document n.
al grafik öğe get chart item n.
al nesne get object n.
al not get note n.
al özet öğe get pivot item n.
al/bağla import/link n.
çağrı al ışığı call pickup led n.
geri al tuşu backspace n.
geri al tuşu silerek geri gitme backspace key n.
geri al tuşu backspace key n.
verici-alıcı duplexer n.
satır başını, sekmeyi veya geri al tuşlarını gösteren ascii karakterleri ascii control character n.
satır başını, sekmeyi veya geri al tuşlarını gösteren ascii karakterleri control character n.
ayrıntıları al get details expr.
askıya al stand by expr.
araç çubuğu al toolbar drop expr.
al recv expr.
al retrieve expr.
al import expr.
al receive expr.
al hücre get cell expr.
anlık görüntü al snapshot expr.
anahtarı geri al restore key expr.
askıdan al un hang expr.
ağaç dökümünü al dump tree expr.
al acquire expr.
anahattan slayt al slides from outline expr.
askıya al suspend expr.
al alan get workspace expr.
al özet alan get pivot field expr.
al/ver import/export expr.
biçemi geri al undo style expr.
bilgisayarı askıya al stand by expr.
biçem al pick up style expr.
boyutu geri al undo size expr.
başlatmayı geri al de-initialize expr.
birim durumunu al get volume stats expr.
bölge al get zones expr.
dosya özniteliklerini al get file attributes expr.
düzeltmeleri geri al undo revisions expr.
dosya al receive file expr.
dosya al retrieve file expr.
çerçeve için demir at/al lock/unlock frame anchor expr.
değişiklikleri geri al undo changes expr.
dosyadan metin al text from file expr.
dijital kimlik al get digital id expr.
dosyadan slayt al slides from file expr.
çerezleri al import cookies expr.
dosya al import file expr.
dizin yolunu al get dir path expr.
csv al csv import expr.
düzenlemeyi geri al undo edit expr.
çevrimdışı al take offline expr.
demir al unlock anchor expr.
dosya al import a file expr.
crl al get crl expr.
çağrı al receive call expr.
eklemeyi geri al undo add expr.
geri al undo expr.
hepsini geri al undo all expr.
görüntü al acquire image expr.
eylemleri geri al undo actions expr.
geri al restore expr.
geri al bksp expr.
girintiyi geri al unindent expr.
gönder/al send/receive expr.
geri al undelete expr.
görünüm al view get expr.
gönder ve al send receive expr.
geri al uninstall expr.
excel verisi al import excel data expr.
güncelleştirmeleri gönder ve al send and receive updates expr.
geri al'ı geç skip undo expr.
gemiye yakıt al re-fuel ship expr.
geri al backspace expr.
faks al receive fax expr.
geri al geç skip undo expr.
geri al undo last expr.
geri al revert expr.
erken al early receive expr.
günlük al receive journal expr.
html al html import expr.
her zaman askıya al always suspend expr.
eylemini geri al undo action expr.
gönder/al send/recv expr.
içerik al get context expr.
ilke al import policies expr.
ileti al import messages expr.
izinleri al get permissions expr.
ileti al receive message expr.
işleri al get jobs expr.
metin al receive text expr.
online satın al buy online expr.
nesneleri al import objects expr.
kural al import rules expr.
kaydı geri al undo record expr.
metin al text import expr.
köprüyü geri al undo hyperlink expr.
özellik al get properties expr.
kesmeyi geri al undo cut expr.
kamera al get a camera expr.
otomatik kalıt al auto inherit expr.
kopyayı al retrieve copy expr.
kullanıma al check-out expr.
olayı al get event expr.
özelliklerini al identify expr.
özelliklerini al impersonate expr.
özel listelerden bilgi al get information about the custom lists expr.
mesaj al take message expr.
nesne yolunu al get object path expr.
kesri geri al undo fraction expr.
kopyalamayı geri al undo copy expr.
öndeğerleri al restore defaults expr.
mapi bilgilerini al get mapi info expr.
kişiler'i al import contacts expr.
otomatik biçimlendirmeyi geri al undo autoformat expr.
kopya al copy from expr.
listeden al pick from list expr.
özel listeler al import custom lists expr.
silmeyi geri al undelete expr.
stil al pick up style expr.
profil al get profile expr.
senaryo al scenario get expr.
sonuncuyu geri al undo last expr.
sınıf adı al get class name expr.
posta al import mail expr.
sürükle taşımayı geri al undo drag move expr.
sabit genişlikli al import fixed width expr.
sahiplik al take ownership expr.
sürükle bırakı geri al undo drag drop expr.
sürükle kopyalamayı geri al undo drag copy expr.
resimleri al get pictures expr.
silineni geri al undelete expr.
sıfırlamayı geri al unreset expr.
şablon al import template expr.
ses al import sound expr.
pfx al import pfx expr.
sayfa al import page expr.
sorgu al import queries expr.
satır dökümünü al dump lines expr.
sonuçları al import result expr.
stil al import styles expr.
seçili olanı geri al undo selected expr.
şimdi al import now expr.
resmi al get picture expr.
sorguları al import queries expr.
ses al sound import expr.
sınıf adını al get class name expr.
silmeyi geri al undo clear expr.
şimdi satın al buy now expr.
sahipliği al take ownership expr.
renk grubunu al pick up color scheme expr.
seçenekleri al import options expr.
sıraya al queue expr.
resim al take picture expr.
renkleri al get colors expr.
rengi geri al undo color expr.
son işlemi geri al undo last action expr.
toplu düzenlemeyi geri al undo batch edit expr.
tümünü al receive all expr.
tablo al import table expr.
tanımlama bilgilerini al import cookies expr.
teslim almayı geri al undo check out expr.
tireyi geri al undo dash expr.
tüm üstbilgileri al get all headers expr.
tümünü geri al undo all expr.
teslim al check out expr.
teslim almayı geri al undo checkout expr.
yardım al get help expr.
veri al import expr.
varsayılanları al restore defaults expr.
yazmayı geri al undo typing expr.
yapıştırmayı geri al undo paste expr.
yeni üstbilgi al get new headers expr.
veri al get data expr.
veri al import data expr.
xml al import xml expr.
uygulayı geri al unapply expr.
veritabanı parolasını geri al unset database password expr.
yazı tipini geri al undo font expr.
veritabanı parolasını belirle/geri al set/unset database password expr.
yeniden al reacquire expr.
Informatics
al-kullan off-the-shelf expr.
önceden al-getir prefetching expr.
Mechanic
uç-alın kaynak makinesi flashbut welder n.
Automotive
al fresko tarzı sürüş al fresco driving n.
Aeronautic
al ver testi extension and retraction test n.
Marine
orsaya al! keep her full! expr.
Medical
geri-alım re-uptake n.
otoklavize kemik grefti-alıcı kemik bütünleşmesi union of the autoclaved bone graft-host bone n.
al ver trade off expr.
Anatomy
kıvrık bağırsak, apandis, kör bağırsak ve yükselen kalın bağırsağın al kısmını boşaltan damar vena ileocolica n.
kıvrık bağırsak, apandis, kör bağırsak ve yükselen kalın bağırsağın al kısmını boşaltan damar ileocolic vein n.
Psychology
öz-alıcı autoreceptor n.
pasif-alıcı özlem passive-receptive longing n.
Marine Biology
al ve yeşil tropikal balığı jewelfish n.
Zoology
al yanaklı şebek rhesus n.
al tangara scarlet tanager n.
al göğüslükocabaş rose-breasted grosbeak n.
al göğüslüardıç dark-throated thrush n.
al yanaklı şebek rhesus monkey n.
al göğüslüardıç turdus ruficollis n.
al yanaklı şebek macaca mulatta n.
al göğüslükocabaş pheucticus ludovicianus n.
al tangara piranga olivacea n.
al kuşaklı kaz tadorna tadorna n.