|
- Let me mention a few points to illustrate why I am so angry.
- Neden bu kadar kızgın olduğumu göstermek için birkaç noktadan bahsetmeme izin verin.
- Malta, for which I am the Socialist Group's shadow rapporteur, has nothing to fear.
- Sosyalist Grubun gölge raportörü olduğum Malta'nın korkacak bir şeyi yok.
- They are the people with whom I am in closest contact.
- Onlar benim en yakın temas içinde olduğum insanlar.
- I must say firstly that I am truly perplexed.
- Öncelikle gerçekten şaşkınlık içinde olduğumu söylemeliyim.
- I am back from the ASEP meeting in Manila, where I was one of the delegates.
- Delegelerinden biri olduğum Manila'daki ASEP toplantısından dönüyorum.
- Let me mention a few points to illustrate why I am so angry.
- Neden bu kadar kızgın olduğumu açıklamak için birkaç noktadan bahsetmeme izin verin.
- In these circumstances, I am recording my opposition to the final vote.
- Bu koşullar altında, nihai oylamaya karşı olduğumu kaydediyorum.
- I want to say how delighted I am at her election.
- Seçilmesinden dolayı ne kadar mutlu olduğumu söylemek istiyorum.
- I am sorry to be so harsh but this behaviour is truly unacceptable.
- Bu kadar sert olduğum için üzgünüm ama bu davranış gerçekten kabul edilemez.
- I read about myself in polite journals that I am loquacious.
- Kibar dergilerde kendim hakkında geveze olduğumu okudum.
- Since I am one of the candidates, my presence there will be required.
- Ben de adaylardan biri olduğum için orada bulunmam gerekecek.
- For all these reasons, and since I am a European artist, I decided to vote against.
- Tüm bu nedenlerden dolayı ve Avrupalı bir sanatçı olduğum için karşı oy kullanmaya karar verdim.
- I am back from the ASEP meeting in Manila, where I was one of the delegates.
- Delegelerden biri olduğum Manila'daki ASEP toplantısından döndüm.
- I am sorry to say that the question must therefore lapse.
- Bu nedenle soruyu geçiştirmek zorunda olduğumu söylemekten üzüntü duyuyorum.
- In these circumstances, I am recording my opposition to the final vote.
- Bu koşullar altında nihai oylamaya karşı olduğumu kaydediyorum.
- Let me stress that I am in favour of a central agency.
- Merkezi bir kurumdan yana olduğumu vurgulamama izin verin.
- And since I am in an excessively candid mood, I shall make a third point.
- Ve aşırı samimi bir ruh hali içinde olduğum için üçüncü bir noktaya değineceğim.
- I would like to emphasise that I am very willing to make concessions, but not when the other side throws them away.
- Taviz vermeye çok istekli olduğumu ancak karşı tarafın bu tavizleri bir kenara atmaması gerektiğini vurgulamak isterim.
- I am sure I would be in the Commission's bad books by so doing.
- Eminim ki böyle bir şey yaparsam Komisyon'un kötü kitaplarına girmiş olurum.
- Having said that, I am and have always been in favour of an intelligent and flexible interpretation.
- Bununla birlikte, ben her zaman akıllı ve esnek bir yorumdan yana oldum.
- I am still my parents' child, no matter how old I am.
- Kaç yaşında olursam olayım hâlâ annemin ve babamın çocuğuyum.
- Since then, he knows that I am an honest person.
- O zamandan beri benim dürüst bir insan olduğumu biliyor.
- Every time I come to visit you, I am cold.
- Seni her ziyarete geldiğimde üşütüp hasta oluyorum.
- If a bunch of people think I am a huge drug addict, Okay.
- Eğer bir grup insan benim büyük bir uyuşturucu bağımlısı olduğumu düşünüyorsa, tamam.
- I am now a big kid and times have changed.
- Şimdilerde kocaman bir kız oldum ve durumlar değişti.
- You forget, madame, that I must satisfy you if I am to be a justice of the peace in Paris.
- Paris'te sulh yargıcı olabilmem için sizi hoşnut etmek zorunda olduğumu unutuyorsunuz, hanımefendi.
- Why am I supposed to be the fall guy here?
- Neden günah keçisi ben oluyorum?
- I am now a big kid and times have changed.
- Ben artık kocaman bir çocuk oldum ve devir de değişti.
- Who am I to second guess him?
- Ben kim oluyorum da onu eleştireyim?
- I am crazy over you.
- Senin için deli oluyorum.
- I don't know where I am exactly.
- Nerede olduğumu tam olarak bilmiyordum.
- When I am queen, you will be king.
- Ben kraliçe olduğumda, sen kral olacaksın.
- Tell me where I am.
- Nerede olduğumu söyle.
- How do you know who I am?
- Benim kim olduğumu nereden biliyorsun?
- Please don't tell Tom where I am.
- Lütfen Tom'a nerede olduğumu söyleme.
- The person I am angry with is my brother.
- Kızgın olduğum kişi erkek kardeşimdir.
- I am very glad to be out of high school.
- Liseden mezun olduğum için çok mutluyum.
- Guess who I am.
- Kim olduğumu tahmin et.
- Tell her that I am angry with her.
- Ona kızgın olduğumu söyle.
- I tell you that I am personally against abortion.
- Şahsen ben kürtaja karşı olduğumu söylüyorum.
- I wonder if Tom realizes how lonely I am.
- Acaba Tom ne kadar yalnız olduğumun farkında mı?
- I'm going to tell Tom who I really am.
- Tom'a gerçekten kim olduğumu söyleyeceğim.
- I just want you to accept me for who I am.
- Sadece beni olduğum gibi kabul etmeni istiyorum.
- Don't tell Tom how old I am.
- Tom'a kaç yaşında olduğumu söyleme.
- My parents don't know where I am.
- Anne babam nerede olduğumu bilmiyorlar.
- Tom doesn't know how rich I am.
- Tom'un benim ne kadar zengin biri olduğumdan haberi yok.
- Would you like to know how old I am?
- Kaç yaşında olduğumu bilmek ister misiniz?
- As I am sick, I will not go with you.
- Hasta olduğum için, seninle gitmeyeceğim.
- If Tom asks you where I am, don't tell him.
- Tom sana nerede olduğumu sorarsa, ona söyleme.
- I don't know where I am exactly.
- Tam olarak nerede olduğumu bilmiyorum.
- How old do you think I am?
- Kaç yaşında olduğumu düşünüyorsun?
- Don't tell Tom where I am.
- Tom'a nerede olduğumu söyleme.
- Please don't tell anyone where I am.
- Lütfen kimseye nerede olduğumu söyleme.
- Why can't you accept me for who I am?
- Niçin beni olduğum gibi kabul etmiyorsun?
- Why am I always the one who has to suffer?
- Neden hep acı çeken ben oluyorum?
- Let Tom know where I am.
- Nerede olduğumu Tom'a bildir.
- Please tell Tom how sorry I am.
- Lütfen Tom'a ne kadar üzgün olduğumu söyle.
- Would you like to know how old I am?
- Kaç yaşında olduğumu bilmek ister misin?
- I just wish I could remember who I am.
- Keşke kim olduğumu hatırlayabilseydim.
- Tell her that I am in a taxi.
- Ona benim bir takside olduğumu söyle.
- I'm going to tell Tom who I really am.
- Tom'a aslında kim olduğumu söyleyeceğim.
- I must stay where I am.
- Olduğum yerde kalmalıyım.
- Tell Tom how displeased I am.
- Tom'a ne kadar hoşnutsuz olduğumu söyle.
- My mother says I am very handsome.
- Annem çok yakışıklı olduğumu söylüyor.
- Tom isn't as short as I am.
- Tom benim olduğum kadar kısa boylu değil.
- When I close my eyes I imagine I am a bird and can fly.
- Gözlerimi kapattığımda bir kuş olduğumu ve uçabildiğimi hayal ediyorum.
- Tell her how displeased I am.
- Ona ne kadar hoşnutsuz olduğumu söyle.
- I'm older than you think I am.
- Olduğumu düşündüğünden daha yaşlıyım.
- I can't tell you how grateful I am.
- Ne kadar minnettar olduğumu sana söyleyemem.
- You don't know how happy I am to see you.
- Sizi gördüğüme ne kadar mutlu oldum bilemezsiniz.
- I wanted to tell you how sorry I am.
- Sana ne kadar üzgün olduğumu söylemek istedim.
- Can't you see what state I am in?
- Ne durumda olduğumu görmüyor musun?
- I don't cry when I am happy.
- Mutlu olduğumda ağlamam.
- I should stay where I am.
- Olduğum yerde kalmalıyım.
- Can you tell me where I am?
- Nerede olduğumu söyleyebilir misin?
- You'll never guess where I am.
- Nerede olduğumu asla tahmin etmeyeceksin.
- Tom knows how competitive I am.
- Tom ne kadar rekabetçi olduğumu biliyor.
- They said that I am an old lady.
- Benim yaşlı bir kadın olduğumu söylediler.
- I just wish I could remember who I am.
- Keşke kim olduğumu hatırlayabilsem.
- When I am king, you will be queen.
- Ben kral olduğumda sen kraliçe olacaksın.
- I know that I am near death.
- Ölüme yakın olduğumu biliyorum.
- Sami knows where I am.
- Sami nerede olduğumu bilir.
- I love to watch people's reactions when I say who I am.
- Kim olduğumu söylediğimde insanların tepkilerini izlemeyi seviyorum.
- You'll never guess where I am.
- Nerede olduğumu asla tahmin edemezsin.
- I am supporting my family.
- Aileme destek oluyorum.
- Can you tell me where I am on this map?
- Bana bu haritada nerede olduğumu söyler misiniz?
- I told Tom who I really am.
- Tom'a gerçekte kim olduğumu söyledim.
- Tom thinks I am his enemy.
- Tom benim onun düşmanı olduğumu düşünüyor.
- Do you think I am nuts?
- Deli olduğumu mu düşünüyorsun?
- As I am free all afternoon, I'll let you to set the hour of our meeting.
- Tüm öğleden sonra boş olduğum için toplantının saatini ayarlamayı sana bırakıyorum.
- How stupid do you think I am?
- Ne kadar aptal olduğumu düşünüyorsun?
- When I am queen, I will lock up Tom in the dungeon.
- Kraliçe olduğumda, Tom'u zindana kapatacağım.
- Do you remember who I am?
- Kim olduğumu hatırlıyor musun?
- I'm not as smart as people think I am.
- Ben insanların olduğumu düşündüğü kadar zeki değilim.
- My friends don't know where I am.
- Arkadaşlarım nerede olduğumu bilmiyor.
- Don't you want to know who I really am?
- Gerçekte kim olduğumu bilmek istemiyor musun?
- I can't change who I am.
- Kim olduğumu değiştiremem.
- Say I am sick!
- Hasta olduğumu söyle!
- Let him know where I am.
- Nerede olduğumu ona bildir.
- I am very tired when I get home at night.
- Akşam eve gittiğimde çok yorgun oluyorum.
- Please tell them how sorry I am.
- Lütfen onlara ne kadar üzgün olduğumu söyle.
- I don't know exactly where I am.
- Nerede olduğumu kesin olarak bilmiyorum.
- Tell her that I am in a taxi.
- Ona bir takside olduğumu söyle.
- Just how big an idiot do you think I am?
- Benim ne kadar büyük bir aptal olduğumu düşünüyorsun?
- We must call the doctor because I am sick.
- Hasta olduğum için doktor çağırmalıyız.
- If Tom asks you where I am, don't tell him.
- Eğer Tom sana nerede olduğumu sorarsa, ona söyleme.
- Tell her that I am angry.
- Ona kızgın olduğumu söyle.
- I'm surprised at how tired I am.
- Ne kadar yorgun olduğuma şaşırıyorum.
- They said that I am an old lady.
- Onlar benim yaşlı bir kadın olduğumu söyledi.
- I can't change who I am or what I've done.
- Kim olduğumu ya da yaptığım şeyi değiştiremem.
- Don't tell me how lucky I am.
- Bana ne kadar şanslı olduğumu söyleme.
- I'll stay right where I am.
- Ben olduğum yerde kalacağım.
- I love to see people's reactions when I tell them who I am.
- Onlara kim olduğumu söylediğimde insanların reaksiyonlarını görmeyi seviyorum.
- I'm not sure where I am.
- Nerede olduğumdan emin değilim.
- Don't tell him how old I am.
- Kaç yaşında olduğumu ona söyleme.
- Please don't tell Tom where I am.
- Nerede olduğumu Tom'a söyleme lütfen.
- My uncle has made me what I am today.
- Amcam beni bugün olduğum kişi yaptı.
- Don't you want to know who I am?
- Benim kim olduğumu bilmek istemiyor musun?
- He thinks that I am in love with her.
- Ona aşık olduğumu sanıyor.
- Can you guess how old I am?
- Kaç yaşında olduğumu tahmin edebilir misin?
- You must wonder who I am.
- Kim olduğumu merak ediyor olmalısınız.
- Please tell her how sorry I am.
- Lütfen ona ne kadar üzgün olduğumu söyle.
- I know that I am near death.
- Ölümün eşiğinde olduğumu biliyorum.
- I am inconvenienced when my wife is away.
- Karım uzaktayken sıkıntılı oluyorum.
- Tell him how displeased I am.
- Ona ne kadar hoşnutsuz olduğumu söyle.
- Guess how tall I am.
- Ne kadar uzun olduğumu tahmin et.
- I want you to know how sorry I am.
- Ne kadar üzgün olduğumu bilmeni istiyorum.
- You're probably wondering who I am.
- Muhtemelen kim olduğumu merak ediyorsunuzdur.
- I'm not as big a fool as you think I am.
- Olduğumu düşündüğün kadar büyük bir aptal değilim.
- Today I am older than I once was, and younger than I will someday be.
- Bugün bir zamanlar olduğumdan daha yaşlıyım ve bir gün olacağımdan daha gencim.
- Tell him how displeased I am.
- Ona ne kadar rahatsız olduğumu söyle.
- Does this mean that I am still in love with her?
- Bu ona hâlâ aşık olduğum anlamına mı geliyor?
- Don't tell him how old I am.
- Ona kaç yaşında olduğumu söyleme.
- I always shout when I am angry.
- Ben kızgın olduğumda hep bağırırım.
- Do you want to know who I am?
- Kim olduğumu bilmek ister misiniz?
- I love to see people's reactions when I tell them who I am.
- Kim olduğumu söylediğimde insanların tepkilerini görmeyi seviyorum.
- I look much younger than I am.
- Olduğumdan çok daha genç görünüyorum.
- Can you guess where I am right now?
- Şu an nerede olduğumu tahmin edebilir misin?
- You don't know how happy I am to see you.
- Seni gördüğüme ne kadar mutlu oldum bilemezsin.
- Don't ask who I am.
- Kim olduğumu sorma.
- As I am sick, I will not go with you.
- Hasta olduğum için seninle gelemeyeceğim.
- You can't imagine how tired I am.
- Ne kadar yorgun olduğumu hayal bile edemezsin.
- I decided to tell him that I am in love.
- Aşık olduğumu ona söylemeye karar verdim.
- My brother learned how hard working I am.
- Kardeşim ne kadar çalışkan olduğumu öğrendi.
- I'm happy where I am.
- Olduğum yerde mutluyum.
- I am not feeling quite up to par.
- Pek yeterli olduğumu hissetmiyorum.
- I don't know how old I am.
- Kaç yaşında olduğumu bilmiyorum.
- I am beginning to suspect that I am the love of my life.
- Hayatımın aşkı olduğumdan şüphelenmeye başlıyorum.
- You're probably wondering who I am.
- Galiba kim olduğumu merak ediyorsun.
- Do you want to know who I really am?
- Gerçekte kim olduğumu bilmek istiyor musun?
- Please tell him how sorry I am.
- Lütfen ona ne kadar üzgün olduğumu söyle?
- Does this mean that I am still in love with her?
- Bu ona hala aşık olduğum anlamına mı geliyor?
- You can't imagine how happy I am.
- Ne kadar mutlu olduğumu hayal edemezsin.
- You are no more a god than I am.
- Benim olduğumdan daha fazla bir tanrı değilsin.
- I can't remember who I am.
- Kim olduğumu hatırlayamıyorum.
- You don't know how happy I am to see you.
- Seni gördüğüm için ne kadar mutlu olduğumu bilemezsin.
- Who do you think I am?
- Kim olduğumu sanıyorsun?
- Tom isn't as picky as I am.
- Tom benim olduğum kadar seçici değil.
- I already knew I am a blue blood.
- Mavi kanlı olduğumu zaten biliyordum.
- I wonder if Tom realizes how lonely I am.
- Tom'un ne kadar yalnız olduğumu fark edip etmediğini merak ediyorum.
- I truly believe I am a bad person.
- Kötü bir insan olduğuma gerçekten inanıyorum.
- Tell me where I am.
- Bana nerede olduğumu söyle.
- I always shout when I am angry.
- Kızgın olduğumda hep bağırırım.
- Tom doesn't know where I am.
- Tom nerede olduğumu bilmiyor.
- I can't change who I am or what I've done.
- Kim olduğumu ya da ne yaptığımı değiştiremem.
- Where I am doesn't matter.
- Nerede olduğum önemli değil.
- Can you tell me where I am on this map?
- Bu haritada nerede olduğumu söyleyebilir misiniz?
- You should know, I am in love with Mary.
- Mary'ye aşık olduğumu bilmelisin.
- Please tell them how sorry I am.
- Lütfen onlara ne kadar üzgün olduğumu söyleyin.
- Do you want to know who I really am?
- Gerçekten kim olduğumu öğrenmek ister misin?
- Tom isn't as lucky as I am.
- Tom benim olduğum kadar şanslı değil.
- Please don't let anyone know where I am.
- Lütfen burada olduğumu kimseye bildirme.
- Every day, in every way, I am getting better and better.
- Her gün, her şekilde, gittikçe daha iyi oluyorum.
- Am I being unreasonable?
- Ben akıl almaz mı oluyorum?
- I already knew I am a blue blood.
- Mavi kan olduğumu zaten biliyordum.
- Tell them how displeased I am.
- Onlara ne kadar hoşnutsuz olduğumu söyle.
- Please don't tell anyone where I am.
- Lütfen nerede olduğumu kimseye söyleme.
- I am happiest when I sleep.
- En çok uyurken mutlu oluyorum.
- I am always tense before I get on an airplane.
- Uçağa binmeden önce hep gergin olurum.
- My mother says I am very intelligent.
- Annem çok akıllı olduğumu söylüyor.
- When you smile, I am happy.
- Sen gülümsediğinde, ben mutlu oluyorum.
- I can't remember who I am.
- Ben kim olduğumu hatırlayamıyorum.
- Sami knows where I am.
- Sami nerede olduğumu biliyor.
- Can you show me where I am on this map?
- Bana bu haritada nerede olduğumu gösterebilir misin?
- Let them know where I am.
- Nerede olduğumu onlara bildir.
- You don't know how strong I am.
- Benim ne kadar güçlü olduğumu bilmiyorsun.
- I can't tell you how thrilled I am.
- Ne kadar heyecanlı olduğumu sana anlatamam.
- I know exactly where I am.
- Tam olarak nerede olduğumu biliyorum.
- Tom knows where I am.
- Tom nerede olduğumu biliyor.
- I look younger than I am.
- Olduğumdan daha genç görünüyorum.
- Would you please tell this gentleman who I am?
- Lütfen bu beyefendiye kim olduğumu söyler misin?
- Do you want to know who I am?
- Kim olduğumu bilmek istiyor musun?
- It's raining where I am.
- Olduğum yerde yağmur yağıyor.
- I can't express how grateful I am.
- Ne kadar minnettar olduğumu anlatamam.
- I believe that I am one of the most honest politicians in France.
- Fransa'daki en dürüst politikacılardan biri olduğuma inanıyorum.
- Tell her that I am learning driving.
- Ona araba kullanmayı öğreniyor olduğumu söyle.
- Tell her that I am in France.
- Ona Fransa'da olduğumu söyle.
- Don't hesitate to speak just because I am elder.
- Yaşça senden büyük olduğum için konuşmaktan çekinme.
- I look much younger than I am.
- Olduğumdan daha genç gözüküyorum.
- Do you really want to know how tough I am?
- Gerçekten ne kadar sert olduğumu bilmek istiyor musun?
- Whoever comes, say I am away from home.
- Her kim gelirse, evden uzakta olduğumu söyleyin.
- How big an idiot do you think I am?
- Benim ne kadar büyük bir aptal olduğumu düşünüyorsun?
- I am being paranoid, aren't I?
- Ben paranoyak oluyorum, değil mi?
- Do you know how old I am?
- Kaç yaşında olduğumu biliyor musun?
- Tom isn't as clean as I am.
- Tom benim olduğum kadar temiz değil.
- My parents don't know where I am.
- Ailem nerede olduğumu bilmiyor.
- I don't cry when I am happy.
- Mutlu olduğumda da ağlamam.
- Since I am the mother of the child, he should live with me.
- Ben çocuğun annesi olduğum için o benimle yaşamalı.
- Tom thinks I am his enemy.
- Tom onun düşmanı olduğumu düşünüyor.
- Are you suggesting that I am too young?
- Çok genç olduğumu mu söylüyorsunuz?
- Whoever comes, say I am away from home.
- Kim gelirse gelsin, evden uzakta olduğumu söyle.
- Can you guess where I am right now?
- Şu anda nerede olduğumu tahmin edebilir misin?
- Tell her that I am sick.
- Ona hasta olduğumu söyle.
- Do you want to know who I am?
- Kim olduğumu bilmek ister misin?
- Can you show me where I am on this map?
- Bu haritada bana nerede olduğumu gösterebilir misiniz?
- I am sure I am in love with her.
- Ona aşık olduğuma eminim.
- Please don't let anyone know where I am.
- Lütfen kimsenin nerede olduğumu bilmesine izin verme.
- I can't tell you how grateful I am.
- Ne kadar minnettar olduğumu anlatamam.
- Don't make me regret telling you who I really am.
- Sana gerçekte kim olduğumu söylediğime pişman etme beni.
- Tom doesn't know how rich I am.
- Tom ne kadar zengin olduğumu bilmiyor.
- Look where I am today.
- Bugün nerede olduğuma bak.
- If that woman will love me for who I am for a lifetime, I would marry her.
- Eğer o kadın beni bir ömür boyu olduğum gibi sevecekse, onunla evlenirim.
- You don't know how happy I am to see you.
- Seni gördüğüm için ne kadar mutlu olduğumu bilmiyorsun.
- Let him know where I am.
- Ona nerede olduğumu söyle.
- When I close my eyes, I imagine that I am a bird and can fly.
- Gözlerimi kapattığımda bir kuş olduğumu ve uçabildiğimi hayal ediyorum.
- My brother learned how hard working I am.
- Erkek kardeşim ne kadar çalışkan olduğumu öğrendi.
- Would you please tell this gentleman who I am?
- Lütfen bu beyefendiye kim olduğumu söyler misiniz?
- I can't tell you how happy I am.
- Ne kadar mutlu olduğumu anlatamam.
- When I am queen, I will have you jailed.
- Kraliçe olduğumda, seni hapse attıracağım.
- I'll stay right where I am.
- Tam olduğum yerde kalacağım.
- Tom knows exactly who I am.
- Tom benim kim olduğumu çok iyi biliyor.
- I'm not as young as Tom thinks I am.
- Tom'un olduğumu düşündüğü kadar genç değilim.
- Can't you see what state I am in?
- Ne hâlde olduğumu görmüyor musun?
- I am very tired after a class.
- Dersten sonra çok yorgun oluyorum.
- The person I am angry with is my brother.
- Kızgın olduğum kişi kardeşim.
- I truly believe I am a bad person.
- Gerçekten kötü bir insan olduğuma inanıyorum.
- I look much younger than I really am.
- Gerçekte olduğumdan daha genç görünüyorum.
- Tell them how displeased I am.
- Onlara ne kadar rahatsız olduğumu söyle.
- Let Tom know where I am.
- Tom'a nerede olduğumu söyle.
- Let them know where I am.
- Nerede olduğumu bilsinler.
- Tell Tom how displeased I am.
- Tom'a ne kadar kırgın olduğumu söyle.
- I am always tense before I get on an airplane.
- Uçağa binmeden önce her zaman gergin olurum.
- I don't know exactly where I am.
- Tam olarak nerede olduğumu bilmiyorum.
- Please tell him how sorry I am.
- Lütfen ona ne kadar üzgün olduğumu söyleyin.
- I've decided to stay where I am.
- Olduğum yerde kalmaya karar verdim.
- As I am free all afternoon, I'll let you to set the hour of our meeting.
- Bütün öğleden sonra boş olduğum için, buluşma saatini sizin belirlemenize izin vereceğim.
- You don't know how worried I am.
- Ne kadar endişeli olduğumu bilmiyorsun.
- Does Tom know where I am?
- Tom nerede olduğumu biliyor mu?
- I don't know where I am.
- Nerede olduğumu bilmiyorum.
- Guess how old I am.
- Kaç yaşında olduğumu tahmin et.
- I am very tired when I get home at night.
- Geceleri eve geldiğimde çok yorgun olurum.
- How do you know how old I am?
- Kaç yaşında olduğumu nereden biliyorsun?
- I tell you that I am personally against abortion.
- Size kişisel olarak kürtaja karşı olduğumu söylüyorum.
- Are you suggesting that I am too young?
- Benim çok genç olduğumu mu ileri sürüyorsun?
- I can't express how grateful I am.
- Ne kadar minnettar olduğumu ifade edemem.
- How do you know who I am?
- Kim olduğumu nereden biliyorsun?
- Who am I addressing?
- Kiminle müşerref oluyorum?
- I don't seem to remember who I am.
- Kim olduğumu hatırlamıyorum gibi.
- Can you tell me where I am?
- Nerede olduğumu söyler misiniz?
- Tell her how displeased I am.
- Ona ne kadar rahatsız olduğumu söyle.
- Tom isn't as tired as I am.
- Tom benim olduğum kadar yorgun değil.
- I can't tell you how sad I am about all this.
- Tüm bunlar için ne kadar üzgün olduğumu anlatamam.
- I need to stay where I am.
- Olduğum yerde kalmalıyım.
- I know exactly where I am.
- Nerede olduğumu tam olarak biliyorum.
- You're wondering who I am, aren't you?
- Kim olduğumu merak ediyorsun, değil mi?
- You don't know how strong I am.
- Ne kadar güçlü olduğumu bilmiyorsun.
- He thinks that I am in love with her.
- Ona aşık olduğumu düşünüyor.
- I decided to tell him that I am in love.
- Ona aşık olduğumu söylemeye karar verdim.
- I look much younger than I really am.
- Gerçekte olduğumdan çok daha genç görünüyorum.
- How do you know how old I am?
- Kaç yaşında olduğumu nasıl biliyorsun?
- When I am king, you will be queen.
- Ben kral olduğumda, sen kraliçe olacaksın.
- My mother says I am very intelligent.
- Annem çok zeki olduğumu söylüyor.
- I am beginning to suspect that I am the love of my life.
- Hayatımın aşkı olduğumdan kuşkulanmaya başlıyorum.
- You should know, I am in love with Mary.
- Mary'ye âşık olduğumu bilmelisiniz.
- Don't you want to know who I am?
- Kim olduğumu bilmek istemiyor musun?
- I am in love.
- Ben aşık oldum.
- Why can't you accept me for who I am?
- Neden beni olduğum gibi kabul edemiyorsun?
Show More (274)
|