|
- When you go to the other branches of biotechnological research we have a lot of work to do.
- Biyoteknolojik araştırmanın diğer dallarına geçtiğinizde yapmamız gereken çok iş var.
- It is used everywhere and in virtually all branches of industry.
- Her yerde ve neredeyse tüm endüstri dallarında kullanılıyor.
- It is used everywhere and in virtually all branches of industry.
- Her yerde ve sanayinin hemen hemen tüm dallarında kullanılmaktadır.
- The shops look merry with their bright toys and their green branches.
- Dükkanlar parlak oyuncakları ve yeşil dallarıyla neşeli görünüyor.
- A swarm of birds crouched in the branches.
- Bir kuş sürüsü dallarda çömelmişti.
- Leaves grow on branches.
- Yapraklar dallar üzerinde büyür.
- The cat hid among the branches.
- Kedi dalların arasına saklandı.
- Don't break the branches.
- Dalları kırma.
- A squirrel hid in the branches.
- Bir sincap dalların arasına saklanmış.
- The young men of the neighborhood were collecting branches and brushwood under the oak trees.
- Mahallenin gençleri meşe ağaçlarının altında dal ve çalı çırpı topluyorlardı.
- The shops look merry with their bright toys and their green branches.
- Dükkanlar, parlak oyuncakları ve yeşil dallarıyla neşeli görünüyor.
- He cut away the dead branches from the tree.
- Ağacın ölü dallarını budadı.
- Science has many branches.
- Bilimin birçok dalı vardır.
- Those branches break easily.
- O dallar kolayca kırılır.
- He built a kind of house using branches.
- Dalları kullanarak bir tür ev inşa etti.
- Tom cut some branches off the apple tree.
- Tom elma ağacından birkaç dal kesti.
- A squirrel hid among the branches.
- Bir sincap dalların arasında saklandı.
- Leaves grow on branches.
- Yapraklar dallarda büyür.
- He cut some branches off the oak tree.
- Meşe ağacından birkaç dal kesti.
- The soft afternoon sun came in through the branches of the tree and then the window.
- Yumuşak öğleden sonra güneşi önce ağacın dallarından sonra da pencereden içeri girdi.
- He built a kind of house using branches.
- O, dalları kullanarak bir tür ev inşa etti.
- A swarm of birds crouched in the branches.
- Bir kuş sürüsü dallara kondu.
- It's only leaves and branches.
- Sadece yapraklar ve dallar var.
- Sami hid the van in the woods and covered it with branches.
- Sami minibüsü ormanda sakladı ve üzerini dallarla örttü.
- He cut some branches off the oak tree.
- O, meşe ağacından bazı dallar kesti.
- He cut away the dead branches from the tree.
- Ağaçtaki ölü dalları kesti.
- He cut some branches off the tree.
- Ağaçtan birkaç dal kesti.
- The cat hid among the branches.
- Kedi dalların arasında saklandı.
- The tree has too many twigs and branches.
- Ağacın pek çok sürgünü ve dalı var.
- It's only leaves and branches.
- Sadece yapraklar ve dallar.
- Tom ducked under the low-hanging branches.
- Tom alçak dalların altına eğildi.
- Tom put some branches into the wood chipper.
- Tom odun öğütücüye birkaç dal koydu.
- Tom ducked under the low-hanging branches.
- Tom yere sarkan dallardan kaçınmak için eğildi.
Show More (30)
|