1 |
brandy |
konyak |
n. |
|
- A small amount of brandy is added to the whipped cream.
- Krem şantiye az miktarda konyak eklenir.
- Let me get you a brandy.
- Sana bir konyak getireyim.
- Where's my brandy?
- Konyağım nerede?
- Tom gave Mary some brandy.
- Tom Mary'ye biraz konyak verdi.
- Pálinka is a fruit brandy from Central Europe.
- Pálinka, Orta Avrupa menşeli bir meyveli konyaktır.
- Sami drank apricot brandy.
- Sami kayısı konyağı içti.
- She poured brandy into the glasses.
- Bardaklara konyak doldurdu.
- The brandy is all gone.
- Konyak bitmiş.
- I'll get you some brandy.
- Sana biraz konyak getireyim.
- Tom poured brandy into the glasses.
- Tom bardaklara konyak döktü.
Show More (7)
|
2 |
brandy |
brendi |
n. |
|
- Let me get you a brandy.
- Sana bir brendi alayım.
- Pálinka is a fruit brandy from Central Europe.
- Pálinka, Orta Avrupa'dan bir meyve brendisidir.
- I like my brandy straight.
- Brendimi sek severim.
- I like my brandy straight.
- Ben, brendimi sek severim.
Show More (1)
|
3 |
brandy |
kanyak |
n. |
|
- Tom poured brandy into the glasses.
- Tom bardaklara konyak döktü.
Show More (-2)
|