| 1 |
compose |
bestelemek |
v. |
|
- Do you know who composed this concerto?
- Bu konçertoyu kimin bestelediğini biliyor musunuz?
- Who composed this music?
- Bu müziği kim besteledi?
- Mozart, who was originally from Salzburg, composed the Magic Flute.
- Aslen Salzburglu olan Mozart, Sihirli Flüt'ü besteledi.
- This is one of the greatest symphonies ever composed.
- Bu şimdiye kadar bestelenmiş en iyi senfonilerden biridir.
- How many symphonies did Beethoven compose?
- Beethoven kaç tane senfoni besteledi?
- He composed a funeral march for his own funeral.
- Kendi cenazesi için bir cenaze marşı besteledi.
- He composed a funeral march for his own funeral.
- Kendi cenazesi için bir cenaze marşı bestelemişti.
- Rossini covered himself with several blankets while he compose his operas.
- Rossini operalarını bestelerken kendini birkaç battaniye ile örttü.
- I like the kind of music Tom composes.
- Tom'un bestelediği müzik türünü seviyorum.
- The four-year old prodigy composed a symphony.
- Dört yaşındaki dahi bir senfoni besteledi.
- Emily can compose her own songs.
- Emily kendi şarkılarını besteleyebiliyor.
- I like the kind of music Tom composes.
- Tom'un bestelediği müzik türünden hoşlanıyorum.
- Tom composed that piece several years ago.
- Tom bu parçayı birkaç yıl önce besteledi.
- This is one of the greatest symphonies ever composed.
- Bu şimdiye kadar bestelenmiş en iyi senfonilerden biri.
Show More (11)
|
| 2 |
compose |
şiir yazmak |
v. |
|
- He composes beautiful poems.
- Çok güzel şiirler yazıyor.
- It's easy for him to compose a good poem.
- Onun iyi bir şiir yazması kolay.
- It's easy for him to compose a good poem.
- İyi bir şiir yazmak onun için çok kolay.
Show More (0)
|
| 3 |
compose |
toparlamak |
v. |
|
- Tom tried to compose himself.
- Tom kendini toparlamaya çalıştı.
- She composed herself before speaking.
- Konuşmadan önce kendini toparladı.
- Mary tried to compose herself.
- Mary kendini toparlamaya çalıştı.
Show More (0)
|
| 4 |
compose |
oluşturmak |
v. |
|
- Naka is one of the 18 administrative districts that compose Yokohama prefecture.
- Naka, Yokohama vilayetini oluşturan 18 idari bölgeden biri.
- Of how many chemical elements is water composed?
- Kaç tane kimyasal element, suyu oluşturur?
Show More (-1)
|
| 5 |
compose |
oluşmak |
v. |
|
- The band is composed of a vocalist and two guitarists.
- Grup bir vokalist ve iki gitaristten oluşuyor.
Show More (-2)
|
| 6 |
compose |
(kendini) toparlamak |
v. |
|
- Hunter failed to compose himself when he received the news.
- Hunter haberi aldığında kendini toparlayamadı.
Show More (-2)
|
