1 |
considering |
dikkate alma |
n. |
|
- Are there any objections to considering this oral compromise amendment?
- Bu sözlü uzlaşma değişikliğinin dikkate alınmasına itirazı olan var mı?
- Nevertheless, that does not mean that I am not considering this issue.
- Yine de bu, bu konuyu dikkate almadığım anlamına gelmiyor.
- Are there any objections to considering this oral amendment?
- Bu sözlü değişikliğin dikkate alınmasına itirazı olan var mı?
- Even the Americans are, for the first time, considering this obvious arrangement.
- Amerikalılar bile ilk kez bu açık düzenlemeyi dikkate alıyor.
- It is very unfortunate that Parliament is not considering brand diversification businesses.
- Parlamentonun marka çeşitlendirme işlerini dikkate almaması çok talihsiz bir durumdur.
- You are only considering Member States, but we ask ourselves how you see the future of the constitutional regions?
- Siz sadece Üye Devletleri dikkate alıyorsunuz, ancak biz anayasal bölgelerin geleceğini nasıl gördüğünüzü soruyoruz?
- In general, the amount of sanctions is assessed by considering the volume of trade affected.
- Genel olarak yaptırımların miktarı etkilenen ticaret hacmi dikkate alınarak değerlendirilir.
- This problem deserves considering.
- Bu sorun dikkate alınmayı hak ediyor.
- Let's begin by considering the similarities.
- Benzerlikleri dikkate alarak başlayalım.
Show More (6)
|
2 |
considering |
göz önünde bulundurulduğunda |
expr. |
|
- Considering the situation there, today's decision not to renew the embargo is extremely dangerous.
- Oradaki durum göz önünde bulundurulduğunda bugün alınan ambargonun yenilenmemesi kararı son derece tehlikelidir.
- Here too, we started by considering the real impact of such a reduction.
- Burada da, böyle bir indirimin gerçek etkisini göz önünde bulundurarak işe başladık.
- To complete the geopolitical framework, considering the countries of the Caucasus too.
- Jeopolitik çerçeveyi tamamlamak için Kafkasya ülkelerini de göz önünde bulundurmak gerekir.
- Of course we are considering the industry's interests.
- Elbette sektörün çıkarlarını göz önünde bulunduruyoruz.
- We checked out that house on the corner, but the price was too high considering all the work it needs.
- Köşedeki eve göz attık ama ihtiyacı olan onca işçiliği göz önünde bulundurursak fiyatı çok yüksekti.
- He looks very vigorous, considering his age.
- Yaşını göz önünde bulundurursak, o çok güçlü görünüyor.
- Let's begin by considering the similarities.
- Benzerlikleri göz önünde bulundurarak başlayalım.
Show More (4)
|
3 |
considering |
göre |
prep. |
|
- My opinion is that some views are to be considered to be decidedly partisan.
- Benim görüşüme göre bazı görüşler kesinlikle partizan olarak değerlendirilmelidir.
- He looks young considering his age.
- Yaşına göre genç görünüyor.
- He looks very vigorous, considering his age.
- Yaşına göre çok dinç görünüyor.
- Tom did well considering his age.
- Tom yaşına göre iyi iş çıkardı.
Show More (1)
|
4 |
considering |
rağmen |
prep. |
|
- He does well considering that he has no experience.
- Hiç tecrübesi olmamasına rağmen iyi iş çıkarıyor.
- Tom is doing very well considering his lack of experience.
- Tom deneyimsizliğine rağmen çok iyi iş çıkarıyor.
Show More (-1)
|
5 |
considering |
yine de |
adv. |
|
- She did well in her exams, considering.
- Sınavları iyi geçti yine de.
Show More (-2)
|
6 |
considering |
gözönüne alındığında |
prep. |
|
- Considering her economic condition, she's not able to save a lot of money.
- Ekonomik durumu gözönüne alındığında, çok fazla para biriktiremiyor.
Show More (-2)
|