| 1 |
dehydration |
dehidrasyon |
n. |
|
- Layla faced rapid dehydration.
- Layla hızlı bir dehidrasyonla karşı karşıya kalmıştı.
- Layla faced rapid dehydration.
- Leyla hızlı dehidrasyona maruz kaldı.
- When it's very hot, you should drink lots of water to avoid dehydration.
- Çok sıcak olduğunda, dehidrasyondan kaçınmak için çok su içmelisiniz.
- When it's very hot, you should drink lots of water to avoid dehydration.
- Hava çok sıcak olduğunda dehidratasyonu önlemek için çok su içmen gerekir.
- Layla died of severe dehydration.
- Leyla ağır dehidrasyon nedeniyle öldü.
- When it's very hot, you should drink lots of water to avoid dehydration.
- Hava çok sıcak olduğunda, dehidrasyonu önlemek için bol bol su içmelisiniz.
- Layla's dehydration caused her muscle cramps.
- Leyla'nın dehidrasyonu kas kramplarına neden oldu.
- Tom was hospitalized with symptoms of dehydration.
- Tom dehidratasyon belirtileri ile hastaneye kaldırıldı.
- Tom was hospitalized with symptoms of dehydration.
- Tom dehidrasyon belirtileriyle hastaneye kaldırılmış.
Show More (6)
|
| 2 |
dehydration |
sıvı kaybı |
n. |
|
- Layla's dehydration caused her muscle cramps.
- Leyla'nın sıvı kaybı kas kramplarına neden oldu.
- When it's very hot, you should drink lots of water to avoid dehydration.
- Hava çok sıcak olduğu zaman sıvı kaybını önlemek için çok su içmen gerekir.
- Tom died of dehydration.
- Tom sıvı kaybından öldü.
Show More (0)
|
| 3 |
dehydration |
su kaybı |
n. |
|
- Layla faced rapid dehydration.
- Layla hızla su kaybına uğradı.
- Layla died of severe dehydration.
- Layla şiddetli su kaybından öldü.
Show More (-1)
|
| 4 |
dehydration |
susuz kalma |
n. |
|
- Layla's dehydration caused her muscle cramps.
- Layla'nın susuz kalması kas kramplarına neden oldu.
Show More (-2)
|
