|
- Furthermore, there are often distressing situations among the target groups of this aid.
- Ayrıca bu yardımın hedef grupları arasında sık sık sıkıntılı durumlar yaşanmaktadır.
- Tom was distressed.
- Tom sıkıntılıydı.
- Tom appears distressed.
- Tom sıkıntılı görünüyor.
- You look distressed.
- Sıkıntılı görünüyorsun.
- Tom is distressed.
- Tom sıkıntılı.
- Tom seems distressed.
- Tom sıkıntılı görünüyor.
- Tom was very distressed.
- Tom çok sıkıntılıydı.
- Jane was distressed.
- Jane sıkıntılıydı.
- Tom seemed to be distressed.
- Tom sıkıntılı görünüyordu.
- Tom seemed distressed.
- Tom sıkıntılı görünüyordu.
- Tom is distressed.
- Tom sıkıntılıdır.
- Tom looks distressed.
- Tom sıkıntılı görünüyor.
Show More (9)
|