|
- I took three tablets of a cold medicine before going to bed.
- Yatmadan önce üç tablet soğuk algınlığı ilacı aldım.
- I took three tablets of a cold medicine before going to bed.
- Yatağa gitmeden önce üç tablet soğuk algınlığı ilacı aldım.
- During that period, I would go to bed earlier.
- O dönemde daha erken yatardım.
- Perhaps you should go to bed.
- Belki de yatağa gitmelisin.
- Tom should go to bed early tonight since he has a test tomorrow.
- Tom bu gece erken yatmalı çünkü yarın sınavı var.
- I go to bed early so I can get up to capture the sunrise.
- Güneşin doğuşunu yakalayabilmek için erken yatıyorum.
- Tom has to go to bed early tonight.
- Tom bu akşam yatmaya erken gitmek zorunda.
- I go to bed at 10 p.m.
- Akşam 10'da yatıyorum.
- I have to go to bed.
- Benim yatmam lazım.
- I usually go to bed before ten.
- Genelde saat ondan önce yatarım.
- Maybe you should go to bed.
- Belki de gidip yatmalısın.
- You've got to tell Tom to go to bed earlier.
- Tom'a daha erken yatmasını söylemelisin.
- They were getting ready to go to bed when I rang their doorbell at 11pm.
- Saat 11'de kapılarını çaldığında yatmaya hazırlanıyorlardı.
- You should go to bed.
- Yatağa gitmelisin.
- If you're tired, you should go to bed.
- Yorgunsan yatmalısın.
- I usually go to bed at ten.
- Genellikle saat onda yatarım.
- I go to bed very early.
- Ben çok erken yatarım.
- Tell the kids they need to go to bed.
- Çocuklara yatmaları gerektiğini söyle.
- I like to read before I go to bed.
- Yatmadan önce okumayı severim.
- I like to read before I go to bed.
- Yatmadan önce kitap okumayı severim.
- I said good night to my parents and went to bed.
- Aileme iyi geceler diledim ve yattım.
- Why do you go to bed late?
- Neden geç yatıyorsun?
- I was tired, so I went to bed early.
- Yorgundum, bu yüzden erkenden yattım.
- You shouldn't eat just before going to bed.
- Yatmadan hemen önce yemek yememelisiniz.
- My mother was so tired that she went to bed early.
- Annem o kadar yorgundu ki erkenden yattı.
- What time did you go to bed last night?
- Dün gece ne zaman yattın?
- Jane goes to bed early and gets up early.
- Jane erken yatıyor ve erken kalkıyor.
- I usually go to bed at ten.
- Genellikle saat 10'da yatarım.
- I was really tired so I went to bed early.
- Çok yorgundum, bu yüzden erkenden yattım.
- Tom was tired, so he went to bed earlier.
- Tom yorgundu, o yüzden daha erken yattı.
- Tom usually goes to bed just before midnight.
- Tom genellikle gece yarısından hemen önce yatar.
- I'm used to going to bed early.
- Erken yatmaya alışkınım.
- It's time for our children to go to bed.
- Çocuklarımızın yatma zamanı.
- I'm going to bed.
- Ben yatıyorum.
- I always go to bed before midnight.
- Her zaman gece yarısından önce yatarım.
- What time did you go to bed yesterday?
- Dün kaçta yattın?
- I am going to bed.
- Yatacağım.
- You go to bed at eleven o'clock.
- Sen saat on birde yatarsın.
- I don't mind if you go to bed before I get home.
- Ben eve gelmeden yatarsan benim için fark etmez.
- It is time to go to bed.
- Yatma zamanı.
- Because he was tired, he went to bed early.
- O yorgun olduğu için, yatmaya erken gitti.
- She usually goes to bed at nine.
- Genellikle dokuzda yatar.
- Tom hasn't gone to bed yet.
- Tom henüz yatmadı.
- I have to go to bed.
- Yatmak zorundayım.
- I usually take a shower before going to bed.
- Genellikle yatmadan önce duş alırım.
- When do you usually go to bed?
- Genelde ne zaman yatarsın?
- All of the children had to go to bed before dark.
- Bütün çocuklar hava kararmadan yatmak zorundaydı.
- He already went to bed.
- Çoktan yattı.
- Tom went to bed early.
- Tom erkenden yattı.
- I have to go to bed.
- Yatmam lazım.
- Tom said that he didn't want to go to bed.
- Tom yatmak istemediğini söyledi.
- He did not try to go to bed at once.
- Hemen yatmaya çalışmadı.
- Sami went to bed.
- Sami yattı.
- Look, I've had a long day and I want to go to bed right now.
- Bak, uzun bir gün geçirdim ve şimdi yatmak istiyorum.
- Tired from the hard work, he went to bed earlier than usual.
- Çok çalışmaktan yorulduğu için her zamankinden daha erken yattı.
- It is time to go to bed.
- Yatma vakti geldi.
- Since I was tired, I went to bed.
- Yorgun olduğum için yatağa gittim.
- Tom doesn't like being told when to go to bed.
- Tom ne zaman yatacağının söylenmesinden hoşlanmaz.
- I was just about to go to bed.
- Ben de tam yatmak üzereydim.
- I went to bed after locking all the doors and windows.
- Tüm kapı ve pencereleri kilitledikten sonra yattım.
- I went to bed at twelve last night.
- Dün gece on ikide yattım.
- I went to bed at 9pm, but fell asleep at 10pm.
- Akşam 9'da yattım ama saat 10'da uyuyakalmışım.
- I want to go to bed early.
- Erken yatmak istiyorum.
- You need to go to bed again.
- Tekrar yatman gerek.
- I went to bed at midnight.
- Gece yarısı yattım.
- Brush your teeth before going to bed.
- Yatmadan önce dişlerini fırçala.
- I'd like to suggest you start going to bed one hour earlier.
- Yatağa bir saat erken gitmeni önermek istiyorum.
- Do not forget to turn the light off before you go to bed.
- Yatmadan önce lambayı kapatmayı unutma.
- All the children went to bed.
- Bütün çocuklar yattı.
- When do you go to bed?
- Ne zaman yatacaksın?
- In winter, I always go to bed wearing woolen socks.
- Kışın yatağa her zaman yün çoraplarla girerim.
- I'm going to bed early tonight.
- Bu gece erken yatacağım.
- You had better go to bed early.
- Erken yatsan iyi olur.
- Make certain where the emergency exit is before you go to bed at a hotel.
- Bir otelde yatmadan önce acil çıkış kapısının nerede olduğundan emin olun.
- Close the window before going to bed.
- Yatmadan önce pencereyi kapat.
- Make sure to drink the medicine before you go to bed.
- Yatmadan önce ilacı içtiğinden emin ol.
- Sami usually performs the isha prayer just before going to bed.
- Sami genellikle yatmadan hemen önce yatsı namazını kılar.
- Do not eat anything before you go to bed.
- Yatmadan önce hiçbir şey yemeyin.
- I usually take a shower before going to bed.
- Ben genellikle yatmadan önce duş alırım.
- I went to bed very late.
- Çok geç yattım.
- I go to bed early.
- Erken yatarım.
- If she is tired, she should go to bed.
- Yorgunsa yatağa gitmesi gerek.
- Close the door before going to bed.
- Yatmadan önce kapıyı kapat.
- He usually goes to bed at ten.
- Genelde saat onda yatar.
- I almost always go to bed before midnight.
- Neredeyse her zaman gece yarısından önce yatarım.
- I'm so tired that I'm going to bed as soon as I get home.
- O kadar bitkinim ki eve gider gitmez yatacağım.
- Good, good, you're a sweet child so you're going to bed now.
- İyi, iyi, sen tatlı bir çocuksun, bu nedenle şimdi yatacaksın.
- I went to bed at one o'clock.
- Saat birde yattım.
- We must go to bed early tonight.
- Bu gece erken yatmalıyız.
- The child has already gone to bed.
- Çocuk çoktan yatağa gitti.
- At what time did you go to bed yesterday?
- Dün saat kaçta yattın?
- Tom always go to bed before midnight.
- Tom her zaman gece yarısından önce yatar.
- Yesterday I went to bed without brushing my teeth.
- Dün dişlerimi fırçalamadan yattım.
- Tom said that he needed to go to bed.
- Tom yatması gerektiğini söyledi.
- Do not forget to turn the light off before you go to bed.
- Yatmadan önce ışığı kapatmayı unutmayınız.
- Tom doesn't want to go to bed right now.
- Tom şu anda yatmak istemiyor.
- Tom goes to bed early and gets up early.
- Tom erken yatıp, erken kalkar.
- After he had done his homework, he went to bed.
- Ödevini yaptıktan sonra, yatağına gitti.
- He started to go to bed early.
- O yatmaya erken gitmeye başladı.
- Tom told me to go to bed early.
- Tom bana erken yatmamı söyledi.
- Tom went to bed right after supper.
- Tom yemekten hemen sonra yattı.
- I was about to go to bed when the phone rang.
- Telefon çaldığında yatmak üzereydim.
- I usually take a bath before going to bed.
- Yatmadan önce genellikle banyo yaparım.
- After I had finished the job, I went to bed.
- İşimi bitirdikten sonra yattım.
- I was just about to go to bed when he phoned me.
- Beni aradığında tam yatmak üzereydim.
- I usually take a bath before going to bed.
- Genelde yatmadan önce banyo yaparım.
- Make certain where the emergency exit is before you go to bed at a hotel.
- Bir otelde yatmadan önce, acil çıkışın nerede olduğundan emin olun.
- What time will you have to go to bed?
- Saat kaçta yatmak zorundasın?
- Do you think Tom has already gone to bed?
- Sence Tom çoktan yatmış mıdır?
- Layla went to bed early.
- Layla erkenden gidip yattı.
- I was tired today so I went to bed early.
- Bugün yorgundum, o yüzden erken yattım.
- She used to pray before going to bed.
- Yatmadan önce dua ederdi.
- It is time you went to bed, Jimmy.
- Yatma zamanı, Jimmy.
- She seldom, if ever, goes to bed before eleven.
- Nadiren, kırk yılda bir, on birden önce yatmaya gider.
- I went to bed after I came home.
- Eve geldikten sonra yattım.
- Father makes sure that all the lights are off before he goes to bed.
- Babam yatmadan önce tüm ışıkların kapalı olduğundan emin olur.
- Every night I go to bed at ten.
- Her gece saat 10'da yatarım.
- They went to bed late.
- Geç yattılar.
- Because he was tired, he went to bed early.
- Yorgun olduğu için erken yattı.
- It was careless of him to go to bed with the TV on.
- Televizyon açıkken yatması, dikkatsizlikti.
- You look tired, so you should go to bed early.
- Yorgun görünüyorsun, bu yüzden erken yatmalısın.
- He usually goes to bed at ten.
- Genellikle saat 10'da yatar.
- Last night, Tom went to bed before midnight.
- Dün gece, Tom gece yarısından önce yattı.
- People who go to bed early and get up early live a long time.
- Erken yatıp erken kalkan insanlar uzun süre yaşarlar.
- I go to bed at 10 p.m.
- Saat 10'da yatıyorum.
- Tom doesn't want to go to bed.
- Tom yatmak istemiyor.
- Jimmy, it's time for you to go to bed.
- Jimmy, yatma vaktin geldi.
- I didn't want to go to bed.
- Ben yatmak istemedim.
- Since I was tired, I went to bed early.
- Yorgun olduğum için erkenden yattım.
- What time are you used to going to bed?
- Sen kaçta yatmaya alışkınsın?
- We should all go to bed.
- Hepimiz yatmalıyız.
- What time do you go to bed?
- Kaçta yatıyorsun?
- The boy went to bed with his socks on.
- Çocuk çoraplarıyla yatağa gitti.
- He usually went to bed at eleven.
- Genellikle on birde yatardı.
- You need to go to bed again.
- Yine yatman gerekir.
- If Tom is tired, let him go to bed.
- Tom yorgunsa, bırak yatsın.
- Tom was scared to go to bed.
- Tom yatmaktan korktu.
- I always take a bath before going to bed.
- Yatmadan önce her zaman duş alırım.
- No matter how tired he is, he writes in his diary before going to bed.
- Ne kadar yorgun olursa olsun, yatmadan önce günlüğüne yazıyor.
- He finishes his homework before going to bed.
- Yatmadan önce ödevini bitiriyor.
- Tom was tired, so he went to bed early.
- Tom yorgundu, o yüzden erken yattı.
- Tom usually goes to bed at ten-forty.
- Tom genellikle saat on kırkta yatar.
- I'm tired and I want to go to bed.
- Yorgunum ve yatmak istiyorum.
- I go to bed at eleven.
- Ben 11'de yatarım.
- I went to bed after eating.
- Yemekten sonra yattım.
- Tom has probably already gone to bed.
- Tom muhtemelen çoktan yattı.
- I was just about to go to bed when he phoned me.
- O beni aradığında yatmak üzereydim.
- You never turn off the music and the lights before going to bed.
- Yatmadan önce müzik ve ışıkları asla kapatma.
- Put out the candles before you go to bed.
- Yatmadan önce mumları söndürün.
- I go to bed at 10 p.m.
- Saat 22:00'de yatarım.
- Tom said that he was very sleepy and wanted to go to bed.
- Tom çok uykusu olduğunu ve yatmak istediğini söyledi.
- He went to bed at ten as usual.
- Her zamanki gibi saat onda yattı.
- When do you go to bed?
- Ne zaman yatarsın?
- Ellen was so tired that she went to bed early.
- Ellen o kadar yorgundu ki erkenden yattı.
- The boy is afraid to go to bed in the dark.
- Çocuk karanlıkta yatmaktan korkuyor.
- He makes a point of doing ten push-ups before going to bed.
- Yatmadan önce on şınav çekmeyi ihmal etmiyor.
- You shouldn't eat just before you go to bed.
- Yatmadan hemen önce yemek yememelisin.
- I really have to go to bed.
- Gerçekten yatmam lazım.
- I was tired so I went to bed.
- Yorgun olduğum için yattım.
- I want to go to bed early.
- Erkenden yatmak istiyorum.
- It's time to go to bed, so turn the radio off.
- Yatma vakti geldi, o yüzden radyoyu kapat.
- Tom always goes to bed before midnight.
- Tom her zaman gece yarısından önce yatmaya gider.
- She often goes to bed at ten.
- Genelde saat onda yatar.
- I don't feel like going to bed yet.
- Henüz yatmak istemiyorum.
- John has hardly ever gone to bed before midnight.
- John neredeyse hiç gece yarısından önce yatmamıştır.
- Don't forget to turn off all the lights before going to bed.
- Yatmadan önce bütün ışıkları kapatmayı unutma.
- He came home early in order to see the children before they went to bed.
- Çocuklar yatmadan önce onları görmek için eve erken geldi.
- You have to go to bed now.
- Artık yatmalısın.
- As soon as I got home, I went to bed.
- Eve gider gitmez yattım.
- Perhaps you should go to bed.
- Belki de gidip yatmalısın.
- Because of my lack of sleep I'm going to bed early tonight.
- Uykusuzluğum yüzünden bu gece erken yatacağım.
- I'd better go to bed now.
- Artık yatsam iyi olacak.
- Aren't you going to bed?
- Yatmıyor musun?
- Before you go to bed in a hotel, familiarize yourself with the location of the emergency exit.
- Bir otelde yatmadan önce acil çıkışın yerini öğrenin.
- Don't forget to put out the light before you go to bed.
- Yatmadan önce ışığı söndürmeyi unutma.
- Tom always goes to bed before midnight.
- Tom her zaman gece yarısından önce yatar.
- Tom went to bed very late last night, so don't wake him up yet.
- Tom dün gece çok geç yattı, bu yüzden onu henüz uyandırma.
- Tom was scared to go to bed.
- Tom yatmaya korkuyordu.
- I think it's time for me to go to bed.
- Sanırım yatma vaktim geldi.
- I shouldn't have gone to bed so late yesterday.
- Dün o kadar geç yatmamalıydım.
- Being tired, she went to bed early.
- Yorgun olduğu için erken yattı.
- You look tired, so you should go to bed early.
- Yorgun görünüyorsun bu yüzden yatmaya erken gitmelisin.
- Tom usually goes to bed at ten-forty.
- Tom, genellikle 10:40' ta yatar.
- We must go to bed early tonight.
- Bu gece erkenden yatmalıyım.
- I was about to go to bed.
- Yatmak üzereydim.
- Tom has probably already gone to bed.
- Tom muhtemelen çoktan yatmıştır.
- I feel like going to bed early tonight.
- Bu gece erken yatmak istiyorum.
- Tom usually goes to bed before midnight.
- Tom genellikle gece yarısından önce yatar.
- Sick and tired, she went to bed early.
- Hasta ve yorgun, erkenden yattı.
- I don't always go to bed before midnight.
- Her zaman gece yarısından önce yatmam.
- I always drink a glass of milk before going to bed.
- Yatmadan önce hep bir bardak süt içerim.
- I go to bed at 10 p.m.
- Akşam saat 10'da yatarım.
- Tom rarely goes to bed before midnight.
- Tom nadiren gece yarısından önce yatar.
- Are you going to bed early tonight?
- Bu gece erken mi yatacaksın?
- You should go to bed early.
- Yatmaya erken gitmelisin.
- Tom goes to bed early and gets up early.
- Tom erken yatar ve erken kalkar.
- All I want to do is go to bed.
- Tek istediğim yatmak.
- Tom usually goes to bed just before midnight.
- Tom genellikle gece yarısından hemen önce yatmaya gider.
- I am going to bed.
- Yatağa gidiyorum.
- Before going to bed, he usually takes all the coins from his pockets and dumps them on the table.
- Yatmadan önce genellikle cebindeki tüm paraları çıkarır ve masanın üzerine döker.
- What time did you go to bed last night?
- Dün gece kaçta yattın?
- Don't drink beer before going to bed.
- Yatmadan önce bira içmeyin.
- I want to go to bed.
- Yatmak istiyorum.
- The children need to go to bed immediately.
- Çocukların hemen yatması gerekiyor.
- I go to bed early so I can get up to capture the sunrise.
- Güneşin doğuşunu yakalayabilmek için erken yatarım.
- What time are you used to going to bed?
- Saat kaçta yatmaya alışkınsın?
- Tom goes to bed after midnight.
- Tom gece yarısından sonra yatar.
- What time are you planning to go to bed?
- Saat kaçta yatmayı planlıyorsunuz?
- Last night, I went to bed without brushing my teeth.
- Dün gece dişlerimi fırçalamadan yattım.
- I don't want to go to bed.
- Ben yatmak istemiyorum.
- It would be better if you didn't eat before going to bed.
- Yatmadan önce yemek yemesen daha iyi olur.
- Since you look tired, you had better go to bed early.
- Yorgun göründüğün için, yatmaya erken gitsen iyi olur.
- I very seldom go to bed before midnight.
- Gece yarısından önce çok nadiren yatarım.
- Do you always go to bed before midnight?
- Her zaman gece yarısından önce mi yatarsın?
- Tom has already gone to bed.
- Tom çoktan yattı.
- Tom went to bed after supper.
- Tom akşam yemeğinden sonra yattı.
- I regularly go to bed at nine.
- Düzenli olarak dokuzda yatarım.
- He finishes his homework before going to bed.
- O, yatmadan önce ödevini bitirir.
- I got a phone call from him just as I was about to go to bed.
- Tam yatmak üzereyken ondan bir telefon aldım.
- Tom doesn't like being told when to go to bed.
- Tom ne zaman yatacağının söylenmesinden hoşlanmıyor.
- Please remember to put out the light before you go to bed.
- Lütfen yatmadan önce ışığı söndürmeyi unutmayın.
- Tom should go to bed.
- Tom yatağa gitmeli.
- In those days, I went to bed earlier.
- O günlerde daha erken yatardım.
- I really must go to bed.
- Gerçekten yatmalıyım.
- Sami went to bed early that night.
- Sami o gece erken yattı.
- She went to bed late last night.
- O dün gece geç yattı.
- He makes it a rule to go to bed at eleven o'clock.
- Saat on birde yatmayı bir kural haline getirdi.
- Don't forget to brush your teeth before going to bed.
- Yatmadan önce dişlerini fırçalamayı unutma.
- Before you go to bed in a hotel, familiarize yourself with the location of the emergency exit.
- Bir otelde yatmadan önce, acil çıkış kapısının yerini öğrenin.
- Tom prefers to take a shower in the morning while Mary prefers to take a bath just before going to bed.
- Tom sabahları duş almayı tercih ederken Mary yatmadan hemen önce banyo yapmayı tercih ediyor.
- He went to bed, but he didn't sleep.
- Yatağa gitti ama uyumadı.
- You must go to bed now.
- Artık yatmalısın.
- I forgot to turn off the television before going to bed.
- Yatmadan önce televizyonu kapatmayı unuttum.
- Going to bed early and waking up early is very good both for your health and appearance.
- Erken yatmak ve erken kalkmak hem sağlığınız hem de görünüşünüz için çok iyidir.
- Please turn the lamp off before you go to bed.
- Yatmadan önce lambayı kapat lütfen.
- It's almost time to go to bed.
- Neredeyse yatma zamanı.
- You'd better go to bed at once.
- Hemen yatsanız iyi olur.
- I want to solve this puzzle before I go to bed.
- Yatmadan önce bu bulmacayı çözmek istiyorum.
- You've got to tell Tom to go to bed earlier.
- Tom'a daha erken yatmasını söylemek zorundasın.
- I think I'll go to bed early tonight.
- Sanırım bu gece erken yatacağım.
- Right now, I want to go to bed.
- Şu anda yatmak istiyorum.
- You had better go to bed early.
- Yatmaya erken gitsen iyi olur.
- I am going to bed.
- Ben yatıyorum.
- I almost never go to bed before midnight.
- Ben neredeyse hiç gece yarısından önce yatmam.
- Turn off the TV before going to bed OK?
- Yatmadan önce televizyonu kapat, tamam mı?
- Lock the windows before going to bed.
- Yatmadan önce pencereleri kilitle.
- It's time for you to go to bed.
- Yatma vaktin geldi.
- You've got to set the alarm clock before you go to bed.
- Yatmadan önce çalar saati kurmalısın.
- In winter, I always go to bed wearing woolen socks.
- Kışın, her zaman yün çoraplar giyerek yatarım.
- Tom made his children go to bed early.
- Tom çocuklarını erken yatırdı.
- What time did Tom go to bed last night?
- Tom dün gece kaçta yattı?
- Since he was tired, he went to bed early.
- Yorgun olduğu için erken yattı.
- Be sure to take this medicine before going to bed.
- Yatmadan önce bu ilacı aldığınızdan emin olun.
- Tom went to bed after supper.
- Tom yemekten sonra yattı.
- Tom went to bed at midnight.
- Tom gece yarısı yattı.
- Do you know what time Tom usually goes to bed?
- Tom'un genellikle saat kaçta yattığını biliyor musun?
- Tom goes to bed at the same time every evening.
- Tom her akşam aynı saatte yatar.
- Before going to bed, I took three pills to stop a cold.
- Yatmadan önce, üşütmemek için üç hap aldım.
- Having done the lessons, he immediately went to bed.
- Derslerini yaptıktan sonra hemen yattı.
- I went to bed late in the night.
- Gece geç yattım.
- He goes to bed early but it takes him a long time to get to sleep.
- Erken yatar ama uyuması uzun zaman alır.
- He went to bed the moment he arrived home.
- Eve varır varmaz yattı.
- No matter how tired he is, he writes in his diary before going to bed.
- Ne kadar yorgun olursa olsun, yatmadan önce günlüğünü yazar.
- I went to bed a little earlier than usual.
- Her zamankinden biraz daha erken yattım.
- Being tired, she went to bed early.
- O yorgun olduğu için erken yattı.
- Tom went to bed early because he had an early start the next day.
- Tom erkenden yattı çünkü ertesi gün erken kalkması gerekiyordu.
- Tom went to bed as soon as he got home.
- Tom eve gelir gelmez yattı.
- Please turn the lamp off before you go to bed.
- Lütfen yatmadan önce lambayı kapatın.
- When did you go to bed last night?
- Dün gece ne zaman yattın?
- You had better go to bed now.
- Artık yatsan iyi olur.
- What time do you usually go to bed at night?
- Geceleri genellikle kaçta yatarsın?
- How early do you go to bed?
- Ne kadar erken yatıyorsunuz?
- I usually go to bed around 11 p.m.
- Genelde gece 11 gibi yatarım.
- Children must go to bed early without watching television.
- Çocuklar televizyon izlemeden erken yatmalıdır.
- I'm going to drink a glass of milk before I go to bed.
- Yatmadan önce bir bardak süt içeceğim.
- It's time for our children to go to bed.
- Çocuklarımızın yatma vakti geldi.
- Tom goes to bed at the same time every night.
- Tom her gece aynı saatte yatar.
- When Tom got home, the children had already gone to bed.
- Tom eve döndüğünde çocuklar çoktan yatmıştı.
- It's time for me to go to bed.
- Yatma vaktim geldi.
- I go to bed at 10.30.
- Saat 10.30'da yatıyorum.
- I think I'll go to bed early.
- Sanırım erken yatacağım.
- Never forget to lock up when you go to bed.
- Yatarken kapıyı kilitlemeyi asla unutma.
- I went to bed early last night because I was really tired.
- Dün gece erken yattım çünkü çok yorgundum.
- We waited up for him until two o'clock and then finally went to bed.
- Saat ikiye kadar onu bekledik ve sonunda yattık.
- During that period, I would go to bed earlier.
- O dönem boyunca, yatmaya daha erken giderdim.
- Tom doesn't always go to bed before midnight.
- Tom her zaman gece yarısından önce yatmaz.
- If Tom is tired, he should go to bed.
- Eğer Tom yorgunsa, yatağa gitmeli.
- He was tired, so he went to bed earlier.
- Yorgundu, o yüzden daha erken yattı.
- In those days, I used to go to bed earlier.
- O günlerde yatmaya daha erken giderdim.
- He came home early in order to see the children before they went to bed.
- Onlar yatmadan önce çocukları görmek için eve erken geldi.
- I was about to go to bed when he called me up.
- Beni aradığında yatmak üzereydim.
- Once it hits two o'clock, I'll go to bed.
- Saat ikiyi vurduğunda yatacağım.
- She had already gone to bed when I called her at 11 p.m.
- Saat 11'de onu aradığımda çoktan yatmıştı.
- Are you going to bed early tonight?
- Bu gece erken yatacak mısın?
- He has already gone to bed.
- Çoktan yattı.
- He went to bed at midnight.
- Gece yarısı yattı.
- Since Tom and I were tired, we both went to bed early.
- Tom ve ben yorgun olduğumuz için ikimiz de erkenden yattık.
- I usually go to bed at nine.
- Genellikle dokuzda yatarım.
- What time did you go to bed yesterday?
- Dün saat kaçta yattın?
- He goes to bed early but it takes him a long time to get to sleep.
- O erken yatıyor ama uyuması uzun zaman alıyor.
- The boy has already gone to bed.
- Çocuk çoktan yatağa gitti.
- She was about to go to bed when someone knocked on the door.
- Tam yatmak üzereydi ki biri kapıyı çaldı.
- Be sure to lock the door before you go to bed.
- Yatmadan önce kapıyı kilitlediğinden emin ol.
- Don't drink beer before going to bed.
- Yatmadan önce bira içme.
- It's time to go to bed, so turn off the radio.
- Yatma vakti geldi, o yüzden radyoyu kapat.
- Please turn off the light before you go to bed.
- Lütfen yatmadan önce ışığı kapatın.
- Tom goes to bed early.
- Tom erken yatar.
- He went to bed, but he didn't sleep.
- O, yatağa gitti ama uyumadı.
- Since Tom and I were tired, we both went to bed early.
- Tom ve ben yorgun olduğumuz için ikimiz de erken yattık.
- I am sure our dear guest would like to have a bath before he goes to bed.
- Sevgili misafirimizin yatmadan önce banyo yapmak istediğinden eminim.
- I was about to go to bed when he called me up.
- Beni çağırdığında yatmak üzereydim.
- Be sure to take this medicine before going to bed.
- Yatmadan önce bu ilacı kullandığınızdan emin olun.
- I went to bed late and was late for the first train.
- Geç yattım ve ilk trene geç kaldım.
- He asked me to go to bed early.
- Benden erken yatmamı istedi.
- I want to go to bed early tonight.
- Bu gece erken yatmak istiyorum.
- I thought I told you to go to bed.
- Yatağa gitmeni söylediğimi sanıyordum.
- Tom waited for Mary to go to bed.
- Tom, Mary'nin yatmasını bekledi.
- I go to bed at ten o'clock at night.
- Gece saat 10'da yatıyorum.
- He goes to bed at eight o'clock.
- Saat sekizde yatıyor.
- I go to bed about ten.
- Saat on gibi yatıyorum.
- It's about time to go to bed.
- Neredeyse yatma zamanı.
- I'm not going to bed early tonight.
- Bu gece erken yatmayacağım.
- I went to bed early last night.
- Dün gece erken yattım.
- I go to bed at around ten at night.
- Ben gece on gibi yatarım.
- I'm going to take two aspirins before going to bed because I have a sore throat.
- Yatmadan önce iki aspirin alacağım, çünkü boğaz ağrım var.
- You had better go to bed right away, or your cold will get worse.
- Hemen yatsan iyi olur, yoksa soğuk algınlığın daha da kötüleşecek.
- If Tom is tired, let him go to bed.
- Tom yorgunsa, yatmasına izin ver.
- If she is tired, she should go to bed.
- Eğer yorgunsa, yatağa gitmeli.
- Papa made sure all the lights were turned off before going to bed.
- Babam yatmadan önce tüm ışıkların kapalı olduğundan emin oldu.
- She went to bed late last night.
- Dün gece geç yattı.
- He was very tired, so he went to bed early.
- Çok yorgundu, o yüzden erkenden yattı.
- Time to go to bed.
- Yatma vakti geldi.
- Tom went to bed very late last night, so don't wake him up yet.
- Tom dün gece çok geç yatmış, bu nedenle onu daha uyandırmayın.
- I've gotten used to going to bed early.
- Erken yatmaya alıştım.
- Tom almost never goes to bed before midnight.
- Tom neredeyse hiç gece yarısından önce yatmaz.
- May I go to bed?
- Ben yatağa gidebilir miyim?
- Today, I'm going to bed early.
- Bugün erken yatacağım.
- I should have gone to bed earlier last night.
- Dün gece daha erken yatmalıydım.
- What time do you usually go to bed?
- Genellikle ne zaman yatarsın?
- Lock the window before going to bed.
- Yatmadan önce pencereyi kilitle.
- I thought I told you already to go to bed.
- Zaten sana yatmanı söylediğimi düşündüm.
- You go to bed at eleven o'clock.
- Saat 11'de yatarsın.
- I had hardly gone to bed when the telephone rang.
- Telefon çaldığında daha yeni yatmıştım.
- He set the alarm before going to bed.
- Yatmadan önce alarmı kurdu.
- I'm so tired that I'm going to bed as soon as I get home.
- O kadar yorgunum ki eve gider gitmez yatacağım.
- Jane goes to bed early and gets up early.
- Jane erken yatar erken kalkar.
- It is too early to go to bed.
- Yatmak için çok erken.
- Since you look tired, you had better go to bed early.
- Yorgun göründüğüne göre erken yatsan iyi olur.
- Tom didn't want to go to bed.
- Tom yatmak istemedi.
- Sick and tired, she went to bed early.
- Hasta ve yorgun olduğundan erken yattı.
- I'm determined to solve this puzzle before I go to bed.
- Yatmadan önce bu bulmacayı çözmeye kararlıyım.
- She often goes to bed at ten.
- Genellikle saat onda yatar.
- Tom seldom goes to bed before midnight.
- Tom nadiren gece yarısından önce yatar.
- My children go to bed early.
- Çocuklarım erken yatar.
- Tom refused to go to bed.
- Tom yatmayı reddetti.
- It's time to go to bed.
- Yatma zamanı.
- I don't feel like going to bed.
- Canım yatmak istemiyor.
- He started to go to bed early.
- Erken yatmaya başladı.
- It is better for you not to eat before you go to bed.
- Yatmadan önce yemek yememeniz daha iyi.
- Isn't it time for you go to bed?
- Senin yatma vaktin gelmedi mi?
- It's time for small children to go to bed now.
- Artık küçük çocukların yatma vakti geldi.
- I don't mind if you go to bed before I get home.
- Ben eve gelmeden yatarsan sorun olmaz.
- On school nights, Tom goes to bed at nine o'clock, but on Fridays and Saturdays, he stays up much later.
- Okul geceleri Tom saat dokuzda yatar, ama cuma ve cumartesi günleri çok daha geç yatar.
- He took a look at the newspaper before going to bed.
- Yatmadan önce gazeteye bir göz attı.
- If you're sleepy, you should go to bed.
- Uykuluysan, yatmalısın.
- Tom went to bed without brushing his teeth.
- Tom dişlerini fırçalamadan yattı.
- Tom said that he was very sleepy and wanted to go to bed.
- Tom çok uykulu olduğunu ve yatağa gitmek istediğini söyledi.
- I should go to bed.
- Yatmalıyım.
- I ate a burger, then went to bed.
- Bir hamburger yedim, sonra yattım.
- I am tired, I need to go to bed.
- Yorgunum, yatmam lazım.
- When do you have to go to bed?
- Ne zaman yatman gerekiyor?
- It is time you went to bed, Jimmy.
- Yatma vaktin geldi, Jimmy.
- He turned off the light and he went to bed.
- Işığı kapattı ve yattı.
- I thought I told you already to go to bed.
- Sana yatağa gitmeni söylediğimi sanıyordum.
- After Tom ate, he went to bed.
- Tom yemeğini yedikten sonra yattı.
- Usually I go to bed after midnight.
- Genellikle gece yarısından sonra yatarım.
- People who go to bed early and get up early live a long time.
- Erken yatan ve erken kalkan insanlar uzun süre yaşarlar.
- After eating, I go to bed.
- Yemek yedikten sonra yatağa giderim.
- He should go to bed early tonight since he has a test tomorrow.
- Yarın sınavı olduğu için bu gece erken yatmalı.
- Tom doesn't seem to want to go to bed right now.
- Tom şu anda yatmak istemiyor gibi görünüyor.
- Do you know what time Tom usually goes to bed?
- Tom'un genellikle saat kaçta yattığını biliyor musunuz?
- He instructed me to go to bed early.
- Beni erken yatmaya yönlendirdi.
- I plan to go to bed early tonight.
- Bu gece erken yatmayı planlıyorum.
- Isn't it time for you go to bed?
- Yatma vaktin gelmedi mi?
- I don't want to go to bed.
- Yatmak istemiyorum.
- Isn't it about time you went to bed?
- Yatma vaktin gelmedi mi?
- You'd better go to bed.
- Yatsan iyi olur.
- Be sure to lock the door before you go to bed.
- Yatmadan önce kapıyı kilitlediğinizden emin olun.
- It's time to go to bed.
- Yatma vakti geldi.
- I took a shower and then went to bed.
- Duş aldım ve sonra yattım.
- He went to bed at eleven last night.
- Dün gece on birde yattı.
- Make sure to drink the medicine before you go to bed.
- Yatmadan önce ilaç içtiğinize emin olun.
- Bob usually goes to bed at ten.
- Bob genellikle saat 10'da gidip yatar.
- I got home, took my shoes off and went to bed.
- Eve gittim, ayakkabılarımı çıkardım ve yattım.
- He makes it a rule to go to bed at eleven o'clock.
- O saat on birde yatmayı prensip edinmektedir.
- I want to go to bed!
- Yatmak istiyorum!
- Tom waited for Mary to go to bed.
- Tom yatağa gitmek için Mary'yi bekledi.
- It's about time we went to bed.
- Yatma zamanı geldi de geçiyor.
- Aren't you going to bed?
- Yatmayacak mısın?
- I went to bed later than usual.
- Her zamankinden daha geç yattım.
- There is nothing to do, so I may as well go to bed.
- Yapacak bir şey yok, yatayım bari.
- It's just time for children to go to bed.
- Çocukların yatma vakti geldi.
- The doctor told me to go to bed.
- Doktor yatmamı söyledi.
- The earlier I go to bed, the earlier I get up.
- Ne kadar erken yatarsam, o kadar erken kalkarım.
- Jimmy, it's time for you to go to bed.
- Jimmy, yatma zamanın.
- I went to bed before midnight.
- Gece yarısından önce yattım.
- Time to go to bed.
- Yatma zamanı.
- I was just about to go to bed when the phone rang.
- Tam yatmak üzereydim ki telefon çaldı.
- I go to bed at 10.30.
- Ben 10:30'da yatarım.
- The boy is afraid to go to bed in the dark.
- Oğlan, karanlıkta yatmaktan korkar.
- It's about time we went to bed.
- Yatma vakti geldi.
- After closing all the doors, I went to bed.
- Bütün kapıları kapattıktan sonra yattım.
- After he had done his homework, he went to bed.
- Ödevini yaptıktan sonra yattı.
- He went to bed after supper.
- Akşam yemeğinden sonra gidip yattı.
- He was tired, so he went to bed early.
- Yorgundu, bu yüzden yatmaya erken gitti.
- Sami usually performs the isha prayer just before going to bed.
- Sami yatsı namazını genellikle yatmadan hemen önce kılar.
- It's about time to go to bed.
- Yatma vakti geldi.
- Don't drink beer before going to bed!
- Yatmadan önce bira içme!
- I went to bed early.
- Erken yattım.
- In those days, I used to go to bed earlier.
- O günlerde daha erken yatardım.
- I should go to bed.
- Ben de yatmalıyım.
- He went to bed early.
- O, yatmaya erken gitti.
- He was very tired, so he went to bed early.
- Çok yorgundu, bu yüzden yatmaya erken gitti.
- I was very tired so I went to bed early.
- Çok yorgundum, bu yüzden erkenden yattım.
- In the evening, I go to bed at ten.
- Akşamları saat onda yatarım.
- Tom has probably already gone to bed by now.
- Tom muhtemelen çoktan yatmıştır.
- I need to go to bed now.
- Hemen yatmam lazım.
- Before going to bed, I took three pills to stop a cold.
- Soğuk algınlığı tedavisi için yatmadan önce üç tane hap aldım.
- Maybe Tom should go to bed.
- Belki de Tom yatağa gitmeli.
- Alice went to bed at ten.
- Alice saat onda yattı.
- Being tired, he went to bed earlier than usual.
- Yorgun olduğu için her zamankinden daha erken yattı.
- He asked me to go to bed early.
- Erken yatmamı istedi.
- It would be better if you didn't eat before going to bed.
- Yatmadan önce bir şey yemeseniz daha iyi olur.
- I'm tired and I want to go to bed.
- Yoruldum ve yatmak istiyorum.
- I'm really tired, so I'm going to go to bed early tonight.
- Çok yorgunum, o yüzden bu gece erken yatacağım.
- Bob usually goes to bed at ten.
- Bob, genellikle saat onda yatmaya gider.
- Tom went to bed an hour ago.
- Tom bir saat önce yattı.
- Do not eat anything before you go to bed.
- Yatmadan önce bir şey yeme.
- He went to bed early.
- Erken yattı.
- I usually go to bed before ten.
- Ben genellikle saat ondan önce yatarım.
- It is better for you not to eat before you go to bed.
- Yatmadan önce yemek yememen senin için daha iyi olur.
- He was tired, so he went to bed early.
- Yorgun olduğu için erkenden yattı.
- She seldom, if ever, goes to bed before eleven.
- Nadiren de olsa on birden önce yatıyor.
- I need to go to bed now.
- Şimdi yatmam lazım.
- What time are you used to going to bed?
- Ne zaman yatmaya alışkınsın?
- Having a slight headache, I went to bed early.
- Hafif bir baş ağrısıyla erkenden yattım.
- After I had done my homework, I went to bed.
- Ödevimi yaptıktan sonra yattım.
- It's time the kids went to bed.
- Çocukların yatma vakti geldi.
- I'd like to go to bed now.
- Artık yatmak istiyorum.
- I go to bed at ten as a rule.
- Kural olarak 10'da yatarım.
- I'm very tired and want to go to bed early.
- Çok yorgunum ve erken yatmak istiyorum.
- When do you usually go to bed?
- Genellikle ne zaman yatarsın?
- Don't forget to turn off all the lights before going to bed.
- Yatmadan önce tüm ışıkları kapatmayı unutmayın.
- Finish it before you go to bed.
- Yatmadan önce bitir.
- I don't want to go to bed yet.
- Henüz yatmak istemiyorum.
- I go to bed early so I can get up to capture the sunrise.
- Erken yatıyorum ki gün doğumunu yakalayabileyim.
- Would you like to have a bath before going to bed?
- Yatmadan önce banyo yapmak ister misiniz?
- Tom should go to bed now.
- Tom şimdi yatmalı.
- You never turn off the music and the lights before going to bed.
- Yatmadan önce müziği ve ışıkları asla kapatmazsın.
- I go to bed at ten almost every day.
- Neredeyse her gün saat 10'da yatarım.
- I have to go to bed.
- Yatmam gerek.
- I go to bed.
- Yatağa gidiyorum.
- I am sure our dear guest would like to have a bath before he goes to bed.
- Eminim sevgili misafirimiz yatmadan önce banyo yapmak ister.
- Sami had dinner and went to bed.
- Sami akşam yemeğini yedi ve yattı.
- I got home, took my shoes off and went to bed.
- Eve geldim, ayakkabılarımı çıkartıp, yatağa gittim.
- I hardly ever go to bed before midnight.
- Neredeyse hiç gece yarısından önce yatmam.
- Papa made sure all the lights were turned off before going to bed.
- Papa yatmadan önce tüm ışıkların kapatıldığından emin oldu.
- Turn off the TV before you go to bed, OK?
- Yatmadan önce, TV'yi kapat, tamam mı?
- Do I really have to go to bed?
- Gerçekten yatmak zorunda mıyım?
- I was about to go to bed when he called me up.
- O beni aradığında yatmak üzereydim.
- It's high time the children went to bed.
- Çocukların yatma zamanı geldi de geçiyor.
- Tom usually goes to bed before his parents do.
- Tom genellikle ailesinden önce yatar.
- I will start early tomorrow, maybe I should go to bed soon.
- Yarın erken başlayacağım, belki de hemen yatmalıyım.
- I went up the stairs and went to bed.
- Merdivenlerden çıktım ve yattım.
- What time did Tom go to bed?
- Tom kaçta yattı?
- I'm really tired; I think I'll go to bed.
- Gerçekten çok yorgunum; sanırım yatacağım.
- We never go to bed before midnight.
- Biz asla gece yarısından önce yatmayız.
- I said good night to my parents and went to bed.
- Anneme ve babama iyi geceler dedim ve yatağa gittim.
- I went to bed after preparing everything in advance.
- Her şeyi önceden hazırladıktan sonra yattım.
- Shishir already went to bed.
- Shishir çoktan yattı.
- What time do you usually go to bed at night?
- Genellikle gece saat kaçta yatarsın?
- I'm going to bed now.
- Şimdi yatacağım.
- I worked in my study after my wife had gone to bed.
- Karım yattıktan sonra çalışma odamda çalıştım.
- It's time to go to bed, so turn the radio off.
- Yatma zamanı geldi, radyoyu kapat.
- It's too early to go to bed.
- Yatmak için çok erken.
- There are people who don't like to go to bed early.
- Erken yatmayı sevmeyen insanlar vardır.
- I usually went to bed at ten during the summer vacation.
- Yaz tatili boyunca genellikle saat onda yatardım.
- I always take a bath before going to bed.
- Ben her zaman yatmadan önce banyo yaparım.
- I had a slight headache, so I went to bed early.
- Hafif bir baş ağrım vardı, bu yüzden erkenden yattım.
- I'd like to go to bed now.
- Şimdi yatmak istiyorum.
- Be sure to lock the door before you go to bed.
- Yatmadan kapıyı kilitlediğinden emin ol.
- Tom has to go to bed early tonight.
- Tom bu gece erken yatmak zorunda.
- I usually go to bed before ten.
- Genelde 10'dan önce yatarım.
- Turn off the light before you go to bed.
- Yatmadan önce ışığı kapatın.
- I think Tom wants to go to bed.
- Sanırım Tom yatmak istiyor.
- I'm going to bed early today.
- Bugün erken yatacağım.
- It's time for us to go to bed.
- Yatma vaktimiz geldi.
- I'm very tired and want to go to bed early.
- Çok yorgunum ve erkenden yatmak istiyorum.
- After I locked all the doors, I went to bed.
- Bütün kapıları kilitledikten sonra yattım.
- I go to bed early because I have to wake up early.
- Erken yatıyorum çünkü erken kalkmak zorundayım.
- You've got to set the alarm clock before you go to bed.
- Yatmadan önce alarmı kurmanız gerekiyor.
- Tom hardly ever goes to bed before midnight.
- Tom neredeyse hiç gece yarısından önce yatmaz.
- It's about time you went to bed.
- Yatma vaktin geldi.
- I never go to bed before midnight.
- Gece yarısından önce asla yatmam.
- He usually goes to bed just before midnight.
- Genelde gece yarısından biraz önce yatar.
- You told Tom to go to bed early, didn't you?
- Tom'a erken yatmasını söyledin, değil mi?
- I thought that I told you already to go to bed.
- Zaten sana yatmanı söylediğimi düşündüm.
- He should go to bed early tonight since he has a test tomorrow.
- Yarın sınavı olduğu için bu akşam erken yatmalı.
- I feel like going to bed early tonight.
- Canım bu gece erken yatmak istiyor.
- You should go to bed early.
- Erken yatmalısın.
- I'm so tired that I'm going to bed as soon as I get home.
- O kadar yorgunum ki eve varır varmaz yatacağım.
- I'm really tired and want to go to bed early.
- Çok yorgunum ve erken yatmak istiyorum.
- Don't eat before going to bed.
- Yatmadan önce yemek yeme.
- When Tom got home, the children had already gone to bed.
- Tom eve geldiğinde, çocuklar zaten yatmıştı.
- Layla went to bed at 9 PM.
- Layla akşam 9'da yattı.
- Children must go to bed early without watching television.
- Çocuklar televizyon izlemeden erkenden yatağa gitmelidir.
- Tom certainly goes to bed early.
- Tom kesinlikle erken yatıyor.
- My father hinted that it was time to go to bed.
- Babam yatma vaktinin geldiğini ima etti.
- It's almost time to go to bed.
- Neredeyse yatma vakti geldi.
- I hardly ever go to bed before midnight.
- Gece yarısından önce neredeyse hiç yatmam.
- It's high time the children went to bed.
- Çocukların yatma vakti geldi.
- Before going to bed, he usually takes all the coins from his pockets and dumps them on the table.
- Yatmadan önce genelde ceplerindeki tüm bozuk paraları çıkartıp masaya boşaltır.
- I went to bed early that night.
- O gece erken yattım.
- He usually goes to bed just before midnight.
- Genellikle gece yarısından hemen önce yatar.
- I went to bed a little later than usual.
- Her zamankinden biraz daha geç yattım.
- I'm going to take two aspirins before going to bed because I have a sore throat.
- Yatmadan önce iki aspirin alacağım çünkü boğazım ağrıyor.
- She usually goes to bed at nine.
- O, genellikle dokuzda yatmaya gider.
- I'll go to bed early.
- Erken yatacağım.
- I go to bed at eleven at night.
- Gece 11'de yatıyorum.
- I was about to go to bed.
- Ben yatmak üzereydim.
- Can I go to bed now?
- Artık yatabilir miyim?
- I go to bed very early.
- Çok erken yatarım.
- Tom almost always goes to bed before midnight.
- Tom neredeyse her zaman gece yarısından önce yatar.
- I'm very tired and I want to go to bed early.
- Çok yorgunum ve erken yatmak istiyorum.
- I went to bed early because I was tired.
- Yorgun olduğum için erkenden yattım.
- Please don't forget to turn off the light before you go to bed.
- Lütfen yatmadan önce ışığı kapatmayı unutma.
- Turn off the TV before you go to bed, OK?
- Yatmadan önce televizyonu kapat, tamam mı?
- Tom certainly goes to bed early.
- Tom kesinlikle erken yatmaya gider.
- You had better put out the fire before you go to bed.
- Yatmadan önce ateşi söndürsen iyi olur.
Show More (536)
|
|
- She went to bed early.
- O erken yatmaya gitti.
- I really must go to bed.
- Ben gerçekten yatmaya gitmeliyim.
- A few minutes after he finished his work, he went to bed.
- İşini bitirdikten birkaç dakika sonra yatmaya gitti.
- He has already gone to bed.
- O, zaten yatmaya gitti.
- She was about to go to bed when someone knocked on the door.
- Birisi kapıyı çaldığında o, yatmaya gitmek üzereydi.
- He usually went to bed at eleven.
- Genellikle on birde yatmaya giderdi.
- Tom refused to go to bed.
- Tom yatmaya gitmeyi reddetti.
- I took three tablets of a cold medicine before going to bed.
- Yatmaya gitmeden önce üç tablet soğuk algınlığı ilacı aldım.
- Look, I'm going to bed now.
- Bak, ben şimdi yatmaya gidiyorum.
- Tom finished his homework, so he went to bed.
- Tom ödevini bitirdi ve yatmaya gitti.
- He was tired, so he went to bed earlier.
- O yorgundu, bu nedenle erkenden yatmaya gitti.
- Having done the lessons, he immediately went to bed.
- Dersleri yaptıktan sonra o hemen yatmaya gitti.
- Tom went to bed early.
- Tom erken yatmaya gitti.
- Tom was tired, so he went to bed early.
- Tom yorgundu, bu yüzden erken yatmaya gitti.
- Mary went to bed.
- Mary yatmaya gitti.
- I go to bed at around ten at night.
- Ben yaklaşık gece 10.00'da yatmaya giderim.
- Being tired, he went to bed earlier than usual.
- O yorgun olduğu için her zamankinden daha erken yatmaya gitti.
- It's too early to go to bed.
- Yatmaya gitmek için çok erken.
- His homework having been finished, Tom went to bed.
- Ev ödevi bitirildikten sonra, Tom yatmaya gitti.
- Let's go to bed.
- Yatmaya gidelim.
- I took a shower and then went to bed.
- Ben duş aldım ve sonra yatmaya gittim.
- You'd better go to bed.
- Yatmaya gitsen iyi olur.
- I went to bed early because I was tired.
- Yorgun olduğum için erkenden yatmaya gittim.
- He makes a point of doing ten push-ups before going to bed.
- O yatmaya gitmeden önce on şınav yapmayı ihmal etmez.
- You should go to bed.
- Yatmaya gitmelisin.
- He went to bed at eleven last night.
- Dün gece saat 11:00'de yatmaya gitti.
- He turned off the light and he went to bed.
- Işığı kapattı ve yatmaya gitti.
- I'm going to bed, bye.
- Ben yatmaya gidiyorum, hoşça kal.
- Please turn off the light before you go to bed.
- Yatmaya gitmeden önce lütfen ışığı kapat.
- I went up the stairs and went to bed.
- Ben merdivenlerden yukarı gittim ve yatmaya gittim.
- You must go to bed now.
- Şimdi yatmaya gitmelisin.
- The boy went to bed with his socks on.
- Çocuk, çoraplarıyla yatmaya gitti.
- Tom went to bed right after supper.
- Tom akşam yemeğinden hemen sonra yatmaya gitti.
- He was tired so he went to bed.
- O yorgundu, bu yüzden yatmaya gitti.
- I think I'll go to bed.
- Sanırım yatmaya gideceğim.
- Brush your teeth and go to bed.
- Dişlerini fırçala ve yatmaya git.
- Put on your pajamas and go to bed.
- Pijamalarını giy ve yatmaya git.
- I'm going to bed, bye.
- Yatmaya gidiyorum, hoşça kal.
- I'm going to bed.
- Ben yatmaya gidiyorum.
- If you are tired, go to bed.
- Eğer yorgunsan, yatmaya git.
- Tom doesn't always go to bed before midnight.
- Tom her zaman gece yarısından önce yatmaya gitmez.
- It's time for us to go to bed.
- Yatmaya gitmemizin zamanıdır.
- Tom went to bed.
- Tom yatmaya gitti.
- You'd better go to bed at once.
- Derhal yatmaya gitsen iyi olur.
- I ate a burger, then went to bed.
- Bir burger yedim sonra yatmaya gittim.
- Put your pajamas on and go to bed.
- Pijamalarını giy ve yatmaya git.
- After I had done my homework, I went to bed.
- Ödevimi yaptıktan sonra yatmaya gittim.
- Because of my lack of sleep I'm going to bed early tonight.
- Uyku eksikliğimden dolayı bu gece erken yatmaya gidiyorum.
- Brush your teeth before going to bed.
- Yatmaya gitmeden önce dişlerini fırçala.
- Hurry up and go to bed.
- Acele et ve yatmaya git.
- I ought to study tonight, but I'm tired so I'm going to bed.
- Bu gece ders çalışmalıyım ama yorgunum, yatmaya gidiyorum.
- How early do you go to bed?
- Ne kadar erken yatmaya gidiyorsun?
- Since he'd finished his homework, Tom went to bed.
- Ödevini bitirdiği için Tom yatmaya gitti.
- I'm sleepy, so I'm going to bed.
- Uykum var, o yüzden yatmaya gidiyorum.
- They all went to bed.
- Hepsi yatmaya gitti.
- Since I was tired, I went to bed.
- Yorgun olduğum için yatmaya gittim.
- After I had finished the job, I went to bed.
- İşi bitirdikten sonra, yatmaya gittim.
- I'll go to bed early.
- Erken yatmaya gideceğim.
- I think it's time for me to go to bed.
- Sanırım yatmaya gitmemin zamanıdır.
- She had gone to bed.
- Yatmaya gitmişti.
- Please remember to put out the light before you go to bed.
- Lütfen yatmaya gitmeden önce lambayı söndürmeyi unutmayın.
- I go to bed at eleven at night.
- Gece on birde yatmaya giderim.
- I went to bed before father could come home.
- Babam eve gelmeden yatmaya gittim.
- There is nothing to do, so I may as well go to bed.
- Yapacak bir şey yok, bu yüzden yatmaya gidebilirim.
- I got a phone call from him just as I was about to go to bed.
- Tam da yatmaya giderken ondan bir telefon aldım.
- After Tom ate, he went to bed.
- Tom yemek yedikten sonra yatmaya gitti.
- I need to go to bed now.
- Şimdi yatmaya gitmeliyim.
- He went to bed because he was tired.
- Yorgun olduğu için yatmaya gitti.
- I'm going to go to bed.
- Ben yatmaya gidiyorum.
- I very seldom go to bed before midnight.
- Nadiren gece yarısından önce yatmaya giderim.
- Having a slight headache, I went to bed early.
- Hafif bir baş ağrım olduğu için erken yatmaya gittim.
- She had gone to bed.
- O yatmaya gitmişti.
- He went to bed the moment he arrived home.
- Eve varır varmaz yatmaya gitti.
- I'm going to bed, because tomorrow I must get up early.
- Ben yatmaya gidiyorum, çünkü yarın erken kalkmalıyım.
- Tom hardly ever goes to bed before midnight.
- Tom gece yarısından önce neredeyse hiç yatmaya gitmez.
- When did you go to bed last night?
- Dün gece saat kaçta yatmaya gittin?
- Never forget to lock up when you go to bed.
- Yatmaya giderken kapıyı kilitlemeyi asla unutma.
- The boy has already gone to bed.
- Oğlan çoktan yatmaya gitti.
- I always drink a glass of milk before going to bed.
- Yatmaya gitmeden önce her zaman bir bardak süt içerim.
- Tom can't have gone to bed yet.
- Tom henüz yatmaya gitmiş olamaz.
- His work finished, he went to bed.
- İşi bitti, yatmaya gitti.
- Go upstairs and go to bed.
- Üst kata çık ve yatmaya git.
- He went to bed after supper.
- Akşam yemeğinden sonra yatmaya gitti.
- Take a bath and then go to bed.
- Banyo yap ve sonra yatmaya git.
- John has hardly ever gone to bed before midnight.
- John neredeyse gece yarısından önce hiç yatmaya gitmemiştir.
- Since he was tired, he went to bed.
- Yorgun olduğundan dolayı, yatmaya gitti.
- Tell the kids they need to go to bed.
- Çocuklara yatmaya gitmeleri gerektiğini söyle.
- Tom went to bed early because he had an early start the next day.
- Tom ertesi gün erken bir başlangıç yapması nedeniyle erken yatmaya gitti.
- I went to bed at one o'clock.
- Saat birde yatmaya gittim.
- Sami had dinner and went to bed.
- Sami akşam yemeği yedi ve yatmaya gitti.
- Tom finished his homework, so he went to bed.
- Tom ödevini bitirdi, bu nedenle yatmaya gitti.
- What time did Tom go to bed last night?
- Dün gece Tom ne zaman yatmaya gitti?
- Turn off the light before you go to bed.
- Yatmaya gitmeden önce lambayı kapat.
- I went to bed at twelve last night.
- Dün gece saat on ikide yatmaya gittim.
- His work finished, he went to bed.
- İşi bitince yatmaya gitti.
- Having finished the work, he went to bed.
- İşi bitirdikten sonra, yatmaya gitti.
- After a tiring game of football, I think I will go to bed.
- Yorucu bir futbol maçından sonra sanırım yatmaya gideceğim.
- I thought I told you to go to bed.
- Yatmaya gitmeni söylediğimi düşündüm.
- Why don't you go to bed?
- Neden yatmaya gitmiyorsun?
- I was very tired so I went to bed early.
- Çok yorgundum bu yüzden erkenden yatmaya gittim.
- His homework having been finished, Tom went to bed.
- Ödevini bitiren Tom yatmaya gitti.
- Tired from the hard work, he went to bed earlier than usual.
- Sıkı işten yorulduğu için, o her zamankinden daha erken yatmaya gitti.
- Go to bed, Tom.
- Yatmaya git, Tom.
- Since he was tired, he went to bed early.
- Yorgun olduğu için erkenden yatmaya gitti.
- I went to bed a little earlier than usual.
- Her zamankinden biraz daha erken yatmaya gittim.
- He went to bed at ten as usual.
- Her zamanki gibi saat onda yatmaya gitti.
- I have to go to bed.
- Ben yatmaya gitmeliyim.
- Since he was tired, he went to bed.
- Yorgun olduğu için yatmaya gitti.
- I am going to bed.
- Ben yatmaya gidiyorum.
- I had hardly gone to bed when the telephone rang.
- Telefon çaldığında daha yeni yatmaya gitmiştim.
- Tom has probably already gone to bed by now.
- Tom şimdiye kadar muhtemelen zaten yatmaya gitmiştir.
- I should study tonight, but I'm tired so I'm going to bed.
- Bu gece ders çalışmalıyım ama yorgunum, yatmaya gidiyorum.
- Tom went to bed as soon as he got home.
- Tom eve gelir gelmez yatmaya gitti.
- I'm sleepy, so I'm going to bed.
- Benim uykum var, bu yüzden yatmaya gidiyorum.
- I had a slight headache, so I went to bed early.
- Hafif bir baş ağrım vardı bu yüzden erken yatmaya gittim.
- I'm going to bed.
- Yatmaya gidiyorum.
- Since he'd finished his homework, Tom went to bed.
- Tom ödevini bitirdiği için yatmaya gitti.
- You had better go to bed now.
- Şimdi yatmaya gitsen iyi olur.
- Tom has gone to bed.
- Tom yatmaya gitti.
- He took a look at the newspaper before going to bed.
- O, yatmaya gitmeden önce gazeteye göz attı.
- I went to bed after eating.
- Yemek yedikten sonra yatmaya gittim.
- Put out the candles before you go to bed.
- Yatmaya gitmeden önce mumları söndür.
- Finish it before you go to bed.
- Yatmaya gitmeden önce onu bitir.
- It was careless of him to go to bed with the TV on.
- TV'yi açık bırakıp yatmaya gitmesi, onun dikkatsizliği.
- I went up the stairs and went to bed.
- Merdivenlerden yukarı çıktım ve yatmaya gittim.
- Alice went to bed at ten.
- Alice saat onda yatmaya gitti.
- Tom was tired, so he went to bed earlier.
- Tom yorgundu bu yüzden daha erken yatmaya gitti.
- He went to bed.
- Yatmaya gitti.
- I should have gone to bed earlier last night.
- Dün gece daha erken yatmaya gitmeliydim.
- I go to bed.
- Yatmaya gidiyorum.
- I'd better go to bed now.
- Şimdi yatmaya gitsem iyi olur.
- Father makes sure that all the lights are off before he goes to bed.
- Babam yatmaya gitmeden önce bütün ışıkların kapalı olduğundan emin olur.
- Since I was tired, I went to bed early.
- Yorgun olduğum için, erkenden yatmaya gittim.
- I was tired today so I went to bed early.
- Bugün yorgundum, o yüzden erkenden yatmaya gittim.
- They went to bed late.
- Onlar geç yatmaya gitti.
- Tom went to bed an hour ago.
- Tom bir saat önce yatmaya gitti.
- I was tired so I went to bed.
- Yorgundum bu yüzden yatmaya gittim.
- If you're tired, go to bed.
- Eğer yorgunsan, yatmaya git.
- I was tired, so I went to bed early.
- Yorgundum bu yüzden erken yatmaya gittim.
- All the children went to bed.
- Bütün çocuklar yatmaya gitti.
- We waited up for him until two o'clock and then finally went to bed.
- Saat ikiye kadar yatmadan onu bekledik ve sonra nihayet yatmaya gittik.
- I went to bed early last night because I was really tired.
- Dün gece erken yatmaya gittim çünkü gerçekten çok yorgundum.
- Having finished the work, he went to bed.
- İşini bitirdikten sonra yatmaya gitti.
- I went to bed after I came home.
- Eve geldikten sonra yatmaya gittim.
- I was just about to go to bed.
- Tam yatmaya gitmek üzereydim.
- Look, I'm going to bed now.
- Bak, ben yatmaya gidiyorum.
- I went to bed a little later than usual.
- Her zamankinden biraz daha geç yatmaya gittim.
- He went to bed at about 10 o'clock.
- Saat 10 gibi yatmaya gitmiş.
- After I locked all the doors, I went to bed.
- Bütün kapıları kilitledikten sonra yatmaya gittim.
- I went to bed before father could come home.
- Babam eve gelmeden önce yatmaya gittim.
- Everybody didn't go to bed.
- Herkes yatmaya gitmedi.
- You had better go to bed right away, or your cold will get worse.
- Derhal yatmaya gitsen iyi olur, yoksa soğuk algınlığın daha da kötüleşir.
- Would you like to have a bath before going to bed?
- Yatmaya gitmeden önce banyo yapmak ister misin?
- I go to bed at ten o'clock at night.
- Gece onda yatmaya giderim.
- It's about time you went to bed.
- Yatmaya gitme zamanın geldi.
- I worked in my study after my wife had gone to bed.
- Karım yatmaya gittikten sonra çalışma odamda çalıştım.
- It's time for you to go to bed.
- Yatmaya gitmenizin zamanıdır.
- Usually I go to bed after midnight.
- Genellikle gece yarısından sonra yatmaya giderim.
- What time did Tom go to bed?
- Tom ne zaman yatmaya gitti?
Show More (156)
|
