|
- We must encourage the ethos of voluntary donation, but we cannot ban paid donations.
- Gönüllü bağış ahlakını teşvik etmeliyiz, ancak ücretli bağışları yasaklayamayız.
- The directive must not prohibit the import of plasma originating from paid donors either.
- Direktif, ücretli donörlerden elde edilen plazmanın ithalatını da yasaklamamalıdır.
- We have incorporated the right to paid maternity leave and parental leave into the draft directive.
- Ücretli doğum izni ve ebeveyn izni hakkını taslak yönergeye dahil ettik.
- It is not a solution if the work is poorly paid and exploitative.
- İşin düşük ücretli ve sömürücü olması bir çözüm değildir.
- Most women now have a paid job, while men do not work fewer hours to look after and raise the children.
- Artık kadınların çoğunun ücretli bir işi var, erkekler ise çocuklara bakmak ve büyütmek için daha az saat çalışmıyor.
- Tax reductions, however, should be made for everyone in paid employment.
- Ancak ücretli çalışan herkes için vergi indirimleri yapılmalıdır.
- We must encourage the ethos of voluntary donation, but we cannot ban paid donations.
- Gönüllü bağış anlayışını teşvik etmeliyiz ancak ücretli bağışları yasaklayamayız.
- The import of plasma from paid donors must not be prohibited by the new directive.
- Ücretli donörlerden plazma ithalatı yeni yönerge ile yasaklanmamalıdır.
- Paid or involuntary donations within the European Union should be rejected unequivocally.
- Avrupa Birliği içinde ücretli ya da gönülsüz bağışlar kesin olarak reddedilmelidir.
- Obviously, affiliate marketing with paid advertising services requires experience.
- Açıkçası, ücretli reklam hizmetleriyle bağlı kuruluş pazarlaması deneyim gerektirir.
- Obviously, affiliate marketing with paid advertising services requires experience.
- Açıkçası, ücretli reklam hizmetleri ile satış ortaklığı deneyim gerektirir.
- I took a paid day off yesterday.
- Dün bir gün ücretli izin aldım.
- I took a paid day off yesterday.
- Dün ücretli izin aldım.
- paracelsus pioneered the use of chemicals and minerals in medicine.
- Tüm vatandaşların hem ücretsiz hem de ücretli eğitim alma hakkı vardır.
- If we’re truly a nation of family values, we wouldn’t put up with the fact that many women can’t even get a paid day off to give birth.
- Eğer gerçekten aile değerlerine sahip bir ulus olsaydık, pek çok kadının doğum yapmak için ücretli bir gün bile izin alamamasına göz yummazdık.
- This isn't a paid position.
- Bu ücretli bir pozisyon değil.
- Workers in France receive four weeks of paid vacation each year.
- Fransa'da işçiler her yıl dört hafta ücretli tatil yaparlar.
- Tom has three weeks of paid vacation.
- Tom'un üç haftalık ücretli tatili var.
- Each employee is entitled to a two week paid vacation per year.
- Her çalışanın yılda iki hafta ücretli tatil hakkı vardır.
- It is difficult to find a well paid permanent job.
- İyi ücretli daimi bir iş bulmak zordur.
- Tom has two weeks of paid vacation.
- Tom'un iki haftalık ücretli tatili var.
Show More (18)
|