rampant - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
rampant yaygın adj.
  • In one of these worlds, hunger, AIDS and poverty are rampant.
  • Bu dünyalardan birinde açlık, AIDS ve yoksulluk yaygındır.
  • Starvation and disease were rampant among the lowest classes.
  • Açlık ve hastalık en alt sınıflar arasında yaygındı.
  • The rampant sickness spread to many countries.
  • Yaygın hastalık birçok ülkeye yayıldı.
Show More (0)