|
- Generally, most people are resistant to change.
- Genelde çoğu insan değişime karşı dirençlidir.
- I believe that this will prove resistant to the attempts about which we have heard.
- İnanıyorum ki bu, hakkında duyduğumuz girişimlere karşı direnç gösterecektir.
- It is no coincidence that most GM crops cultivated around the world are resistant to a specific pesticide.
- Dünya çapında yetiştirilen GDO'lu ürünlerin çoğunun belirli bir pestisite karşı dirençli olması tesadüf değildir.
- I say no to the release of GMOs resistant to antibiotics.
- Antibiyotiklere dirençli GDO'ların serbest bırakılmasına hayır diyorum.
- We also know that the feed concerned contains both zoonotic and other bacteria that are wholly resistant to antibiotics.
- Ayrıca, söz konusu yemin hem zoonotik hem de antibiyotiklere tamamen dirençli diğer bakterileri içerdiğini de biliyoruz.
- The over-use of antibiotics can produce resistant bacteria which render the antibiotic concerned ineffective.
- Antibiyotiklerin aşırı kullanımı, ilgili antibiyotiği etkisiz hale getiren dirençli bakteriler üretebilir.
- This results in the development of resistant forms of the disease, as has happened with malaria.
- Bu durum, sıtmada olduğu gibi, hastalığın dirençli formlarının gelişmesine yol açmaktadır.
- Some persons appear to be resistant to HIV infection.
- Bazı kişiler, HIV enfeksiyonuna karşı dirençli gibi görünüyorlar.
- This bacteria is resistant to every available antibiotic.
- Bu bakteri mevcut tüm antibiyotiklere karşı dirençli.
- Many are convinced that he is resistant to advice.
- Birçok kişi onun tavsiyelere karşı dirençli olduğuna inanıyor.
- Some persons appear to be resistant to HIV infection.
- Bazı kişiler HIV enfeksiyonuna karşı dirençli görünmektedir.
- This bacterium is resistant to penicillin.
- Bu bakteri penisiline karşı dirençli.
Show More (9)
|
